ince çizgi - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

ince çizgi



Bedeutungen von dem Begriff "ince çizgi" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 13 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
ince çizgi hatch n.
ince çizgi stria n.
ince çizgi thread n.
ince çizgi fine line n.
ince çizgi hairline n.
Idioms
ince çizgi a fine line n.
ince çizgi a thin line n.
Technical
ince çizgi hairline n.
ince çizgi stria n.
Computer
ince çizgi hairline n.
ince çizgi pinstripe n.
Textile
ince çizgi pinstripe n.
Medical
ince çizgi striation n.

Bedeutungen, die der Begriff "ince çizgi" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 38 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
çevresinden farklı renkte olan ince çizgi streak n.
ince çizgi (kumaşta) pinstripe n.
ince çizgi durumunda açılmış yara chasm n.
bozuk para üzerindeki ince çizgi hair line n.
ayarlı kalemle çizilen ince ve soluk yatay çizgi faint n.
ayarlı kalemle çizilen ince ve soluk yatay çizgi feint n.
(hanedan armalarında) ters v şekline paralel duran ince çizgi couple-close n.
dizgicinin düzeltme yapması için satır aralarına konan kart parçası veya uzun ince çizgi şeklindeki işaret flag n.
çevresinden farklı renkte ince çizgi slash n.
ince çizgi ve noktalara sahip burelé adj.
Proverb
dahilik ile delilik arasında ince bir çizgi vardır genius is one step away from insanity
dahilik ile delilik arasında ince bir çizgi vardır there's a fine line between genius and insanity
iyiyle kötü arasında ince bir çizgi vardır from the sublime to the ridiculous is only a step
incelikle kabalık arasında ince bir çizgi vardır from the sublime to the ridiculous is only a step
nadir olanla saçma olan arasında ince bir çizgi vardır from the sublime to the ridiculous is only a step
gösterişli/asil olmakla komik olmak arasında çok ince bir çizgi var from the sublime to the ridiculous is only a step
Idioms
ince bir çizgi a fine/thin line n.
ince çizgi deseni uygulayan kimse pinstriper n.
iki şey arasındaki ince çizgi a fine line between something n.
sevgi ve nefret arasında ince bir çizgi a thin line between love and hate n.
ince bir çizgi üzerinde yürümek walk a thin line between something v.
ince bir çizgi üzerinde yürümek walk a fine line between something v.
(bir şeyle başka bir şey) arasında ince bir çizgi üzerinde yürümek/ilerlemek walk on a thin line between (something) and (something else) v.
(bir şeyle bir şey arasında) arasında ince bir çizgi var there is a fine line between (something) and (something else) expr.
Speaking
arasında ince bir çizgi var there is a fine line between n.
Technical
cam üzerine çizilen ve mikroskobun gücünü test etmek için kullanılan farklı yakınlıktaki bir dizi ince çizgi nobert's lines n.
harf üzerindeki ince çizgi hair line n.
harfin üzerindeki çok ince çizgi hairline n.
posta pullarındaki ince çizgi veya noktalar ağı burelage n.
posta pullarındaki ince çizgi veya noktalar ağı burele n.
Textile
siyah zemin üzerine ince beyaz çizgi desenli giysi chalkstripe n.
Medical
kırılan yerin ayrılmadığı çok ince çizgi şeklindeki kırık capillary fracture n.
Botanic
çok katlı kambiyum gibi hücrelerin ağaç damarında sebep olduğu ince çizgi ripple mark n.
Literature
çok ince çizgi hair stroke n.
Printery
basılı harfle daha kalın çizgileri bağlayan ince çizgi thin stroke n.
uzun ince bir çizgi şeklindeki basılı veya çizili karakter rule n.
beyaz alanla çevrili olup kesintisiz ince çizgi ile sınırlandırılmış (harf) rimmed adj.
British Slang
cinsel organın üstünden göbeğe kadar ince bir çizgi olarak uzanan tüyler snail-trail n.