Türkisch - Englisch
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Englisch Synonyme
Synonyme
Über uns
Werkzeuge
Quellen
Kontakt
Einloggen / Registrieren
Licht Ausschalten
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyme
Werkzeuge
Über uns
Quellen
Kontakt
Einloggen / Registrieren
EN-TR
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Spanisch - Englisch
Französisch - Englisch
Englisch Synonyme
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Verlauf
hem-
Bedeutungen von dem Begriff
"hem-"
im Türkisch Englisch Wörterbuch : 3 Ergebniss(e)
Kategorie
Englisch
Türkisch
General
1
General
hem-
pref.
yarım anlamı veren ön ek
2
General
hem-
pref.
yarı anlamı veren ön ek
Medical
3
Medical
hem-
pref.
kan anlamı veren ön ek
Bedeutungen von dem Begriff
"hem-"
im Englisch Türkisch Wörterbuch : 1 Ergebniss(e)
Kategorie
Türkisch
Englisch
Medical
1
Medical
hem-
haem-
abrev.
Bedeutungen, die der Begriff
"hem-"
mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 105 Ergebniss(e)
Kategorie
Englisch
Türkisch
General
1
General
hem
n.
kenar
2
General
hem
n.
kenar kıvrımı
3
General
hem
n.
bastırılmış kenar
4
General
hem
n.
kıvırma
5
General
hem
n.
etek baskısı
6
General
hem
n.
elbise eteği
7
General
hem
n.
etek
8
General
hem
n.
dikilmiş kenar
9
General
hem
n.
perde eteği
10
General
hem
n.
yapmacık ve kısa öksürük
11
General
hem
n.
yapmacık boğaz temizleme
12
General
hem
n.
elbise eteği kenarının yerden ölçülen yüksekliği
13
General
hem [obsolete]
n.
kendileri
14
General
hem
n.
genellikle geriye katlanıp eşyalara sabitlenen kenar
15
General
hem
n.
bordür
16
General
hem
n.
sınır
17
General
hem
n.
iyonya sütun başlığı kıvrımının yüksek kenarı
18
General
hem [dialect] [uk]
n.
koşum kayışına bağlı iki eğri çubuktan her biri
19
General
hem
n.
(sac levhada) pürüzsüz kenar elde edip mukavemeti veya sertliği artırmak için kendi üzerine katlanmış bordür
20
General
hem in
v.
sınırlamak
21
General
hem in
v.
çevresini çevirmek
22
General
hem around
v.
sarmak
23
General
hem in
v.
sarmak
24
General
hem around
v.
kuşatmak
25
General
hem about
v.
içine almak
26
General
hem about
v.
sarmak
27
General
hem in
v.
kısıtlamak
28
General
hem
v.
hımlamak
29
General
hem in
v.
etrafını almak
30
General
hem
v.
kenar çekmek
31
General
hem in
v.
kuşatmak
32
General
hem about
v.
kuşatmak
33
General
hem
v.
kenarını bastırmak
34
General
hem in
v.
içine almak
35
General
hem
v.
öksürmek
36
General
hem
v.
kenarını kıvırıp dikmek
37
General
hem about
v.
çevresini çevirmek
38
General
hem
v.
kıvırıp kenarını bastırmak
39
General
hem-stitch
v.
kenarını işlemek
40
General
hem
v.
bastırmak
41
General
hem
v.
etek baskısı yapmak
42
General
hem
v.
çevreleyip kapatmak
43
General
hem
v.
çevrelemek
44
General
hem
v.
çevirmek
45
General
hem
v.
kuşatmak
46
General
hem
v.
konuşurken tereddüt etmek
47
General
hem
v.
düz veya süslü bir kenar ile tamamlamak
48
General
hem
v.
düz veya süslü bir kenar ile bitirmek
49
General
hem
v.
sınırlamak
50
General
hem
v.
çerçevelemek
51
General
hem
v.
kenarına bordür yapmak
52
General
hem
v.
kenarlamak
53
General
hem [dialect]
pron.
onlar
54
General
hem [dialect]
pron.
onları
55
General
hem
interj.
öhöm
56
General
hem
interj.
ehem
Phrasals
57
Phrasals
hem about
v.
sınırlandırmak
58
Phrasals
hem out
v.
dışarıda bırakmak
59
Phrasals
hem about
v.
çevrelemek
60
Phrasals
hem out
v.
girmesini engellemek
61
Phrasals
hem out
v.
kapamak
62
Phrasals
hem someone or something in
v.
birini/bir şeyi kuşatmak
63
Phrasals
hem someone or something in
v.
birinin/bir şeyin etrafını çevirmek/sarmak
64
Phrasals
hem someone or something in
v.
birini/bir şeyi kısıtlamak/sınırlamak
Idioms
65
Idioms
hem and haw
v.
evelemek gevelemek
66
Idioms
kiss the hem of one's garment
v.
etek öpmek
67
Idioms
hold on to (the hem of) a saint's robe
v.
etek tutmak
68
Idioms
hem and haw around
v.
evelemek gevelemek
69
Idioms
hem and haw
v.
mırın kırın etmek
70
Idioms
hem and haw
v.
kem küm etmek
71
Idioms
hem and haw around
v.
kem küm etmek
72
Idioms
hem and haw
v.
tereddüt etmek
73
Idioms
hem and haw
v.
kararsız olmak
74
Idioms
hem and haw
v.
kaçamaklı konuşmak
75
Idioms
hem and haw
v.
lafı dolandırmak
76
Idioms
hem and haw
v.
kesin karar vermekten kaçınmak
77
Idioms
hem and haw
v.
kesin eylemde bulunmaktan kaçınmak
78
Idioms
hem and haw [us]
v.
lafla peynir gemisi yürütmek
79
Idioms
hem and haw [us]
v.
anca konuşmayı bilmek
80
Idioms
hem and haw [us]
v.
arpacı kumrusu gibi düşünüp durmak
Technical
81
Technical
hem
n.
dikilmiş kenar
82
Technical
hem
n.
elbise kenarı
Textile
83
Textile
ajour hem
n.
ajurlu bitiş
84
Textile
hem
n.
baskı
85
Textile
hem allowance
n.
dikiş payı
86
Textile
hem width
n.
etek ucu genişliği
87
Textile
hem stitch
n.
etek ucu dikişi
88
Textile
hem
n.
etek ucu
89
Textile
hem
n.
kıvrım yeri
90
Textile
hem (of cloth)
n.
kenar baskısı
91
Textile
sleeve hem
n.
kol ağzı
92
Textile
sleeve hem
n.
kol ucu
93
Textile
trouser hem
n.
pantolon paça ucu
94
Textile
hem
n.
reçme
Aeronautic
95
Aeronautic
hem rigged parachute
n.
donatısı pervazlı paraşüt
96
Aeronautic
hem
n.
paraşüt pervazı
Medical
97
Medical
hem oxygenase
n.
hem oksijenaz
98
Medical
hem
n.
hem
99
Medical
hem
n.
hem
100
Medical
hem
pref.
kan anlamı veren ön ek
Biochemistry
101
Biochemistry
hem in
n.
oksitlenmiş hemden üretilen kırmızı-kahverengi veya mavi-siyah renkli kristalli formda bir tuz
102
Biochemistry
hem in
n.
ferriprotoporfirin klorür
103
Biochemistry
hem in
n.
içinde hemin klorür bulunduran bir dizi tuz
104
Biochemistry
hem in
n.
hemin klorüre benzer çeşitli demir-porfirin türevleri
Archaic
105
Archaic
hem [dialect]
pron.
onu
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of hem-
×
Term Options
Übersetzung Vorschlagen / Korrigieren
Französisch Englisch Wörterbuch
Spanisch Englisch Wörterbuch
Deutsch Englisch Wörterbuch
Englisch Synonyme Wörterbuch
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy