sistem - Turco Inglés Diccionario
Historia

sistem



Significados de "sistem" en diccionario inglés turco : 26 resultado(s)

Turco Inglés
Common Usage
sistem system n.
General
sistem grid n.
sistem framework n.
sistem regime n.
sistem graticule n.
sistem the system n.
sistem cosmos n.
sistem gridiron n.
sistem regulation n.
sistem system n.
sistem practice n.
sistem method n.
sistem tract n.
sistem order n.
sistem organization n.
sistem organisation n.
sistem sys abrev.
sistem syst abrev.
Trade/Economic
sistem machinery n.
sistem system n.
Technical
sistem system n.
Telecom
sistem fabric n.
Automotive
sistem system n.
Medical
sistem tract n.
Math
sistem system n.
Linguistics
sistem system n.

Significados de "sistem" con otros términos en diccionario inglés turco: 500 resultado(s)

Turco Inglés
General
metrik sistem the metric system n.
sistem tasarımı system design n.
özuyarlanan sistem self adaptive system n.
gizli sistem dosyaları hidden system files n.
kritik sistem kıstasları critical system criteria n.
sistem operatörü computer operator n.
sistem uygulama mimarisi systems application n.
sistem çalışması system operation n.
sistem danışmanları system consultants n.
metrik sistem metric system n.
kıtlığın önceden tahminine yarayan sistem famine early warning system n.
ikta sistem feudalism in ottoman empire n.
miri sistem feudalism in ottoman empire n.
mobil iletişimler için global sistem global system for mobile communications n.
mesleki bilgi sistem ağı professional network n.
sistem düzeyi system level n.
kullanımı kolay sistem veya prosedür user friendly n.
sistem saati system clock n.
vasküler sistem water vascular system n.
sistem güvenlik mühendisliği system safety engineering n.
sistem teorisi system theory n.
ekonomik sistem economic system n.
kentsel alanlarda yolcuların yüksek hızla taşınmasına yönelik sistem veya taşıt rapid transit n.
iki partili sistem two party system n.
dağıtımlı sistem distributed system n.
sistem mühendisliği systems engineering n.
lineer sistem linear system n.
bütün sistem systemwide n.
büyük sistem main frame n.
sistem programı systems program n.
dini sistem dogma n.
primsiz sistem social security system without social contributions n.
primli sistem social security system with social contributions n.
özerk sistem autonomous system n.
sistem güvenliği system safety n.
konservatif sistem conservative system n.
otonom sistem autonomous system n.
sistem belgelendiricileri system certifiers n.
sistem hatası system error n.
üretken sistem reproductive system n.
sosyal sistem social system n.
enerji aktarımı yapan sistem transducer n.
matematiksel sistem mathematical system n.
sistem komutu system command n.
uyulan sistem road n.
katolik hırıstıyan inançları ile yoruba inançlarını birleştiren dini sistem santaria n.
uzman sistem expert system n.
sistem tanımlaması system identification n.
sistem analizi system analysis n.
sistem yazılımı systems software n.
atmosferik sistem atmospheric system n.
gömülü sistem embedded system n.
bölgelenmiş sistem zoned system n.
sistem derecesi order of the system n.
raylı sistem rail system n.
yasal sistem legal system n.
düzenleyici sistem regulatory system n.
sistem oyuncusu system player n.
otomatik sistem automatic system n.
kalite sistem yönetimi quality system management n.
sistem ve kontrol system and control n.
nedensel sistem causal system n.
ticari sistem commercial system n.
kısıtlı sistem limited system n.
sınırlı sistem limited system n.
sistem gözleme merkezi system monitoring centre n.
mevcut sistem existing sytem n.
sistem öğeleri system components n.
sistem öğeleri system elements n.
primsiz sistem beveridge-model n.
primli sistem bismarck-model n.
gömülü sistem built-in system n.
insan sistem bütünleşmesi man-system integration n.
depreme dayanıklı sistem earthquake-resisting system n.
eko-sistem ecosystem n.
hayat çevrimi sistem yönetim modeli life-cycle system management model n.
