rahatlatmak

Bedeutungen von dem Begriff "rahatlatmak" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 66 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
Common Usage
1	Common Usage	rahatlatmak	relax v.
The massage you received has relaxed your entire body. Aldığınız masaj tüm vücudunuzu rahatlattı. More Sentences
2	Common Usage	rahatlatmak	relieve v.
Regular massage relieves painful muscles and reduces stress that can narrow normal breathing. Düzenli masaj ağrılı kasları rahatlatır ve normal nefes almayı daraltabilecek stresi azaltır. More Sentences
3	Common Usage	rahatlatmak	ease v.
General
4	General	rahatlatmak	soothe n.
Working out soothed me a lot. Egzersiz yapmak beni çok rahatlattı. More Sentences
5	General	rahatlatmak	lighten up v.
We all need to lighten up a little. Hepimizin biraz rahatlamaya ihtiyacı var. More Sentences
6	General	rahatlatmak	comfort v.
Her kind words comforted me. Nazik sözleri beni rahatlattı. More Sentences
7	General	rahatlatmak	relieve v.
In fact, a drug that relieves one person’s restless legs may actually make your symptoms worse. Aslında, bir kişinin huzursuz bacaklarını rahatlatan bir ilaç aslında semptomlarınızı daha da kötüleştirebilir. More Sentences
8	General	rahatlatmak	reassure v.
What can you say to reassure us and allay our concerns? Bizi rahatlatmak ve endişelerimizi gidermek için ne söyleyebilirsiniz? More Sentences
9	General	rahatlatmak	de-stress v.
Or do you just want to de-stress and relax? Yoksa sadece stres atmak ve rahatlamak mı istiyorsunuz? More Sentences
10	General	rahatlatmak	free v.
The new payment method will free the banks by decreasing intensity. Yeni ödeme yöntemi yoğunluğu azaltarak bankaları rahatlatacaktır. More Sentences
11	General	rahatlatmak	mellow v.
They all tried to mellow their manager out with compliments. Hepsi müdürlerini iltifatlarla rahatlatmaya çalıştı. More Sentences
12	General	rahatlatmak	straighten somebody out v.
13	General	rahatlatmak	set v.
14	General	rahatlatmak	lighten v.
15	General	rahatlatmak	salve v.
16	General	rahatlatmak	let one's hair down v.
17	General	rahatlatmak	unwind v.
18	General	rahatlatmak	thaw out v.
19	General	rahatlatmak	disburden v.
20	General	rahatlatmak	unbend v.
21	General	rahatlatmak	pacify v.
22	General	rahatlatmak	relieve one's mind v.
23	General	rahatlatmak	ease v.
24	General	rahatlatmak	disembarrass v.
25	General	rahatlatmak	soothe v.
26	General	rahatlatmak	facilitate v.
27	General	rahatlatmak	set somebody's mind at rest v.
28	General	rahatlatmak	help v.
29	General	rahatlatmak	thaw v.
30	General	rahatlatmak	favour v.
31	General	rahatlatmak	favor v.
32	General	rahatlatmak	unknot v.
33	General	rahatlatmak	accoy [obsolete] v.
34	General	rahatlatmak	addulce [obsolete] v.
35	General	rahatlatmak	cheer v.
36	General	rahatlatmak	allegge v.
37	General	rahatlatmak	easy v.
38	General	rahatlatmak	encalm [obsolete] v.
39	General	rahatlatmak	unlax v.
40	General	rahatlatmak	unsnag v.
41	General	rahatlatmak	unstrain v.
42	General	rahatlatmak	besoothe v.
43	General	rahatlatmak	lax v.
44	General	rahatlatmak	heal v.
45	General	rahatlatmak	liss v.
46	General	rahatlatmak	debarrass v.
47	General	rahatlatmak	demulce v.
48	General	rahatlatmak	disemburden v.
49	General	rahatlatmak	instimulate v.
50	General	rahatlatmak	dill [dialect] [uk] v.
51	General	rahatlatmak	dulce v.
52	General	rahatlatmak	disbend [obsolete] v.
53	General	rahatlatmak	still v.
54	General	rahatlatmak	frother [dialect] v.
Phrasals
55	Phrasals	rahatlatmak	set off v.
56	Phrasals	rahatlatmak	loosen up v.
57	Phrasals	rahatlatmak	wind down v.
58	Phrasals	rahatlatmak	clean up v.
59	Phrasals	rahatlatmak	cool down v.
Colloquial
60	Colloquial	rahatlatmak	decompress v.
Idioms
61	Idioms	rahatlatmak	set at ease v.
62	Idioms	rahatlatmak	put at ease v.
63	Idioms	rahatlatmak	lay at rest v.
64	Idioms	rahatlatmak	steady the ship v.
Archaic
65	Archaic	rahatlatmak	disburthen v.
Slang
66	Slang	rahatlatmak	mellow out v.

Bedeutungen, die der Begriff "rahatlatmak" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 88 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
General
1	General	halka açık alanlarda insanları rahatlatmak için çalınan müzik	muzak n.
2	General	içini rahatlatmak	relieve v.
3	General	birini rahatlatmak	set someone's mind at rest v.
4	General	birini rahatlatmak	set someone at ease v.
5	General	rahatlatmak (mideyi)	settle v.
6	General	vicdanını rahatlatmak	salve one's conscience v.
7	General	(vicdan vb) rahatlatmak	unburden v.
8	General	içini rahatlatmak	reprieve v.
9	General	rahatlatmak (vicdan)	unburthen v.
10	General	maddi olarak destekleyerek kurtarmak/rahatlatmak	bail somebody out v.
11	General	maddi olarak destekleyerek kurtarmak/rahatlatmak	bail out somebody v.
12	General	vicdanını rahatlatmak	ease one’s conscience v.
13	General	vicdanını rahatlatmak	clear one's conscience v.
14	General	birini rahatlatmak	relieve someone v.
15	General	kendini rahatlatmak	relieve oneself v.
16	General	kendini rahatlatmak	relax oneself v.
17	General	kendini rahatlatmak	set the heart at rest v.
18	General	içini rahatlatmak	reprive v.
19	General	kendini rahatlatmak	deliver v.
Phrasals
20	Phrasals	(birini/kendini) rahatlatmak	relieve (someone or oneself) of (something) v.
21	Phrasals	meşgul olan bir şeyi rahatlatmak	free up v.
22	Phrasals	birini (bir konuda) rahatlatmak	ease someone into (something) v.
23	Phrasals	birini rahatlatmak	loosen someone up v.
24	Phrasals	öperek rahatlatmak	kiss away v.
25	Phrasals	(birini bir konuda) rahatlatmak	assure (one) of (something) v.
26	Phrasals	ile rahatlatmak	console with v.
27	Phrasals	(bir konuda) rahatlatmak	console on v.
28	Phrasals	(birini/kendini bir şeyle) rahatlatmak	console (someone or oneself) with (something) v.
29	Phrasals	(birini bir konuda) rahatlatmak	console (one) on (something) v.
30	Phrasals	birini/bir şeyi rahatlatmak	freshen someone or something up v.
31	Phrasals	birini (bir şeyden/yükten) rahatlatmak/kurtarmak	relieve someone of v.
Colloquial
32	Colloquial	ile içini rahatlatmak	console oneself with v.
33	Colloquial	birinin içini rahatlatmak	do one good v.
34	Colloquial	her hırsızın vicdanını rahatlatmak için bir mazereti vardır	every thief has some excuse to ease their conscience expr.
Idioms
35	Idioms	içini rahatlatmak	do someone's heart good v.
36	Idioms	birisini rahatlatmak	put mind at rest v.
37	Idioms	birisini rahatlatmak	set mind at rest v.
38	Idioms	birini rahatlatmak	put at one's ease v.
39	Idioms	birisini rahatlatmak	put someone's mind at rest v.
40	Idioms	birisini rahatlatmak	set someone's mind at rest v.
41	Idioms	birini rahatlatmak	put one at one's ease v.
42	Idioms	birini rahatlatmak	put one at ease v.
43	Idioms	içini rahatlatmak	ease one's mind v.
44	Idioms	birinin içini rahatlatmak	do somebody the world of good v.
45	Idioms	(elini tutarak) birini rahatlatmak	hold someone's hand v.
46	Idioms	birisini rahatlatmak	put somebody at ease v.
47	Idioms	içini rahatlatmak	put one at (one's) ease v.
48	Idioms	midesini rahatlatmak	settle your stomach v.
49	Idioms	rahatlatmak (içki, yiyecek, vb. ile)	take the edge off v.
50	Idioms	ortamı rahatlatmak	clear the atmosphere v.
51	Idioms	ortamı rahatlatmak	cut the ice v.
52	Idioms	(bir şeyi) yatıştırmak/sakinleştirmek/rahatlatmak	lay (something) at rest v.
53	Idioms	bir vaizin uyanış toplantısında günahlarını affettirmek, ıslah olmak veya ruhunu rahatlatmak için hristiyanlığa dönmek/hristiyanlığı kabul etmek	hit the sawdust trail [us] v.
54	Idioms	(birinin) içini rahatlatmak	set (one's) mind to rest v.
55	Idioms	(birini) rahatlatmak	set (one's) mind to rest v.
56	Idioms	(birinin) zihnini/içini rahatlatmak	take a lot off (of) (one's) mind v.
57	Idioms	(birini) rahatlatmak	take a lot off (of) (one's) mind v.
58	Idioms	öperek birinin acısını rahatlatmak	kiss one's pain away v.
59	Idioms	öperek acıyı rahatlatmak	kiss the pain away v.
60	Idioms	öperek ağlayan birinin rahatlatmak/sakinleştirmek	kiss (one's) tears away v.
61	Idioms	birini/bir şeyi birinden alıp onu rahatlatmak/özgür bırakmak	take someone or something off someone'shands v.
62	Idioms	(birini/bir şeyi birinden) alıp onu rahatlatmak/özgür bırakmak	take (someone or something) off (one's) hands v.
63	Idioms	birini/bir şeyi birinden alıp onu rahatlatmak/özgür bırakmak	take something/somebody off somebody’s hands v.
64	Idioms	birinin/bir şeyin sorumluluğunu üstüne alıp birini rahatlatmak	take something/somebody off somebody’s hands v.
65	Idioms	(birini) rahatlatmak	put (one's) mind to rest v.
66	Idioms	kafasını rahatlatmak	take a load off somebody's mind v.
67	Idioms	kafasını rahatlatmak	take a weight off somebody's mind v.
68	Idioms	zihnini/kafasını rahatlatmak	be a load off (one's) mind v.
69	Idioms	zihnini/kafasını rahatlatmak	be a weight off (one's) mind v.
70	Idioms	zihnini/kafanı rahatlatmak	be a weight off your shoulders v.
71	Idioms	içini rahatlatmak	do heart good v.
72	Idioms	(elini tutup) rahatlatmak	hold somebody's hand v.
73	Idioms	öperek ağlayan birini rahatlatmak/sakinleştirmek	kiss (one's) tears away v.
74	Idioms	(birinin) içini rahatlatmak	put (one's) mind at rest v.
75	Idioms	(kendini) rahatlatmak	put (oneself) at (one's) ease v.
76	Idioms	(birinin) içini rahatlatmak	put (one's) mind at ease v.
77	Idioms	(birini) rahatlatmak	set (one's) heart at rest v.
78	Idioms	(birini) rahatlatmak	set (one) at (one's) ease v.
79	Idioms	midesini rahatlatmak	settle (one's) stomach v.
80	Idioms	(bir şeyi) rahatlatmak	set (something) at rest v.
81	Idioms	içini rahatlatmak	set mind at ease v.
82	Idioms	midesini rahatlatmak	settle stomach v.
83	Idioms	kafayı rahatlatmak	take a load off mind v.
Trade/Economic
84	Trade/Economic	piyasaları rahatlatmak	relieve the markets v.
Law
85	Law	vicdanını rahatlatmak için verilen para	conscience money n.
Automotive
86	Automotive	gaz akışını rahatlatmak	relieve v.
Medical
87	Medical	boğulmuş fıtığın yapısını rahatlatmak için yapılan kesme operasyonu	celotomy n.
Archaic
88	Archaic	(vicdan vb.) rahatlatmak	unburthen v.