topluca - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

topluca



"topluca" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 8 sonuç

Türkçe İngilizce
General
topluca as a whole zf.
topluca en masse zf.
topluca all together zf.
topluca agreat zf.
topluca en bloc zf.
topluca flockmel zf.
Phrases
topluca as one expr.
Idioms
topluca all told expr.

"topluca" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 46 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
yürüyüş (topluca) march i.
yürüyüş yapmak (topluca) march f.
General
topluca söylenen şarkı catch i.
inşa için topluca hareket etme raising bee i.
inşa için topluca hareket etme barn raising i.
bir şeyin inşasında topluca iş yapıp birbirine yardım etme raising bee i.
bir şeyin inşasında topluca iş yapıp birbirine yardım etme barn raising i.
topluca eğlenerek söylenen meyhane şarkısı trinklied i.
topluca eğlenerek söylenen meyhane şarkısı drinking song i.
topluca ikamet edilen evler mansonry i.
(topluca) yürüyüş yapma marching i.
(topluca) bürokratlar officialdom i.
topluca ilerlemek press f.
topluca ilerlemek troop f.
topluca söylemek chorus f.
topluca saldırmak mob f.
topluca öldürmek massacre f.
topluca üretilmiş mass produced s.
topluca yapılan processional s.
topluca üretilen mass produced s.
topluca alınan taken collectively s.
Phrasals
topluca (bir şeye/yere) girmek troop into (something or some place) f.
topluca (bir şeye/yere) girmek troop in (something or some place) f.
topluca (bir şeye) girmek troop into (something) f.
topluca (bir şeye) girmek troop in (something) f.
(bir şeyden) toplu halde/topluca çıkmak pour out (of something) f.
toplu halde/topluca çıkmak pour out f.
bir şeyin ya da bir yerin üzerinden topluca geçmek troop across someone or something f.
topluca ilahi okumak give out f.
(bir şey/bir yer) boyunca grup halinde/grupça/topluca yürümek troop across (something or some place) f.
(bir şeyden/bir yerden) grup halinde/grupça/topluca yürüyerek geçmek troop across (something or some place) f.
Idioms
tavşanların topluca bulunduğu yer rabbit warren i.
topluca yenen bir yemeğe katılanların hazırlayıp yanında getirdiği yiyecekler pot luck [us] i.
topluca varmak reach (some place) in a body f.
topluca gitmek travel in a body f.
topluca saldırmak come thick and fast f.
Military
birliklerin topluca eğitilmesi multiple unit training assemblies i.
birliklerin topluca eğitilmesi multiple drill i.
Music
(protestan kiliselerinde topluca söylenen parçadan önce seslendirilen) doğaçlama müzik parçası chorale prelude i.
şarkının topluca söylenen bölümü owrecome i.
topluca ilahi söyleme community singing i.
topluca çalan müzisyen grubu concert i.
Theatre
(topluca) broadway dışında gerçekleştirilip genellikle avangard veya deneysel eserler içeren tiyatro yapımları off-off-broadway i.
Archaic
topluca ilahi okunurken uygun bir melodi çalmak give out f.
Ornithology
balıkçılların topluca avlandıkları yer sedge i.
Slang
topluca esrar içme çemberi cipher i.