Turco - Inglés
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Francés - Inglés
Español - Inglés
Inglés Sinónimo
Sinónimo
Sobre nosotros
Herramientas
Recursos
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
Apagar las luces
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Sinónimo
Herramientas
Sobre nosotros
Recursos
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
EN-TR
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Español - Inglés
Francés - Inglés
Inglés Sinónimo
Turco - Inglés
Francés - Inglés
Alemán - Inglés
Historia
çekerek
Significados de
"çekerek"
en diccionario inglés turco : 3 resultado(s)
Categoría
Turco
Inglés
General
1
General
çekerek
enduringly
adv.
2
General
çekerek
tuggingly
adv.
3
General
çekerek
span
adv.
Significados de
"çekerek"
con otros términos en diccionario inglés turco: 220 resultado(s)
Categoría
Turco
Inglés
General
1
General
cezasını çekerek ödeme
expiating
n.
2
General
işkence çekerek ölen kimse
martyr
n.
3
General
cezasını çekerek ödeyen
expiator
n.
4
General
suya dizlerden birini karına doğru çekerek atlama
can opener
n.
5
General
kura çekerek belirlenen pay
cavel
n.
6
General
dili damağa bastırıp çekerek yapılan şaklatma sesi
tsk
n.
7
General
dizleri sırayla yukarıya çekerek yapılan gürültülü bir dans
knees-up
n.
8
General
bayrak çekerek iletilen mesaj
hoist
n.
9
General
eskiden tatar yayını çekerek esnetmek için kullanılan düzenek
mouline
n.
10
General
birinin külotunu sıkıca yukarı çekerek yapılan şaka
grundy
n.
11
General
dedektif olarak seçilen kişinin sözde cinayetin işlendiği odadaki oyuncuları tek tek sorguya çekerek katili bulmaya çalıştığı bir salon oyunu
murder
n.
12
General
yağ çekerek konuşma
oil
n.
13
General
sınır çekerek ayırma
distermination [obsolete]
n.
14
General
dudaklarla içe çekerek emme
draw
n.
15
General
(çöp çekerek) rastgele karar verme
drawing lots
n.
16
General
kürek çekerek harcanan zaman
paddle
n.
17
General
çekerek keçeleşme
felting
n.
18
General
çancının kilise çanının ipini çekerek yaptığı sesli vuruş
sally
n.
19
General
dizleri yukarı çekerek gerçekleştirilen bir dans hareketi
prance
n.
20
General
kürek çekerek atılan tur
pull
n.
21
General
tek ayağı geri çekerek yapılan selamlama
scrape
n.
22
General
tek ayağı geri çekerek yapılan selamlama
scraping
n.
23
General
burnunu çekerek ağlayan kimse
snuffler
n.
24
General
burnunu çekerek ağlama
snuffling
n.
25
General
fıçının tapasını çekerek içindeki sıvıyı akıtmak
tap
v.
26
General
her yerde bir nutuk çekerek dolaşmak (oy toplamak/destek sağlamak için)
stump
v.
27
General
palamarı çekerek hareket etmek
warp
v.
28
General
birini kendine doğru çekerek yere yıkmak
pull someone over
v.
29
General
sarılıp bedenini yukarı çekerek tırmanmak
shin up
v.
30
General
adaleyi fazla çekerek incitmek
wrench
v.
31
General
bir şeyi çekerek yaklaştırmak
pull something over
v.
32
General
bir şeyi çekerek parçalara ayırmak
pull something apart
v.
33
General
adaleyi fazla çekerek incitmek
pull a muscle
v.
34
General
bir şeyi çekerek aralamak
pull something apart
v.
35
General
burnunu çekerek ağlamak
snivel
v.
36
General
bir şeyi çekerek kapamak
pull something to
v.
37
General
birini kendine doğru çekerek yere düşürmek
pull someone over
v.
38
General
bir şeyi kendine doğru çekerek devirmek
pull something over
v.
39
General
suda oltayı çekerek balık tutmak
troll
v.
40
General
bir yere bağlanmış palaman çekerek yürütmek
warp
v.
41
General
(taşıtı) çekerek götürmek
tow away
v.
