impression - Turco Inglés Diccionario
Historia

impression

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Significados de "impression" en diccionario turco inglés : 58 resultado(s)

Inglés Turco
Common Usage
impression n. izlenim
impression n. etki
impression n. gösterim
General
impression n. basma
impression n. basım
impression n. nüsha
impression n. kanı
impression n. fikir
impression n. tesir
impression n. bası
impression n. iz
impression n. zan
impression n. hassas
impression n. taklit
impression n. baskı
impression n. tabetme
impression n. intiba
impression n. belirti
impression n. bakı
impression n. damga
impression n. etki
impression n. izlenim
impression n. yargı
impression n. posta pulu
impression n. etkileyici görüntü
impression n. iz bırakan görsel
impression n. etkileyici resim
impression n. mühür
impression n. kırmızı mühür
impression n. damga basılan madde
impression n. dikkat çekici koreografi
impression n. göçme
impression n. göçüşme
impression n. içine girme
impression n. çarpışarak içine girme
impression n. girinti
impression n. dış görünüm
impression n. harici görünüm
impression n. kabataslak çizim
Law
impression n. intiba
Advertising
impression n. görüntülenme
impression n. reklamın kullanıcılar tarafından görüntülenmesi
Technical
impression n. etki
impression n. izlenim
impression n. iz
impression n. yabancı madde girmesi (cam)
impression n. izli kalıp
Dyeing
impression n. dekoratif boya tabakası
impression n. koruyucu boya tabakası
Medical
impression n. impresyon
Psychology
impression n. intiba
Dentistry
impression n. (diş veya çenedeki yapılara ait) plastik negatif kalıp
impression n. dental impresyon
Art
impression n. öne çıkan sanatsal imitasyon
impression n. (karikatürde) ünlü birinin taklit edilmesi
Archaic
impression n. saldırı
impression n. suçlama
impression n. itham

Significados de "impression" con otros términos en diccionario inglés turco: 174 resultado(s)

Inglés Turco
General
a lasting impression n. derin bir iz
strong impression n. derin etki
first impression n. ilk izlenim
sense impression n. hassasiyet
wrong impression n. yanlış izlenim
a lasting impression n. büyük bir etki
positive impression n. müspet intiba
the impression gained n. alınan izlenim
the impression received n. alınan izlenim
false impression n. yanlış izlenim
a false impression n. yanlış bir izlenim
overall impression n. genel izlenim
general impression n. genel izlenim
favorable impression n. olumlu izlenim
final impression n. son izlenim
initial impression n. ilk intiba
first impression n. ilk intiba
unique impression n. benzersiz izlenim/etki
impression [obsolete] n. atmosfer koşulu
impression [obsolete] n. atmosferik koşul
impression [obsolete] n. atmosferik olay
meter impression n. posta pulu
postage impression n. posta pulu
impression of someone n. birisinin taklidi
doing someone's impression n. birinin taklidini yapma
make an impression v. izlenim bırakmak
make an impression v. adından övgüyle söz ettirmek
give the impression that v. hissini vermek
make an indelible impression v. adından söz ettirmek
make an impression on v. izlenim bırakmak
leave an indelible impression v. derin etki bırakmak
leave a wrong impression v. yanlış izlenim bırakmak
make an impression v. yer etmek
leave an impression v. etki bırakmak
make an impression v. intiba bırakmak
make a good impression on someone v. iyi bir izlenim bırakmak
make a bad impression on someone v. kötü bir izlenim bırakmak
leave a bad impression v. kötü izlenim bırakmak
leave a lasting impression v. kalıcı etki bırakmak
get the impression v. izlenimine kapılmak
have the impression v. izlenimine kapılmak
have the impression v. izlenim edinmek
get the impression v. izlenim edinmek
give the impression of v. izlenimini vermek
gain an impression v. izlenim edinmek
catch the impression v. izlenim edinmek
be under the impression v. izlenimine kapılmak
take the impression v. izlenim edinmek
do an impression of somebody v. taklit etmek
give the impression v. kanısını uyandırmak
get the mistaken impression (that) v. zehabına kapılmak
give the impression v. izlenim vermek
give the impression of v. izlenimi vermek
leave the impression of v. izlenimi vermek
create an impression v. izlenim uyandırmak
leave a negative impression v. olumsuz izlenim bırakmak
leave a negative impression v. olumsuz izlenim uyandırmak
leave someone with impression v. izlenim uyandırmak
create a negative impression v. olumsuz izlenim uyandırmak
provide (someone with) impression v. izlenim uyandırmak
make an impression v. profil çizmek
give an impression v. izlenim yaratmak
leave an impression v. izlenim yaratmak
make a strong impression on v. göz doldurmak
make an indelible impression on v. göz doldurmak
make a good impression v. iyi izlenim uyandırmak
make a good impression v. beğenilecek şekilde davranmak
make a good impression v. iyi izlenim vermek
have a negative impression on v. kötü algılanmak
give a bad impression v. kötü algılanmak
make an overwhelming impression v. büyük yankı bulmak
create a tremendous impression v. büyük ses getirmek
create a tremendous impression v. büyük yankı bulmak
make an overwhelming impression v. büyük ses getirmek
leave a good impression with someone v. birinde iyi bir izlenim bırakmak
give the impression of v. izlenimi uyandırmak
leave a negative impression v. olumsuz bir izlenim bırakmak
give an impression that it is an act of terror/terrorism v. terör süsü vermek
leave a positive impression v. pozitif etki bırakmak
leave a positive impression v. olumlu etki bırakmak
get the impression v. hissine kapılmak
form an impression v. izlenim edinmek/oluşturmak
carry away an impression v. aklında bir izlenim kalmak
do the impression of someone v. birisinin taklidini yapmak
do someone's impression v. birisinin taklidini yapmak
do one's impression v. birisinin taklidini yapmak
do one's impression v. taklidini yapmak
Phrases
I was under the impression expr. bana öyle geliyordu ki
I am under the impression that expr. bana öyle geliyor ki
I was under the impression that expr. bana öyle geliyordu ki
I was under the impression that expr. öyle zannediyordum ki
I was under the impression expr. zannediyordum ki
Colloquial
make an impression v. izlenim yaratmak
make an impression v. intiba uyandırmak
make an impression v. intiba yaratmak
create a false impression v. ters izlenim yaratmak
create a false impression v. yanlış izlenim vermek
create a false impression v. yanlış intiba uyandırmak
create a false impression v. yanlış izlenim uyandırmak
create a false impression v. yanlış izlenim yaratmak
from a first impression expr. ilk bakışta
from a first impression expr. ilk izlenime göre
Idioms
leave an impression on someone v. birinin üzerinde bir etki/iz bırakmak
make an impression on someone v. birinin üzerinde (iyi/kötü) bir izlenim bırakmak
leave an impression on someone v. birinin üzerinde (iyi/kötü) bir izlenim bırakmak
make an impression on someone v. birinin üzerinde bir etki/iz bırakmak
leave someone with an impression v. birinin üzerinde (iyi/kötü) bir izlenim bırakmak
leave someone with an impression v. birinin üzerinde bir etki/iz bırakmak
be under the impression that v. öyle sanmak
be under the impression that v. öyle olduğuna inanmak
be under the impression that v. öyle olduğunu düşünmek
be under the impression that... v. … sanmak
be under the impression that... v. … olduğuna inanmak
be under the impression that... v. … olduğunu düşünmek
under the impression expr. izleniminde
under the impression expr. inancında
under the impression expr. varsayımında
Speaking
the impression i got n. edindiğim intiba
where did you get that impression? expr. bu izlenime nereden kapıldın?
the impression I got expr. edindiğim izlenim
do you want to see my impression of an elephant? expr. fil taklidimi görmek ister misin?
as a first impression expr. ilk izlenim olarak
you must've made quite an impression expr. onları bayağı etkilemiş olmalısın
if I gave you that impression I'm so sorry expr. sana böyle hissettirdiysem çok özür dilerim
if I gave you that impression I'm so sorry expr. sana bu izlenimi verdiysem çok özür dilerim
Law
a case of first impression n. daha önceden bir emsali bulunmayan durum/dava
case of first impression n. emsal kararı içermeyen dava
case of first impression n. emsalsiz dava
case of first impression n. yeni özellik arz eden dava
Politics
impression of a seal n. mühür baskısı
Advertising
bonus impression n. ek gösterim
pay-per-impression (ppi) n. gösterim başı ödeme
ad impression n. reklam gösterimi
bonus impression n. ücretsiz gösterim
Technical
impression replica n. bastırma maske
ball or pin impression method n. bilya veya iğneyle basma yöntemi
ball or pin impression method n. bilye veya pimle bastırma metodu
multiple- impression forging dies n. çok etkili dövme kalıpları
double impression method n. çifte iz yöntemi
irreversible hydrocolloid impression material systems n. geri dönüşümsüz hidrokolloid baskı malzeme sistemleri
impression die forging n. izli kalıpta dövme
roller impression n. merdane yarası
fingerprint impression n. parmak izi basma
faint impression n. zayıf dekor
impression-die forging n. (kapalı kalıpla) hassas dövme
Computer
page impression n. sayfa görüntülenmesi
unique impression n. farklı kullanıcılar tarafından görülme
make the right impression v. doğru gösterim yapmak
Telecom
cancellation impression n. iptal damgası
Mechanic
impression-die forging n. kapalı kalıpla hassas dövme
Textile
impression mark n. damga baskı
impression mark pressing n. damga baskı
Psychology
impression formation n. izlenim oluşumu
impression management n. izlenim yönetimi
impression management n. izlenim idaresi
make impression v. izlendirmek
Dentistry
agar impression material n. ağar ölçü maddesi
dental impression materials n. dental ölçü maddeleri
dental impression material n. diş ölçü malzemesi
dental impression technique n. diş ölçü tekniği
tooth impression n. diş kalıbı
elastic impression material n. elastik ölçü maddesi
elastomeric impression material n. elastomerik ölçü maddesi
functional impression n. fonksiyonel ölçü
impression material n. ölçü maddesi
Physiology
centrifugal impression n. merkezi sinir sisteminden kaslara gönderilen hareket ettirici etki
centripetal impression n. merkezi sinir sistemine gönderilen iletici etki
Tobacco
impression roller n. baskı rulosu
Military
first impression report n. ilk intiba raporu
bore impression n. namlu içi kalıbı
Printery
trial impression n. deneme baskısı
Paleontology
skin impression n. deri baskısı
skin impression n. deri izi
skin impression n. deri kalıntısı