anormal - Türkisch Englisch Wörterbuch

anormal

Bedeutungen von dem Begriff "anormal" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 43 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
Common Usage
anormal abnormal adj.
It was abnormal for a woman to cry like a baby.
Bir kadının bebek gibi ağlaması anormaldi.

More Sentences
anormal aberrant adj.
It was likely for those traumatized children to exhibit aberrant behavior.
Travma yaşayan çocukların anormal davranış sergilemeleri olasıdır.

More Sentences
General
anormal unnatural adj.
It was unnatural for the room to be so tidy.
Odanın bu kadar düzenli olması anormaldi.

More Sentences
anormal unusual adj.
When did the unusual discharge begin?
Anormal akıntılar ne zaman başlamıştı?

More Sentences
anormal anomalous adj.
The fact that the EU also subsidises tobacco cultivation is particularly anomalous.
AB'nin tütün ekimini de sübvanse etmesi özellikle anormaldir.

More Sentences
anormal anomalistic adj.
An anomalistic month is about 27.55455 days on average.
Anormal bir ay ortalama 27.55455 gün civarındadır.

More Sentences
Trade/Economic
anormal abnormal adj.
This is a completely abnormal situation.
Bu tamamen anormal bir durum.

More Sentences
Law
anormal anomalous adj.
The fact that the EU also subsidises tobacco cultivation is particularly anomalous.
AB'nin tütün ekimini de desteklemesi özellikle anormal bir durumdur.

More Sentences
Technical
anormal irregular adj.
It would be extremely irregular for a judge to have criminal friends.
Bir yargıcın suç işleyen arkadaşları olması son derece anormal bir durum.

More Sentences
anormal anomalous adj.
The anomalous magnetic moment of the muon is calculated in a similar way to the electron.
Müonun anormal manyetik momenti elektrona benzer bir şekilde hesaplanır.

More Sentences
anormal abnormal adj.
An abnormal mammogram does not always mean that you have cancer.
Anormal bir mamogram her zaman kanser olduğunuz anlamına gelmez.

More Sentences
anormal anomalous adj.
What is an anomalous pulmonary venous return?
Anormal pulmoner venöz dönüş nedir?

More Sentences
Psychology
anormal abnormal adj.
An abnormal amount of amylase in your body may be a sign of a pancreatic disorder.
Vücudunuzdaki anormal miktarda amilaz, pankreas bozukluğunun bir işareti olabilir.

More Sentences
Physiology
anormal abnormal adj.
All individuals carry a few abnormal genes.
Tüm bireyler birkaç anormal gen taşır.

More Sentences
General
anormal preternatural adj.
anormal off adj.
anormal freakish adj.
anormal out adj.
anormal freak adj.
anormal deviational adj.
anormal aberrational adj.
anormal deviant adj.
anormal out-of-the-way adj.
anormal anormal [obsolete] adj.
anormal atypic adj.
anormal heteroclite adj.
anormal heteroclitic adj.
anormal rogue adj.
anormal improper adj.
anormal distinct adj.
anormal paradoxical adj.
anormal superfluous adj.
anormal supernatural adj.
anormal supernormal adj.
anormal supranormal adj.
anormal anormally adv.
Colloquial
anormal monstrous adj.
anormal unholy adj.
anormal mutant adj.
anormal funny adj.
Pathology
anormal perverted adj.
Archaic
anormal abnormous adj.
anormal elrich adj.

Bedeutungen, die der Begriff "anormal" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 500 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
anormal hava koşulları abnormal weather conditions n.
Environmental pollution is causing abnormal weather conditions.
Çevre kirlenmesi anormal hava koşullarına neden oluyor.

More Sentences
anormal derecede hızlı nefes almak hyperventilate v.
She began to hyperventilate from anxiety.
Kadın, endişeden anormal derecede hızlı nefes almaya başladı.

More Sentences
anormal derecede abnormally adv.
Your teeth seem abnormally short or worn down.
Dişleriniz anormal derecede kısa veya aşınmış görünüyor.

More Sentences
anormal bir şekilde abnormally adv.
Sometimes, this process starts to function abnormally.
Bazen bu süreç anormal bir şekilde işlemeye başlar.

More Sentences
Marine
anormal değer abnormal value n.
It shows which colors indicate normal and abnormal values.
Hangi renklerin normal ve anormal değerleri gösterdiğini gösterir.

More Sentences
Medical
anormal uterin kanama abnormal uterine bleeding n.
Hormonal medications often are used to control abnormal uterine bleeding.
Hormonal ilaçlar genellikle anormal uterin kanamayı kontrol etmek için kullanılır.

More Sentences
Psychology
anormal davranış abnormal behavior n.
Psychology studies both normal and abnormal behavior.
Psikoloji hem normal hem de anormal davranışları inceler.