42
General
kura çekerek tahsis etmek
cavel
v.
43
General
kura çekerek bölüşmek
cavel
v.
44
General
dizginlerini çekerek atı yönlendirmek
neck-rein
v.
45
General
tekerleğe bağlayıp çekerek idam etmek
break upon a wheel
v.
46
General
tekerleğe bağlayıp çekerek işkence etmek
break upon a wheel
v.
47
General
dili damağa bastırıp çekerek şaklatmak
tut-tut
v.
48
General
çizgi çekerek geçersiz kılmak
undo
v.
49
General
çekerek açmak
undraw
v.
50
General
çekerek açılmak
undraw
v.
51
General
fermuarı çekerek kapatmak (bir şeyi)
zip
v.
52
General
nutuk çekerek bıktırmak
belecture
v.
53
General
(yayı) ip üzerine çekerek germek
bend
v.
54
General
yağ çekerek kandırmak
blarney
v.
55
General
yağ çekerek etkilemek
whilly [scotland]
v.
56
General
yağ çekerek etkilemek
whillywha [scotland]
v.
57
General
yağ çekerek etkilemek
whillywhaw [scotland]
v.
58
General
(kart) aynı anda üstten ve alttan bir kart çekerek karıştırmak
milk
v.
59
General
(bir şeyi) tutup çekerek bir başkasından almak
wrestle
v.
60
General
(yağmacı) çekerek taşımak
harry [dialect] [uk]
v.
61
General
kürek çekerek geçmek
oar
v.
62
General
kürek çekerek ilerlemek
oar
v.
63
General
sınır çekerek ayırmak
disterminate [obsolete]
v.
64
General
acı çekerek zaman geçirmek
drag
v.
65
General
çekerek çıkarmak
drag
v.
66
General
çekerek sürümek
draggle
v.
67
General
çekerek azaltmak
draught
v.
68
General
çekerek bitirmek
draught
v.
69
General
(yelken, asma köprü) çekerek hareket ettirmek
draw
v.
70
General
kürek çekerek taşırmak
paddle
v.
71
General
kürek çekerek kanoda götürmek
paddle
v.
72
General
nah çekerek hakaret etmek
fig [obsolete]
v.
73
General
(halatı) çekerek toplamak
gather
v.
74
General
kürek çekerek götürmek
scull
v.
75
General
kürek çekerek taşımak
scull
v.
76
General
kürek çekerek götürmek
skull
v.
77
General
kürek çekerek taşımak
skull
v.
78
General
çekerek götürmek
snake
v.
79
General
burnunu çekerek ağlamak
sniffle
v.
80
General
burnunu çekerek ağlamak
snuffle
v.
81
General
çekerek götürmek
sowl
v.
82
General
(atı) ön bacaklarını çekerek esnetmek
stretch
v.
83
General
iple çekerek frenlemede kullanılan
snub
adj.
84
General
iç çekerek
sighingly
adv.
85
General
sindirim zorluğu çekerek
dyspeptically
adv.
86
General
acı çekerek
achingly
adv.
87
General
dikkat çekerek
arrestingly
adv.
88
General
içine çekerek
inhalingly
adv.
89
General
acı çekerek
suffering
adv.
90
General
birden çekerek
twitchingly
adv.
91
General
tüm ilgiyi çekerek
absorbingly
adv.
92
General
burnunu çekerek
sniffly
adv.
93
General
cefasını çekerek
long-sufferingly
adv.
94
General
dikkati başka yöne çekerek
distractingly
adv.
95
General
dikkati başka yöne çekerek
distractedly
adv.
96
General
acı çekerek
rackingly
adv.
97
General
nefes darlığı çekerek
agasp
adv.
98
General
her şeyden elini eteğini çekerek
reclusely [rare]
adv.
99
General
acı çekerek
lamentingly
adv.
100
General
dikkat çekerek
notoriously [obsolete]
adv.
101
General
vicdan azabı çekerek
remorsefully
adv.
102
General
ıstırap çekerek
torturedly
adv.
103
General
yağ çekerek
unctuously
adv.
104
General
kendine çekerek
attractingly
adv.
