Turkish - English
Turkish - English
German - English
French - English
Spanish - English
English Synonyms
Synonyms
About Us
Tools
Resources
Contact
Login / Register
Turn off the lights
Türkçe
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyms
Tools
About Us
Resources
Contact
Login / Register
EN-TR
Turkish - English
German - English
Spanish - English
French - English
English Synonyms
Turkish - English
History
sağ-
Meanings of
"sağ-"
in English Turkish Dictionary : 1 result(s)
Category
Turkish
English
Biochemistry
1
Biochemistry
sağ-
dextro-
pref.
Meanings of
"sağ-"
with other terms in English Turkish Dictionary : 500 result(s)
Category
Turkish
English
Common Usage
1
Common Usage
sağ
right
n.
2
Common Usage
sağ kalan
surviver
n.
3
Common Usage
sağ kalan
survivor
n.
4
Common Usage
sağ
alive
adj.
5
Common Usage
sağ ol
thanks
interj.
6
Common Usage
sağ ol
thank you
interj.
General
7
General
gemilerin sağ yanı
starboard
n.
8
General
sağ taraf
the right
n.
9
General
sağ el yönü
right hand direction
n.
10
General
sağ kalanlar
the survivors
n.
11
General
sağ göz hakimiyeti
dextrocularity
n.
12
General
sağ kalma
survival
n.
13
General
sağ şerit
right lane
n.
14
General
metnin sağ kenarını hizalama
justification
n.
15
General
sağ eliyle iş görme
right handedness
n.
16
General
sağ sayfa
recto
n.
17
General
alt sağ
lower right
n.
18
General
sağ elin sol ele nazaran daha kontrollü kullanılması
dextrality
n.
19
General
sağ
hoof
n.
20
General
sağ kol
henchman
n.
21
General
sağ atriyum
right atrium
n.
22
General
sağ vuruş
forehand
n.
23
General
sağ kalan
survivor
n.
24
General
sağ kalan kimse
survivor
n.
25
General
sağ
right
n.
26
General
sağ kalma
survivorship
n.
27
General
sağ salim varış
safe arrival
n.
28
General
sol ve sağ
left and right
n.
29
General
sağ taraf
right
n.
30
General
orta sağ koalisyon
center-right coalition
n.
31
General
sağ
right-hand
n.
32
General
sağ kol
right-hand man
n.
33
General
sağ
right-wing
n.
34
General
sağ-sol simetrik
mirror-image symmetric
n.
35
General
sağ salim ulaşma
safe arrival
n.
36
General
sağ salim varma
safe arrival
n.
37
General
sağ alt köşe
lower right-hand corner
n.
38
General
sağ alt köşe
lower-right corner
n.
39
General
sağ üst köşe
upper right-hand corner
n.
40
General
sağ alt köşe
bottom-right corner
n.
41
General
sağ üst köşe
top right-hand corner
n.
42
General
sağ alt köşe
bottom right-hand corner
n.
43
General
sağ beyni baskın insanlar
right-brain dominant people
n.
44
General
sağ diz
right knee
n.
45
General
sağ sinyal lambası
right blinker
n.
46
General
vücudun sağ kısmı/bölümü
right side of the body
n.
47
General
sağ göz
right eye
n.
48
General
sağ pedal
sustaining pedal
n.
49
General
sağ pedal
damper pedal
n.
50
General
sağ pedal
sustain pedal
n.
51
General
sağ bacak geri çekilerek yapılan abartılı bir reverans
making a leg
n.
52
General
sağ yanım
my right side
n.
53
General
sağ tarafım
my right side
n.
54
General
bir kazadan veya felaketten sağ kurtulan tek kişi
sole survivor
n.
55
General
sağ köşe
right hand edge
n.
56
General
sağ
survivor
n.
57
General
genellikle kalkanın sağ üst kenarında bulunan kare ya da dikdörtgen bölüm
canton
n.
58
General
hem sağ hem de sol el için ayarlanabilir testeresi olan kereste makinesi
twin band mill
n.
59
General
sağ kolunu yukarı kaldırıp elini ileri doğru uzatarak verilen selam
sieg heil
n.
60
General
sağ elde ince ve uzun kılıç tutarken sol elde taşınan düşmanın ince ve uzun kılıcı ile yaptığı saldırıları savuşturmaya yaran hançer
main-gauche
n.
61
General
iki taraflı simetrik bir hayvanı sağ ve sol yarı olmak üzere ikiye bölen orta düzlem
median plane
n.
62
General
iki taraflı simetrik bir hayvanı sağ ve sol yarı olmak üzere ikiye bölen orta düzlem
mesial plane
n.
63
General
sağ kol
henxman [obsolete]
n.
64
General
yangın veya rüzgar hasarından sağ çıkan ağaç
holdover
n.
65
General
sağ kol
right
n.
66
General
çiftin sağ tarafta bulunan üyesi
right
n.
67
General
sağ ayağa giyilen ayakkabı
right
n.
68
General
sağ ayağa giyilen çorap
right
n.
69
General
sağ ele giyilen eldiven
right
n.
70
General
sağ ele giyilenler
right
n.
71
General
sağ el
right hand
n.
72
General
sağ kenar
right hand
n.
73
General
sağ taraf
right hand
n.
74
General
sağ ayağını sola göre daha iyi kullanan kimse
right-footer
n.
75
General
sağ eli kullanma
right-handedness
n.
76
General
sağ kol
hit man
n.
77
General
atın sağ tarafı
off side
n.
78
General
(at arabası, otomobil) sağ taraf
offside [uk]
n.
79
General
sağ kalan kimse
overliver
n.
80
General
(armacılıkta) kalkanın sağ alt kısmında bir nokta
dexter base
n.
81
General
(armacılıkta) kalkanın sağ üst köşesinde bir nokta
dexter chief
n.
82
General
sağ eli kullanma
dexterity
n.
83
General
sağ el ve gözünü baskın kullanan kimse
dextral
n.
84
General
şövalyenin sağ kolu
coystrel [obsolete]
n.
85
General
şövalyenin sağ kolu
coistril [obsolete]
n.
86
General
bilateral simetrili hayvanın sağ veya sol yarısı
paramere
n.
87
General
somitin sağ veya sol yarısı
paramere
n.
88
General
yangın veya rüzgar hasarından sağ çıkan ağaç
holdover
n.
89
General
(armacılıkta) sağ ve sol üst köşelerden çapraz gelen çizgilerin ortada kesiştiği haç
saltire
n.
90
General
sağ kalan kimse
outliver
n.
91
General
sağ kurtulan kimse
outliver
n.
92
General
sağ elle gevşekçe bükülen iplikler
rope yarn
n.
93
General
sağ elle gevşekçe bükülen iplikler
rope-yarn
n.
94
General
(hanedan armalarında) armayı sağ üstten sol alta doğru ikiye bölen çapraz çizginin yarısı genişliğindeki küçük çizgi
scarp
n.
95
General
(hanedan armalarında) armayı sağ üstten sol alta doğru ikiye bölen çapraz çizginin yarısı genişliğindeki küçük çizgi
scarpe
n.
96
General
sağ kol
secretary [obsolete]
n.
97
General
(armacılıkta) sağ ve sol üst köşelerden çapraz gelen çizgilerin ortada kesiştiği haç ile ortası baklava şeklinde çıkarılmış simgeden oluşan bir işaret
fret
n.
98
General
sağ ve sol üst köşelerden çapraz gelen çizgilerin ortada kesiştiği haç içeren arma simgesi
fret
n.
99
General
sağ gösterip sol vuran kimse
sleeveen [ireland]
n.
100
General
evrimsel mücadelede sağ kalmak üzere var olan gelecekteki insan
superman
n.
101
General
sağ kalan birey
survival
n.
102
General
suya batıp çıkarak gerçekleştirilen bir suda sağ kalım yöntemi
survival bobbing
n.
103
General
sağ kalım
survivance
n.
104
General
sağ kalım
survivency
n.
105
General
sağ kalan hayvan
survivor
n.
106
General
bir şey için sağ kolunu feda etmek
give eyeteeth for
v.
107
General
sağ salim çıkmak
ride out
v.
108
General
zor bir durumdan sağ olarak çıkmak
live through
v.
109
General
sağ kurtulmak
survive
v.
110
General
sağ kalmak
remain alive
v.
111
General
sağ gözünü sol gözünden sakınmak
be very jealous
v.
112
General
sağ kalmak
survive
v.
113
General
sağ salim çıkmak
live through
v.
114
General
sağ kurtulmak
save one's skin
v.
115
General
sağ olarak çıkmak (zor bir durumdan)
come through
v.
116
General
sağ gösterip sol vurmak
fake somebody
v.
117
General
sağ salim varmak
arrive safely
v.
118
General
sağ tıklamak
click on the right button on a mouse
v.
119
General
sağ tıklamak
right click
v.
120
General
sağ gösterip sol vurmak
fake
v.
121
General
sağ kurtulmak
outlive
v.
122
General
sağ olmak
survive
v.
123
General
sağ olmak
be alive
v.
124
General
sağ kolu olmak
keep on the right side of
v.
125
General
sağ salim çıkmak
survive
v.
126
General
-den sağ kurtulmak
survive
v.
127
General
sağ salim varmak
arrive safe
v.
128
General
suikast girişiminden sağ olarak kurtulmak
survive assassination attempt
v.
129
General
metindeki satırların sağ ve sol kenarlarını aynı hizaya getirmek
justify
v.
130
General
uçak kazasından sağ kurtulmak
survive the plane crash
v.
131
General
sağ salim dönmek
return unharmed
v.
132
General
günü sağ olarak/ölmeden bitirmek
make it through the day alive
v.
133
General
bir afetten/felaketten sağ kurtulmak
survive a disaster
v.
134
General
sağ kurtulmak
get out alive
v.
135
General
sağ çıkmak
get out alive
v.
136
General
birini sağ salim getirmek
bring someone back safe
v.
137
General
sağ çıkmak
come out alive
v.
138
General
sağ kurtulmak
come out alive
v.
139
General
sağ salim çıkmak
emerge
v.
140
General
sağ kurtulmak
emerge
v.
141
General
sağ olmak
live
v.
142
General
sağ kurtulmak
overbide [obsolete]
v.
143
General
(bir olaydan) sağ kurtulmak
overlive
v.
144
General
(araba ile) sağ-sol yaparak gitmek
fishtail
v.
145
General
sağ salim çıkmak
outlive
v.
146
General
fırtınadan sağ çıkmak
outride
v.
147
General
sağ salim atlatmak
outride
v.
148
General
sağ sağlim eve varmak
get home alright
v.
149
General
sağ sağlim eve varmak
get home safely
v.
150
General
(sereni/ omurga ve direk ile) sağ açıya ayarlamak
square by the lifts and braces
v.
151
General
sağ kurtulmak
supervive [obsolete]
v.
152
General
sağ
offside
adj.
153
General
sağ salim
unhurt
adj.
154
General
sağ
pure
adj.
155
General
sağ
alive
adj.
156
General
sağ
unadulterated
adj.
157
General
sağ
living
adj.
158
General
sağ
dexter
adj.
159
General
sağ salim
unharmed
adj.
160
General
sağ
whole
adj.
161
General
sağ elini daha iyi kullanan
dextraural
adj.
162
General
sağ taraftaki
offside
adj.
163
General
sağ bacağa ait
dextropedal
adj.
164
General
sağ
healthy
adj.
165
General
sağ ele ait
dextromanual
adj.
166
General
sağ
unmixed
adj.
167
General
sağ eliyle iş gören
right handed
adj.
168
General
sağ kalan
surviving
adj.
169
General
sağ gözüyle daha iyi gören
dextrocular
adj.
170
General
sağ salim
safe and sound
adj.
171
General
sağ kulağıyla daha iyi duyan
dextraural
adj.
172
General
sağ
sound
adj.
173
General
sağ elle kullanılmak için yapılmış
right-handed
adj.
174
General
sağ elli
right-handed
adj.
175
General
sağ ele uygun
right-handed
adj.
176
General
çoğu işini sağ eliyle yapan
right-handed
adj.
177
General
sağ elle yapılan
right-handed
adj.
178
General
sağ-sol ters
mirror-inverted
adj.
179
General
sağ salim
unscathed
adj.
180
General
sağ eliyle iş gören
righthanded
adj.
181
General
sağ elini kullanan
righthanded
adj.
182
General
sağ elle kullanılan
righthanded
adj.
183
General
beyninin sağ tarafını kullanan
right-brained
adj.
184
General
sağ ayağını sol ayağına göre daha iyi kullanan
right-footed
adj.
185
General
sol ayağını sağ ayağına göre daha iyi kullanan
left-footed
adj.
186
General
sağ elle yapılan
done with the right hand
adj.
187
General
hem sağ hem sol tarafa eşit olarak ait
ambidextral
adj.
188
General
sağ ve sol tarafları ters çevrilmiş olan
mirrorwise
adj.
189
General
sağ ve sola ait
right-and-left
adj.
190
General
sağ ve sol ile ilgili
right-and-left
adj.
191
General
sağ ve sol eller için tasarlanmış
right-and-left
adj.
192
General
sağ ve sol ayaklar için tasarlanmış
right-and-left
adj.
193
General
birinin sağ kolu olan
right-hand
adj.
194
General
sol yerine sağ ele daha yakın olan
right-hand
adj.
195
General
sağ el yönünde gücü olan
right-hand
adj.
196
General
sağ el yönünde çalışan
right-hand
adj.
197
General
sağ el yönünde gücü ileten
right-hand
adj.
198
General
yalnızca sağ gözü olan
right-eyed
adj.
199
General
görmede sol yerine sağ gözünü baskın kullanan
right-eyed
adj.
200
General
sağ ele giyilen
right-handed
adj.
201
General
sağ tarafta olan
rightwise [rare]
adj.
202
General
sağ elini kullanan
righty
adj.
203
General
sağ tarafa doğru olan
dextrad
adj.
204
General
sağ ile ilgili
dextral
adj.
205
General
sağ tarafa ait
dextral
adj.
206
General
sağ tarafla ilgili
dextral
adj.
207
General
sağ tarafta bulunan
dextral
adj.
208
General
sağ
dextral
adj.
209
General
sağ elini kullanan
dextrous
adj.
210
General
sağ salim
scathless
adj.
211
General
sağ açılı
on the square
adj.
212
General
sağ kalan
survivable
adj.
213
General
sağ kalmayı sağlayan
survivable
adj.
214
General
sağ kalmak için kullanılan
survival
adj.
215
General
sağ kalıma özgü
survival
adj.
216
General
sağ salim
safely
adv.
217
General
sağ kalan
obstinately
adv.
218
General
yolun sağ tarafında
on the right side of the road
adv.
219
General
sağ salim
scotfree
adv.
220
General
sağ salim varışta
on the safe arrival
adv.
221
General
sağ salim
scot-free
adv.
222
General
sağ elle
righty
adv.
223
General
sağ köşeden çapraz gelecek şekilde
in bend dexter
adv.
224
General
sağ üst köşeden sol alt köşeye doğru bir çizgide
in bend sinister
adv.
225
General
sağ üst köşeden sol alt köşeye doğru
in bend sinister
adv.
226
General
sağ üst köşeden sol alt köşeye doğru
bendwise sinister
adv.
227
General
sağ salim
safe
adv.
228
General
sağ elle
right-handed
adv.
229
General
sağ elle
right-handed
adv.
230
General
sağ elle yaparak
right-handed
adv.
231
General
sağ taraftaki yüzeyi dışa bakacak şekilde döndürülerek
right-side-out
adv.
232
General
sağ el yönünde
deiseal
adv.
233
General
sağ tarafta
dexter
adv.
234
General
(kalkanın) sağ tarafında olacak şekilde
dexterwise
adv.
235
General
sağ açıda
square
adv.
236
General
sağ açılı bir şekilde
square
adv.
237
General
sağ tarafta
square
adv.
238
General
sağ ol
thank you!
interj.
239
General
başın sağ olsun
please accept my condolences
interj.
240
General
sağ olun
thank you!
interj.
241
General
(dalga geçerek) ay çok sağ ol ya
shucks
interj.
242
General
sağ ayak
rf (right foot)
abrev.
243
General
sağ ön
rf (right front)
abrev.
244
General
sağ
rh (right-hand)
abrev.
245
General
sağ el
rh (right-hand)
abrev.
246
General
sağ el ile atılan yumruk
rh (right-hander)
abrev.
247
General
sağ alt
lr (lower right)
abrev.
248
General
alt sağ
lr (lower right)
abrev.
Phrasals
249
Phrasals
sağ salim kurtulmak
ride out
v.
250
Phrasals
sağ olmak
kick around
v.
251
Phrasals
sağ olmak
kick about
v.
252
Phrasals
sağ salim atlatmak
ride something out
v.
253
Phrasals
fırtınayı sağ salim geçirmek
weather out
v.
254
Phrasals
fırtınadan sağ salim çıkmak/kurtulmak
weather out
v.
255
Phrasals
sağ salim atlatmak
weather out
v.
256
Phrasals
sağ salim atlatmak
weather out of
v.
257
Phrasals
bir şeyden/zaman diliminden sağ çıkmak
last out
v.
258
Phrasals
(bir şeyi kötü bir durumdan) sağ salim çıkarmak
salvage (something) from (something or some place)
v.
259
Phrasals
-den sağ salim çıkarmak
salvage from
v.
260
Phrasals
(bir süreçten) sağ çıkmak
see out
v.
261
Phrasals
(bir şeyden) sağ çıkmak
walk away from (something)
v.