çok partili sistem multi-party system n.
servo sistem servo-system n.
eski sistem old-system n.
ondalık sistem decimal system n.
sistem verimi system efficiency n.
gerçeklenebilir sistem realizable system n.
ezberci sistem parrot fashion n.
mobil iletişimi için global sistem global system for mobile communication n.
sistem farkı system difference n.
sistem adamı the man of system n.
idari sistem administrative system n.
ayrı sistem separate system n.
tek tek kiliseleri bağımsız sayan sistem congregationalism n.
mevcut sistem existing system n.
mevcut sistem current system n.
çok yönlü sistem versatile system n.
16 nesnelik bir sistem telos n.
sürücülerin araçlarını park edip şehir merkezine otobüslerle gidip ve döndüğü bir sistem park-and-ride n.
sürücülerin araçlarını park edip şehir merkezine otobüslerle gidip ve döndüğü bir sistem incentive parking n.
din, dini sistem dispensation n.
kurulu sistem established system n.
randevulu sistem appointment system n.
uyumlaştırılmış sistem kodu harmonized system code n.
tüm tarafların anlamlı bir şekilde bir şeyler katılabileceği kapsayıcı, çok taraflı bir sistem panarchy n.
konuşan kişiyi ses tonundan ve konuşma biçiminden tanıyan sistem talker identification n.
konuşan kişiyi ses tonundan ve konuşma biçiminden tanıyan sistem speaker identification n.
acil durum sinyali gönderen cihaz/sistem call alarm n.
elektronik ve dijital sistem ve ürünlerin tümü technology n.
havaalanlarında yolcuların bagajlarını dağıtan döner sistem carrousel n.
yaygın sistem regimen n.
düzgün çalışmayan sistem nonsystem n.
iki kişinin birbirine yardım ettiği ya da birbirini koruduğu sistem the buddy system n.
yapısal sistem structural system n.
üçlülere dayalı sistem trialism n.
üçlülere dayalı sistem triadism n.
eklektik sistem electicism n.
(devre/sistem) kapanma make n.
kendisini oluşturan parçalarından birini büyük ölçekte gösteren sistem macrocosm n.
kuadrofonik sistem quadriphonic system n.
kuadrofonik sistem quadraphonic system n.
kuadrofonik sistem quadraphony n.
kuadrofonik sistem quadriphonics n.
yıkıcı etkileri olabilen süreç veya sistem meat grinder n.
kendisini oluşturan parçalarından birini büyük ölçekte gösteren sistem megacosm [obsolete] n.
iç içe geçmiş sistem mesh n.
sistem genişletme build-out n.
sistem genişletme projesi build-out n.
sistem genişletme buildout n.
sistem genişletme projesi buildout n.
on altılı sistem hexadecimal n.
(gezilere katılan gençler için) denetim altında uygun fiyatlı konaklama sunan sistem hostel n.
insanların çıkıp hızlıca geri girdiği sistem veya kuruluş revolving door n.
üst düzey sistem veya cihazlar içermeyen teknoloji low technology n.
(britanya'da) hayır kurumlarının vergi ödeyenlerin yaptıkları bağışlar için ödedikleri vergileri talep etmelerine imkan tanıyan bir sistem gift aid [uk] n.
(britanya'da) hayır kurumlarının vergi ödeyenlerin yaptıkları bağışlar için ödedikleri vergileri talep etmelerine imkan tanıyan bir sistem gift-aid [uk] n.
hukuki hizmetlerin çok sayıda avukatın çalıştığı bir hukuk bürosu tarafından sunulduğu sistem group practice n.
düzenli bir sistem oeconomy n.
farklı sistem veya sınıfa mensup olup biri ile benzer pozisyona sahip olan kimse opposite number n.
(siyasi sistem, din) yerleşik kurumlara güçlü bağlılık institutionalism n.
bir peniye posta taşıyan sistem penny post n.
belirli bir sistem, malzeme veya prosedürün verimliliğini temsil eden sayısal ifade figure of merit n.
yapısı veya işlevi canlı organizmaya benzeyen sistem organism n.
parçaların belirli bir sistem içeren düzeni schematism n.
bencillik ahlakına dayalı bir sistem selfism n.
sendika temsilcisinin o gün başvuran tersane işçisi grubundan bir kısmını seçerek işe aldığı sistem shape-up n.
solar termal sistem solar thermal system n.
güneş ışığını ısıya dönüştüren sistem solar thermal system n.
üst fıçıdaki genç şarabın alt fıçıdaki olgun şarap ile karıştırılması sonucu lezzet istikrarı sağlayan bir sistem solera n.
üst fıçıdaki genç şarabın alt fıçıdaki olgun şarap ile karıştırılması sonucu lezzet istikrarı sağlayan bir sistem solera system n.
detaylı bağlantılandırılmış sistem spider web n.
araç park yerlerini tayin eden sistem spotter n.
süper sistem supersystem n.
büyük ve karmaşık sistem supersystem n.
sayısal sistem system of numeration n.
nümeral sistem system of numeration n.
sistem yaratıcı systematiser [uk] n.
sistem yaratan kimse systematist n.
sistem yaratıcı systematizer n.
sistem bilimi systematology n.
tek raylı sistem monorail n.
sistem kurmak build a system v.
sistem kurmak set up a system v.
sistem geliştirmek create a system v.
sistem geliştirmek develop a system v.
sistem oluşturmak develop a system v.
sistem oluşturmak form a system v.
sistem oluşturmak set up a system v.
sistem oluşturmak create a system v.
sistem kullanmak use a system v.
sistem geliştirmek evolve a system v.
(devre/sistem) kapanmak make v.
metrik sistem kullanarak fiziksel miktarları ifade etmek metricate v.
(fikir veya sistem olarak) mümkün olduğunca geliştirmek push v.
sistem oluşturmak systematise [uk] v.
sistem yaratmak systematise [uk] v.
sistem oluşturmak systematize v.
sistem yaratmak systematize v.
(sistem) çatırdamak totter v.
çeşitli sistem ve kaynaklardan derlenmiş eclectic adj.
sistem kaynaklı system-induced adj.
çeşitli sistem ve kaynaklardan derleyen electic adj.
çeşitli sistem ve kaynaklardan derlenmiş electic adj.
gücü elinden alınmış (kimse, kurum, sistem) enfeebled adj.
test edilmemiş (yeni ürün, sistem, tedavi) unproven adj.
farklı fazlardan oluşan sistem ile ilgili heterogeneous adj.
iç fiziksel sınır içermeyen (sistem) homogeneal adj.
malların, yolcuların veya verilerin merkezi bir konumda toplanıp buradan dağıtıldığı (sistem) hub-and-spoke adj.
birden fazla sistem ile ilişkili multi-system adj.
kökenine, formülüne, tasarımına herkesin ücretsiz ulaşabileceği (ürün, sistem) open-source adj.
iç kulakta bulunan duyusal sistem ile ilgili static adj.
sistem davranışının incelendiği alan ile ilgili synergetic adj.
sistem olarak çalışan systemed adj.
sistem haline getirilen systemed adj.
sistem boyunca systemwide adv.
(belirli bir madde veya sistem ile uygulanan) terapötik tedavi anlamına gelen son ek -praxis suf.
apothecaries sistem oz. ap. (apothecaries' ounce) abrev.
avoirdupois sistem oz. av. (avoirdupois ounce) abrev.
Phrasals
belirli bir sistem içine sokmak cover into v.
Colloquial
ana sistem big iron n.
sistem arızası/hatası/kusuru bug n.
