Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
noodle
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
"noodle"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 25 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Common Usage
1
Yaygın Kullanım
noodle
i.
şehriye
2
Yaygın Kullanım
noodle
i.
erişte
General
3
Genel
noodle
i.
avanak
4
Genel
noodle
i.
budala
5
Genel
noodle
i.
erişte
6
Genel
noodle
i.
şerit halindeki makarna
7
Genel
noodle
i.
kafa
8
Genel
noodle
i.
saksı
9
Genel
noodle
f.
bir şeyle oyuncak gibi oynamak
10
Genel
noodle
f.
doğaçlama yapmak
11
Genel
noodle
f.
tecrübe etmek
12
Genel
noodle
f.
yaratıcı şekilde düşünmek
13
Genel
noodle
f.
yönlendirmek
14
Genel
noodle
f.
etkilemek
15
Genel
noodle
f.
sahtekarlık için ustalıkla evirip çevirmek
16
Genel
noodle
f.
keşfetmek
Gastronomy
17
Mutfak
noodle
i.
şehriye
Breeding
18
Hayvancılık
noodle
f.
(kazları) uzun rulo şeklinde bir besi karışımı ile zorla beslemek
Fishery
19
Balıkçılık
noodle
f.
(yayın balığını) elle yakalamak
20
Balıkçılık
noodle
f.
(yayın balığını) elle yakalamaya çalışmak
21
Balıkçılık
noodle
f.
elle balık yakalamak
Art
22
Sanat
noodle
f.
çizgiler üzerinde kendiliğindenliği bozacak şekilde çalışmak
Music
23
Müzik
noodle
f.
doğaçlama geçiş taksimi yapmak
Slang
24
Argo
noodle
i.
(bir müzik aleti) tıngırdatmak
25
Argo
noodle
f.
(bir müzik aleti) tıngırdatmak
"noodle"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 59 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Phrasals
1
Öbek Fiiller
noodle about (something)
f.
(bir şeyi) boş boş konuşmak
2
Öbek Fiiller
noodle about (something)
f.
(bir şey hakkında) kafa ütülemek
3
Öbek Fiiller
noodle about (something)
f.
(bir şey üzerine) amaçsızca tartışmak/düşünmek
4
Öbek Fiiller
noodle about (something)
f.
(bir şey üzerine) boş yere kafa patlatmak
5
Öbek Fiiller
noodle around
f.
boş boş gezmek
6
Öbek Fiiller
noodle around
f.
oyalanmak
7
Öbek Fiiller
noodle over
f.
üzerinde düşünmek/kafa yormak
Idioms
8
Deyim
noodle over something
f.
bir şey üzerinde düşünmek/kafa yormak
Gastronomy
9
Mutfak
cellophane noodle
i.
ince erişte
10
Mutfak
cellophane noodle
i.
fasulye şehriyesi
11
Mutfak
cellophane noodle
i.
cam erişte
12
Mutfak
cellophane noodle
i.
maş fasulyesi ve diğer nişastalı bitkilerden yapılmış olan, yumurta veya buğday içermeyen ince erişte
13
Mutfak
glass noodle
i.
ince erişte
14
Mutfak
glass noodle
i.
fasulye şehriyesi
15
Mutfak
glass noodle
i.
cam erişte
16
Mutfak
glass noodle
i.
maş fasulyesi ve diğer nişastalı bitkilerden yapılmış olan, yumurta veya buğday içermeyen ince erişte
17
Mutfak
noodle soup
i.
erişteli çorba
18
Mutfak
rubbed noodle soup
i.
oğmaç çorbası
19
Mutfak
noodle squash
i.
pişirilince çubuk makarnaya benzeyen bir çeşit su kabağı
20
Mutfak
soap noodle
i.
sabun makarnası
21
Mutfak
chicken noodle soup
i.
tavuklu şehriye çorbası
22
Mutfak
egg noodle
i.
yumurtalı erişte
23
Mutfak
egg noodle
i.
çin eriştesi
24
Mutfak
soba noodle
i.
karabuğday unundan yapılan bir japon eriştesi
Physics
25
Fizik
noodle effect
i.
erişte etkisi
26
Fizik
noodle effect
i.
spagettileştirme
Astronomy
27
Gökbilim
noodle effect
i.
spagettileşme
28
Gökbilim
noodle effect
i.
karadelik veya nötron yıldızı gibi devasa ve kompakt astronomik bir cisme doğru düşen cismin gelgit kuvvetleri sebebiyle aşırı uzaması veya genişlemesi
29
Gökbilim
noodle effect
i.
yerçekimi alanındaki büyük bir gelgit dalgasının neden olduğu dikey ve yatay nesnelerin kuvvetli bir şekilde gerilmesi
Slang
30
Argo
noodle juice [obsolete]
i.
çay
31
Argo
noodle juice [obsolete]
i.
erişte suyu
32
Argo
noodle juice [obsolete]
i.
japon eriştesi suyu
33
Argo
noodle juice [obsolete]
i.
japon eriştesi haşlandıktan sonra kalan su
34
Argo
noodle juice [obsolete]
i.
japon eriştesinin haşlanma suyu
35
Argo
wet noodle
i.
gıcık
36
Argo
wet noodle
i.
neşe kaçıran kimse
37
Argo
wet noodle
i.
oyunbozan
38
Argo
wet noodle
i.
keyif kaçıran kimse
39
Argo
wet noodle
i.
mızıkçı
40
Argo
wet noodle
i.
eğlenceyi bozan kimse
41
Argo
wet noodle
i.
sıkıntı veren kimse
42
Argo
wet noodle
i.
sıkıcı kimse
43
Argo
wet noodle
i.
zayıf kimse
44
Argo
wet noodle
i.
omurgasız
45
Argo
wet noodle
i.
omurgasız
46
Argo
wet noodle
i.
korkak
47
Argo
wet noodle
i.
ödlek
48
Argo
wet noodle
i.
yüreksiz/cesaretsiz kimse
49
Argo
wet noodle
i.
kalkmayan penis/sik
50
Argo
wet noodle
i.
erekte olamayan penis
51
Argo
wet noodle
i.
enayi
52
Argo
wet noodle
i.
saf
53
Argo
wet noodle
i.
safdil
54
Argo
wet noodle
i.
ahmak
55
Argo
wet noodle
i.
keriz
56
Argo
wet noodle
i.
pısırık
57
Argo
wet noodle
i.
muhallebi çocuğu
58
Argo
use one's noodle
f.
(kendi) aklını kullanmak
British Slang
59
İngiliz Argosu
use your noodle
expr.
kafanı kullan
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of noodle
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy