contrast - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

contrast

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Bedeutungen von dem Begriff "contrast" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 42 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Common Usage
contrast n. zıtlık
contrast n. tezat
contrast n. kontrast
contrast n. karşıtlık
contrast v. karşılaştırmak
General
contrast n. tefrik
contrast n. fark
contrast n. karşılaştırma
contrast n. tersi
contrast n. çelişki
contrast n. karşıtlık
contrast n. mukayese
contrast n. karşıt
contrast n. zıt şey
contrast n. ayrılık
contrast n. zıt
contrast n. farklılık
contrast v. çelişmek
contrast v. (aradaki farkı göstermek üzere) karşılaştırmak
contrast v. mukayese etmek
contrast v. tezat oluşturmak
contrast v. kıyas etmek
contrast v. kontrastı olmak
contrast v. karşılaştırmak
Law
contrast n. tezat
Technical
contrast n. karşıt
contrast n. kontras
contrast n. tezat
contrast n. zıtlık
Computer
contrast n. kontrast
Television
contrast n. bir resimde en beyaz yer ile en siyah yer arasındaki ışık şiddeti oranı
Construction
contrast n. aykırılık
Optics
contrast n. iki farklı ancak ilişkili uyarıcının uzay ve/veya zamanda birbirine yakın bir şekilde gösterildiğinde gerçekte olduklarından daha farklı algılanmaları
Statistics
contrast n. zıtlık karşılaştırılması
Biology
contrast v. karşılaştırmak
Linguistics
contrast n. aykırılık
contrast v. anlamların ayırt edilmesini sağlayacak şekilde farklılık göstermek
Art
contrast n. sanat eserindeki bitişik unsurların çeşitliliği
contrast n. eserde birbirine benzemeyen unsurların yan yana getirilmesi
Cinema
contrast n. sahnedeki maksimum ve minimum aydınlatmanın oranı
Photography
contrast n. (fotoğrafik emülsiyonun) kullanılan ışıklamaya karşı ölçülen yoğunluk derecesi
contrast n. optik görüntünün bitişik alanlarının parlaklık açısından gösterdiği farklılık derecesi

Bedeutungen, die der Begriff "contrast" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 212 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
contrast effect n. zıtlık etkisi
maximum contrast n. maksimum tezat
contrast sensitivity n. zıtlık duyarlılığı
contrast media n. kontrast maddeler
phase-contrast microscope n. evre-zıt mikroskobu
sharp contrast n. keskin ayrım
compare and contrast n. kıyaslama ve karşılaştırma
direct contrast n. karşılaştırılan şeyler arasındaki zıtlık
direct contrast n. karşılaştırılan şeyler arasındaki benzeşmezlik
contrast with v. ters düşmek
contrast with v. çelişmek
stand in stark contrast to v. -e tam bir tezat teşkil etmek
contrast sharply with v. tamamen ters düşmek
contrast sharply with v. açık biçimde farklı olmak
stand in vivid contrast v. keskin bir tezat teşkil etmek
make a beautiful contrast v. güzel bir tezat teşkil etmek
make a beautiful contrast v. güzel bir tezat oluşturmak
in contrast adv. tersine
in contrast adv. karşı
by contrast with adv. aksine
by contrast with adv. buna karşın
by contrast with adv. buna karşı
in contrast to prep. rağmen
in contrast to prep. tersine
in contrast to prep. aksine
in contrast with prep. -e rağmen
in contrast with prep. -in aksine
in contrast to prep. -in aksine
in contrast with prep. -e zıt olarak
in contrast with prep. -e kıyasla
in contrast to prep. -e karşın
in sharp contrast to prep. kesin/tam bir zıtlık/karşıtlık içinde
Phrasals
contrast someone to someone v. birisini birisiyle mukayese etmek/karşılaştırmak
contrast someone with someone v. birisini birisiyle mukayese etmek/karşılaştırmak
contrast with someone or something v. birinden/bir şeyden farklı olmak
contrast with someone or something v. birine/bir şeye tezat olmak
contrast with someone or something v. birine/bir şeye zıt olmak
contrast with someone or something v. birine/bir şeye aykırı olmak
contrast with someone or something v. biriyle/bir şeyle çelişmek
contrast with someone or something v. biriyle/bir şeyle zıtlık oluşturmak
contrast with someone or something v. biriyle/bir şeyle kontrast oluşturmak
contrast with someone or something v. biriyle/bir şeyle tezatlık oluşturmak
contrast (someone or something) to (someone or something else) v. (birini/bir şeyi başka biriyle/bir şeyle) karşılaştırmak
contrast (someone or something) to (someone or something else) v. (birini/bir şeyi başka biriyle/bir şeyle) mukayese etmek
contrast (someone or something) to (someone or something else) v. (birini/bir şeyi başka biriyle/bir şeyle) kıyaslamak
contrast (someone or something) with (someone or something) v. (birini/bir şeyi biriyle/bir şeyle) karşılaştırmak
contrast (someone or something) with (someone or something) v. (birini/bir şeyi biriyle/bir şeyle) mukayese etmek
contrast (someone or something) with (someone or something) v. (birini/bir şeyi biriyle/bir şeyle) kıyaslamak
contrast (someone or something) with (someone or something) v. (biri/bir şey biriyle/bir şeyle) zıtlık oluşturmak
contrast (someone or something) with (someone or something) v. (biri/bir şey biriyle/bir şeyle) kontrast oluşturmak
contrast (someone or something) with (someone or something) v. biri/bir şey biriyle/bir şeyle) tezatlık oluşturmak
contrast to (something) v. (bir şeyden) tamamen farklı olmak
contrast to (something) v. (bir şeye) tamamen zıt olmak
contrast to (something) v. (bir şeyin) tam tersi/aksi olmak
contrast to (something) v. (bir şeyle) karşılaştırmak
contrast to (something) v. (bir şeyle) mukayese etmek
contrast to (something) v. (bir şeyle) kıyaslamak
Colloquial
in contrast with n. buna karşılık
a stark contrast n. katı bir karşıtlık
a stark contrast n. koyu karşıtlık
a stark contrast n. uzlaşmaz karşıtlık
in contrast with expr. buna karşın
in contrast with expr. bunun karşılığında
in stark contrast expr. taban tabana zıt
Idioms
in stark contrast to something expr. bir şeyle taban tabana zıt bir şekilde
Technical
aperture contrast n. açıklık zıtlığı
aperture scanning phase- contrast microscopy n. açıklıklı taramalı evre zıtlıklı mikroskopi
differential interference contrast light microscope n. ayrımsal girişim zıtlıklı ışık mikroskobu
differential interference contrast light microscopy n. ayrımsal girişim zıtlıklı ışık mikroskopisi
etching contrast n. dağlama zıtlığı
display contrast n. ekran kontrastı
minimum contrast focusing n. en az zıtlıklı odaklama
phase-contrast microscopy n. evre zıtlığı mikroskopisi
phase contrast optical microscopy n. faz kontrast optik mikroskop
phase-contrast microscope n. evre zıtlığı mikroskobu
phase-contrast illumination n. evre zıtlığı aydınlatması
phase-contrast light microscope n. evre zıtlıklı ışık mikroskobu
fresnel contrast n. fresnel zıtlığı
phase contrast n. evre zıtlığı
phase-contrast microscope n. evre zıtlığı gözetleci
phase- contrast light microscopy n. evre zıtlıklı ışık mikroskopisi
phase- contrast objective n. evre zıtlıklı nesnel mercek
dynamical theory of image contrast n. görüntü zıtlığının devingen kuramı
image contrast n. görüntü zıtlığı
photometric contrast n. görüntü zıtlığı
amplitude contrast n. genlik zıtlığı
photometric contrast n. ışık ölçümsel zıtlık
contrast stretching n. karşıtlığı arttırma
contrast enhancement n. karşıtlık pekiştirme
principle of contrast n. karşıtlık ilkesi
contrast control n. kontras ayarı
contrast dyeing n. kontrast boyama
contrast range n. kontrast erimi
contrast range n. kontrast aralığı
contrast medium n. kontrast madde
contrast media n. kontrast madde
contrast ratio n. kontras oranı
nomarsky interference contrast n. nomarsky girişim zıtlığı
automatic contrast control n. otomatik kontrast kontrolü
colour contrast n. renk kontrastı
color contrast n. renk zıtlığı
contrast control knob n. sertlik düğmesi
schlieren contrast microscopy n. schlieren zıtlık mikroskopisi
absorption contrast n. soğurum zıtlığı
contrast range n. sertlik aralığı
contrast control n. sertlik ayarı
contrast ratio n. sertlik oranı
negative phase contrast n. ters evre zıtlığı
grain contrast etching n. tane zıtlık dağlaması
grain contrast n. tane zıtlığı
contrast measurement n. zıtlık ölçümü
principle of contrast n. zıtlık ilkesi
contrast perception n. zıtlık algılama
contrast filtre n. zıtlık süzgeci
high-contrast picture n. yüksek zıtlıklı resim
high-contrast image n. yüksek zıtlıklı görüntü
high contrast n. yüksek zıtlık
contrast ratio n. zıtlık oranı
high contrast n. yüksek kontrast
z contrast n. z zıtlığı
charge-contrast imaging n. yük zıtlığı görüntülemesi
contrast enhancement n. zıtlık geliştirme
high-contrast adj. yüksek kontrastli
Computer
modern contrast n. çağdaş karşıtlık
more contrast n. daha fazla karşıtlık
lower contrast n. daha düşük karşıtlık
less contrast n. daha az karşıtlık
low contrast n. düşük karşıtlık
lowest contrast n. en düşük karşıtlık
contrast control n. karşıtlık ayarı
contrast ratio n. karşıtlık oranı
contrast enhancement n. karşıtlık pekiştirme
contrast stretching n. karşıtlığı artırma
contrast ratio n. kontrast oranı
contrast control n. kontrast ayarı
med contrast n. orta karşıtlık
high contrast n. yüksek karşıtlık
high contrast color scheme n. yüksek karşıtlık renk düzeni
high-contrast adj. yüksek kontrastlı
display contrast expr. kontrastı görüntüle
high contrast white expr. yüksek karşıtlık beyaz
high contrast black expr. yüksek karşıtlık siyah
Informatics
contrast control n. karşıtlık ayarı
low contrast adj. düşük kontrastlı
high contrast adj. yüksek kontrastlı
Telecom
refractive index contrast n. kırılma dizini zıt değeri
contrast transfer function n. zıt aktarma fonksiyonu
Electric
colour contrast n. renk karşıtlığı
colour contrast n. renk kontrastı
high contrast n. yüksek kontrast
high-contrast adj. yüksek kontrastlı
Television
contrast control n. karşıtlık ayarı
contrast range n. kontrast aralığı
contrast menu n. kontrast menüsü
contrast amplification n. kontrast kuvvetlendirme
contrast control n. kontrast ayarı
contrast ratio n. kontrast oranı
contrast control knob n. kontrast ayarı düğmesi
contrast sensitivity n. kontrast duyarlığı
lcd contrast n. lcd gösterge kontrastı
automatic contrast control n. otomatik kontrast kontrolü
contrast control knob n. sertlik düğmesi
contrast control n. sertlik ayarı
contrast ratio n. sertlik oranı
Lighting
contrast sensitivity n. ayrımsal duyarlılık
equivalent contrast n. eşdeğer karşıtlık
equality of contrast photometer n. karşıtlık eşlemeli ışıkölçer
contrast sensitivity n. karşıtlık duyarlılığı
contrast rendering factor n. karşıtlık geriverim çarpanı
Dyeing
contrast ratio of light-coloured paints n. açık renk boyaların kontrast oranı
contrast ratio measurement n. kontrast oranı ölçümü
contrast ratio n. kontras oranı
Medical
double contrast radiography n. çift kontrast radyografi
dynamic contrast-enhanced magnetic resonance imaging findings n. dinamik kontrastlı manyetik rezonans görüntüleme bulguları
physiological contrast n. fizyolojik zıtlık
phase-contrast microscopy n. faz-kontrast mikroskopi
phase contrast n. faz kontrast
contrast material n. kontrast madde
availability of contrast agents n. kontrast maddelerin bulunabilirliği
contrast-induced nephropathy n. kontrast madde nefropatisi
contrast enhancement n. kontrast artışı
contrast-enhanced helical computerized tomography n. kontrastlı spiral bilgisayarlı tomografi
contrast agent n. kontrast madde
contrast enhanced thoracic spiral computerized tomography n. kontrastlı torakal spiral bilgisayarlı tomografi
contrast media n. kontrast maddeler
lipemic contrast n. lipemik değer
radical contrast n. radikal kontrast
intravenous diagnostic contrast agent n. tanısal amaçlı intravenöz kontrast madde
soft-tissue contrast n. yumuşak doku kontrastı
contrast medium n. röntgen veya floroskopik muayenede dokulara kontrast arka plan oluşturmak için (mide, bağırsak) vücudun bir bölgesine enjekte edilen radyoopak bir madde
contrast-enhanced adj. kontraslı
Psychology
assimilation-contrast theory n. asimilasyon-tezat teorisi
affective contrast n. duygusal tezat
simultaneous contrast n. eşzamanlı tezat
group contrast effect n. grup tezadı etkisi
contrast reactions n. karşıtlık tepkileri
association by contrast n. karşıtlıkla çağrışım
principle of maximum contrast n. maksimum tezat ilkesi
contrast effect n. tezat etkisi
contrast sensitivity n. tezat duyarlılığı
Pharmaceutics
contrast substance n. kontrast madde
Optics
ultra high-contrast filter n. aşırı yüksek karşıtlık filtresi
contrast enhancement n. kontrastlanma
Food Engineering
phase contrast microscope n. evre-zıt mikroskobu
phase-contrast microscope n. faz kontrast mikroskobu
Statistics
defining contrast n. tanımlayıcı bağıntı
elementary contrast n. temel zıtlık karşılaştırılması
Physics
contrast amplification n. kontrast kuvvetlendirme
mass-thickness contrast n. kütle kalınlığı zıtlığı
Biology
create a contrast v. karşıtlık kurmak
Tobacco
contrast rollers n. zıt dönen rulolar
Linguistics
minimal contrast n. en küçük karşıtlık