çin halk cumhuriyeti hükümetince zararlı görülen internet sitelerine erişimi önleyen bir sistem great firewall n.
genitoüriner sistem plumbing n.
kilitlenmiş (elektronik sistem) locked down adj.
kilitli (elektronik sistem) locked down adj.
Idioms
zor oyun/sistem/strateji 3d chess n.
kavranması zor bir iç işleyişi olan herhangi bir sistem ya da araç black box n.
nasıl işlediğini bilmeseniz de belli bir amacı olduğunu bildiğiniz süreç ya da sistem a black box n.
çok karmaşık bir oyun, sistem ya da strateji 3d chess n.
çok karmaşık bir oyun, sistem ya da strateji three-dimensional chess n.
bütün tarafların kazancına olan sistem caucus race n.
sahte görüntü üretmek için kullanılan sistem ya da yöntem deepfake n.
bir sistem içerisindeki en önemli kişi straw that stirs the drink n.
ofis binası, bürokratik sistem, otomatikleştirilmiş hizmetler gibi insanların sürekli robot gibi girip çıktığı ve işlettiği sistem people processor n.
insanların otomatiğe bağlanarak/robot gibi çalıştırıldığı yer/sistem people processor n.
oy çoğunluğuna dayalı (sistem) first past the post adj.
oy çokluğuna dayalı (sistem) first past the post adj.
karmaşık (sistem) rube goldberg expr.
Trade/Economic
ticaretin merkezinin kasabalar olduğu dönemdeki ekonomik sistem town economy n.
altın ve gümüş gibi fiyatları sabit iki madeni paranın aynı ülkede dolaşımda bulunduğu sistem bimetallism n.
analitik sistem analytic system n.
armonize sistem harmonized system n.
armonize sistem hormonized system n.
belgelere dayanan sistem voucher system n.
bankaların birden fazla yörede faaliyet göstermelerine olanak veren bir sistem branch banking n.
bir iş dakikasını baz alan sistem manit system n.
bir malı veya yeni çıkartılan bir menkulün dağıtılmasında kullanılan sistem distribution network n.
bilgi tabanlı sistem knowledge-based system n.
bir işçinin değeriyle kendisine ödenen ücretler arasındaki ilişkileri düzenleyen bir sistem wage curve n.
birleşik sistem synthetic system n.
çevre sistem yöneticisi environmental system manager n.
çok madenli sistem polymetallizm n.
desimal sistem decimal system n.
ekonomik sistem economic system n.
emek yoğun sistem labor-intensive system n.
firmanın farklı ürün gruplarındaki müşterilerine birbirinden bağımsız bayiler aracılığıyla hizmet verdiği sistem service-firm-sponsored retail franchising n.
finansal sistem financial system n.
fed'in acil kredilendirme için kullandığı sistem primary dealer credit facility n.
geleneksel ekonomik sistem traditional economy n.
harli sistem letter system n.
harfli ve numaralı kombine sistem letter and number combination system n.
iş başına ücret vermeye dayanan bir sistem high piece work n.
işe alımların merkezde toplandığı sistem centralized hiring n.
kalite sistem belgelendirmesi quality system certification n.
kalite sistem belgelendirmesi işlemlerini yürüten belgelendirme mercileri certification bodies operating quality system certification n.
kalite sistem müdürü quality system manager n.
kalite sistem şartları quality system requirements n.
kalite sistem sorumlusu quality system supervisor n.
kalite sistem sorumlusu quality system representative n.
kalite sistem belgesi quality system certificate n.
kanban sistem kanban system n.
kameral sistem kameral system n.
kapalı siyasal sistem closed political system n.
kalite sistem belgelendirmesi yapan belgelendirme kuruluşları certification bodies operating quality system certification n.
kıtasal sistem continental system n.
kontrol altında bulundurulan ekonomik sistem managed economy n.
kolonlu sistem columnar system n.
kurulu sistem installed base n.
mali sistem financial system n.
müşteri odaklı sistem consumer oriented system n.
metrik sistem metric system n.