More Sentences
General
anormal derecede büyük penis delow n.
ağzın anormal ufaklığı microstomia n.
anormal derecede zayıflatma emaciation n.
anormal davranış psikolojisi abnormal behaviour psychology n.
anormal şey freak n.
anormal davranış abnormal behaviour n.
anormal davranış aberrant behavior n.
anormal yük abnormal load n.
vücudun anormal gelişmesi giantism n.
anormal hava şartları abnormal weather conditions n.
anormal bir davranış an aberrant behavior n.
anormal olan kişi abnormalist n.
güçlü veya anormal arzu a month mind n.
köpeklerden anormal şekilde korkma canophobia n.
köpeklere karşı duyulan anormal korku canophobia n.
anormal derecede büyük el yazısı macrography n.
anormal derecede heyecanlanmış veya kendinden geçmiş kadın maenad n.
anormal derecede heyecanlanmış veya kendinden geçmiş kadın menad n.
kusurlu veya anormal oluşum maleconformation [obsolete] n.
saçı anormal derecede uzun kimse hippie n.
anormal büyüme misgrowth n.
anormal oluşum misformation n.
sentromerin anormal şekilde enine bölünmesi misdivision n.
anormal şey monster n.
anormal ruh hali morbidity n.
muadillerinden anormal ölçüde büyük olan şey lunker n.
anormal büyüklükte el veya ayak mudhook n.
insan veya hayvan vücudundan dışarı atılan anormal akıntı gleet [rare] n.
anormal şey oddity n.
seste anormal tizlik oxyphony n.
anormal ses değişikliği paraphonia n.
(tümör) anormal büyümeye ait temel doku parenchyme n.
kafası anormal derecede küçük olan birey pinhead n.
baş ve beynin anormal derecede küçük olması pinhead n.
idrarın anormal bir açıklıktan çıkışı planuria [obsolete] n.
anormal akli durum fever n.
anormal şey preternaturalism n.
anormal, uzun süren ve genellikle ağrılı ereksiyon priapism n.
fizyolojik bozukluk kaynaklı anormal ereksiyon priapism n.
anormal büyüme superexcrescence n.
anormal büyüme supergrowth n.
birden fazla yapının anormal şekilde kaynaşması symphysis n.
anormal durum status n.
anormal durum pathology n.
anormal derecede terleme sweats n.
anormal bir şekilde esnemek pull v.
anormal şekilde büyümek misgrow v.
anormal şekilde gelişmek misdevelop v.
anormal şekilde geliştirmek misdevelop v.
anormal şekilde tedirgin olmak crawl v.
anormal derecede zorlaşmak fight v.
anormal yaradılışlı monstrous adj.
anormal hevesleri olan freakish adj.
vücudu anormal derecede küçük olan nanoid adj.
anormal olan aberrated adj.
anormal derecede düşük faaliyet gösteren underactive adj.
anormal derecede pasif underactive adj.
anormal hevesleri olan maggoty [uk] adj.
anormal şekilde kısa highwater adj.
anormal şekilde kısa high-water adj.
(kas kasılması, mide spazmı gibi) anormal derecede fazla kuvvet sergileyen hyperdynamic adj.
anormal derecede inaktif hypoactive adj.
anormal bilinç durumunda hyperalert adj.
alt çenesi anormal derecede çıkıntılı bulldog adj.
anormal bollukla büyüyen veya yayılan gross adj.
anormal derecede atik over-alert adj.
anormal şekilli difform adj.
deride anormal kalınlaşma ile ilgili pachydermous adj.
anormal büyüklükte outsize adj.
anormal ağırlıkta outsized adj.
anormal büyüklükte outsized adj.
anormal ağırlıkta outsize adj.
anormal davranan screw-loose adj.
anormal seğirme ile ilgili subsultive adj.
(çeşitli ilaçlara karşı) anormal derecede reaktif susceptible adj.
anormal bir şekilde anomalously adv.
anormal bir şekilde unnaturally adv.
anormal şekilde laboredly adv.
anormal bir şekilde aberrantly adv.
anormal olarak defectively adv.
anormal şekilde labouredly adv.
anormal biçimde atypically adv.
anormal bir şekilde off-key adv.
anormal derecede famously adv.
anormal ölçüde famously adv.
anormal şekilde out adv.
anormal yeni oluşum anlamı veren ön ek ne- pref.
anormal yeni oluşum anlamı veren ön ek neo- pref.
kötü, anormal, veya yetersiz anlamına gelen bir ön ek mal- pref.
anormal anlamı veren ön ek dys- pref.
anormal anlamına gelen ön ek par- pref.
Colloquial
okulu bırakanların oranının anormal yüksek olduğu lise dropout factory n.
anormal gelişim gösteren çocuk flk (funny-looking kid) n.
anormal görünümlü çocuk flk (funny-looking kid) n.
(biraz) anormal görünmek look (a little/bit) off v.
hiç de anormal/sürpriz olmamak be to be expected v.
garip/anormal bir durum var something is up expr.
