tanım - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

tanım



"tanım" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 16 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
tanım definition i.
tanım description i.
General
tanım illustration i.
tanım diorism i.
tanım descriptio i.
tanım definement i.
tanım declaration i.
tanım description i.
tanım definition i.
tanım account i.
Technical
tanım definition i.
tanım identification i.
tanım way i.
Computer
tanım description i.
Linguistics
tanım definition i.
tanım circumscription i.

"tanım" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 91 sonuç

Türkçe İngilizce
General
iş tanım terms of reference i.
bir tanım ile tanımlanan sözcük veya ifade definiendum i.
tanım kartı deftnition card i.
özet tanım summary description i.
kısa tanım short definition i.
kısa tanım short description i.
bir işlevin tanım bölgesi domain of a function i.
tanım kümesi domain i.
kaba tanım rough description/definition i.
açık ve belirsizliğe mahal vermeyen tanım clear and unambiguous definition i.
açık ve belirsizliğe yer vermeyen tanım clear and unambiguous definition i.
şartlı tanım stipulative definition i.
kapsamlı tanım extended definition i.
betimlemeli tanım delineation i.
ön tanım predefinition i.
eski tanım prefinition [rare] i.
tanım netliği strength i.
tanım yapmak define f.
kesin tanım getirmek pin (down) f.
tanım gereği by definition zf.
hangi tanım what zm.
Idioms
ayrıntılı tarif/tanım/hesap a blow-by-blow account i.
net bir tanım olmaksızın as trees walking zf.
Trade/Economic
ayrıntılı tarif/tanım/hesap blow-by-blow description i.
ayrıntılı tarif/tanım/hesap blow-by-blow account i.
görev tanım belgesi terms of reference i.
seviye tanım yöntemi grade description method i.
bu tanım çerçevesinde ... dikkate alınmayacaktır taking no account, for the purposes of this definition, of expr.
Law
yasal tanım judicial definition i.
(genellikle parantez içinde verilen) tanım innuendo i.
Technical
banka tanım kodları bank identifier codes i.
kama tanım bölgeli wedge support i.
makro tanım macro definition i.
zaman tanım alanı metodu time history method i.
zaman tanım alanında hesap yöntemi time history analysis i.
Computer
açıklama tanım description i.
bir işlevin tanım bölgesi domain of a function i.
değer_tanım_dizisi value_def_array i.
makro tanım macrodefinition i.
sadece tanım definition only i.
tanım kümesi domain i.
tanım listeleri definition lists i.
tanım bilgisi etki alanı cookie domain i.
tanım kartı definition card i.
tanım listesi definition list i.
tanım ve veri definition and data i.
tanım kutusu description box i.
tanım terimi definition term i.
tanım bilgisi yolu cookie path i.
yinelenen veri tanım sorgusu replicable data definition query i.
tanım yok no description expr.
tanım görüntüle view definition expr.
tanım bilgilerini devre dışı bırak disable cookies expr.
yalnızca tanım definition only expr.
Informatics
tanım alanı domain i.
tanım kümesi domain i.
Automotive
tanım kodu edge code i.
Medical
duyu tabanlı tanım sensory-based description i.
Psychology
bariz tanım ostensive definition i.
döngüsel tanım circular definition i.
duyuya dayalı tanım sensory-based description i.
genetik tanım genetic description i.
işevuruk tanım operational definition i.
iknaya dönük tanım persuasive definition i.
işlemsel tanım operational definition i.
operasyonel tanım operational definition i.
totolojik tanım tautological definition i.
Math
denklemin tanım bölgesi domain of an equation i.
tanım kümesi domain i.
(verilen tanım aralığının alt kümesini ifade eden) alt tanım aralığı subinterval i.
kendi tanım kümesinin her noktasında türevlenebilen (karmaşık değişken fonksiyon) analytic s.
kendi tanım kümesinin her noktasında türevlenebilen (karmaşık değişken fonksiyon) analytical s.
kendi tanım kümesinin her noktasında türevlenebilen (karmaşık değişken fonksiyon) regular s.
kendi tanım kümesinin her noktasında türevlenebilen (karmaşık değişken fonksiyon) holomorphic s.
her zaman tanım kümesindeki değeri veren (fonksiyon) direct s.
özdeş tanım ve değer kümeleri bulunan on ed.
Logic
ilkel ve önceden tanımlanmış sembollerle ifade edilen kanıtlanmamış bir teoremin türetilmesini engelleyen (matematiksel tanım) noncreativity i.
(aristoteles'e göre) cins, tanım, özellik ve ilinek yüklenebilen bir yüklem sınıfı predicable [obsolete] i.
(tanım) yüklemlenemez impredicative s.
(tanım) yüklemeli olmayan impredicative s.
tanım kümesinin herhangi iki elemanı arasında kendisi veya tersi bulunan (ilişki) connected s.
(tanım) nicelleştirilmiş predicative s.
Statistics
sıklık tanım bölgesi frequency domain i.
Linguistics
belirli tanım edatı definite article i.
gösterimsel tanım ostensive definition i.
dairesel tanım içeren circular s.
Philosophy
bağlamsal tanım contextual definition i.
açık tanım ve argümantasyona kritik önem veren felsefi metodolojiler analytic philosophy i.
açık tanım ve argümantasyona kritik önem veren felsefi metodolojiler analytical philosophy i.
açık tanım ve argümantasyona kritik önem veren felsefi metodolojiler philosophical analysis i.
Environment
bir bölgenin ağaçlarının tanım ve tasviri silva i.