üstün olmak

Bedeutungen von dem Begriff "üstün olmak" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 47 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
General
1	General	üstün olmak	be superior v.
I sincerely believe my ideology is superior to yours. Benim ideolojimin sizinkinden daha üstün olduğuna içtenlikle inanıyorum. More Sentences
2	General	üstün olmak	outdo v.
He outdoes everybody else in the math class. Matematik dersinde herkesten üstündür. More Sentences
3	General	üstün olmak	precede v.
4	General	üstün olmak	predominate v.
5	General	üstün olmak	outclass v.
6	General	üstün olmak	preponderate over v.
7	General	üstün olmak	transcend v.
8	General	üstün olmak	have the best of it v.
9	General	üstün olmak	outperform v.
10	General	üstün olmak	tower above v.
11	General	üstün olmak	take precedence of v.
12	General	üstün olmak	preponderate v.
13	General	üstün olmak	get the better of v.
14	General	üstün olmak	surpass v.
15	General	üstün olmak	cut across v.
16	General	üstün olmak	be over somebody v.
17	General	üstün olmak	give points to somebody v.
18	General	üstün olmak	have the edge on somebody v.
19	General	üstün olmak	excel v.
20	General	üstün olmak	lead v.
21	General	üstün olmak	overgo v.
22	General	üstün olmak	overshadow v.
23	General	üstün olmak	overstride v.
24	General	üstün olmak	own v.
25	General	üstün olmak	outpoint v.
26	General	üstün olmak	outtower v.
27	General	üstün olmak	preponder [obsolete] v.
28	General	üstün olmak	outbalance v.
Phrasals
29	Phrasals	üstün olmak	gain on v.
30	Phrasals	üstün olmak	tower over v.
Colloquial
31	Colloquial	üstün olmak	cap v.
32	Colloquial	üstün olmak	cap v.
33	Colloquial	üstün olmak	have (one) up v.
34	Colloquial	üstün olmak	drown v.
Idioms
35	Idioms	üstün olmak	have the edge over somebody v.
36	Idioms	üstün olmak	knock someone into a cocked hat v.
37	Idioms	üstün olmak	beat someone into a cocked hat v.
38	Idioms	üstün olmak	get the advantage of v.
39	Idioms	üstün olmak	get the advantage over v.
40	Idioms	üstün olmak	have the advantage over v.
41	Idioms	üstün olmak	be far and away v.
42	Idioms	üstün olmak	be without equal v.
43	Idioms	üstün olmak	have no equal v.
Technical
44	Technical	üstün olmak	excel v.
Archaic
45	Archaic	üstün olmak	overdo v.
46	Archaic	üstün olmak	overpeer v.
Slang
47	Slang	üstün olmak	rule v.

Bedeutungen, die der Begriff "üstün olmak" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 84 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
General
1	General	sayıca üstün olmak	outnumber v.
You'll be outnumbered three to one. Bire üç sayıca üstün olacaksın. More Sentences
2	General	bir gömlek üstün olmak	have an edge on v.
3	General	üstün olmak (sayı/nüfuz/kuvvet/etki/derece açısından)	predominate v.
4	General	bir gömlek üstün olmak	be a cut above v.
5	General	-den çok üstün olmak	be head and shoulders above v.
6	General	-den çok üstün olmak	outclass v.
7	General	rütbece -den üstün olmak	rank above v.
8	General	-den üstün olmak	precede v.
9	General	rakibinden üstün olmak	outmatch v.
10	General	sayıca üstün olmak	overcount v.
11	General	liderlikte diğerlerinden üstün olmak	outlead v.
12	General	(birinden) fiziksel güç veya çabayla üstün olmak	outmuscle v.
13	General	yazma becerisi daha üstün olmak	outwrite v.
14	General	-den üstün olmak	tower v.
Phrasals
15	Phrasals	(biri/bir şey belli bir miktar) daha iyi/üstün olmak	exceed someone or something by something v.
16	Phrasals	(biri/bir şey belli bir miktar) daha iyi/üstün olmak	exceed (someone or something) by (something) v.
17	Phrasals	birinden/bir şeyden bir konuda üstün olmak	exceed someone or something in something v.
18	Phrasals	birinden/bir şeyden bir miktar daha üstün olmak	exceed someone or something by something v.
19	Phrasals	(birinden/bir şeyden) üstün olmak	go before (someone or something) v.
20	Phrasals	birisinde rütbece üstün olmak	rank above someone v.
21	Phrasals	(birisinden ya da bir şeyden) rütbece üstün olmak	rank above (someone or something) v.
22	Phrasals	(belli bir miktar) daha iyi/üstün olmak	exceed by v.
23	Phrasals	(bir konuda) üstün olmak	exceed in v.
24	Phrasals	(birinden/bir şeyden) üstün olmak	pull ahead (of someone or something) v.
Colloquial
25	Colloquial	birinden üstün olmak	have one up on somebody v.
26	Colloquial	birinden üstün olmak	be one up on somebody v.
27	Colloquial	birinden üstün olmak	get one up on somebody v.
28	Colloquial	(bir şeyde) birinden/bir şeyden açık ara üstün olmak	have it (all) over someone or something (in something) v.
29	Colloquial	bir konuda (birinden/bir şeyden) üstün/daha iyi olmak	have (got) it over (someone or something) v.
30	Colloquial	bir şeyden gömlek gömlek üstün olmak	that beats something all to pieces [rural] v.
31	Colloquial	üstün nitelikli olmak	be all that [us] v.
32	Colloquial	en üstün olmak	rule ok v.
33	Colloquial	birinden/bir şeyden üstün olmak	top someone or something v.
34	Colloquial	birinden üstün olmak	be one up on someone v.
35	Colloquial	'-den üstün/daha iyi olmak	have it over v.
Idioms
36	Idioms	birinden kat kat üstün olmak	head and shoulders above someone v.
37	Idioms	-den çok üstün olmak	stand head and shoulders above v.
38	Idioms	birinden/bir şeyden çok daha üstün olmak	tower head and shoulders above v.
39	Idioms	birinden çok daha üstün olmak	be streets ahead of someone v.
40	Idioms	birinden kat be kat daha üstün olmak	be streets ahead of someone v.
41	Idioms	birinden kat be kat üstün olmak	be streets ahead of someone v.
42	Idioms	birinden çok daha üstün olmak	stand head and shoulders above someone v.
43	Idioms	birinden kat be kat daha üstün olmak	stand head and shoulders above someone v.
44	Idioms	birinden kat be kat üstün olmak	stand head and shoulders above someone v.
45	Idioms	birinden daha üstün olmak	have the edge on someone v.
46	Idioms	birinden daha üstün olmak	have the edge over someone v.
47	Idioms	bir şeyde üstün olmak	bear away the bell v.
48	Idioms	diğerlerinden üstün olmak	be a breed apart v.
49	Idioms	(birinden/bir şeyden) üstün/avantajlı olmak	have the better of (someone or something) v.
50	Idioms	avantajlı/üstün olmak	have the bulge on (someone or something) v.
51	Idioms	bir konuda en uç/en üstün örnek olmak	be the living end v.
52	Idioms	benzerlerine göre üstün bir konumda olmak	be in a different league v.
53	Idioms	bir gömlek daha üstün olmak	be a huckleberry above a persimmon v.
54	Idioms	(bir şeyden) gömlek gömlek üstün olmak	beat (something) all to pieces v.
55	Idioms	(bir şeyden) üstün olmak	be far and away the (something) v.
56	Idioms	diğerlerinden/benzerlerinden üstün olmak	be in a class of one's own v.
57	Idioms	diğerlerinden/benzerlerinden üstün olmak	be in a class of its own v.
58	Idioms	kendinden öncekilerden çok üstün özelliklere sahip olmak (teknolojik olarak)	be light years away from v.
59	Idioms	(birinden) çok daha üstün olmak	be twice the man/woman that (someone) is v.
60	Idioms	(birinden) kat be kat daha iyi/üstün olmak	be twice the man/woman that (someone) is v.
61	Idioms	çok daha üstün biri olmak	be twice the man/woman v.
62	Idioms	birinden üstün olmak	get one up on somebody v.
63	Idioms	birinden üstün olmak	have one up on somebody v.
64	Idioms	birinden üstün olmak	be up on somebody v.
65	Idioms	(birinden) üstün olmak	do (one) one better v.
66	Idioms	birinden/bir şeyden üstün olmak	get the better of somebody/something v.
67	Idioms	(birinden/bir şeyden) üstün olmak	get the best of (someone or something) v.
68	Idioms	(bir konuda birinden/bir şeyden) üstün/daha iyi olmak	have (got) it over (someone or something) in (something) v.
69	Idioms	(birinden/bir şeyden) bir gömlek üstün olmak	have an edge on (someone or something) v.
70	Idioms	avantajlı/üstün olmak	have the bulge on v.
71	Idioms	avantajlı/üstün olmak	get the bulge on v.
72	Idioms	(birinden/bir şeyden) üstün olmak	have the edge on (someone or something) v.
73	Idioms	birinden/bir şeyden üstün olmak	have the edge on/over somebody/something v.
74	Idioms	birinden/bir şeyden üstün olmak	have an edge on/over somebody/something v.
75	Idioms	(birinden/bir şeyden) üstün olmak	knock (the) spots off (someone or something) [uk/australia] v.
76	Idioms	(birinden/bir şeyden) üstün olmak	knock the socks off (someone or something) v.
77	Idioms	(birinden) üstün olmak	one-up (someone) v.
78	Idioms	(birinden/bir şeyden) üstün olmak	put (someone or something) to shame v.
79	Idioms	(birinden/bir şeyden) çok daha üstün olmak	stay head and shoulders above (someone or something) v.
80	Idioms	(birinden/bir şeyden) çok üstün olmak	stand head and shoulders above (someone or something) v.
81	Idioms	üstün gelmek zor olmak	take some beating [uk] v.
82	Idioms	(birinden/bir şeyden) çok daha üstün olmak	tower head and shoulders over (someone or something) v.
83	Idioms	(birinden/bir şeyden) çok daha üstün olmak	tower head and shoulders above (someone or something) v.
Sport
84	Sport	patende daha üstün olmak	outskate v.