|
Kategori |
İngilizce |
Türkçe |
|
Common Usage |
|
1 |
Yaygın Kullanım |
labour force i.
|
işgücü |
|
Temporary agency working would become an ever-growing bottom tier in a two-tier labour force.
Geçici taşeron işçiliği, iki kademeli bir işgücünde giderek büyüyen bir alt kademe haline gelecektir.
More Sentences
|
2 |
Yaygın Kullanım |
labour i.
|
işgücü |
|
We are already seeing such trends today on Europe's labour market and these will become even clearer in the future.
Bugün Avrupa işgücü piyasasında bu tür eğilimleri zaten görüyoruz ve bunlar gelecekte daha da netleşecek.
More Sentences
|
3 |
Yaygın Kullanım |
labour i.
|
çalışma |
|
The third error relates to the harmonisation of labour and social legislation.
Üçüncü hata, çalışma ve sosyal mevzuatın uyumlaştırılması ile ilgilidir.
More Sentences
|
4 |
Yaygın Kullanım |
labour i.
|
iş gücü |
|
Naturally, these measures must be supplemented with active labour market measures in order to assist in job-finding.
Doğal olarak bu tedbirler, iş bulmaya yardımcı olmak amacıyla aktif iş gücü piyasası tedbirleriyle desteklenmelidir.
More Sentences
|
5 |
Yaygın Kullanım |
labour i.
|
emek |
|
This job requires heavy manual labour.
Bu iş ağır el emeği gerektiriyor.
More Sentences
|
General |
|
6 |
Genel |
labour relations i.
|
çalışma ilişkileri |
|
The topic is labour relations.
Konu başlığı çalışma ilişkileridir.
More Sentences
|
7 |
Genel |
ministry of labour i.
|
çalışma bakanlığı |
|
The Greek Ministry of Labour has tabled a business plan for reforming the employment agencies.
Yunanistan Çalışma Bakanlığı, istihdam bürolarının reforme edilmesine yönelik bir iş planı sunmuştur.
More Sentences
|
8 |
Genel |
labour i.
|
çalışma |
|
The third error relates to the harmonisation of labour and social legislation.
Üçüncü hata, çalışma ve sosyal mevzuatın uyumlaştırılmasıyla ilgilidir.
More Sentences
|
9 |
Genel |
child labour i.
|
çocuk işçiliği |
|
The plan of action agreed at this special session contains strong elements aimed at combating child labour.
Bu özel oturumda kabul edilen eylem planı, çocuk işçiliğiyle mücadeleye yönelik güçlü unsurlar içermektedir.
More Sentences
|
10 |
Genel |
labour i.
|
iş |
|
We must remember that viable labour relations are an essential part of the Union's activity.
Uygulanabilir iş ilişkilerinin Sendika faaliyetlerinin önemli bir parçası olduğunu unutmamalıyız.
More Sentences
|
11 |
Genel |
labour i.
|
işçilik |
|
The board is considering a reduction in unit labour costs.
Kurul, birim işçilik maliyetlerinde bir indirim yapmayı düşünüyor.
More Sentences
|
12 |
Genel |
labour f.
|
güçlükle ilerlemek |
|
Is she OK? I saw her labouring up the stairs.
Durumu iyi mi? Merdivenleri güçlükle çıkarken gördüm de onu.
More Sentences
|
Trade/Economic |
|
13 |
Ticaret/Ekonomi |
labour standards i.
|
çalışma standartları |
|
I think that if core labour standards are not given a name, we will forget them, and they will cease to exist.
Temel çalışma standartlarına bir isim verilmezse, onları unutacağımızı ve varlıklarının sona ereceğini düşünüyorum.
More Sentences
|
14 |
Ticaret/Ekonomi |
child labour i.
|
çocuk işçiliği |
|
It has already financed several initiatives to combat child labour, especially in Africa.
Pakt, özellikle Afrika'da çocuk işçiliğiyle mücadeleye yönelik çeşitli girişimleri finanse etmiştir.
More Sentences
|
15 |
Ticaret/Ekonomi |
child labour i.
|
çocuk işçiliği |
|
While Turkey is making serious efforts to address the problem of child labour, the phenomenon remains widespread.
Türkiye, çocuk işçiliği sorununu ele almak için ciddi çaba sarf etmekle birlikte, bu olgu hâlâ yaygındır.
More Sentences
|
16 |
Ticaret/Ekonomi |
division of labour i.
|
iş bölümü |
|
That division of labour as to who does what and how it is carried out is both necessary and meaningful.
Kimin ne yaptığı ve nasıl yürüttüğü konusundaki iş bölümü hem gerekli hem de anlamlıdır.
More Sentences
|
17 |
Ticaret/Ekonomi |
division of labour i.
|
iş bölümü |
|
We are to have the same sort of division of labour as in Afghanistan.
Afganistan'da olduğu gibi aynı türden bir iş bölümüne sahip olmalıyız.
More Sentences
|
18 |
Ticaret/Ekonomi |
labour party i.
|
işçi partisi |
|
The Labour Party heartlands of Scotland have sent them an unmistakable message.
İskoçya'nın İşçi Partisi'nin kalbi olan bölgeleri onlara açık bir mesaj göndermiştir.
More Sentences
|
19 |
Ticaret/Ekonomi |
labour force i.
|
işgücü |
|
A little over half the labour force is covered by the social security system.
İşgücünün yarıdan biraz fazlası, sosyal güvenlik sistemi kapsamındadır.
More Sentences
|
20 |
Ticaret/Ekonomi |
human labour i.
|
insan emeği |
|
On the other hand, human labour is considered a simple factor in the equation.
Öte yandan insan emeği denklemde basit bir faktör olarak kabul edilmektedir.
More Sentences
|
|
21 |
Ticaret/Ekonomi |
labour i.
|
iş gücü |
|
It helps reduce labour costs and supports the interests and profits of big business.
İş gücü maliyetlerinin azaltılmasına yardımcı olur ve büyük şirketlerin çıkarlarını ve karlarını destekler.
More Sentences
|
22 |
Ticaret/Ekonomi |
labour i.
|
iş |
|
In the workplace and, if you are lucky, by labour inspectorates.
İşyerinde ve eğer şanslıysanız iş müfettişleri tarafından.
More Sentences
|
23 |
Ticaret/Ekonomi |
labour i.
|
işgücü |
|
This important regulation divides the labour cost index into four categories.
Bu önemli düzenleme işgücü maliyeti endeksini dört kategoriye ayırmaktadır.
More Sentences
|
24 |
Ticaret/Ekonomi |
labour cost i.
|
işçilik |
|
The main aim is to cut labour costs even further.
Asıl amaç işçilik maliyetlerini daha da düşürmektir.
More Sentences
|
25 |
Ticaret/Ekonomi |
labour rights i.
|
işçi hakları |
|
We need to ensure that labour rights and greater prosperity advance hand-in-hand.
İşçi hakları ile daha fazla refahın el ele ilerlemesini sağlamalıyız.
More Sentences
|
26 |
Ticaret/Ekonomi |
slave labour i.
|
köle emeği |
|
Neither should we forget that Burma tolerates slave labour and is Asia's largest drugs exporter.
Burma'nın köle emeğine göz yumduğunu ve Asya'nın en büyük uyuşturucu ihracatçısı olduğunu da unutmamalıyız.
More Sentences
|
27 |
Ticaret/Ekonomi |
forced labour i.
|
zorla çalıştırma |
|
Many of these new facilities have been built using forced labour.
Bu yeni tesislerin birçoğu zorla çalıştırma kullanılarak inşa edilmiştir.
More Sentences
|
28 |
Ticaret/Ekonomi |
labour-intensive s.
|
emek yoğun |
|
This House has lobbied in favour of a reduced rate of VAT for labour-intensive services.
Bu Meclis, emek yoğun hizmetler için indirimli KDV oranı lehinde lobi faaliyetlerinde bulunmuştur.
More Sentences
|
Law |
|
29 |
Hukuk |
labour legislation i.
|
çalışma mevzuatı |
|
With regard to social and labour legislation, the rights of workers in EU ports must be safeguarded.
Sosyal ve çalışma mevzuatına ilişkin olarak AB limanlarında çalışan işçilerin hakları korunmalıdır.
More Sentences
|
30 |
Hukuk |
child labour i.
|
çocuk işçiliği |
|
Not to mention working conditions for women and child labour.
Kadınlar için çalışma koşulları ve çocuk işçiliğinden bahsetmiyorum bile.
More Sentences
|
31 |
Hukuk |
labour courts i.
|
iş mahkemeleri |
|
The Labour Courts are responsible for labour and social security cases.
İş Mahkemeleri, çalışma ve sosyal güvenlik davalarına bakarlar.
More Sentences
|
32 |
Hukuk |
collective labour agreement i.
|
toplu iş sözleşmesi |
|
Working hours are being fiddled, and so are collective labour agreements as well as many other things.
Çalışma saatleri, toplu iş sözleşmeleri ve daha pek çok şeyle oynanıyor.
More Sentences
|
33 |
Hukuk |
forced labour i.
|
zorla çalıştırma |
|
The ILO must be given access to all areas where forced labour is going on.
Uluslararası Çalışma Örgütü'nün zorla çalıştırmanın devam ettiği tüm alanlara erişimine izin verilmelidir.
More Sentences
|
Politics |
|
34 |
Siyasal |
labour i.
|
işçi partisi |
|
You expect Labour members to stand the pace!
İşçi Partisi üyelerinin ayak uydurmasını bekliyorsunuz!
More Sentences
|
35 |
Siyasal |
labour camp i.
|
çalışma kampı |
|
Recently, another 15 women were tortured to death in a labour camp.
Kısa bir süre önce 15 kadın daha bir çalışma kampında işkenceyle öldürülmüştür.
More Sentences
|
36 |
Siyasal |
active labour market i.
|
aktif işgücü piyasası |
|
Naturally, these measures must be supplemented with active labour market measures in order to assist in job-finding.
Doğal olarak bu tedbirler, iş bulmaya yardımcı olmak amacıyla aktif işgücü piyasası tedbirleriyle desteklenmelidir.
More Sentences
|
37 |
Siyasal |
labour camp i.
|
çalışma kampı |
|
Their punishment - a number of years in a labour camp -is intended to silence all the critical voices in that country.
Verdikleri ceza olan çalışma kampında birkaç yıllık süre, bu ülkedeki tüm eleştirel sesleri susturmayı amaçlamaktadır.
More Sentences
|
38 |
Siyasal |
labour mobility i.
|
işgücü hareketliliği |
|
The problems associated with the comparability of qualifications greatly hamper labour mobility.
Niteliklerin karşılaştırılabilirliği ile ilgili sorunlar işgücü hareketliliğini büyük ölçüde engellemektedir.
More Sentences
|
Common Usage |
|
39 |
Yaygın Kullanım |
labour i.
|
doğum sancısı |
|
40 |
Yaygın Kullanım |
labour f.
|
uğraşmak |
|
|
41 |
Yaygın Kullanım |
labour f.
|
çalışmak |
|
General |
|
42 |
Genel |
natural division of labour i.
|
tabii iş bölümü |
|
43 |
Genel |
international labour organisation i.
|
milletler arası çalışma teşkilatı |
|
44 |
Genel |
labour grading i.
|
iş değerleme |
|
45 |
Genel |
hand labour i.
|
el emeği |
|
46 |
Genel |
forced labour i.
|
angarya |
|
47 |
Genel |
international labour organization i.
|
uluslararası çalışma örgütü |
|
48 |
Genel |
labour union i.
|
işçi sendikası |
|
49 |
Genel |
wage labour i.
|
ücretli emek |
|
50 |
Genel |
sexual division of labour i.
|
cinsel iş bölümü |
|
51 |
Genel |
labour turnover i.
|
işgücü devri |
|
52 |
Genel |
labour supply i.
|
işgücü arzı |
|
53 |
Genel |
labour pain i.
|
doğum sancısı |
|
54 |
Genel |
labour i.
|
amele |
|
55 |
Genel |
qualified labour i.
|
vasıflı işgücü |
|
56 |
Genel |
labour productivity i.
|
emek verimi |
|
57 |
Genel |
labour force mobility i.
|
emek seyyaliyeti |
|
58 |
Genel |
physical labour i.
|
bedensel çalışma |
|
59 |
Genel |
labour market i.
|
emek piyasası |
|
60 |
Genel |
brain labour i.
|
beyin emeği |
|
61 |
Genel |
labour productivity i.
|
emeğin verimliliği |
|
62 |
Genel |
the weak sides of labour i.
|
emeğin zayıf yönleri |
|
63 |
Genel |
labour turnover i.
|
işçi devri |
|
64 |
Genel |
hard labour i.
|
ağır ceza |
|
65 |
Genel |
labour i.
|
işçi sınıfı |
|
66 |
Genel |
labour i.
|
amel |
|
67 |
Genel |
labour force mobility i.
|
işgücü seyyaliyeti |
|
68 |
Genel |
labour i.
|
hizmet |
|
69 |
Genel |
division of labour i.
|
işbölümü |
|
70 |
Genel |
hard labour i.
|
kürek cezası |
|
71 |
Genel |
labour market i.
|
iş piyasası |
|
72 |
Genel |
labour wage i.
|
işçi ücreti |
|
73 |
Genel |
secretary of labour i.
|
çalışma bakanı |
|
74 |
Genel |
demand for labour i.
|
emek talebi |
|
75 |
Genel |
labour supply i.
|
emek arzı |
|
76 |
Genel |
history of labour relations i.
|
çalışma ilişkileri tarihi |
|
77 |
Genel |
unskilled labour i.
|
niteliksiz işgücü |
|
78 |
Genel |
labour pains i.
|
doğum sancıları |
|
79 |
Genel |
labour pains i.
|
çalışma özeni |
|
80 |
Genel |
externalisation of labour i.
|
işgücünün dışsallaştırılması |
|
|
81 |
Genel |
elasticity in labour supply i.
|
işgücü esnekliği |
|
82 |
Genel |
skilled labour i.
|
vasıflı emek |
|
83 |
Genel |
international labour organisation i.
|
ılo |
|
84 |
Genel |
unskilled labour i.
|
vasıfsız emek |
|
85 |
Genel |
labour force mobility i.
|
emek hareketi |
|
86 |
Genel |
hand labour i.
|
kol emeği |
|
87 |
Genel |
international division of labour i.
|
uluslararası işbölümü |
|
88 |
Genel |
manual labour i.
|
el işi |
|
89 |
Genel |
minister of labour i.
|
çalışma bakanı |
|
90 |
Genel |
supply of labour i.
|
emek arzı |
|
91 |
Genel |
mental labour i.
|
zihin emeği |
|
92 |
Genel |
labour i.
|
zahmet |
|
93 |
Genel |
skilled labour i.
|
nitelikli işgücü |
|
94 |
Genel |
labour grading i.
|
iş değerlendirmesi |
|
95 |
Genel |
labour market i.
|
emek pazarı |
|
96 |
Genel |
skilled labour i.
|
vasıflı işgücü |
|
97 |
Genel |
labour monopoly i.
|
emek monopolü |
|
98 |
Genel |
labour demand i.
|
emek talebi |
|
99 |
Genel |
unskilled labour i.
|
kaba |
|
100 |
Genel |
child labour i.
|
çocuk işgücü |
|
101 |
Genel |
labour-manpower migration i.
|
emek göçü |
|
102 |
Genel |
labour theory of value i.
|
emek-değer kuramı |
|
103 |
Genel |
skilled labour i.
|
nitelikli emek-işgücü |
|
104 |
Genel |
labour i.
|
geminin denizde çalkalanması |
|
105 |
Genel |
labour i.
|
emekçiler |
|
106 |
Genel |
labour i.
|
görev |
|
107 |
Genel |
labour i.
|
doğum sancısı |
|
108 |
Genel |
slave labour camp i.
|
esir çalışma kampı |
|
109 |
Genel |
labour-saving i.
|
iş tasarrufu |
|
110 |
Genel |
labour i.
|
zorluk |
|
111 |
Genel |
labour i.
|
sıkıntı |
|
112 |
Genel |
labour i.
|
meşakkat |
|
113 |
Genel |
stoop labour i.
|
bedensel çalışma |
|
114 |
Genel |
labour i.
|
teksas'ta eskiden kullanılan yaklaşık 177 dönümlük bir arazi alanı |
|
115 |
Genel |
labour of love i.
|
severek yapılan iş |
|
116 |
Genel |
labour of love i.
|
çıkar gözetmeden gönüllü yapılan iş |
|
117 |
Genel |
labour of love i.
|
hatır işi |
|
118 |
Genel |
direct labour i.
|
taşeron olmayıp işverenin kendi işgücünün bir parçası olan britanyalı işçiler |
|
119 |
Genel |
day labour [uk] i.
|
günlük işçi |
|
120 |
Genel |
day labour [uk] i.
|
gündelik işçi |
|
121 |
Genel |
labour-saving device i.
|
emek tasarrufu sağlayan cihaz |
|
122 |
Genel |
free labour i.
|
sendikasız işçilere ait emek |
|
123 |
Genel |
free labour i.
|
hür insanların verdiği emek |
|
124 |
Genel |
labour f.
|
çaba harcamak |
|
125 |
Genel |
labour f.
|
emek harcamak |
|
126 |
Genel |
labour under a delusion f.
|
hayale kapılmak |
|
127 |
Genel |
labour f.
|
doğum sancısı çekmek |
|
128 |
Genel |
have labour pains f.
|
sancılanmak |
|
129 |
Genel |
labour f.
|
çalışmak |
|
130 |
Genel |
labour f.
|
emek vermek |
|
131 |
Genel |
be in labour f.
|
doğum sancısı çekmek |
|
132 |
Genel |
labour f.
|
uğraşmak |
|
133 |
Genel |
add the labour charges to the invoice f.
|
faturaya işçilik ücretini eklemek |
|
134 |
Genel |
include labour charge f.
|
(ücrete) işçilik eklemek |
|
135 |
Genel |
include the labour charges to the invoice f.
|
faturaya işçilik ücretini eklemek |
|
136 |
Genel |
add labour charge f.
|
(ücrete) işçilik eklemek |
|
137 |
Genel |
labour f.
|
çabalamak |
|
138 |
Genel |
labour f.
|
(gemi) denizde çalkalanmak |
|
139 |
Genel |
labour f.
|
(taşıt) yavaş yavaş ilerlemek |
|
140 |
Genel |
labour f.
|
alın teriyle yapmak |
|
141 |
Genel |
labour f.
|
çalışmak (iş vb) |
|
142 |
Genel |
labour f.
|
emekle meydana getirmek |
|
143 |
Genel |
labour f.
|
ağrı çekmek |
|
144 |
Genel |
labour f.
|
doğurma halinde olmak |
|
145 |
Genel |
labour f.
|
sıkıntıya sokmak |
|
146 |
Genel |
labour f.
|
yormak |
|
147 |
Genel |
labour f.
|
yük olmak |
|
148 |
Genel |
labour f.
|
zahmet vermek |
|
149 |
Genel |
labour f.
|
ayrıntılar üzerinde fazlaca durmak |
|
150 |
Genel |
labour f.
|
ince ince uğraşmak |
|
151 |
Genel |
labour f.
|
ayrıntıya girmek |
|
152 |
Genel |
labour f.
|
detaya girmek |
|
153 |
Genel |
labour f.
|
zahmet çekmek |
|
154 |
Genel |
labour f.
|
sıkıntıya dayanmak |
|
155 |
Genel |
labour f.
|
(gemi/bot) sağa sola yalpalamak |
|
156 |
Genel |
labour [obsolete] f.
|
vurmak |
|
157 |
Genel |
labour [obsolete] f.
|
dövmek |
|
158 |
Genel |
labour [obsolete] f.
|
emek vererek bir yere, konuma vb. getirmek |
|
159 |
Genel |
labour f.
|
yavaş yavaş ilerlemek |
|
160 |
Genel |
labour-intensive s.
|
hizmet |
|
161 |
Genel |
labour-saving s.
|
emekten tasarruf ettiren |
|
162 |
Genel |
labour-saving s.
|
zahmeti azaltan |
|
163 |
Genel |
labour s.
|
meşakkatli |
|
164 |
Genel |
labour-intensive s.
|
yoğun işgücü gerektiren |
|
165 |
Genel |
labour s.
|
işçi sınıfı ile ilgili |
|
166 |
Genel |
labour s.
|
işçilikle ilgili |
|
167 |
Genel |
labour s.
|
emekle ilgili |
|
168 |
Genel |
labour s.
|
çabayla ilgili |
|
169 |
Genel |
labour s.
|
işçiliği etkileyen |
|
170 |
Genel |
labour s.
|
işletmeyi etkileyen |
|
171 |
Genel |
clc (canadian labour congress) kısalt.
|
kanada çalışma kongresi |
|
Phrasals |
|
172 |
Öbek Fiiller |
labour under f.
|
yanlış yönlendirilmek |
|
173 |
Öbek Fiiller |
labour over f.
|
yoğun emek harcamak |
|
174 |
Öbek Fiiller |
labour over f.
|
yoğun çalışmak |
|
Idioms |
|
175 |
Deyim |
a labour of hercules i.
|
büyük çaba gerektiren iş/görev |
|
176 |
Deyim |
a labour of hercules i.
|
büyük gayret isteyen iş/görev |
|
177 |
Deyim |
a labour of hercules i.
|
çok zor iş/görev |
|
178 |
Deyim |
a labour of hercules i.
|
çok güç iş/görev |
|
179 |
Deyim |
a labour of hercules i.
|
meşakkatli iş/görev |
|
180 |
Deyim |
a labour of hercules i.
|
zahmetli iş/görev |
|
181 |
Deyim |
a labour of love i.
|
hatır için yapılan iş |
|
182 |
Deyim |
labour of love i.
|
hatır işi |
|
183 |
Deyim |
labour of love i.
|
hatır için yapılan iş |
|
184 |
Deyim |
a labour of love i.
|
zevk için yapılan iş |
|
185 |
Deyim |
a labour of hercules i.
|
fiziksel güç gerektiren iş/görev |
|
186 |
Deyim |
a labour of hercules i.
|
fiziksel güç isteyen iş/görev |
|
187 |
Deyim |
a labour of love i.
|
sevgi/aşk uğruna yapılan iş |
|
188 |
Deyim |
a labour of love i.
|
sevdiği için yapılan iş |
|
189 |
Deyim |
a labour of love i.
|
severek yapılan iş |
|
190 |
Deyim |
a labour of love i.
|
hatır işi |
|
191 |
Deyim |
a labour of love i.
|
istekle/istediği için/kendi isteğiyle yapılan iş |
|
192 |
Deyim |
a labour of love i.
|
çıkar gözetmeden gönüllü yapılan iş |
|
193 |
Deyim |
labour under a delusion f.
|
aldanmak |
|
194 |
Deyim |
labour the point f.
|
bokunu çıkarmak |
|
195 |
Deyim |
labour under an assumption f.
|
bir düşünceye/varsayıma yanlış yere inanmak |
|
196 |
Deyim |
labour under an assumption f.
|
bir düşünceye/varsayıma kendini kaptırmak |
|
197 |
Deyim |
labour the point f.
|
bir konu üzerinde fazla durmak |
|
198 |
Deyim |
labour under a delusion f.
|
yanlış inanışa kapılmak |
|
199 |
Deyim |
labour under a delusion f.
|
yanılmak |
|
200 |
Deyim |
labour the point f.
|
uzun uzadıya açıklamak |
|
Trade/Economic |
|
201 |
Ticaret/Ekonomi |
aesthetic labour i.
|
dış görünüşlerine göre işe alınan çalışanlar |
|
202 |
Ticaret/Ekonomi |
hard labour i.
|
ağır iş cezası |
|
203 |
Ticaret/Ekonomi |
hard labour i.
|
ağır iş |
|
204 |
Ticaret/Ekonomi |
manual labour i.
|
ağır iş |
|
205 |
Ticaret/Ekonomi |
labour force i.
|
aktif nüfus |
|
206 |
Ticaret/Ekonomi |
common labour i.
|
alelade işçilik |
|
207 |
Ticaret/Ekonomi |
manual labour i.
|
amelelik |
|
208 |
Ticaret/Ekonomi |
physical labour i.
|
bedensel çalışma |
|
209 |
Ticaret/Ekonomi |
unskilled labour i.
|
basit işleri yapan işçiler |
|
210 |
Ticaret/Ekonomi |
labour i.
|
beden yükümlülüğü |
|
211 |
Ticaret/Ekonomi |
physical labour i.
|
bedeni çalışma |
|
212 |
Ticaret/Ekonomi |
common labour i.
|
basit işçilik |
|
213 |
Ticaret/Ekonomi |
primary labour market i.
|
birincil emek piyasası |
|
214 |
Ticaret/Ekonomi |
labour power i.
|
bir ülke nüfusunun çalışan kesimi |
|
215 |
Ticaret/Ekonomi |
bonded labour i.
|
borçların para ile değil de doğrudan işcilik ve istihsal gücü ile ödenmesi |
|
216 |
Ticaret/Ekonomi |
company labour policy i.
|
bir şirketin çalışan politikası |
|
217 |
Ticaret/Ekonomi |
labour management committee i.
|
bir şirketteki işgücü ile malzemenin en iyi şekilde kullanılmasını sağlama yollarını arayan kurul |
|
218 |
Ticaret/Ekonomi |
forced and compulsory labour i.
|
cebri ve zorunlu çalışma |
|
219 |
Ticaret/Ekonomi |
labour management committee i.
|
çalışma yönetimi kurulu |
|
220 |
Ticaret/Ekonomi |
labour power i.
|
çalışan kesin |
|
221 |
Ticaret/Ekonomi |
labour economics i.
|
çalışma ekonomisi |
|
222 |
Ticaret/Ekonomi |
labour conditions i.
|
çalışma koşulları |
|
223 |
Ticaret/Ekonomi |
freedom of labour i.
|
çalışma hürriyeti |
|
224 |
Ticaret/Ekonomi |
child labour i.
|
çocuk işçi tarafından yapılan iş |
|
225 |
Ticaret/Ekonomi |
minister of labour i.
|
çalışma bakanı |
|
226 |
Ticaret/Ekonomi |
labour day i.
|
çalışma günü |
|
227 |
Ticaret/Ekonomi |
labour economics and industrial relations i.
|
çalışma ekonomisi ve endüstri ilişkileri |
|
228 |
Ticaret/Ekonomi |
child labour i.
|
çocukların çalıştırılması |
|
229 |
Ticaret/Ekonomi |
labour economist i.
|
çalışma ekonomisti |
|
230 |
Ticaret/Ekonomi |
labour hour i.
|
çalışma saati |
|
231 |
Ticaret/Ekonomi |
freedom of labour i.
|
çalışma özgürlüğü |
|
232 |
Ticaret/Ekonomi |
labour economics i.
|
çalışma ekonomisi |
|
233 |
Ticaret/Ekonomi |
department of labour economics and industrial relations i.
|
çalışma ekonomisi ve endüstriyel ilişkiler bölümü |
|
234 |
Ticaret/Ekonomi |
use of child labour i.
|
çocuk emeğinin kullanımı |
|
235 |
Ticaret/Ekonomi |
labour legislation i.
|
çalışma hukuku |
|
236 |
Ticaret/Ekonomi |
forced labour i.
|
cebri çalıştırma |
|
237 |
Ticaret/Ekonomi |
labour i.
|
çalışma |
|
238 |
Ticaret/Ekonomi |
child labour i.
|
çocukların işçi olarak çalıştırılması |
|
239 |
Ticaret/Ekonomi |
labour economy and industrial relations i.
|
çalışma ekonomisi ve endüstri ilişkileri |
|
240 |
Ticaret/Ekonomi |
juvenile labour i.
|
çocuk işçi |
|
241 |
Ticaret/Ekonomi |
hours of labour i.
|
çalışma saatleri |
|
242 |
Ticaret/Ekonomi |
labour assembly i.
|
çalışma meclisi |
|
243 |
Ticaret/Ekonomi |
dilution of labour i.
|
deneyimsiz işçilerin yanına deneyimlileri alma |
|
244 |
Ticaret/Ekonomi |
labour theory of value i.
|
değerin emek kuramı |
|
245 |
Ticaret/Ekonomi |
direct labour expenses i.
|
direkt işçilik giderleri |
|
246 |
Ticaret/Ekonomi |
reflection account for direct labour expenses i.
|
direkt işçilik giderleri yansıtma hesabı |
|
247 |
Ticaret/Ekonomi |
low skilled labour force i.
|
düşük vasıflı işgücü |
|
248 |
Ticaret/Ekonomi |
direct labour i.
|
doğrudan işçilik |
|
249 |
Ticaret/Ekonomi |
direct labour cost i.
|
direkt işçilik maliyeti |
|
250 |
Ticaret/Ekonomi |
low-cost labour i.
|
düşük maliyetli işgücü |
|
251 |
Ticaret/Ekonomi |
indirect labour i.
|
dolaylı işçilik |
|
252 |
Ticaret/Ekonomi |
direct labour i.
|
dolaysız işçilik |
|
253 |
Ticaret/Ekonomi |
pauper labour i.
|
düşük ücretli işgücü |
|
254 |
Ticaret/Ekonomi |
direct labour i.
|
direkt işçilik |
|
255 |
Ticaret/Ekonomi |
stored-up labour i.
|
birikmiş emek |
|
256 |
Ticaret/Ekonomi |
contingent labour i.
|
bağımlı emek |
|
257 |
Ticaret/Ekonomi |
affective labour i.
|
duygulanımsal emek |
|
258 |
Ticaret/Ekonomi |
intellectual labour i.
|
düşünsel emek |
|
259 |
Ticaret/Ekonomi |
emotional labour i.
|
duygusal emek |
|
260 |
Ticaret/Ekonomi |
labour market flexibility i.
|
emek piyasası esnekliği |
|
261 |
Ticaret/Ekonomi |
labour emigration i.
|
emek göçü |
|
262 |
Ticaret/Ekonomi |
labour capital proportions i.
|
emek/sermaye oranları |
|
263 |
Ticaret/Ekonomi |
manual labour i.
|
elle yapılan iş |
|
264 |
Ticaret/Ekonomi |
input of labour i.
|
emek girdisi |
|
265 |
Ticaret/Ekonomi |
labour market i.
|
emek piyasası |
|
266 |
Ticaret/Ekonomi |
labour-saving i.
|
emekten tasarruf |
|
267 |
Ticaret/Ekonomi |
intellectual labour i.
|
entelektüel emek |
|
268 |
Ticaret/Ekonomi |
labour theory of value i.
|
emek değer teorisi |
|
269 |
Ticaret/Ekonomi |
labour process i.
|
emek süreci |
|
270 |
Ticaret/Ekonomi |
labour cost i.
|
emek maliyeti |
|
271 |
Ticaret/Ekonomi |
mobility of labour i.
|
emek akışkanlığı |
|
272 |
Ticaret/Ekonomi |
labour intensive commodity i.
|
emek-yoğun mal |
|
273 |
Ticaret/Ekonomi |
labour time i.
|
emek süresi |
|
274 |
Ticaret/Ekonomi |
informal labour i.
|
enformel emek |
|
275 |
Ticaret/Ekonomi |
labour i.
|
emek |
|
276 |
Ticaret/Ekonomi |
labour exploitation i.
|
emek sömürüsü |
|
277 |
Ticaret/Ekonomi |
labour theory of value i.
|
emek değer teorisi |
|
278 |
Ticaret/Ekonomi |
labour market i.
|
emek piyasası |
|
279 |
Ticaret/Ekonomi |
labour market flexibility i.
|
emek piyasası esnekliği |
|
280 |
Ticaret/Ekonomi |
labour productivity i.
|
emek verimliliği |
|
281 |
Ticaret/Ekonomi |
quantity of labour i.
|
emek miktarı |
|
282 |
Ticaret/Ekonomi |
marginal cost of labour i.
|
emeğin marginal maliyeti |
|
283 |
Ticaret/Ekonomi |
labour supply i.
|
emek arzı |
|
284 |
Ticaret/Ekonomi |
labour power i.
|
emek gücü |
|
285 |
Ticaret/Ekonomi |
labour struggle i.
|
emek mücadelesi |
|
286 |
Ticaret/Ekonomi |
labour cost ratio i.
|
emek maliyet oranı |
|
287 |
Ticaret/Ekonomi |
labour market institutions i.
|
emek piyasası kuruluşları |
|
288 |
Ticaret/Ekonomi |
labour-market i.
|
emek piyasası |
|
289 |
Ticaret/Ekonomi |
manual labour i.
|
el işçiliği |
|
290 |
Ticaret/Ekonomi |
labour force i.
|
faal nüfus |
|
291 |
Ticaret/Ekonomi |
labour disruption i.
|
grev |
|
292 |
Ticaret/Ekonomi |
labour exchange i.
|
iş değişimi |
|
293 |
Ticaret/Ekonomi |
labour saving machinery i.
|
insan gücünden ve emeğinden tasarruf sağlayan makineler |
|
294 |
Ticaret/Ekonomi |
labour relations i.
|
işçi-işveren ilişkileri |
|
295 |
Ticaret/Ekonomi |
labour dispute i.
|
iş ihtilafı |
|
296 |
Ticaret/Ekonomi |
labour i.
|
işçiler |
|
297 |
Ticaret/Ekonomi |
labour legislation i.
|
iş hukuku |
|
298 |
Ticaret/Ekonomi |
labour flow i.
|
işgücü akımı |
|
299 |
Ticaret/Ekonomi |
labour question i.
|
işçi sorunu |
|
300 |
Ticaret/Ekonomi |
stoppage of labour i.
|
işçi grevi |
|
301 |
Ticaret/Ekonomi |
labour law legislation i.
|
iş kanunu mevzuatı |
|
302 |
Ticaret/Ekonomi |
labour supply i.
|
işgücü arzı |
|
303 |
Ticaret/Ekonomi |
labour force participation i.
|
işgücüne katılım |
|
304 |
Ticaret/Ekonomi |
labour force participation rate i.
|
iş gücüne katılma oranı |
|
305 |
Ticaret/Ekonomi |
labour contract i.
|
iş sözleşmesi |
|
306 |
Ticaret/Ekonomi |
labour demand i.
|
iş gücü talebi |
|
307 |
Ticaret/Ekonomi |
not in labour force i.
|
işgücüne dahil olmayanlar |
|
308 |
Ticaret/Ekonomi |
labour troubles i.
|
iş ve işçi olayları |
|
309 |
Ticaret/Ekonomi |
labour saver i.
|
işgücü tasarrufu sağlayan |
|
310 |
Ticaret/Ekonomi |
labour schedule i.
|
iş çizelgesi |
|
311 |
Ticaret/Ekonomi |
labour and management i.
|
işçi ve işveren |
|
312 |
Ticaret/Ekonomi |
labour force i.
|
işçi sınıfı |
|
313 |
Ticaret/Ekonomi |
labour market flexibility i.
|
işgücü piyasası esnekliği |
|
314 |
Ticaret/Ekonomi |
cost of labour i.
|
işgücü maliyeti |
|
315 |
Ticaret/Ekonomi |
labour shortage i.
|
işgücü kıtlığı |
|
316 |
Ticaret/Ekonomi |
labour scarce country i.
|
işgücü kıt ülke |
|
317 |
Ticaret/Ekonomi |
high labour cost economy i.
|
işçi masraflarının yüksek olduğu ekonomi |
|
318 |
Ticaret/Ekonomi |
labour unrest i.
|
işçi grevleri |
|
319 |
Ticaret/Ekonomi |
dignity of labour i.
|
iş haysiyeti |
|
320 |
Ticaret/Ekonomi |
labour organization i.
|
işçi derneği |
|
321 |
Ticaret/Ekonomi |
labour i.
|
işçi sınıfı |
|
322 |
Ticaret/Ekonomi |
company labour policy i.
|
işçi politikası |
|
323 |
Ticaret/Ekonomi |
labour power i.
|
işgücü |
|
324 |
Ticaret/Ekonomi |
labour aristocracy i.
|
işçi aristokrasisi |
|
325 |
Ticaret/Ekonomi |
labour union i.
|
işçi sendikası |
|
326 |
Ticaret/Ekonomi |
labour piracy i.
|
işçi korsanlığı |
|
327 |
Ticaret/Ekonomi |
labour day i.
|
işçi bayramı |
|
328 |
Ticaret/Ekonomi |
labour code i.
|
iş kanunu |
|
329 |
Ticaret/Ekonomi |
labour contract i.
|
işveren ile sendika arasında imzalanmış sözleşme |
|
330 |
Ticaret/Ekonomi |
labour contract i.
|
iş sözleşmesi |
|
331 |
Ticaret/Ekonomi |
labour exchange i.
|
iş borsası |
|
332 |
Ticaret/Ekonomi |
labour i.
|
işçilik ücreti |
|
333 |
Ticaret/Ekonomi |
labour loss i.
|
işgücü kaybı |
|
334 |
Ticaret/Ekonomi |
dignity of labour i.
|
iş onuru |
|
335 |
Ticaret/Ekonomi |
labour loss i.
|
iş gücü kaybı |
|
336 |
Ticaret/Ekonomi |
labour dispute i.
|
iş anlaşmazlığı |
|
337 |
Ticaret/Ekonomi |
labour-market i.
|
iş ve işçi piyasası |
|
338 |
Ticaret/Ekonomi |
tribunal of labour i.
|
iş mahkemesi |
|
339 |
Ticaret/Ekonomi |
labour dispute i.
|
iş uyuşmazlığı |
|
340 |
Ticaret/Ekonomi |
labour creation programme i.
|
işgücü yaratma programı |
|
341 |
Ticaret/Ekonomi |
labour unrest i.
|
işçi huzursuzluğu |
|
342 |
Ticaret/Ekonomi |
labour market area i.
|
işçi piyasası |
|
343 |
Ticaret/Ekonomi |
labour exchange i.
|
iş ve işçi bulma kurumu |
|
344 |
Ticaret/Ekonomi |
labour wages i.
|
işçi ücreti |
|
345 |
Ticaret/Ekonomi |
labour cost i.
|
işçilik masrafı |
|
346 |
Ticaret/Ekonomi |
labour indemnity i.
|
işçi tazminatı |
|
347 |
Ticaret/Ekonomi |
labour and social security law i.
|
iş ve sosyal güvenlik hukuku |
|
348 |
Ticaret/Ekonomi |
labour budget i.
|
işgücü bütçesi |
|
349 |
Ticaret/Ekonomi |
labour market institutions i.
|
işgücü piyasası kuruluşları |
|
350 |
Ticaret/Ekonomi |
labour costs i.
|
işçilik gideri |
|
351 |
Ticaret/Ekonomi |
labour-reform package i.
|
işgücü reform paketi |
|
352 |
Ticaret/Ekonomi |
chamber of labour i.
|
iş odası |
|
353 |
Ticaret/Ekonomi |
wages and other labour expenses i.
|
işçi ücret ve giderleri |
|
354 |
Ticaret/Ekonomi |
labour abundant country i.
|
işgücü bol ülke |
|
355 |
Ticaret/Ekonomi |
labour law agreements i.
|
iş hukuku sözleşmeleri |
|
356 |
Ticaret/Ekonomi |
labour-union i.
|
işçi sendikası |
|
357 |
Ticaret/Ekonomi |
labour disturbances i.
|
iş karışıklıkları |
|
358 |
Ticaret/Ekonomi |
labour leader i.
|
işçi lideri |
|
359 |
Ticaret/Ekonomi |
labour exchange i.
|
iş bulma bürosu |
|
360 |
Ticaret/Ekonomi |
labour cost i.
|
işcilik maliyeti |
|
361 |
Ticaret/Ekonomi |
division of labour i.
|
işbölümü |
|
362 |
Ticaret/Ekonomi |
labour legislation i.
|
iş kanunu |
|
363 |
Ticaret/Ekonomi |
assistant labour inspector i.
|
iş müfettişi yardımcısı |
|
364 |
Ticaret/Ekonomi |
labour pool i.
|
işgücü havuzu |
|
365 |
Ticaret/Ekonomi |
labour legislation i.
|
iş mevzuatı |
|
366 |
Ticaret/Ekonomi |
labour market area i.
|
iş ve işçi piyasasının genişliği |
|
367 |
Ticaret/Ekonomi |
labour turnover i.
|
işçi devri |
|
368 |
Ticaret/Ekonomi |
labour inspector i.
|
iş müfettişi |
|
369 |
Ticaret/Ekonomi |
labour act i.
|
iş yasası |
|
370 |
Ticaret/Ekonomi |
labour budget estimate i.
|
işgücü bütçe tahmini |
|
371 |
Ticaret/Ekonomi |
labour movement i.
|
işçi hareketi |
|
372 |
Ticaret/Ekonomi |
labour agreement i.
|
iş sözleşmesi |
|
373 |
Ticaret/Ekonomi |
labour legislation i.
|
işçi kanunları |
|
374 |
Ticaret/Ekonomi |
labour income i.
|
iş gücü geliri |
|
375 |
Ticaret/Ekonomi |
labour office i.
|
iş ve işçi bulma kurumu |
|
376 |
Ticaret/Ekonomi |
labour leader market i.
|
iş bulma piyasası |
|
377 |
Ticaret/Ekonomi |
labour i.
|
işçilik |
|
378 |
Ticaret/Ekonomi |
labour cost i.
|
iş gücü maliyeti |
|
379 |
Ticaret/Ekonomi |
modest labour market reform i.
|
ılımlı emek piyasası reformu |
|
380 |
Ticaret/Ekonomi |
labour costs i.
|
işçilik giderleri |
|
381 |
Ticaret/Ekonomi |
labour contract i.
|
iş akdi |
|
382 |
Ticaret/Ekonomi |
common labour i.
|
kalitesiz işçilik |
|
383 |
Ticaret/Ekonomi |
informal labour i.
|
kayıt dışı emek |
|
384 |
Ticaret/Ekonomi |
slave labour i.
|
köle iş gücü |
|
385 |
Ticaret/Ekonomi |
labour force status of non institutional population i.
|
kurumsal olmayan nüfusun işgücü durumu |
|
386 |
Ticaret/Ekonomi |
liberal-labour i.
|
liberallerle emekçiler arasındaki ittifak |
|
387 |
Ticaret/Ekonomi |
labour budget i.
|
maaş bütçesi |
|
388 |
Ticaret/Ekonomi |
labour i.
|
mesai |
|
389 |
Ticaret/Ekonomi |
division of labour i.
|
mesai |
|
390 |
Ticaret/Ekonomi |
division of labour i.
|
mesai taksimatı |
|
391 |
Ticaret/Ekonomi |
unskilled labour i.
|
niteliksiz iş |
|
392 |
Ticaret/Ekonomi |
skilled labour i.
|
nitelikli iş gücü |
|
393 |
Ticaret/Ekonomi |
unskilled labour i.
|
niteliksiz iş gücü |
|
394 |
Ticaret/Ekonomi |
skilled labour i.
|
nitelikli işgücü |
|
395 |
Ticaret/Ekonomi |
organized labour i.
|
örgütlü işgücü |
|
396 |
Ticaret/Ekonomi |
organized labour i.
|
örgütlenmiş işçiler |
|
397 |
Ticaret/Ekonomi |
indentured labour i.
|
ödünç işçilik |
|
398 |
Ticaret/Ekonomi |
labour turnover i.
|
personel değişim oranı |
|
399 |
Ticaret/Ekonomi |
labour i.
|
para ile ölçülebilen insan emeği |
|
400 |
Ticaret/Ekonomi |
free labour market i.
|
serbest emek piyasası |
|
401 |
Ticaret/Ekonomi |
free labour i.
|
sendikasız işçiler |
|
402 |
Ticaret/Ekonomi |
free labour market i.
|
serbest iş ve işçi piyasası |
|
403 |
Ticaret/Ekonomi |
standard labour rate i.
|
standart iş ücreti |
|
404 |
Ticaret/Ekonomi |
standard labour time i.
|
standart iş zamanı |
|
405 |
Ticaret/Ekonomi |
contract labour i.
|
taşeron işçilik |
|
406 |
Ticaret/Ekonomi |
labour contract i.
|
toplu iş sözleşmesi |
|
407 |
Ticaret/Ekonomi |
collective labour dispute i.
|
toplu iş anlaşmazlığı |
|
408 |
Ticaret/Ekonomi |
collective labour dispute i.
|
toplu iş ihtilafı |
|
409 |
Ticaret/Ekonomi |
labour agreement i.
|
toplu iş anlaşması |
|
410 |
Ticaret/Ekonomi |
community labour market i.
|
topluluk işgücü piyasası |
|
411 |
Ticaret/Ekonomi |
subcontracted labour i.
|
taşeron işçilik |
|
412 |
Ticaret/Ekonomi |
collective labour law i.
|
toplu iş hukuku |
|
413 |
Ticaret/Ekonomi |
international labour i.
|
uluslararası insangücü |
|
414 |
Ticaret/Ekonomi |
low-cost labour i.
|
ucuz işgücü |
|
415 |
Ticaret/Ekonomi |
skilled labour i.
|
vasıflı işgücü |
|
416 |
Ticaret/Ekonomi |
contingent labour i.
|
ücretle çalışan işgücü |
|
417 |
Ticaret/Ekonomi |
international labour law i.
|
uluslararası iş hukuku |
|
418 |
Ticaret/Ekonomi |
unskilled labour i.
|
vasıfsız işçiler |
|
419 |
Ticaret/Ekonomi |
common labour i.
|
vasıfsız işçilik |
|
420 |
Ticaret/Ekonomi |
international division of labour i.
|
uluslararası işbölümü |
|
421 |
Ticaret/Ekonomi |
International Labour Organisation i.
|
uluslararası çalışma örgütü |
|
422 |
Ticaret/Ekonomi |
international labour office i.
|
uluslararası çalışma ofisi |
|
423 |
Ticaret/Ekonomi |
manual labour i.
|
(el ile yapılan) bedensel iş |
|
424 |
Ticaret/Ekonomi |
senior labour inspector committee i.
|
yüksek iş denetçileri komitesi |
|
425 |
Ticaret/Ekonomi |
qualified labour force i.
|
yetişmiş işgücü |
|
426 |
Ticaret/Ekonomi |
forced and compulsory labour i.
|
zorla ve zorunlu çalışma |
|
427 |
Ticaret/Ekonomi |
qualified labour force i.
|
yetişmiş insan gücü |
|
428 |
Ticaret/Ekonomi |
unfree labour i.
|
zorla çalıştırma |
|
429 |
Ticaret/Ekonomi |
hard labour i.
|
zor iş |
|
430 |
Ticaret/Ekonomi |
exploitation of labour i.
|
emek sömürüsü |
|
431 |
Ticaret/Ekonomi |
dilute labour f.
|
deneyimsiz işçilerin yanına deneyimlileri de almak |
|
432 |
Ticaret/Ekonomi |
free labour f.
|
serbest emek |
|
433 |
Ticaret/Ekonomi |
sweatshop labour f.
|
sömürüye dayalı işgücü/emek |
|
434 |
Ticaret/Ekonomi |
concrete labour f.
|
somut emek |
|
435 |
Ticaret/Ekonomi |
unproductive labour f.
|
verimsiz emek |
|
436 |
Ticaret/Ekonomi |
labour intensive s.
|
emek yoğun |
|
437 |
Ticaret/Ekonomi |
labour intensive s.
|
emek-yoğun |
|
438 |
Ticaret/Ekonomi |
labour intensive s.
|
emek yoğun |
|
439 |
Ticaret/Ekonomi |
labour saving s.
|
işten tasarruf sağlayan |
|
440 |
Ticaret/Ekonomi |
labour-intensive s.
|
işçilik yoğun |
|
441 |
Ticaret/Ekonomi |
labour-intensive s.
|
iş-yoğun |
|
442 |
Ticaret/Ekonomi |
labour-saving s.
|
iş tasarrufu sağlayan |
|
443 |
Ticaret/Ekonomi |
labour-based s.
|
emek temelli |
|
444 |
Ticaret/Ekonomi |
labour-based s.
|
emek tabanlı |
|
445 |
Ticaret/Ekonomi |
excluding sue and labour charges expr.
|
dava ve say masrafları hariç |
|
Law |
|
446 |
Hukuk |
imprisonment with hard labour i.
|
ağır hapis (cezası) |
|
447 |
Hukuk |
corporal labour i.
|
beden yükümlülüğü |
|
448 |
Hukuk |
compulsory labour i.
|
çalışma mükellefiyeti |
|
449 |
Hukuk |
liberty of labour i.
|
çalışma özgürlüğü |
|
450 |
Hukuk |
sue and labour charge i.
|
dava ve say masrafı |
|
451 |
Hukuk |
sue and labour clause i.
|
dava ve emek klozu |
|
452 |
Hukuk |
prison labour i.
|
hapishane çalışması |
|
453 |
Hukuk |
prison labour i.
|
hapishanede çalışma |
|
454 |
Hukuk |
labour contract i.
|
hizmet akdi |
|
455 |
Hukuk |
labour union i.
|
işçi sendikası |
|
456 |
Hukuk |
sentence of corrective labour i.
|
ıslah edici çalışma cezası |
|
457 |
Hukuk |
violation of the freedom to work and labour i.
|
iş ve çalışma hürriyetinin ihlali |
|
458 |
Hukuk |
labour court i.
|
iş mahkemesi |
|
459 |
Hukuk |
labour law i.
|
iş kanunu |
|
460 |
Hukuk |
labour contract i.
|
iş akdi |
|
461 |
Hukuk |
labour law i.
|
iş kanunu |
|
462 |
Hukuk |
labour act i.
|
iş kanunu |
|
463 |
Hukuk |
crimes against freedom of conducting business and freedom of labour i.
|
iş ve çalışma hürriyeti aleyhinde cürümler |
|
464 |
Hukuk |
labour laws i.
|
iş kanunları |
|
465 |
Hukuk |
labour law i.
|
iş hukuku |
|
466 |
Hukuk |
labour arbitration i.
|
iş uyuşmazlıklarının çözümünde uygulanan tahkim usulü |
|
467 |
Hukuk |
labour law i.
|
iş hukuku |
|
468 |
Hukuk |
labour contract i.
|
iş sözleşmesi |
|
469 |
Hukuk |
felonies violating freedom to engage in business and freedom of labour i.
|
iş ve çalışma hürriyeti aleyhinde cürümler |
|
470 |
Hukuk |
international labour law i.
|
uluslararası iş hukuku |
|
471 |
Hukuk |
international labour law i.
|
uluslararası işgücü kanunu |
|
472 |
Hukuk |
compulsory labour i.
|
zorunlu çalışma |
|
473 |
Hukuk |
code on trade unions and collective labour agreements i.
|
sendikalar ve toplu iş sözleşmesi kanunu |
|
474 |
Hukuk |
code of labour courts i.
|
iş mahkemeleri kanunu |
|
475 |
Hukuk |
code of trade unions and collective labour agreements i.
|
sendikalar ve toplu i̇ş sözleşmesi kanunu |
|
476 |
Hukuk |
forced labour f.
|
zorla çalıştırmak |
|
Politics |
|
477 |
Siyasal |
labour i.
|
çalışma bakanlığı |
|
478 |
Siyasal |
labour camp i.
|
tutukluların çalışmaya zorlandığı cezaevi |
|
479 |
Siyasal |
labour camp i.
|
seyyar tarım işçilerinin barındığı kamp |
|
480 |
Siyasal |
labour leader i.
|
işçi sınıfı mücadelesine liderlik eden kimse |
|
481 |
Siyasal |
labour organiser i.
|
işçileri sendikaya kaydeden kimse |
|
482 |
Siyasal |
labour secretary i.
|
çalışma sekreteri |
|
483 |
Siyasal |
labour secretary i.
|
çalışma dairesi'nde sekreterlik görevi yapan kişi |
|
484 |
Siyasal |
labour secretary i.
|
çalışma dairesi'nde başkanlık görevi yapan kişi |
|
485 |
Siyasal |
labour camp i.
|
tutukluların çalışmaya zorlandığı cezaevi |
|
486 |
Siyasal |
labour camp i.
|
seyyar tarım işçilerinin barındığı kamp |
|
487 |
Siyasal |
labour i.
|
çalışma |
|
488 |
Siyasal |
labour policy i.
|
çalışma politikası |
|
489 |
Siyasal |
labour party i.
|
emek partisi |
|
490 |
Siyasal |
labour imperialism i.
|
emek emperyalizmi |
|
491 |
Siyasal |
labour i.
|
emek |
|
492 |
Siyasal |
g20 labour and employment ministers i.
|
g20 çalışma ve istihdam bakanları |
|
493 |
Siyasal |
people's labour party i.
|
halkın emek partisi |
|
494 |
Siyasal |
labour demand i.
|
işçi talebi |
|
495 |
Siyasal |
labour demand i.
|
işgücü talebi |
|
496 |
Siyasal |
labour movement i.
|
işçi hareketi |
|
497 |
Siyasal |
progressive labour party (plp) i.
|
ilerlemeci işçi partisi |
|
498 |
Siyasal |
labour force participation rate i.
|
işgücü katılım oranı |
|
499 |
Siyasal |
labour force participation rate i.
|
işgücüne katılım oranı |
|
500 |
Siyasal |
labour peer i.
|
ingiliz işçi partisi'nin lordlar kamarası'ndaki temsilcisi |
|