özel mülkiyete dayalı fakat kamu sektörünün temel rol oynadığı bir ekonomik sistem advanced capitalism n.
parasal sistem monetary system n.
primsiz sistem non-contributory system n.
personelin kara ortak olduğu sistem copartnership n.
rekabetçi sistem competitive system n.
sabit fiyatlı sistem fixed-price system n.
sistem tabanlı denetim systems-based audit n.
sistem üzerinde olumsuz etki yapan eylem dysfunctional action n.
sistem aktifken maksimum zarar edilen pozisyondaki zarar miktarı. system open drawdown n.
sistem satışları systems selling n.
sistem ile ilgili yazılmak istenen notlar system notes n.
sistem analisti systems analyst n.
sistem temelli denetim systems-based audit n.
sistem kapalıyken maksimum zarar edilen pozisyondaki zarar miktarı. system close drawdown n.
sistem uzmanı system specialist n.
sistem analizi systems analysis n.
sistem belgelendirme kuruluşları system certification bodies n.
sistem ve network eğitmeni systems and network trainer n.
sistem ve network yöneticisi system and network administrator n.
sistem tabanlı denetim system-based audit n.
sistem yöneticisi system manager n.
sistem ve network asistan eğitmen systems and network assistant trainer n.
sistem riski systemic risk n.
sistem üzerinde olumsuz etki yapan değişiklik dysfunctional action n.
sistem problemlerini dönemsel olarak belirleme süreci action research n.
sistem ve network eğitim müdürü head of system and network n.
sistem ve network eğitim müdür yardımcısı systems and network assistant manager n.
sistem ve network birim müdürü systems and network unit manager n.
sistem üzerinde olumsuz etki yapan hareket dysfunctional action n.
sistem analizi system analysis n.
sistem dışı ölçüm birimi measuring unit off-system n.
sistem pazarlaması systems marketing n.
sistem ve network danışmanı systems and network consultant n.
sosyoteknik sistem sociotechnical system n.
ticari sistem mercantile system n.
toplumsal ve ekonomik sistem socioeconomic system n.
uluslararası ticarete giren malların tasnifi ile ilgili standart bir sistem standard international trade classification n.
ücrete ilişkin özendirici sistem wage incentive system n.
uyumlandırılmış sistem kodu harmonized system code n.
yönetim sistem belgelendirmesi management system certification n.
yönetimsel sistem business system n.
yeteneğe göre insan atama üzerine kurulu sistem meritocracy n.
kurulu sistem installed user base n.
bu yardımın sağlandığı sistem lend-lease n.
(birleşik krallık'ta) bir mülkün kirasının muhitindeki benzerlerine ve kiracıların eğilimlerine göre belirlendiği sistem market rent n.
sistem marjinal fiyatı system marginal price n.
etkileşimli holonlardan oluşan sistem holarchy n.
serbest ticaret ve piyasalara serbest erişimle nitelenen bir sosyoekonomik sistem globalism n.
belirli bir ekonomik sistem türü oeconomy n.
her alım için aynı miktarda nakit ile düzenli aralıklarla menkul kıymet satın alınan bir sistem dollar day n.
vergi mükelleflerinin kendi vergi yükümlülüklerini değerlendirmelerini sağlayan bir sistem self-assessment n.
(britanya'da) şirket çalışanlarının hisselere risk almadan yatırım yapabildiği sistem sharesave n.
bir sektörün diğerinden daha hızlı büyümesine izin veren (ekonomik sistem) two-speed adj.
bindiğinde ödersin (hizmeti kullanmak için hizmetin sunulduğu anda ödeme yapmaya izin veren sistem) pay as you go transport expr.
(britanya'da) menkul kıymetlerin fiyat ve ticari faaliyetlerine dair bilgileri toplayıp gösteren bilgisayarlı sistem seaq (stock exchange automated quotation) abrev.
Law
adli sistem judiciary n.
bir ülkenin yürürlükteki yasalarının bir sistem dahilinde bir arada toplanması durumu compiled statutes n.
bir ülkenin yürürlükte olan kanun ve diğer hukuk kurallarırının bir sistem dahilinde bir arada toplanması compiled statutes n.
federal sistem federal system n.
federal sistem the federal system n.
kanuni sistem taraftarı legitimist n.
parantel sistem parental system n.
adli sistem judicial system n.
suçluları yeterli incelemeler yapılmadan mümkün olan en kısa sürede tahliye eden sistem revolving door n.
Politics
yeni sistem new deal n.
toprak ağalarına devlet üzerinde otorite ve nüfuz hakkı veren bir sosyal sistem territorialism n.
tanrı'nın insanları yönetimine dayanan politik sistem thearchy n.
bir bölgede asli unsur olamayan iki veya daha çok topluluğun ortaklaşa hareket etmelerini öneren bir siyasal sistem consociationalism n.
çok kutuplu sistem multi-polar system n.
çok kutuplu sistem multi-polar system n.
çok kutuplu sistem multipolar system n.
çok partili sistem multiparty system n.
çoğulcu sistem pluralistic system n.
çok kutuplu sistem multipolar system n.
cumhuriyetçi sistem republic system n.
çok partili sistem multiple party system n.
devlet açık sistem iletişim profili government open system interconnection profile n.
feodal sistem feudal system n.
federe topluluklara dayalı siyasal sistem communalism n.
finansal düzenleyici sistem financial regulatory system n.
hiyerarşik sistem system of hierarchy n.
iki kutuplu sistem bipolar system n.
iki partili sistem two party system n.
iki meclisli sistem bicameral system n.
kıtasal sistem continental system n.
küresel finansal sistem global financial system n.
kuzey kore'de uygulanan resmi devlet ideolojisi ve ona dayalı olarak oluşturulan politik sistem juche idea n.
kuzey kore'de uygulanan resmi devlet ideolojisi ve ona dayalı olarak oluşturulan politik sistem joo-cheh n.
kuzey kore'de uygulanan resmi devlet ideolojisi ve ona dayalı olarak oluşturulan politik sistem chuch'e n.
kuzey kore'de uygulanan resmi devlet ideolojisi ve ona dayalı olarak oluşturulan politik sistem juche sasang n.
parlamenter sistem parliamentary system n.
politik sistem political system n.
sistem çözümlemesi systems analysis n.
sistem içinde önemli kurumlar systemically important institutions n.
siyasal sistem regime n.
siyasi sistem political system n.
sistem içinde önemi olan gelişmiş ülkeler systemically important advanced countries n.
siyasal sistem political system n.
tüm sigorta ödemelerinin devlet tarafından yönetilen bir fonda toplandığı ve sağlık harcamalarının da bu ortak fondan karşılandığı sistem single-payer health care n.
uluslararası finansal sistem international financial system n.
uluslararası sistem international system n.
uluslararası finansal sistem international financial system n.
üniter sistem unitary n.
üniter sistem unitarianism n.
merkeziyetçi sistem unitarianism n.
merkezi idarenin üstünlüğüne dayalı sistem unitarianism n.
beyaz insanların diğer ırklardan olan insanlardan ayrı yaşadığı bir sosyal sistem white separatism n.
bonaparte iktidarını andıran siyasi sistem bonapartism n.
sözde özgür bir sosyal sınıfın veya azınlığın kalıcı olarak baskı gördüğü ve aşağılandığı sistem helotism n.
kanuni sistem taraftarı bourbonist n.
hiyerarşik sistem hierarchism n.
yönetim gücünün sözcüklere verildiği sistem logocracy n.
çok partili sistem multipartyism n.
seçimlere iki veya daha fazla partinin girdiği siyasi sistem multipartyism n.
çok partili sistem savunuculuğu multipartyism n.
federe topluluklara dayalı siyasal sistem communism n.
gücün yazılı basının elinde olduğu sistem papyrocracy n.
parlamenter sistem taraftarlığı parliamentarianism n.
federe topluluklara dayalı siyasal sistem ile ilişkili communalistic adj.
(abd'de) seçmenlerin elektronik cihazlarla oy verdiği sistem dre (direct recording electronic) abrev.
Institutes
avrupa elektrik iletim sistem operatörleri birliği european network of transmission system operators for electricity (entso-e) n.
avrupa gaz iletim sistem operatörleri birliği european network of transmission system operators for gas n.
f-16 sistem yönetim şube müdürlüğü section of f-16 system management n.
komuta kontrol ve muhabere elektronik bilgi sistem tesisleri şubesi section of command, control and communications, electronics and information system facilities n.
sistem projeleri ve lojistik müsteşar yardımcılığı deputy undersecretariat of system projects and logistics n.
sistem yönetimi daire başkanlığı department for system management n.
Industry
açık deniz noktalarındaki kıyılarda bulunan kabul tesislerine yakıt transferinde kullanılan bir sistem offshore bulk fuel system n.
tuz üretimi için deniz suyunu doğal olarak buharlaştıran bir sistem salt garden n.
çalışanların kendi mesai saatlerini seçebildiği esnek sistem flexitime n.
vardiyalı çalışma sistem staggered hours n.
Tourism
açık sistem kuramı open system theory n.
oda sahibinin mülkünü kullanmadığı zamanlarda otel tarafından işletilmesine izin verdiği sistem condominium resort system n.
oda sahibinin mülkünü kullanmadığı zamanlarda otel tarafından işletilmesine izin verdiği sistem condo resort system n.
oda sahibinin otelden satın aldığı daireyi konaklamadığı dönemde kiraya verebildiği sistem condominium resort system n.
oda sahibinin otelden satın aldığı daireyi konaklamadığı dönemde kiraya verebildiği sistem condo resort system n.
Technical
radyo veya televizyon sinyallerini alan sistem receiver system n.
soğutucu sistem refrigeration n.
soğutucu sistem refrigeration system n.
kanal, sistem gibi unsurlarda parazitli ya da gürültülü olma koşulu noise conditions n.
birinci dereceden denklemlerle ifade edilemeyen sistem nonlinear system n.
bakım gerekliliği sebebiyle sistem ve ekipmanın atanmış görevleri yerine getiremediğini ifade eden terim not mission capable, maintenance n.
arz sıkıntısının bakım işlerini durdurması nedeniyle sistem ve ekipmanın atanmış görevlerini yerine getiremediğini ifade eden terim not mission capable, supply n.
sayısal sistem numeral system n.
gemi veya uçağın konumunu ve seyrini belirlemeye yarayan sistem navigational system n.
stadyumlardaki dev ekranlarda görüntülerin yansıtılmasına olanak sağlayan sistem teletron n.
farklı alıcılarla çalışabilen sistem receiver agnostic n.
kavramsal şema veya sistem text n.
hesaplamada ondalık sistem algorithm n.
açık sistem open system n.
açık sistem mimarisi open system architecture n.
ahşap taşıyıcı sistem wood base n.
ahşap taşıyıcı sistem wooden base n.
akıllı dağıtılmış sistem smart-distributed system n.
alçak basınçlı sistem low pressure system n.
algılayıcı temelli sistem sensor-based system n.
alt sistem subsystem n.
alt sistem sub-system n.
alternatif sistem alternate system n.
ana sistem mainframe n.
ana sistem host n.
ana sistem main system n.
ana tali sistem major subsystem n.
astatik sistem astatic system n.
aşırı doldurmayı engelleyen sistem overfill prevention system n.
aşırı sönümlü sistem overdamped system n.
ayrık sistem separated system n.
ayrık sistem kanalizasyon separate sewerage n.
ayrılabilir sistem split system n.
basarak açmalı sistem push-to-open system n.
basıp açmalı sistem push-to-open system n.
basınçlı döner adsorber sistem pressure-swing adsorber system n.
bağlı sistem on-line system n.
bağdaşır sistem adaptive system n.
bağlantılararası açık sistem modeli open system interconnection model n.
başlama-bitmeli sistem start-stop system n.
bütün sistem entire system n.
borulu sistem piped system n.
büro içi sistem in-plant system n.
birincil sistem primary system n.
bir zamanlı sistem one time system n.
bilgisayar destekli sistem mühendisliği case n.
bilgisayar sistem uygulama ve analiz programı system exercise and analysis computer programme n.
buzlanmayı gideren sistem de-icing system deicer n.
bilgi tabanlı sistem knowledge based system n.
bilgisayar esasına dayalı sistem computer-based system n.
bütünleşik sistem tasarımı capstone design n.
büro dışı sistem out-plant system n.
bütün sistem whole system n.
birleşik hidrolik sistem combined hydraulic system n.
bütünleyici alt sistem integral subsystem n.
bölgelenmiş sistem zoned system n.
bilgisayar sistem bakım programı system maintenance computer programme n.
bir sistem içerisinde yapılan iş internal work n.
birleşik sistem combined system n.
çok bölgeli sistem multizone system n.
çok girdili çok çıktılı sistem mimo n.
çok girdili tek çıktılı sistem multiple input single output system n.
çarpışma önler sistem anti-collision system n.
çok girdili tek çıktılı sistem miso n.
çok merkezli sistem multi-homed system n.
çok taşıyıcılı çok kanallı sistem multicarrier multichannel system n.
çekirdek sistem core assembly n.
çiftli sistem binary system n.
çok-taşıyıcılı çok-kanallı sistem multicarrier multichannel system n.
çok-girdili tek-çıktılı sistem multiple input single output system n.
çift sistem hoparlörler dual-system loudspeakers n.
çok kanallı sistem multichannel system n.
çok tabakalı sistem multi-layer system n.
çok işlemcili sistem multiprocessor system n.
çok-girdili çok-çıktılı sistem multiple input multiple output system n.
çok girdili çok çıktılı sistem multiple input multiple output system n.
çok fazlı sistem polyphase system n.
çok fazlı sistem heterogonous system n.
dağıtık parametreli sistem distributed parameter system n.
dengeli sistem stable system n.
değiştirilebilen susturucu sistem replacement silencing system n.
dışlama esaslı sistem exception-principle system n.
dahili sistem testi bite test n.
dayanıklı sistem stable system n.
dahili sistem built-in system n.
dönel sistem gyratory system n.
dört borulu sistem four pipe system n.
diyoptrik sistem dioptric system n.
doğrusal sistem linear system n.
doğrusal olmayan sistem nonlinear system n.
duyuculara dayalı sistem sensor based system n.
doğrusal-dairesel sistem linear-circular system n.
dik açılı sistem cartesian coordinates n.
doğal akıntılı sistem gravity system n.
dört fazlı sistem four-phase system n.
elektronik savrulma önleyici sistem electronic stability program n.
elektrikli kuş caydırıcı / uzaklaştırıcı sistem electric bird deterrent system n.
eşzamanlı sistem synchronous system n.
ellerin serbest kaldığı sistem hands free system n.
ergitme bağlantılı polietilen sistem fusion jointing polyethylene system n.
eğitimde sistem yaklaşımı systems approach to training n.
elektrostatik sistem birimleri electrostatic system units n.
enküçük evreli sistem minimum phase system n.
enterkonnekte sistem interconnected system n.
egzoz sistem kiti exhaust system kit n.
esas sistem main system n.
elektrikli hidrolik sistem electro-hydraulic system n.
esnek sistem elastic system n.
eleman sistem member system n.