105
General
dikkatleri üzerine çekerek
loudly
adv.
106
General
dikkat çekerek
rivetingly
adv.
107
General
ancak büyük güçlükler çekerek
ill
adv.
108
General
yağ çekerek
oleaginously
adv.
109
General
dikkat çekerek
peacocky [obsolete]
adv.
110
General
yağ çekerek
flatteringly
adv.
111
General
yağ çekerek
flatterously [obsolete]
adv.
112
General
dikkat çekerek
prankingly
adv.
113
General
dikkat çekerek
sightly
adv.
114
General
sürekli burnunu çekerek
snuffily
adv.
115
General
dikkat çekerek
staringly
adv.
116
General
sert bir hat çekerek
starkly
adv.
117
General
açlık çekerek
starvedly
adv.
Phrasals
118
Phrasals
burnuna çekerek söndürmek
snuff out
v.
119
Phrasals
(birini/bir şeyi/bir hayvanı) bir yerinden tutarak/çekerek idare etmek
lead by
v.
120
Phrasals
(birini/bir şeyi/bir hayvanı) bir yerinden tutarak/çekerek yönlendirmek
lead by
v.
121
Phrasals
bir yerinden tutarak/çekerek (birine/bir şeye/bir hayvana) yol göstermek
lead by
v.
122
Phrasals
(birini) bir yerinden tutarak/çekerek yönlendirmek
lead someone by something
v.
123
Phrasals
(birini) bir yerinden tutarak/çekerek götürmek
lead someone by something
v.
124
Phrasals
bir yerinden tutarak/çekerek (birine) yol göstermek
lead someone by something
v.
125
Phrasals
bir şeyi çekerek kapamak
pull something together
v.
126
Phrasals
bir aracı çekerek götürmek
tow something away
v.
127
Phrasals
çekerek taşımak
drag off
v.
128
Phrasals
kürek çekerek geçip gitmek
row over
v.
129
Phrasals
(çekerek) (birini) bir delikten/aralıktan geçirmek
pull someone through something
v.
130
Phrasals
fermuarı çekerek giysinin önünü kapatmak
zip something up
v.
131
Phrasals
bir zamanı bir şeyin/birinin hasretini çekerek geçirmek
moon away
v.
132
Phrasals
(birini/bir şeyi) çekerek uzaklaştırmak/çıkarmak
drag (someone or something) away
v.
133
Phrasals
bir şeyi (bir şeyden) çekerek uzaklaştırmak
drag something away (from something)
v.
134
Phrasals
bir şeyi (bir şeyden) çekerek uzaklaştırmak
drag something away
v.
135
Phrasals
çekerek içeri getirmek/taşımak
drag in
v.
136
Phrasals
(bir şeyden) yırtarak/çekerek ayırmak
tear off of (something)
v.
137
Phrasals
telgraf çekerek (bir şey) istemek
wire for (something)
v.
138
Phrasals
çekerek açmak
pull apart
v.
Colloquial
139
Colloquial
kura çekerek karar vermek
cast lots
v.
140
Colloquial
kura çekerek karar vermek
draw lots
v.
141
Colloquial
kokain çekerek kafayı bulmak
geek
v.
142
Colloquial
öyle mi diyorsun (bir kadının söylediği bir lafı cinsel bir yöne çekerek şaka yapmak)
that's what she said
expr.
Idioms
143
Idioms
yağ çekerek yakınlaşmaya çalışmak
brown-nose
v.
144
Idioms
yağ çekerek yakınlaşmaya çalışmak
butter up to
v.
145
Idioms
(birini/bir şeyi) çekerek (bir şeyden) uzaklaştırmak/çıkarmak
drag (someone or something) away from (something)
v.
146
Idioms
acı çekerek ölmek
die like a dog [ old-fashioned]
v.
147
Idioms
(birinin) iç çamaşırını hızla çekerek poposunun arasına sokmak
give (one) a wedgie
v.
148
Idioms
içini çekerek ağlamamak için (kendini) sıkmak/tutmak
gulp back (one's) sobs
v.
149
Idioms
tespih çekerek dua etmek
say one's beads
v.
150
Idioms
dövüş sanatlarında bedenini gelen yumruktan geri çekerek yumruğun etkisini azaltmak
ride with the punches
v.
151
Idioms
kura çekerek karar vermek
cast/draw lots
v.
152
Idioms
(birini seçmeye/bir şey yapmaya) kura çekerek karar vermek
cast/draw lots (for something/to do something)
v.
Trade/Economic
153
Trade/Economic
geri çekerek yatırım yapma
divestment
n.
154
Trade/Economic
yüksek tarifeleri aşağı çekerek yerli üreticileri yabancı rakipler karşısında rekabete zorlama
educational tariff
n.
155
Trade/Economic
kura çekerek karar vermek
decide by lot
v.
Law
156
Law
kura çekerek verilen düşük faizli konut kredisi
ballot [new zealand]
n.
Politics
157
Politics
oy verenlerin (parti yanlılarının) gözü kapalı desteklerini çekerek partiyi zayıflatmaları
dealignment
n.
Technical
158
Technical
çekerek kopan
break pull
n.
159
Technical
çekerek kopartma mandrelli perçin
rivet with break pull mandrel
n.
160
Technical
çekerek kopan mandrelli kör perçin
blind rivet with break pull mandrel
n.
161
Technical
itip çekerek çift yönlü hareket ileten kablo
push pull cable
n.
162
Technical
lif ağları, elyafları veya fitillerini çekerek veya incelterek eğirme
draft
n.
163
Technical
(plastik filamentleri) kalıptan çekerek şekillendirmek
draw
v.
Textile
164
Textile
kumaştaki liflerin teri cilt yüzeyinden çekerek kumaş yüzeyine iterek nemi buharlaştırma süreci
wicking
n.
165
Textile
(yün yumağı) çekerek hafifçe bükmek
slub
v.
Automotive
166
Automotive
çekerek çalıştırma
tow start
n.
167
Automotive
gazdan ayağı çekerek kaydırma
trailing-throttle oversteer
n.
168
Automotive
arabayı başka bir araba ile çekerek motoru çalıştırmak
tow-start
v.
169
Automotive
çekerek götürmek
flat tow
v.
Railway
170
Railway
yolcuların çekerek acil durum anında treni durdurabilmesi için bulunan ip veya zincir
communication cord [uk]
n.
Marine
171
Marine
gelgit sırasında bir yere bağlanmış tekneleri çekerek yürüten ingiliz işçi
tidewaiter
n.
172
Marine
çekerek ilerleme
pull and glide
n.
173
Marine
kürek çekerek
sculling
n.
174
Marine
sualtında çevredeki kayaları veya çıkıntıları tutup çekerek ilerleme tekniği
pull and glide
n.
175
Marine
ıskota yakasını bumba veya seren boyunca çekerek yelkenin ucunu sıkıştırmada kullanılan halat
outhauler
n.
176
Marine
iskota halatını çekerek (sereni) aşağıya doğru zorlamak
clew down
v.
177
Marine
yelkenler fora değilken palamarı çekerek hareket etmek
heave a ship ahead
v.
178
Marine
(tekne veya sal) kürek çekerek götürmek
pole
v.
179
Marine
(yelkeni) kıça en yakın tarafa çekerek yelkenliyi döndürmek üzere ayarlamak
flatten
v.
180
Marine
kürek çekerek ilerletmek
pull
v.
181
Marine
kollarla kürek çekerek suda gitmek
scull
v.
182
Marine
kollarla kürek çekerek suda gitmek
skull
v.
Mining
183
Mining
madencilerin aralarında kura çekerek verimli kömür bölgelerini bölüşmesi
cavel
n.
Medical
184
Medical
hücrelerden dna çekerek genomik değişikliği saptayan teknik
southern blot hybridization
n.
Math
185
Math
üslü denklemi oluşturan değişkeni denklemin sol tarafına çekerek denklemi tersine çevirmek
revert a series
v.
186
Math
üzerinden bir çizgi çekerek çıkarmak
cancel
v.
Biochemistry
187
Biochemistry
nem çekerek sıvılaşan
deliquescent
adj.
Agriculture
188
Agriculture
kökleri dikey olarak çekerek bitki kökü söken alet
tripod puller
n.
Fishery
189
Fishery
olta sineğinin akıntı yönünde sürüklenmemesi için olta ipini yukarı çekerek olta kamışı ile olta sineği arasındaki gevşekliği gidermek
mend
v.
190
Fishery
(oltaya takılan balığı) ipi çekerek yormak
play
v.
Education
191
Education
geniş bir kentsel bölgeden öğrenci çekerek yenilikçi ve uzmanlaşmaya dayalı eğitim veren parasız okul
magnet school
n.
Linguistics
192
Linguistics
dili çekerek telaffuz etmek
retract
v.
Religious
193
Religious
tespih çekerek edilen dualar ve yapılan ibadetler
beads
n.
194
Religious
(katolik) cennete gitmeden önce günahkar ruhların günahları için acı çekerek arındıkları yer
purgatorial
adj.
Military
195
Military
bayrak toparının ipini çekerek bayrağı açmak
break out a flag
v.
196
Military
(alanı) hava fotoğrafları çekerek haritalamak
dice
v.
197
Military
(tabanca) tetiği çekerek boşaltmak
snap
v.
Sport
198
Sport
kürek çekerek geçip gitme
row-over
n.
199
Sport
kürek çekerek ilerlemek
row
v.
200
Sport
vurma anında sopayı geri çekerek ve atıcıya doğru dönmeden yavaşça vurmak
drag
v.
Football
201
Football
yere düşen top zemine ulaşır ulaşmaz şut çekerek gol atmak
drop
v.
Chess
202
Chess
genellikle pat etmek veya sürekli şah çekerek rakibi beraberliğe zorlamak için feda edilen taş
desperado
n.
Card
203
Card
sırası gelen her oyuncunun ortadaki dağıtılmamış kartlardan veya bir önceki oyuncunun attıklarından bir kart çekerek aynı takımdan üç veya daha fazla kart toplayıp tüm kartlarını masaya açan ilk oyuncu olmaya çalıştığı bir oyun
rum
n.
204
Card
(pokerde) rest çekerek
all in
adv.
Music
205
Music
çancının kilise çanının ipini çekerek yaptığı sesli vuruş
handstroke
n.
206
Music
yayı iki telin üzerinden çekerek aynı anda (iki nota) çalmak
double-stop
v.
207
Music
(gitar, saz) telleri pena ile çekerek çalmak
flatpick
v.
208
Music
parmaklarla çekerek yapılan
pizzicato
adj.
209
Music
parmaklarla çekerek
pizzicato
adv.
210
Music
yayı geniş çekerek
sciolto
adv.
Archaic
211
Archaic
hareket eden tekneden su boyunca çizgi çekerek balık tutmak
trail
v.
Slang
212
Slang
burundan çekerek kullanılan uyuşturuculara olan bağımlılık
nose habit
n.
213
Slang
eroin veya kokain gibi burundan çekerek kullanılan uyuşturuculara olan bağımlılık
nose habit
n.
214
Slang
birinin iç çamaşırını arkadan hızla çekerek kafasına dolayarak yapılan eşek şakası
atomic wedgie
n.
215
Slang
şaka olarak birinin iç çamaşırını arkadan hızla çekerek kafasına dolama
atomic wedgie
n.
216
Slang
(birinin) iç çamaşırını hızla çekerek poposunun arasına sokmak
give (one) a melvin
v.
217
Slang
(birinin) iç çamaşırını/pantolonunu hızla çekerek poposunun arasına sokmak
give someone a melvin
v.
218
Slang
(birine) sakso çekerek boşaltmak
suck (one) dry
v.
219
Slang
öyle mi diyorsun (bir kadının söylediği bir lafı cinsel bir yöne çekerek şaka yapmak)
twss (that's what she said)
expr.
British Slang
220
British Slang
kişinin dumanı çekerek diğerinin ağzına üflediği sigara içme biçimi
shotgun
n.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of çekerek
×
Term Options
Corregir / Sugerir
Francés Inglés Diccionario
Español Inglés Diccionario
Alemán Inglés Diccionario
Inglés Sinónimo Diccionario
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy