peş peşe - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

peş peşe



"peş peşe" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 18 sonuç

Türkçe İngilizce
General
peş peşe successive s.
peş peşe consecutive s.
peş peşe alternating s.
peş peşe wired s.
peş peşe in succession zf.
peş peşe one after another zf.
peş peşe straight zf.
peş peşe one after the other zf.
peş peşe thick zf.
peş peşe hand running zf.
peş peşe on zf.
peş peşe one and one zf.
peş peşe consequently [obsolete] zf.
peş peşe successantly zf.
Phrases
peş peşe back-to-back expr.
Colloquial
peş peşe one (thing) after the other expr.
Idioms
peş peşe off the reel [old-fashioned] s.
Tourism
peş peşe back to back i.

"peş peşe" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 65 sonuç

Türkçe İngilizce
General
peş peşe sigara içen kimse chain smoker i.
peş peşe sigara içen chain smoker i.
üçüncü kez peş peşe kazanan the winner for the third consecutive year i.
peş peşe sigara içen kimse chain-smoker i.
kumanda ile televizyon kanallarını peş peşe geçme channel-surfing [usa] i.
dört müzik vuruşunda iki hızlı bir yavaş şekilde peş peşe gerçekleştirilen bale hareketi chassé i.
bir çocuk parkındaki peş peşe sıralı küçük gondollar upsy i.
peş peşe gelen arbede hype i.
belirli bir sonuç elde etmek için peş peşe yapılan iki hareket one-two punch i.
rakibi peş peşe yenme one-upmanship i.
çanların peş peşe ahenkli bir şekilde on kez çalınması royal i.
peş peşe hareket consequence [obsolete] i.
peş peşe olma subsequentness i.
peş peşe sigara içmek chain-smoke f.
peş peşe beş maç kazanmak win five games in a row f.
peş peşe sigara içmek chain-smoke f.
kumanda ile televizyon kanallarını peş peşe geçmek channel-surf [usa] f.
(çan) peş peşe farklı tonlarda çalacak şekilde hareket etmek course f.
peş peşe vurmak pelt f.
(mermiyi) peş peşe sıkmak pelt f.
peş peşe mermi sıkmak pelt f.
peş peşe vurmak pelter f.
(mermiyi) peş peşe sıkmak pelter f.
peş peşe mermi sıkmak pelter f.
peş peşe geliştirmek surround f.
peş peşe giden successional s.
peş peşe gelecek şekilde in a sequential manner zf.
peş peşe gelecek şekilde consecutively zf.
peş peşe gelecek şekilde running zf.
peş peşe gelecek şekilde consecutive zf.
Phrasals
peş peşe içmek chase down f.
Phrases
peş peşe üç (şampiyonluk vb.) back-to-back-to-back expr.
Idioms
kumanda ile tv kanallarını peş peşe geçen channel surfer i.
kumanda ile tv kanallarını peş peşe geçme channel-zapping i.
kumanda ile tv kanallarını peş peşe geçme channel surfing i.
peş peşe/arka arkaya birbirine zıt şeyler söylemek say something in the same breath f.
futbolda bir maçta ya da peş peşe birkaç maçta hiç gol yememek keep a clean sheet f.
peş peşe zarar görmek fall like dominoes f.
peş peşe yenilmek fall like dominoes f.
peş peşe yıkılmak fall like dominoes f.
peş peşe düşmek fall like dominoes f.
peş peşe bozguna uğramak fall like dominoes f.
peş peşe sigara içmek chain smoke f.
Law
aynı gerçeklere bağlı olup eşzamanlı veya peş peşe gerçekleşen birden fazla eylemin ortaya çıkması concourse i.
Technical
peş peşe gitme tracking i.
Informatics
peş peşe bağlama cascading i.
peş peşe bağlanmış devreler tandem networks i.
Telecom
peş peşe ağlar tandem networks i.
Television
kumanda ile televizyon kanallarını peş peşe geçme channel-hopping i.
kumanda ile televizyon kanallarını peş peşe geçmek channel-hop f.
Automotive
yolla peş peşe temas eden küçük uzantılarla çevrili bir çeşit traktör lastiği pedrail i.
Pathology
hızla peş peşe hareket etme yetisinin bozulması dysdiadochokinesia i.
Religious
hristiyan yortularının peş peşe günlere denk gelmesi concurrence i.
hristiyan yortularının peş peşe günlere denk gelmesi concurrency i.
(hristiyan yortuları) biri bitmeden diğeri başlayacak şekilde peş peşe günlere denk gelmek concur f.
Hunting
(otomatik silah) peş peşe ateşlenen fanned s.
(otomatik olmayan silah) horoz müdahalesi ile peş peşe ateşlenen fanned s.
Music
(kilisede vb.) farklı tonlardaki çanların peş peşe ahenkli bir şekilde çalınması change ringing i.
(kilisede vb.) farklı tonlardaki çanların peş peşe ahenkli bir şekilde çalınması change-ringing i.
(kilisede) farklı tondaki çanların peş peşe ve ahenkli bir şekilde çalınması treble bob i.
peş peşe tekrarlanmayan müzik bölümü one shot i.
müzikte peş peşe tekrarlanmayan bölüm one-shot i.
Photography
peş peşe çekilmiş iki düşey hava fotoğrafının bakış noktaları arasındaki çizgi base line i.
peş peşe çekilmiş iki düşey hava fotoğrafının bakış noktaları arasındaki çizgi baseline i.
Slang
peş peşe dört kez galip gelmek four-peat [us] f.