Idioms
anormal derecede yüksek gelen hesap dutch reckoning [obsolete] n.
hiç de anormal/sürpriz olmamak be (only) to be expected v.
anormal davranmak take something to extremes v.
anormal davranmak carry something to extremes v.
anormal derecede soft mick expr.
Trade/Economic
anormal amortisman giderleri unusual depreciation expenses n.
anormal amortisman abnormal depreciation n.
anormal risk abnormal risk n.
anormal kar abnormal profit n.
anormal zarar abnormal loss n.
anormal riziko anomalous risk n.
anormal azalma anomalous decrease n.
anormal risk anomalous risk n.
anormal kazanç abnormal gain n.
anormal azalma anomalous
Law
anormal cinsel suç crime against nature n.
Technical
anormal dispersiyon anomalous dispersion n.
anormal silindir basıncı abnormal cylinder pressure n.
anormal viskozite anomalous viscosity n.
anormal saçılma anomalous scattering n.
anormal yansımalar (radyo) abnormal reflections n.
anormal silindir sıcaklığı abnormal cylinder temperature n.
anormal derecede ufak micro n.
anormal oyulma abnormal scour n.
anormal bozulma abnormal spoilage n.
anormal yayılım anomalous propagation n.
anormal ayrışım/segregasyon malsegregation n.
anormal aşınma abnormal wear n.
anormal ısı abnormal heat n.
beyin dalgaları çizelgesindeki anormal artış noktaları spike n.
anormal bir boyuttaki bastard adj.
anormal şekilli bastard adj.
anormal boyutta olan bastard adj.
Computer
anormal yayılım anomalous propagation n.
anormal bitiş abend n.
anormal sonlandırma abend (abnormal end) n.
Informatics
anormal bitiş abnormal end n.
Electric
elektrik devresinde arıza nedeniyle oluşan anormal ve tehlikeli akım fault current n.
elektrik devresinde arıza nedeniyle oluşan anormal ve tehlikeli akım short-circuit current n.
Lighting
anormal katotsal düşüş abnormal cathode fall n.
Automotive
anormal yanma abnormal combustion n.
Aeronautic
anormal ek kaldırma gücü false lift n.
Marine
anormal deniz seviyesi unusual sea level n.
anormal hava unusual weather n.
anormal değer unusual value n.
anormal iklim abnormal climate n.
anormal gel-git abnormal tide n.
anormal gel-git unusual tide n.
Medical
omurganın öne doğru anormal eğriliği lordosis n.
yana doğru anormal dönme lateroversion n.
anlamsız kelime ve cümlelerin anormal tekrarı verbigeration n.
baş ve beynin anormal derecede küçük olması hali microcephaly n.
bir organın anormal irileşmesi hypertrophy n.
anormal üzün abnormal grief n.
anormal hemoglobinler abnormal hemoglobins n.
serum albumin konsantrasyonunun anormal derecede azalmış olması hali hypoalbuminemia n.
deri yüzeyi ile vücut boşlukları arasında oluşan anormal kanal fistula n.
anormal kemik çıkıntıları exostosis n.
adrenal bezin salgısının kanda anormal derecede azalmış olması hypoadrenalemia n.
el ve ayak parmaklarının anormal derecede küçük olması hali microdactylia n.
solunumun anormal derecede derin ve hızlı oluşu hyperpnea n.
adrenal korteksi salgısının anormal derecede azalmış bulunması hali hypoadrenocorticism n.
adetin anormal zamanda kesilmesi amenore n.
anormal yeni bir büyüme neoplasm n.
iki epitelyal yüzey arasında oluşan anormal kanal fistula n.
kanserli tümör ya da testiste anormal büyüme seminomata n.
ağzın anormal ufaklığı microstomia n.
vücudun anormal küçüklüğü nanosomia n.
anormal eklem neoarthrosis n.
kan damarlarındaki anormal genişleme aneurysm n.
anormal tat duyusu hypergeusia n.
el veya ayak parmaklarında anormal kısalık brachydactylia n.
dış katmanlarının aşırı artması ve uzaması sonucunda tırnağın anormal biçimde kalınlaşması ram's-horn nail n.
dış katmanlarının aşırı artması ve uzaması sonucunda tırnağın anormal biçimde kalınlaşması onychogryposis n.
anormal bağ dokusu marfan syndrome n.
anormal fibromusküler bantlar anomalous fibromuscular bands n.
anormal yürüme abnormal gait n.
radyogramlarda saptanan anormal bulgular radiographic abnormalities n.
karaciğer test sonuçları sürekli anormal çıkan hastalar patients with persistently abnormal liver test results n.
anormal karaciğer testi sonuçları abnormal liver test results n.
anormal hücre çoğalması abnormal cell increase n.
anormal test sonuçları abnormal test results n.
anormal prokollajen ve kollajen üretimi production of abnormal procollagen and collagen n.
akciğerin zararlı partikül ve gazlara anormal inflamatuvar yanıtı abnormal inflammatory response of lungs to inhaled noxious agents and gases n.
anormal baroreseptör fonksiyon abnormal baroreceptor function n.
anormal anotomi abnormal anatomy n.
anormal arter aberrant artery n.
anormal menstrüel kanama abnormal menstrual bleeding n.
anormal hemoglobin üretimi production of abnormal hemoglobin n.
anormal kolposkopik bulgular abnormal colposcopic findings n.
anormal fetal karyotipleri fetal abnormal karyotypes n.
yapısal olarak anormal myenterik sinir pleksusları morphologically abnormal myenteric plexuses n.
omuzun aşırı dışa doğru çevrilmesi veya zorlanması sonrası omuz başının eklem içinde anormal biçimde kayması/yuvarlanması pitcher's shoulder n.
anormal motor yanıtlar abnormal motor responses n.
anormal laboratuvar bulguları abnormal laboratory findings n.
anormal şant abnormal shunting n.
solunumun anormal derecede derin ve hızlı oluşu hyperpnoea n.
kadın üreme organlarında anormal hücrelerin tespiti için yapılan test papanicolaou test n.
kadın üreme organlarında anormal hücrelerin tespiti için yapılan test smear test n.
kadın üreme organlarında anormal hücrelerin tespiti için yapılan test pap test n.
kadın üreme organlarında anormal hücrelerin tespiti için yapılan test cervical smear n.
kadın üreme organlarında anormal hücrelerin tespiti için yapılan test pap smear n.
anormal damar yapılanması abnormal vascular pattern n.
anormal çıkışlı sol koroner arter anomalous originated left coronary artery n.
kadın üreme organlarında anormal hücrelerin tespiti için yapılan test pap smear n.
anormal zihni faaliyet tachyphrenia n.
elin anormal şekilde fleksiyonu ve radyal tarafa bükülmesiyle belirgin doğuştan şekil bozukluğu talipomanus n.
virüs bulaşmış, kanserli veya anormal hücreleri öldüren granül lenfosit hücre nk cell (natural killer cell) n.
virüs bulaşmış, kanserli veya anormal hücreleri öldüren granül lenfosit hücre natural killer cell n.
anormal derecede genişlemiş kan damarının cerrahi operasyonla alınması aneurysmectomy n.
doğum sırasında fetüs başının anormal açıyla çıkması obliquity n.
doğum sırasında fetüs başının anormal açıyla çıkması asynclitism n.
kırmızı kan hücrelerinin bazik leke granülleriyle anormal bir şekilde beneklenmesi basophilia n.
anormal büyüklükte ayakları olan canlı macropodian n.
vücudun bir kısmının anormal büyümesi vegetation n.
anormal pozisyon malposition n.
iki hızlı atış ve bir duraklama ile karakterize anormal kalp atışı bigeminy n.
projesteronun türevi olan ve özellikle adet görememe ve anormal uterin kanama sorunlarının tedavisinde kullanılan sentetik bir steroid hormon medroxyprogesterone n.
ciltte veya dokularda biriken pigment miktarındaki anormal artışla karakterize edilen hastalık melanopathy n.
ciltte veya dokularda biriken pigment miktarındaki anormal artış melanopathy n.
doğrudan veya dolaylı olarak beyindeki bir hasardan veya nöromotor gelişiminin anormal olmasından kaynaklı genel veya spesifik olan zihinsel yetersizlik mental handicap n.
başı anormal derecede küçük olan kimse microcephalus n.
başı anormal derecede küçük olan kimse microcephalic n.
ellerin anormal derecede küçük olması microcheiria n.
omuriliğin arka ve yan kısımlarında görülen, kas zayıflığı ve anormal ile karakterize skleroz hereditary spinal ataxia n.
oskültasyonda duyulan anormal ses bruit n.
anormal bir yerde doku oluşumu heteroplasia n.
uyarıcılara gösterilen anormal hassasiyet heteropathy n.
anormal kas aktivitesi hyperdynamia n.
plazmadaki sodyum iyonları konsantrasyonunun anormal derecede fazla olması hypernatremia n.
anormal derecede terleme hyperidrosis n.
organın genişledikten sonra normal boyutuna veya normal boyutundan küçük hale anormal hızla dönmesi hyperinvolution n.
kanda anormal derecede yüksek kalsiyum seviyesine neden olacak şekilde aşırı paratiroid salgılanması hyperparathyroidism n.
anormal sinir aktivitesi hyperdynamia n.
kas geriliminin esnemeyi zorlaştıracak şekilde anormal artışı hypertonia n.
(göz, kulak gibi) iki çift organ arasında anormal mesafe bulunması hypertelorism n.
anormal derecede az hücreye sahip olma hypocellularity n.
gözlerin birbirine anormal derecede yakın olması hypotelorism n.
organın anormal esnekliği mollities n.
vücut parçasının anormal yumuşaklığı mollities n.
dokularda anormal sıvı birikimi hydrops n.
dokularda anormal sıvı birikimi hydropsy n.
anormal ölçüde fazla hücreye sahip olma hypercellularity n.
madde veya dokunun metabolik olarak anormal yüksek seviyede parçalanması hypercatabolism n.
(organ, delik, tübüler yapıda) anormal büyüme dilation n.
kulaklarda anormal kalınlaşma pachyotia n.
dilde anormal kalınlaşma pachyglossia n.
tonik kas spazmı ile karakterize anormal durum paramyotonia n.
sinir sisteminin uyku esnasında gösterdiği anormal davranış ile karakterize bir uyku bozukluğu parasomnia n.
(tebeşir, kül, kemik) anormal şeyleri aşerme depraved appetite n.
anormal şeyler yeme pica n.
anormal şeyler yeme depraved appetite n.
(tebeşir, kül, kemik) anormal şeyleri aşerme pica n.
bebeğin çapraz durduğu anormal doğum pozisyonu cross-birth n.
bebeğin çapraz durduğu anormal doğum pozisyonu crossbirth n.
fibrinojen/fibrin bozulma ürünlerinin anormal üretimi fibrinogenolysis n.
sinir aksisinin anormal büyümesi filovaricosis n.
ışığa anormal hassasiyet photophobia n.
kanserli sert ur oluşumu içeren anormal durum scirrhus n.
kanserli sert ur oluşumu içeren anormal durum schirrhus n.
omurgadaki anormal eğrilik scolioma n.
bir yiyeceği anormal ölçüde aşerme sitomania n.
anemi belirtisi olarak anormal kırmızı kan hücresi oluşumu poikilocyte n.
anormal seğirme subsultus n.
soğanilikte anormal boşluk bulunması syringobulbia n.
(hücre veya organda) anormal yağlanma steatosis n.
(heyecan veya endişeyle) anormal derecede hızlı veya derin nefes almak hyperventilate v.
temiz kanda anormal derecede oksijen azlığı ile ilişkilendirilen anoxemic adj.
anormal bir zar veya zarsı tabaka oluşumu ile karakterize edilen membranophone adj.
anormal bir yere nakledilmiş heterotopic adj.
vücudun anormal bir yerinde oluşan heterotopic adj.
anormal hızlı nefes alma ile karakterize olan hyperpneic adj.
anormal büyümüş (organ veya doku) hypertrophic adj.
anormal genişlemiş (organ veya doku) hypertrophic adj.
(kas kasılması) anormal derecede düşük miktarda güç gösteren hypodynamic adj.
anormal derecede düşük vücut sıcaklığı olan hypothermic adj.
anormal sıvı birikimi ile ilgili congestive adj.
anormal kan toplanması ile ilgili congestive adj.
deride anormal kalınlaşma ile ilgili pachydermal adj.
deride anormal kalınlaşma ile ilgili pachydermic adj.
(göğüs, ciğer) anormal ses çıkarmayan clear adj.
anormal kan toplanması ile ilgili fluxionary adj.
vücudun belirli bir bölümüne anormal kan akışı sağlayan fluxionary adj.
anormal seğirme ile ilgili subsultory adj.
anormal fazlalık anlamında kullanılan bir ön ek hyper- pref.
anormal/hastalıklı türe sahip anlamı veren son ek -otic suf.
Anatomy
anormal eklem gelişimi synostosis n.
Psychology
anormal hüzün abnormal grief n.
anormal refleksler abnormal reflexes n.
anormal elektrik ritminin paroksismal deşarjı paroxysmal discharge of abnormal electrical rhythms n.
anormal ve yersiz yıkanma korkusu ablutophobia n.
kedilere anormal düşkünlük ailurophilia n.
kedilere anormal düşkünlük ailuromania n.
kedilere anormal düşkünlük aileurophilia n.
anormal derecede konuşma tutkusu lalomania n.
libido yatırımının egoda yoğunlaştığı, anormal fiksasyonlarla devam eden gelişim aşaması narcissism n.
geceye olan anormal düşkünlük noctimania n.
hasta olmaya duyulan anormal arzu pathophilia n.
hasta olmaya duyulan anormal arzu nosophilia n.
gündüze kıyasla geceye olan anormal düşkünlük nyctophilia n.
tiyatroya karşı anormal derecede ilgi veya merak theatromania n.
dokunma veya dokunulmaya karşı duyulan anormal korku thixophobia n.
dokunma veya dokunulmaya karşı duyulan anormal korku haptophobia n.
matbu eserlere olan anormal düşkünlük typomania n.
sudan anormal derecede korkan kimse aquaphobe n.
egoist olmaktan anormal derecede korkma autophoby n.
kendinden bahsetmekten anormal derecede korkma autophoby n.
malezya ve endonezya'da görülen, şaşırma tepkisinin taklit ve tüm emirlere itaat etme gibi anormal davranışlara yol açtığı kültüre özgü bir bozukluk latah n.
şaşırtma tepkisiyle taklit ve tüm emirlere itaat etme gibi anormal davranışlar gösteren kimse latah n.
mikroorganizmalara duyulan anormal korku microphobia n.
anormal derecede yavaş konuşma bradylogia n.
anormal derecede yavaş konuşma bradyphasia n.
anormal derecede yavaş konuşma bradyphrasia n.
(kadınlarda) anormal artan cinsel istek hysteromania n.
çocuklardan anormal derecede hoşlanmama misopaedia n.
yeni fikirlerden anormal derecede tiksinme misocainea n.
pisliğe duyulan anormal çekim mysophilia n.
uyanıkken rüya ve halüsinasyon görülen anormal bilinçlilik durumu oneirism n.
anormal düzeyde endişe overanxiety n.
yakınmadan duyulan anormal zevk paramania n.
her şeye duyulan anormal korku pantaphobia n.
anormal ışık sevgisi photomania n.
kedilere anormal düşkün olan ailurophilic adj.
acıdan anormal derecede korkan algophobic adj.
uyaranlara karşı anormal yüksek duyarlılık gösteren hyperreactive adj.
cinsel konulara anormal ilgi duyan hypersexual adj.
bir şey için anormal arzusu olan anlamı veren son ek -holic suf.
Physiology
anormal derecede büyük parmaklara sahip olma macrodactyly n.
uyaranlara karşı verilen anormal derecede fazla veya engellenemeyen tepki hyperirritability n.
anormal derecede artmış işlev hyperfunction n.
anormal derecede artmış fonksiyon hyperfunction n.
uyaranlara verilen anormal fizyolojik refleksler dysreflexia n.
uyku sırasında gerçekleşen normal ve anormal fizyolojik aktivitelerin eş zamanlı ve sürekli takibi polysomnography n.
orgazm olmaksızın anormal sıklıkta veya aşırı miktarda gerçekleşen istemsiz meni boşalması spermatorrhea n.
orgazm olmaksızın anormal sıklıkta veya aşırı miktarda gerçekleşen istemsiz meni boşalması spermatorrhoea n.
anormal düzeyde genişlemek tumesce v.
Pathology
yapısal olarak anormal seks kromozomu structurally abnormal sex chromosome n.
anormal hematolojik bulgu abnormal haematological finding n.
anormal biyokimya bulgusu abnormal biochemical finding n.
anormal istemsiz hareketler abnormal involuntary movements n.
anormal kromozomal ve genetik bulgu abnormal chromosomal and genetical finding n.
anormal sitolojik bulgu abnormal cytological finding n.
anormal uterus ve vajina kanamaları abnormal uterine and vaginal bleeding n.
tiroid fonksiyon testlerinin anormal sonuçları abnormal results of thyroid function tests n.
anormal ultrason bulgusu abnormal ultrasonic finding n.
anormal refleks abnormal reflex n.
anormal duruş abnormal posture n.
anormal kilo alma abnormal weight gain n.
anormal baş hareketleri abnormal head movements n.
anormal radyolojik bulgu abnormal radiological finding n.
anormal kilo kaybı abnormal weight loss n.
vücudun herhangi bir yerinde büyüyen anormal etli çıkıntı carnosity n.
vücutta birtakım dokuların anormal yapıda kıkırdak oluşturması cartilaginification n.
sinir kaynaklı sağırlıkta yaşanan, artan ses yoğunluğunun yüksek ses hissini anormal derecede artırması durumu recruitment n.
beyin dokusunda iyi ya da kötü huylu olabilen anormal kitle cerebroma n.
mide asidinin anormal geri akışının özofagusu kaplayan mukoza zarına zarar verdiği ciddi bir reflü hastalığı reflux esophagitis n.
mide asidinin anormal geri akışının özofagusu kaplayan mukoza zarına zarar verdiği ciddi bir reflü hastalığı erosive esophagitis n.
mide asidinin anormal geri akışının özofagusu kaplayan mukoza zarına zarar verdiği ciddi bir reflü hastalığı reflux oesophagitis n.
lokal veya sistemik hastalık nedeniyle anormal gözyaşı salgılanması lacrhymation n.
lokal veya sistemik hastalık nedeniyle anormal veya aşırı gözyaşı salgılanması lacrimation n.
gözün devamlı açık durduğu, bakışa anormal bir görünüş veren bir hastalık lagophthalmos n.
gözün devamlı açık durduğu, bakışa anormal bir görünüş veren bir hastalık lagophthalmia n.
gözün devamlı açık durduğu, bakışa anormal bir görünüş veren bir hastalık lagophthalmus n.
kafanın anormal derecede küçük olup beynin az gelişmesi hastalığı nanocephaly n.
her iki gözün de normal işlevde olup anormal derecede küçük olması durumu nanophthalmos n.
kılcal damarların veya terminal arterlerin anormal bir şekilde genişlemesi telangiectasia n.
kılcal damarların veya terminal arterlerin anormal bir şekilde genişlemesi telangiectasis n.
kılcal damarların veya terminal arterlerin anormal bir şekilde genişlemesi telangiectasy n.
kanda anormal trombosit azlığı ile karakterize bir kan hastalığı thrombopenia n.
kanda anormal trombosit azlığı ile tanımlanan bir kan hastalığı thrombopenia n.
kanda anormal trombosit azlığı ile tanımlanan bir kan hastalığı thrombocytopenia n.
kanda anormal trombosit azlığı ile karakterize bir kan hastalığı thrombocytopenia n.
idrardaki protein miktarı, ödem yüksek tansiyon ile karakterize edilen anormal bir gebelik durumu toxemia n.
idrardaki protein miktarı, ödem yüksek tansiyon ile karakterize edilen anormal bir gebelik durumu toxaemia n.
idrardaki protein miktarı, ödem yüksek tansiyon ile karakterize edilen anormal bir gebelik durumu toxaemia of pregnancy n.
saçın anormal derecede uzaması trichosis n.
kafatasının anormal bir şekilde yuvarlak olması trochocephalia n.
olağandışı veya anormal yiyecekleri arzulama allotriophagy n.
olağandışı veya anormal yiyecekleri arzulama allotriophagia n.
fetüste anormal derecede fazla fetoproteinin bulunması alpha foetoprotein (afp) n.
fetüste anormal derecede fazla fetoproteinin bulunması alpha fetoprotein (afp) n.
akciğerlerdeki hava keselerinin anormal genişlemesi alveolar ectasia n.
kan serumunda anormal derecede düşük albümin seviyesi analbuminemia n.
kan damarlarında anormal genişleme aneurism n.
organın doğuştan anormal gelişimi aplasia n.
atardamarın anormal derecede şişmesi arteriectasia n.
atardamarın anormal derecede şişmesi arteriectasis n.
anormal güç kaybı astheny n.
kalbin sol ve sağ kulakçıkları arasında anormal derecede açıklık atrial septal defect n.
kemiğin anormal şekilde kalınlaşması ve sertleşmesi osteopetrosis n.
anormal doku şeridi band n.
kandaki bazofil lökositlerinde anormal artış basophilia n.
anormal bir şekilde büyüyen şey excrescent n.
anormal büyüme excrescence n.
gırtlaktaki anormal daralma laryngostenosis n.
kafanın veya kafatasının anormal derecede büyük olması durumu macrocephalism n.
anormal büyüklükte kafa veya kafatasına sahip olma macrocephalia n.
anormal büyüklükte bir beyine sahip olma macrencephalia n.
gözkapaklarının anormal büyüklükte olması macroblepharia n.
vücudun anormal büyüklükte olması macrosomatia n.
belirli gıdalara anormal derecede aşerme malacia n.
kusurlu veya anormal oluşum malconformation n.
kornea ve konjonktivada anormal kuruluk xerophthalmus n.
kornea ve konjonktivada anormal kuruluk conjunctivitis arida n.
anormal veya kontrolsüz hücre bölünmesinden kaynaklanan, lenf sistemi veya kan dolaşımı ile vücudun diğer bölümlerine yayılabilen kötü huylu büyüme veya tümör malignant neoplastic disease n.
muköz membranda beyaz benek veya leke şeklinde oluşan anormal durum leukoplakia n.
muköz membranda beyaz benek veya leke şeklinde oluşan anormal durum leucoplakia n.
anormal bağ dokusu marfan's syndrome n.
ciltte veya dokularda biriken pigment miktarındaki anormal artış melanopathia n.
ciltte veya dokularda biriken pigment miktarındaki anormal artışla karakterize edilen hastalık melanopathia n.
kandaki kırmızı kan hücrelerinin anormal derecede düşük olması hematocytopenia n.
anormal hemoglobin hastalığı hemoglobin c disease n.
kanda anormal hemoglobin varlığıyla karakterize bir kan hastalığı hemoglobinopathy n.
kalsiyum tuzlarının iskeletin anormal kısımlarında birikmesi mineralization n.
kalsiyum tuzlarının iskeletin anormal kısımlarında birikmesi mineralisation n.
anormal derecede yavaş soluk alma bradypnoea [uk] n.
(özellikle parkinson hastalığının bir etkisi olan) anormal derecede yavaş fiziksel hareket bradykinesia n.
dört kalp odacığını ayıran duvarlardan birinde anormal bir deliğin olduğu bir kalp kusuru hole in the heart n.
anormal yeme isteği hyperorexia n.
anormal derecede artmış, kontrol edilemeyen ve amaçsız kas hareketleri hyperkinesis n.
anormal gerilim hypersthenia n.
anormal güç hypersthenia n.
anormal derecede yüksek ateş hyperpyrexia n.
anormal derecede yüksek ateş hyperthermy n.
anormal derecede pigment eksikliği hypochromatism n.
kandaki protrombin seviyesinin anormal derecede düşük olması hypoprothrombinemia n.
kandaki kolesterol seviyesinin anormal derecede düşük olması hypocholesteremia n.
kandaki potasyum iyonu konsantrasyonunun anormal derecede düşük olması hypokalemia n.
genellikle solunum hızında azalmayla birlikte görülen anormal şekilde sığ nefes alma hypopnoea n.
anormal derecede yavaş ve sığ nefes alma hypopnea n.
rahimde anormal kitle mole n.
uterusta anormal kitle mole n.
anormal düzeyde kesintisiz süt akışı galactorrhea n.
anormal yağ büyümesi ile kendini gösteren kalıtsal bir bozukluk lipomatosis n.
eklem kıkırdağında anormal kalsiyum birikmesi chondrocalcinosis n.
gonorede penisin anormal şekilde aşağı bükülmesi chordee n.
anormal bacak hareketlerinin eşlik ettiği bir abazi choreic abasia n.
anormal derecede az miktarda idrar üretimi oliguria n.
menstrüasyonda anormal derecede hafif kan akışı oligomenorrhea n.
menstrüasyonda anormal derecede yetersiz kan akışı oligomenorrhea n.
anormal kas tonisitesi dysmyotonia n.
anormal gözbebeği dyscoria n.
anormal terleme dysidrosis n.
anormal istemli veya istemsiz kas hareketi dyskinesia n.
anormal büyüme dysplasia n.
anormal gelişme dysplasia n.
anormal terleme dyshidrosis n.
gözbebeğinde anormal şekil bozukluğu dyscoria n.
anormal şekilde büyümüş anatomik yapı dysplasia n.
anormal düzeyde vajina kuruluğu colpoxerosis n.
fetüste anormal kalp ritmiyle tespit edilen rahatsızlık hali foetal distress n.
fetüste anormal kalp ritmiyle tespit edilen rahatsızlık hali fetal distress n.
(ısıya, gıdaya veya ilaca karşı) anormal hassasiyet veya alerji intolerance n.
kan hücresi seviyesinde anormal düşüklük pancytopenia n.
anormal şekilde kalınlaşmış doku pachydermia n.
anormal doku artışı sarcosis n.
bir organda anormal miktarda fibröz doku oluşumu fibrosis n.
anormal miktarda fibröz stroma içeren iyi huylu kıkırdak doku tümörü fibrochondroma n.
organa anormal sıvı akışı fluxion [obsolete] n.
kafatası uzunluğunun genişliğini anormal şekilde aşması durumu scaphocephalus n.
kafası anormal derecede uzun ve dar olan kimse scaphocephalic n.
anormal tip pervert n.
atılması gereken maddelerin anormal olarak vücutta tutulması retention n.
kan damarlarındaki anormal genişlemeyle ilgili aneurysmal adj.
kan damarlarındaki anormal genişlemeyle ilgili aneurismatic adj.
kan damarlarındaki anormal genişlemeden etkilenen aneurismal adj.
kan damarlarındaki anormal genişlemeyle ilgili aneurismal adj.
kan damarlarındaki anormal genişlemeden etkilenen aneurysmal adj.
kan damarlarındaki anormal genişlemeyle ilgili aneurysmatic adj.
kan damarlarındaki anormal genişlemeden etkilenen aneurismatic adj.
kan damarlarındaki anormal genişlemeden etkilenen aneurysmatic adj.
ayakları anormal olan anomaliped adj.
anormal gelişmiş (organ) aplastic adj.
anormal büyümeye ilişkin excrescent adj.
anormal biçimde dışa dönük (kemik) valgoid adj.
anormal yüksek vücut sıcaklığı ile karakterize olan hyperthermic adj.
anormal kemik gelişimi ile ilgili dysharmonic adj.
anormal kemik gelişimi ile ilgili dysharmonic adj.
anormal görüş ile ilgili parableptic adj.
anormal şekilde kalınlaşmış (deri) pachydermic adj.
anormal şekilde kalınlaşmış (deri) pachydermatous adj.
kafatasının uzunluğu genişliğini anormal şekilde aşan scaphocephalous adj.
kafası anormal derecede uzun ve dar olan scaphocephalic adj.
anormal büyümeyi ifade eden bir ön ek macr- pref.
anormal büyümeyi ifade eden bir ön ek macro- pref.
anormal akıntı anlamı veren son ek -rrhagia suf.
Pharmaceutics
doğum kontrol haplarında, adet kontrolünde ve anormal uterin kanama tedavisinde kullanılan progesteron türevi bir ilaç norethynodrel n.
doğum kontrol haplarında, hormon tedavisinde, endometriozis, anormal uterin kanama ve amenore tedavisinde kullanılan bir progestin ilacı norethisterone n.
doğum kontrol haplarında, hormon tedavisinde, endometriozis, anormal uterin kanama ve amenore tedavisinde kullanılan bir progestin ilacı norethindrone n.
Dermatology
deride anormal kızarıklıklara yol açan hastalıklar erythroderma n.
üstderide meydana gelen anormal durum keratonosis n.
deride anormal kalınlaşma pachyderma n.
deride anormal kalınlaşma pachydermia n.
Optics
anormal dikromatizm anomalous dichromatism n.
Veterinary
bireyin veya gruba zararlı olan anormal davranış modeli vice n.
bir hayvanın iskelet boyutundaki anormal artış bighead n.