262
Phrasals
(bir diğeri ölürken) sağ kurtulmak
see out [scotland]
v.
263
Phrasals
(ondalık basamakta) sağ taraftan virgül silmek
point off
v.
Proverb
264
Proverb
sağ elin yaptığından sol elin haberi yok
left hand doesn't know what the right hand is doing
265
Proverb
sağ elin yaptığından sol elin haberi yok
the left hand doesn't know what the right hand is doing
Colloquial
266
Colloquial
liderin sağ kolu
right hand
n.
267
Colloquial
sağ burun deliği
right nostril
n.
268
Colloquial
sağ göğüs
right breast
n.
269
Colloquial
sağ kolu
someone's right hand
n.
270
Colloquial
sağ kaş
right eyebrow
n.
271
Colloquial
yolcunun sağ dönmediği bir seyahat
joy ride
n.
272
Colloquial
sağ kalan
vivor (survivor)
n.
273
Colloquial
sağ
vivor (survivor)
n.
274
Colloquial
sağ kol
friday
n.
275
Colloquial
sağ selamet
alive and well
adj.
276
Colloquial
sağ ve sağlıklı
alive and well
adj.
277
Colloquial
sağ salim
all right
adj.
278
Colloquial
sağ salim
all right
adj.
279
Colloquial
sağ ayağı önde
goofy
adv.
280
Colloquial
sağ ayağı önde olarak
goofy
adv.
281
Colloquial
başın sağ olsun
please accept my sympathy for your loss
expr.
282
Colloquial
başınız sağ olsun
please accept my sympathy for your loss
expr.
283
Colloquial
sağ elinin tersiyle
with the back of his/her right hand
expr.
284
Colloquial
sağ kolunu düz tut
keep your right arm straight
expr.
285
Colloquial
sağ elinizi kaldırın
raise your right hand
expr.
286
Colloquial
sağ ol ya!
thanks for nothing!
expr.
287
Colloquial
çok sağ ol
thank you loads
expr.
288
Colloquial
çok sağ ol
thanks very much
expr.
289
Colloquial
başınız sağ olsun
sfyl (sorry for your loss)
expr.
290
Colloquial
başın sağ olsun
sfyl (sorry for your loss)
expr.
291
Colloquial
çok sağ ol
spank you (very much)
expr.
292
Colloquial
çok sağ ol/sağ olun
thanks a heap
expr.
293
Colloquial
çok sağ ol/sağ olun
thanks a ton
expr.
294
Colloquial
bu (iğrenç, rahatsız edici şeyi benimle/bizimle paylaştığın için sağ ol
thanks for sharing
expr.
295
Colloquial
çok sağ ol/sağ olun
thanks kindly
expr.
296
Colloquial
çok sağ ol/sağ olun
thanks so much
expr.
297
Colloquial
çok sağ ol
ta very much [uk]
exclam.
Idioms
298
Idioms
birinin sağ kolu
somebody's right-hand man/woman
n.
299
Idioms
sağ kolu
someone's right arm
n.
300
Idioms
bir sağ bir sol yumruk
the old one-two (punch)
n.
301
Idioms
sağ-sol yumruk
the old one-two (punch)
n.
302
Idioms
bir sağ bir sol vuruş
the old one-two (punch)
n.
303
Idioms
sağ kol
girl/man friday
n.
304
Idioms
sağ ayakla başlama
right foot foremost
n.
305
Idioms
sağ olma
the land of the living
n.
306
Idioms
sağ kolu
your right-hand man
n.
307
Idioms
sağ kolunu bile vermek
give an arm and a leg (for something)
v.
308
Idioms
sağ ol ben almayayım
be not having any (of it)
v.
309
Idioms
sağ ol ben almayayım
not be having any of it
v.
310
Idioms
bir şeyden (ameliyat vb) sağ salim çıkmak
live through something
v.
311
Idioms
birinin gözdesi, favorisi, sağ kolu olmak
be somebody's main squeeze
v.
312
Idioms
bir felaketten vb sağ kurtulmak
live to tell the tale
v.
313
Idioms
fırtınadan sağ çıkmak
ride out the storm
v.
314
Idioms
fırtınadan sağ çıkmak
weather the storm
v.
315
Idioms
sağ gösterip sol vurmak
bait and switch
v.
316
Idioms
sağ salim kurtulmak
get off scot-free
v.
317
Idioms
(kazadan/felaketten) sağ kurtulmak
get out with one's life
v.
318
Idioms
(kazadan/felaketten) sağ çıkmak
get out with one's life
v.
319
Idioms
sağ salim olmak
be alive and well
v.
320
Idioms
sağ ve sağlıklı olmak
be alive and well
v.
321
Idioms
(birinin) sağ kolu olmak
be hand and foot to (one)
v.
322
Idioms
sağ salim kurtulmak
go scot-free
v.
323
Idioms
(kazadan/felaketten) sağ kurtulmak
get out with life
v.
324
Idioms
(kazadan/felaketten) sağ çıkmak
get out with life
v.
325
Idioms
sağ kolunu feda etmek
give eyeteeth
v.
326
Idioms
birinin sağ olarak bulunmasından umudunu kesmek
give someone up for lost
v.
327
Idioms
bir şey için sağ kolunu feda etmek
give your eye teeth for
v.
328
Idioms
bir şey/bir şey yapmak için sağ kolunu feda etmek
give your eye teeth for something/to do something
v.
329
Idioms
sağ kolunu feda etmek
give your right arm
v.
330
Idioms
sağ kurtulmak/kurtarmak
save skin
v.
331
Idioms
sol/sağ karşısında
cattywampus
adj.
332
Idioms
sağ salim
alive (live) and kicking (well)
adj.
333
Idioms
sağ selamet
alive (live) and kicking (well)
adj.
334
Idioms
sağ ve sağlıklı
alive (live) and kicking (well)
adj.
335
Idioms
sağ salim
alive (live) and kicking (well)
adj.
336
Idioms
sağ selamet
alive (live) and kicking (well)
adj.
337
Idioms
sağ ve sağlıklı
alive (live) and kicking (well)
adj.
338
Idioms
sağ ve sağlıklı
live and kicking
adj.
339
Idioms
sağ salim
live and well
adj.
340
Idioms
sağ selamet
live and well
adj.
341
Idioms
sağ salim
safe and sound
adv.
342
Idioms
sağ salim
alive and well
adv.
343
Idioms
sağ
in the land of the living
expr.
344
Idioms
sağ salim
all in one piece
expr.
345
Idioms
sağ elin yaptığından sol elin haberi yok
the left hand doesn't know what the right hand's doing
expr.
346
Idioms
sol elin yaptığından sağ elin haberi yok
the right hand doesn't know what the left hand is doing
expr.
347
Idioms
sol elin yaptığından sağ elin haberi yok
the right hand doesn't know what the left hand's doing
expr.
Speaking
348
Speaking
başın sağ olsun
I am sorry to hear of your loss
expr.
349
Speaking
başınız sağ olsun
I am sorry to hear of your loss
expr.
350
Speaking
başınız sağ olsun
I'm sorry for your loss
expr.
351
Speaking
başınız sağ olsun
my condolences to you
expr.
352
Speaking
başınız sağ olsun
my condolences
expr.
353
Speaking
başın sağ olsun
I'm sorry for your loss
expr.
354
Speaking
başın sağ olsun
my condolences to you
expr.
355
Speaking
canın sağ olsun!
don't worry!
expr.
356
Speaking
çok sağ olun
thanks a lot
expr.
357
Speaking
çok sağ ol
thank you very much
expr.
358
Speaking
haber verdiğin için sağ ol
thanks for letting me know
expr.
359
Speaking
geldiğin için sağ ol
thanks for coming
expr.
360
Speaking
sağ olun bir şeyim yok
thank you I'm fine
expr.
361
Speaking
sağ ol ama almayayım
thanks but no thanks
expr.
362
Speaking
sorduğun için sağ ol
thanks for asking
expr.
363
Speaking
sol mu sağ mı?
left or right?
expr.
364
Speaking
sağ mı sol mu?
right or left?
expr.
365
Speaking
sağ olun
thank you
expr.
366
Speaking
sağ olun iyiyim
thank you I'm fine
expr.
367
Speaking
şarkımı beğendiğin için sağ ol
thanks for liking my song
expr.
368
Speaking
sağ tarafa dön
turn right
expr.
369
Speaking
zaman ayırdığın için sağ ol
thanks for your time
expr.
370
Speaking
vakit ayırdığın için sağ ol
thanks for your time
expr.
371
Speaking
yine de sağ ol
thanks though
expr.
372
Speaking
yardımın için sağ ol
thanks for your help
expr.
Law
373
Law
iki şahıstan sağ kalana bağlanan maaş
reversionary annuity
n.
374
Law
iki şahıstan sağ kalana bağlanan maaş
survivorship annuity
n.
375
Law
sağ kalan eş
surviving spouse
n.
376
Law
sağ kalana verilen rant
survivorship annuity
n.
Politics
377
Politics
sağ ve sol gibi uç görüşlerden uzak duran ılımlı siyasi felsefe
centrism
n.
378
Politics
birleşik krallık'ta ırkçı ve radikal politikaları ile bilinen aşırı sağ parti
national front
n.
379
Politics
nazizm'den ilham alan aşırı sağ marjinal grubun üyesi olan kimse
neonazi
n.
380
Politics
nazizm'den ilham alan aşırı sağ marjinal grubun üyesi olan kimse
neo-nazi
n.
381
Politics
nazizm'den ilham alan ve ilkelerini benimseyen aşırı sağ marjinal grup
neonazism
n.
382
Politics
nazizm'den ilham alan ve ilkelerini benimseyen aşırı sağ marjinal grup
neo-nazism
n.
383
Politics
merkez sağ görüşlü afrikalılardan oluşan bir güney afrika siyasi partisi
new national party
n.
384
Politics
sağ
the right
n.
385
Politics
sağ parti
the right
n.
386
Politics
aşırı sağ ve aşırı sol tarafından önerilen yolların ortasını bulan ekonomik ve politik gelişme
third way
n.
387
Politics
(ingiltere'de) avam kamarasında konuşmacının sağ tarafında kalan ön sıra
treasury bench
n.
388
Politics
aşırı sağ
extreme right
n.
389
Politics
aşırı sağ
radical right
n.
390
Politics
aşırı sağ
and ultra-right
n.
391
Politics
aşırı sağ
hard right
n.
392
Politics
aşırı sağ
ultra-right
n.
393
Politics
aşırı sağ
far right
n.
394
Politics
aşırı sağ parti
far-right party
n.
395
Politics
hristiyan sağ
christian right
n.
396
Politics
köktenci sağ partiler
radical right parties
n.
397
Politics
merkez sağ
center-right
n.
398
Politics
merkez sağ
center right
n.
399
Politics
ne sol ne de sağ bir partiyi destekleme
middle-of-the-road
n.
400
Politics
ne sol ne de sağ bir partiyi destekleme
ninisme
n.
401
Politics
sağ görüş
right wing
n.
402
Politics
sağ görüşlüler
rigth wing
n.
403
Politics
sağ siyaset
right-wing politics
n.
404
Politics
sağ siyaset
political right
n.
405
Politics
sağ görüşlü
right-winger
n.
406
Politics
sağ ve sol
left and right
n.
407
Politics
sağ kanat
right-wing
n.
408
Politics
sağ olarak kurtulanlar
those saved alive
n.
409
Politics
sağ görüşlü
rightist
n.
410
Politics
sağ ve sol
right and left
n.
411
Politics
sağ kanat
right wing
n.
412
Politics
sağ
the right
n.
413
Politics
sol/sağ ideolojiler yelpazesi
left/right spectrum of ideologies
n.
414
Politics
yeni sağ
new right
n.
415
Politics
alternatif sağ
alternative right
n.
416
Politics
alternatif sağ
alt-right (alternative right)
n.
417
Politics
merkez sağ
right center
n.
418
Politics
parlamentoda merkezci olup siyasi sorunlarda sağ görüşe sempati duyan üyeler
right center
n.
419
Politics
sağ ideoloji
rightism
n.
420
Politics
sağ siyasetin ilkelerini destekleme
rightism
n.
421
Politics
sağ siyaseti destekleyen kimse
righty
n.
422
Politics
sağ siyasetin üyesi
righty
n.
423
Politics
yerel siyasi yöneticinin sağ kolu
heeler [us]
n.
424
Politics
sağ kol
hitman
n.
425
Politics
yeni sağ politikalarını destekleyen iş insanlarının oluşturduğu organizasyon
round table [new zealand]
n.
426
Politics
(britanya'da) kökenini 1830'larda ortaya çıkan toriler'den alan sağ görüşlü ana parti
conservative party
n.
427
Politics
faşist sağ parti üyesi
post-fascist
n.
428
Politics
faşist sağ parti destekçisi
post-fascist
n.
429
Politics
otoriter sağ
authright (authoritarian right)
n.
430
Politics
özgürlükçü sağ
libright (libertarian right)
n.
431
Politics
liberteryen sağ
libright (libertarian right)
n.
432
Politics
sağ liberal
right liberal
n.
433
Politics
sağ liberal
libright
n.
434
Politics
c. h. douglas'ın sosyoekonomik teorilerini temel alan popülist sağ doktrin
social credit
n.
435
Politics
sağ görüşün ağırlıkta olduğu bölgeler
sunbelt
n.
436
Politics
sağ eğilimli
right-leaning
adj.
437
Politics
sağ eğilimli
bien-pensant
adj.
438
Politics
sağ görüşlü
bien pensant
adj.
439
Politics
sağ eğilimli
bien pensant
adj.
440
Politics
sağ görüşlü
bien-pensant
adj.
441
Politics
aşırı sağ düşünceye ait
ultra-rightist
adj.
442
Politics
sağ siyasetle ilgili
right
adj.
443
Politics
sağ siyasete ait
right
adj.
444
Politics
sağ görüşe ait
right
adj.
445
Politics
sağ görüşle ilgili
right
adj.
446
Politics
sağ görüşe ait
right-wing
adj.
447
Politics
sağ görüşten olan
right-wing
adj.
448
Politics
sağ görüşle ilgili
right-wing
adj.
449
Politics
sağ görüşe yakınsayan
rightish
adj.
450
Politics
sağ siyasete ait
rightist
adj.
451
Politics
sağ siyasetle ilgili
rightist
adj.
452
Politics
sağ siyasete meyilli
rightist
adj.
453
Politics
sağ siyaset ilkelerine ait
rightist
adj.
454
Politics
sağ siyaset ilkeleriyle ilgili
rightist
adj.
455
Politics
sağ siyaset ilkelerine meyilli
rightist
adj.
456
Politics
(avrupa'da) faşist sağ partilere ait
post-fascist
adj.
457
Politics
(avrupa'da) faşist sağ partiler ile ilgili
post-fascist
adj.
Technical
458
Technical
bir kitabın sağ tarafta olan sayfaları
recto
n.
459
Technical
fleming sağ el kuralı
fleming's right-hand rule
n.
460
Technical
sağ kilit
right-hand lock
n.
461
Technical
sağ’-sol dişli vida
right-and-left screw
n.
462
Technical
sağ kapı
right-hand door
n.
463
Technical
sağ
right wing
n.
464
Technical
sağ vida dişi
right-hand thread
n.
465
Technical
sağ sol anahtar
toggle switches
n.
466
Technical
sağ yönlü kaynak
right welding
n.
467
Technical
sağ diş cıvata
straight union
n.
468
Technical
sağ el vida kuralı
right-hand screw rule
n.
469
Technical
sağ boşluğu
right margin
n.
470
Technical
sağ / sol anahtar
toggle switches
n.
471
Technical
sağ kapı kilidi
right-hand lock
n.
472
Technical
sağ taraf
right hand slide
n.
473
Technical
sağ taraf
right hand side
n.
474
Technical
sağ kanat
right wing
n.
475
Technical
sağ karakter uzatma
char right extend
n.
476
Technical
sağ yan
starboard
n.
477
Technical
sağ dişli vida
right-hand screw
n.
478
Technical
uçağın sağ tarafı
starboard side
n.
479
Technical
ekvatorun nesneyle aynı anda sağ kürenin ufkunun altına inen derecesi
right descension
n.
480
Technical
ekvatorun nesneyle aynı anda sağ kürenin ufkunun altına inen yayı
right descension
n.
481
Technical
(sonsuz elek kağıt makinesinde) ıslak parti bölümünü sağ-sol yönünde sallayan mekanizma
shake
n.
482
Technical
sağ elini kullanan
right-handed
adj.
483
Technical
sağ sarmal olan
right-handed
adj.
484
Technical
sağ yönelimli
positive
adj.
Computer
485
Computer
alt sağ
bottom right
n.
486
Computer
çok geniş sağ kenarlık
xl right border
n.
487
Computer
geri sağ
back right
n.
488
Computer
menü sağ
menu right
n.
489
Computer
sağ kenarlar
rights
n.
490
Computer
sağ kısım
right section
n.
491
Computer
sağ köşeli ayraç
right bracket
n.
492
Computer
sağ yuva
right slot
n.
493
Computer
sağ sütun
right column
n.
494
Computer
sağ gecikme
rightdelay
n.
495
Computer
sağ yukarı basamak
strips right-up
n.
496
Computer
sağ sayfa
right page
n.
497
Computer
sağ marj
right margin
n.
498
Computer
sağ metin
right text
n.
499
Computer
sağ ayraç
closing parenthesis
n.
500
Computer
sağ win
right win
n.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of sağ-
×
Term Options
Correct / Suggest
French English Dictionary
Spanish English Dictionary
German English Dictionary
English Synonyms Dictionary
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy