ateşli

Sens de "ateşli" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 109 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
Common Usage
1	Common Usage	ateşli	fiery adj.
The committee misunderstood Lauren's fiery comments. Komite, Lauren'in ateşli yorumlarını yanlış anladı. More Sentences
2	Common Usage	ateşli	ardent adj.
She is known for being an ardent fan of the team. Takımın ateşli bir taraftarı olarak bilinir. More Sentences
3	Common Usage	ateşli	hot adj.
Hearing the hot rock song, everyone got electrified. Ateşli rock şarkısını duyunca herkes heyecanlandı. More Sentences
4	Common Usage	ateşli	feverish adj.
Tom is still feverish. Tom hâlâ ateşli. More Sentences
5	Common Usage	ateşli	fervent adj.
Their fervent opponents, on the other hand, create an uncertain internal climate. Öte yandan, ateşli muhalifleri içeride istikrarsız bir ortam yaratmaktadır. More Sentences
6	Common Usage	ateşli	fevered adj.
In my own fevered imagination, I have always equated stakeholders with Count Dracula. Kendi ateşli hayal gücümde, paydaşları her zaman Kont Drakula ile bir tutmuşumdur. More Sentences
7	Common Usage	ateşli	febrile adj.
General
8	General	ateşli	flaming adj.
It says we will be able to extinguish ALL the flaming arrows of the evil one. Kötü olanın TÜM ateşli oklarını söndürebileceğimizi söylüyor. More Sentences
9	General	ateşli	torrid adj.
Tom had a torrid affair with a coworker. Tom'un bir iş arkadaşıyla ateşli bir ilişkisi vardı. More Sentences
10	General	ateşli	fierce adj.
Wow! You look fierce in that outfit. Vay canına! Bu kıyafetin içinde çok ateşli görünüyorsun. More Sentences
11	General	ateşli	on fire adj.
Tom is on fire tonight. Tom bu gece ateşli. More Sentences
12	General	ateşli	incendiary adj.
The general made an incendiary speech before the charge. General, hücumdan önce ateşli bir konuşma yaptı. More Sentences
13	General	ateşli	feverish adj.
Tom is still feverish. Tom hala ateşli. More Sentences
Slang
14	Slang	ateşli	hot adj.
Did you know hot girls from your area are watching cams too? Bölgenizdeki ateşli kızların da kamera izlediğini biliyor muydunuz? More Sentences
General
15	General	ateşli	armed adj.
16	General	ateşli	igneous adj.
17	General	ateşli	expansive adj.
18	General	ateşli	eager adj.
19	General	ateşli	amatory adj.
20	General	ateşli	hectic adj.
21	General	ateşli	in a glow adj.
22	General	ateşli	evangelical adj.
23	General	ateşli	aglow adj.
24	General	ateşli	zealous adj.
25	General	ateşli	vibrant adj.
26	General	ateşli	perfervid adj.
27	General	ateşli	gallant adj.
28	General	ateşli	racy adj.
29	General	ateşli	mettled adj.
30	General	ateşli	mettlesome adj.
31	General	ateşli	flamboyant adj.
32	General	ateşli	gut adj.
33	General	ateşli	sulphurous adj.
34	General	ateşli	vehement adj.
35	General	ateşli	spirited adj.
36	General	ateşli	fervid adj.
37	General	ateşli	impassioned adj.
38	General	ateşli	high spirited adj.
39	General	ateşli	het up adj.
40	General	ateşli	sulfurous adj.
41	General	ateşli	passionate adj.
42	General	ateşli	enthusiastic adj.
43	General	ateşli	skittish adj.
44	General	ateşli	burning adj.
45	General	ateşli	sultry adj.
46	General	ateşli	hot-blooded adj.
47	General	ateşli	hot-headed adj.
48	General	ateşli	red-hot adj.
49	General	ateşli	fiercest adj.
50	General	ateşli	steaming adj.
51	General	ateşli	red hot adj.
52	General	ateşli	ablaze adj.
53	General	ateşli	agog adj.
54	General	ateşli	trigger-happy adj.
55	General	ateşli	amatorial adj.
56	General	ateşli	amatorian [obsolete] adj.
57	General	ateşli	amatorious [obsolete] adj.
58	General	ateşli	animose [obsolete] adj.
59	General	ateşli	ardurous adj.
60	General	ateşli	zealed adj.
61	General	ateşli	zealful adj.
62	General	ateşli	zealot adj.
63	General	ateşli	zealotical adj.
64	General	ateşli	white-hot adj.
65	General	ateşli	white adj.
66	General	ateşli	whot adj.
67	General	ateşli	high-hearted adj.
68	General	ateşli	high-mettled adj.
69	General	ateşli	high-spirited adj.
70	General	ateşli	mouvementé adj.
71	General	ateşli	ringing adj.
72	General	ateşli	ignite [obsolete] adj.
73	General	ateşli	impassionate adj.
74	General	ateşli	incandescent adj.
75	General	ateşli	combustible adj.
76	General	ateşli	fell adj.
77	General	ateşli	fervorous adj.
78	General	ateşli	fervourous adj.
79	General	ateşli	feverous adj.
80	General	ateşli	fevery adj.
81	General	ateşli	firie adj.
82	General	ateşli	flamy adj.
83	General	ateşli	flashy adj.
84	General	ateşli	romantic adj.
85	General	ateşli	sportive adj.
86	General	ateşli	strenuous adj.
87	General	ateşli	stout [obsolete] adj.
88	General	ateşli	stem-winding adj.
89	General	ateşli	steedlike adj.
Colloquial
90	Colloquial	ateşli	(all) fired up adj.
Idioms
91	Idioms	ateşli	hot blood n.
92	Idioms	ateşli	fire-breathing adj.
Technical
93	Technical	ateşli	igneous adj.
94	Technical	ateşli	febrile adj.
Medical
95	Medical	ateşli	pyretic adj.
96	Medical	ateşli	agued adj.
97	Medical	ateşli	aguish adj.
98	Medical	ateşli	febriculose adj.
99	Medical	ateşli	febrific adj.
100	Medical	ateşli	fevered adj.
Zoology
101	Zoology	ateşli	homoeothermal adj.
102	Zoology	ateşli	homoiothermal adj.
Literature
103	Literature	ateşli	ignipotent adj.
Archaic
104	Archaic	ateşli	forward adj.
105	Archaic	ateşli	sportive adj.
106	Archaic	ateşli	full-hot adj.
Slang
107	Slang	ateşli	piffy n.
108	Slang	ateşli	smoking hot adj.
109	Slang	ateşli	hawt adj.

Sens de "ateşli" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 263 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
General
1	General	ateşli silahlar	firearms n.
The firearms are less effective against dinosaurs. Ateşli silahlar dinozorlara karşı daha az etkilidir. More Sentences
2	General	ateşli silah	firearm n.
You can't enter the mall with firearms. Avm'ye ateşli silahlarla girmeniz yasak. More Sentences
Military
3	Military	ateşli silah	firearm n.
This is the total name of a firearm. Bu, bir ateşli silahın toplam adıdır. More Sentences
4	Military	ateşli silahlar	firearms n.
Shotguns and air rifles are the only firearms you can legally buy in Japan. Av tüfeği ve havalı tüfekler, Japonya'da yasal olarak satın alabileceğiniz tek ateşli silahlardır. More Sentences
Hunting
5	Hunting	ateşli silahlar	firearms n.
Firearms are the suicide method used most frequently. Ateşli silahlar en sık kullanılan intihar yöntemidir. More Sentences
General
6	General	ateşli taraftar	drumbeater n.
7	General	ateşli olma	feverishness n.
8	General	geri tepme (ateşli silah)	flareback n.
9	General	ateşli silah	gun n.
10	General	ateşli silahlar ve suç	firearms and crime n.
11	General	ateşli silahla yapılan rasgele vuruş	potshot n.
12	General	ateşli silahların atılması	shooting n.
13	General	ateşli ve salgın bir hastalık	dang n.
14	General	ateşli hastalık	inflammatory disease n.
15	General	ateşli bir tartışma	combat n.
16	General	ateşli silahla birinin yaralanması veya öldürülmesi	shooting n.
17	General	ateşli bir tartışmaya katılan kimse	combatant n.
18	General	ateşli vaazlar veren gezici protestan	evangelist n.
19	General	ağır ateşli silah siperi	terreplein n.
20	General	uzun namlulu bir ateşli silah	hackbut n.
21	General	ateşli taraftar	votary n.
22	General	ateşli konuşmacı	a vehement speaker n.
23	General	yüksek ısıya fazla maruz kalmaktan kaynaklanan ateşli hastalık	heat-stroke n.
24	General	ateşli konuşmacı	tub-thumper n.
25	General	ateşli savunucu	vigorous advocate n.
26	General	ateşli silah ruhsatı	firearms license n.
27	General	ateşli silah ruhsatı	gun license n.
28	General	ateşli tartışma	heated debate n.
29	General	ateşli tartışma	cut-and-thrust n.
30	General	mükerrer ateşli tüfek	a repeating rifle n.
31	General	ateşli destekçi	ardent supporter n.
32	General	ateşli silahla yapılan rasgele vuruş	pot-shot n.
33	General	ateşli kadın	tigress n.
34	General	ateşli savunucu	zealot n.
35	General	ateşli olma	zealotism n.
36	General	ateşli kimse	zealot n.
37	General	ateşli kimse	zealant n.
38	General	ateşli kimse	zealotist n.
39	General	bir davayı ateşli bir şekilde savunma	evangelism n.
40	General	bir davayı ateşli bir şekilde savunan kimse	evangelist n.
41	General	ateşli taraftar	votarist n.
42	General	ateşli taraftarlık	feverish partisanship n.
43	General	uzun namlulu taşınabilir ateşli bir silah	hackbuss n.
44	General	uzun namlulu ateşli bir silah	haquebut n.
45	General	ateşli taraftar	buff n.
46	General	ateşli mücadele	holy war n.
47	General	ateşli silahtan çıkan sesin bir kısmını azaltmak için kullanılan bir cihaz	moderator n.
48	General	ateşli silah dolduran	loader n.
49	General	ateşli arzu	desiderium n.
50	General	ateşli destekçi	groupie n.
51	General	ateşli tartışma	rumpus n.
52	General	ateşli taraftar	devotary n.
53	General	iskoçya'nın dağlık bölgelerinde toplanma sinyali olarak kullanılan ateşli haç	crantara n.
54	General	ateşli savunucu	fan n.
55	General	ateşli savunucu	polemist n.
56	General	ateşli tartışma	crossfire n.
57	General	ateşli partizan	sectary n.
58	General	ateşli tartışma	slugging match n.
59	General	ateşli tartışma	passionate debate n.
60	General	ateşli taraftar	superfan n.
61	General	ateşli hayran	superfan n.
62	General	ateşli savunucu	paladin n.
63	General	ateşli kimse	passionate n.
64	General	birini ateşli silahla vurmak	gun someone down v.
65	General	ateşli bir silahla öldürmek	kill with a pistol v.
66	General	ateşli bir silahla öldürmek	kill with a firearm v.
67	General	ateşli bir silahla öldürmek	kill with a gun v.
68	General	ateşli kampanya yürütmek	crusade v.
69	General	(ateşli silah) hedef üzerinde atışlarla desen oluşturmak	pattern v.
70	General	daha ateşli hale getirmek	hot up v.
71	General	ateşli yandaş	stalwart adj.
72	General	ateşli (cinsel açıdan)	hot-blooded adj.
73	General	cinsel olarak ateşli	hot-blooded adj.
74	General	son derece ateşli ve saldırgan	take-no-prisoners adj.
75	General	ateşli olmayan	unexpansive adj.
76	General	ateşli silahla yapılmış	gunshot adj.
77	General	fazlasıyla ateşli	overhot adj.
78	General	aşırı ateşli	overpassionate adj.
79	General	çok ateşli	superhot adj.
80	General	ateşli bir halde	racily adv.
81	General	gençliğin ateşli çağında	in the early prime of one's life adv.
82	General	ateşli bir şekilde	sultrily adv.
83	General	ateşli bir şekilde	hectically adv.
84	General	ateşli bir şekilde	vibrantly adv.
85	General	ateşli bir şekilde	amatorially adv.
86	General	ateşli bir şekilde	fervently adv.
87	General	ateşli bir şekilde	feverously adv.
88	General	ateşli bir şekilde	feverishly adv.
89	General	ateşli bir şekilde	fiercely adv.
90	General	ateşli bir şekilde	fiery adv.
91	General	ateşli bir şekilde	fierily adv.
92	General	ateşli bir şekilde	fierce adv.
93	General	ateşli bir şekilde	steedlike adv.
Phrasals
94	Phrasals	ateşli taraftarlığını yapmak	clamor for n.
95	Phrasals	(bir şeyin) ateşli taraftarlığını yapmak	clamor for (something) v.
Colloquial
96	Colloquial	heyecanlı/ateşli çevreci	duck-squeezer n.
97	Colloquial	ateşli/tutkulu çevreci	eco nut n.
98	Colloquial	ateşli/tutkulu çevreci	eco freak n.
99	Colloquial	ateşli tartışma	slugfest n.
100	Colloquial	ateşli çift	hot item n.
101	Colloquial	ateşli silahlarla yapılan savaş	bang-bang n.
102	Colloquial	ateşli öpücük	soul kiss n.
103	Colloquial	ateşli savunucu	moonie n.
104	Colloquial	ateşli öpüşmek	soul kiss v.
105	Colloquial	ateşli ve tutkulu	hot and heavy adj.
106	Colloquial	ateşli ve yoğun	hot and heavy adj.
Idioms
107	Idioms	ateşli dövüş	flare up n.
108	Idioms	ateşli hayran	ardent admirer n.
109	Idioms	ateşli taraftarlar	amen corner n.
110	Idioms	kiliselerde en ateşli müminlerin oturdukları sıralar	amen corner n.
111	Idioms	ateşli konuşmacı	son of thunder n.
112	Idioms	ateşli tartışma	cut and thrust n.
113	Idioms	ateşli silahla yapılan rasgele vuruş	pot shot n.
114	Idioms	ateşli kimse	ring-tailed snorter [old-fashioned] n.
115	Idioms	ateşli konuşmacı	soapbox orator n.
116	Idioms	ateşli bir şekilde fikirlerini paylaşmak	get on (one's) soapbox v.
117	Idioms	ateşli bir şekilde fikirlerini paylaşan	on (one's) soapbox expr.
118	Idioms	ateşli bir şekilde fikirlerini paylaşan	on your soapbox expr.
Trade/Economic
119	Trade/Economic	ateşli piyasa	hectic market n.
Law
120	Law	ateşli silahlar kanunu	firearms law n.
121	Law	ateşli silah yaralanmasına bağlı ölüm	death by wounding by firearms n.
122	Law	suç işlendiğinde/işlendiği sırada ateşli silah taşıma/bulundurma	possession of firearm during the commission of a crime n.
123	Law	ateşli silahlar ve bıçaklar ile diğer aletler hakkında kanun	law on firearms and knives and other tools n.
124	Law	alkol, tütün, ateşli silahlar ve patlayıcılar bürosu	batf (bureau of alcohol, tobacco, firearms and explosives) n.
125	Law	birini ateşli silahla öldürme	gunning n.
Politics
126	Politics	ateşli silahlar	fire arms n.
127	Politics	ateşli savunucu	superloyalist n.
Institutes
128	Institutes	alkol, tütün ürünleri, ateşli silahlar ve patlayıcılar ile ilgili federal yasaları düzenleyen hazine bakanlığı birimi	bureau of alcohol tobacco and firearms n.
Industry
129	Industry	paslanmamaları için ateşli silahların boyasız metal yüzeylerini yağlayan işçi	greaser n.
Technical
130	Technical	ufak kalibreli ateşli silahlar	small arms n.
131	Technical	atış/dakika (ateşli silah)	rounds per minute n.
132	Technical	çapraz ateşli ocak	cross fired furnace n.
133	Technical	ateşli blisterarıtma	blister fire refining n.
134	Technical	(kaynak gibi) ateşli işler	welding works n.
135	Technical	(ateşli silah havalandırma deliğini/kartuşu delmek için) sivri uçlu tel	priming wire n.
136	Technical	(ateşli silah) namlu yerleştirmek	barrel v.
137	Technical	(ateşli silah) mermi dolu	loaded adj.
138	Technical	yaylım ateşli	rf (rapid fire) abrev.
Computer
139	Computer	(video oyunları) genellikle ateşli silah oyunlarında parçalanmış bir karakterin parçaları	gib n.
Automotive
140	Automotive	(ingiltere'de) ateşli silahların olduğu olaylara müdahale için eğitilmiş silahlı ekipleri taşıyan polis aracı	armed response vehicle n.
Medical
141	Medical	kan naklinin ateşli reaksiyonları	febrile n.
142	Medical	hemorajik ateşli renal sendrom	hemorrhagic fever with renal syndrome n.
143	Medical	ateşli romatizma	rheumatic fever n.
144	Medical	ateşli hastada görülen yüz kızarıklığı	hectic flush n.
145	Medical	ateşli hastalıklar bilimi	pyretology n.
146	Medical	akut ateşli hastalık	acute pyretic disease n.
147	Medical	akut romatizmal ateşli hasta	patient with acute rheumatic fever n.
148	Medical	şiddetli eklem ve adale ağrıları veren ateşli ve bulaşıcı hastalık	dengue n.
149	Medical	ateşli silah yaralanmaları	firearm injuries n.
150	Medical	ateşli silah yaralanmaları	gunshot injuries n.
151	Medical	gastroenterit ve hafif sarılık ile karakterize insanlarda ve köpeklerde görünen akut ateşli bir hastalık	canicola fever n.
152	Medical	yüksek ateşli olma	febricity n.
153	Medical	toz solumanın neden olduğu, nefes darlığı ve bronşit ile karakterize olan ateşli bir hastalık	shoddy fever n.
154	Medical	ateşli romatizma	rf (rheumatic fever) abrev.
Psychology
155	Psychology	ateşli nöbet	febrile seizure n.
156	Psychology	ateşli silahlara duyulan korku	hoplophobia n.
Pathology
157	Pathology	sıçan (fare) ısırığından kaynaklanan akut bulaşıcı ateşli bir hastalık	ratbite fever n.
158	Pathology	sıçan (fare) ısırığından kaynaklanan akut bulaşıcı ateşli bir hastalık	ratbite disease n.
159	Pathology	sıçan (fare) ısırığından kaynaklanan akut bulaşıcı ateşli bir hastalık	rat-bite fever n.
160	Pathology	her dokuz günde bir meydana gelen ateşli hastalık	nonary n.
161	Pathology	ebola virüsün neden olduğu insan ve insansı olmayan primatlarda görülen ateşli hastalık	ebola fever n.
162	Pathology	yabani kuşlarda ve kümes hayvanlarında görülen, fizyolojik olarak sıtmaya benzeyen ateşli bir hastalık	bird malaria n.
163	Pathology	zehirli gazlarla enfekte olmuş havadan bulaştığına inanılan ateşli bir hastalık	malaria n.
164	Pathology	bir mikroorganizmanın neden olduğu ateşli akut bir hastalık	black measles n.
165	Pathology	ateşli romatizma sırasında oluşan ana atardamar yangısı	rheumatic aortitis n.
166	Pathology	ateşli romatizma	rheumatism n.
167	Pathology	ateşli hastada görülen yüz kızarıklığı	hectic n.
168	Pathology	hektik ateşli kimse	hectic n.
169	Pathology	genellikle büyük eklemleri etkileyen ateşli bir romatizma türü	inflammatory rheumatism n.
170	Pathology	ateşli hastalık	fever n.
171	Pathology	ateşli sıtma	fever and ague n.
172	Pathology	aziz anthony'nin mucizevi bir şekilde tedavi ettiği düşünülen ateşli bir hastalık	st. anthony's fire n.
Pharmaceutics
173	Pharmaceutics	aromatik bitkilerden üretilen, ateşli silah yaralarını iyileştirmekte kullanılan damıtılmış su	arquebusade n.
Veterinary
174	Veterinary	sahraaltı afrika'daki ehli hayvanlara çeçe sinekleriyle bulaşan ateşli ve ölümcül bir hastalık	nagana n.
175	Veterinary	sığır, manda, koyun gibi hayvanlarda parazit kaynaklı bir ateşli hastalık	east coast fever n.
176	Veterinary	bulaşıcı ve ateşli bir at hastalığı	pinkeye n.
177	Veterinary	bulaşıcı ve ateşli bir at hastalığı	shipping fever n.
178	Veterinary	atlarda virüsün yol açtığı bulaşıcı ve ateşli bir hastalık	shipping fever n.
179	Veterinary	atlarda virüsün yol açtığı bulaşıcı ve ateşli bir hastalık	pinkeye n.
Astrology
180	Astrology	ateşli özelliği bulunan	hot adj.
Social Sciences
181	Social Sciences	ateşli taraftar	liegeman n.
Religious
182	Religious	(özellikle din ile ilgili konuları) ateşli bir şekilde savunan kimse	evangelist n.
183	Religious	(bir öğretiyi, fikri, teoriyi) ateşli bir şekilde açıklamak	evangelize v.
184	Religious	(bir öğretiyi, fikri, teoriyi) ateşli bir şekilde açıklamak	evangelise v.
185	Religious	bir davayı ateşli bir şekilde savunan	evangelistic adj.
Military
186	Military	tek ateşli silah	single loader n.
187	Military	tek ateşli silah	single shot weapon n.
188	Military	nükleer ateşli silah	repeating gun n.
189	Military	otomatik ateşli silah	automatic firearm n.
190	Military	seri ateşli silah	rapid fire weapon n.
191	Military	ateşli silahların acil durum kullanımı	emergency use of firearms n.
192	Military	ateşli silah emniyeti	firearms safety n.
193	Military	ateşli silahları gizli taşıma yetkisi	authority to bear concealed firearm n.
194	Military	ateşli silah	gun n.
195	Military	uzun namlulu taşınabilir ateşli bir silah	hagbut n.
196	Military	uzun namlulu taşınabilir ateşli bir silah	arcubus n.
197	Military	uzun namlulu taşınabilir ateşli bir silah	harquebus n.
198	Military	(ingiltere'de) silahsız polis memurlarının tehlikede olduğu durumlarda ateşli silahla müdahale etmek üzere eğitilmiş bir polis birimi	armed response unit n.
199	Military	ateşli silahla kısa menzilde hızlı nişan alınmasını sağlayan nişangah ayarı	battlesight n.
200	Military	ingiltere'de üretilen makineli, seri ateşli, kıyı ve saha silahlarını içeren mühimmat sistemlerinden biri	vickers-maxim gun n.
201	Military	eski bir ateşli silah	culverin n.
202	Military	eski bir ateşli silah	culver n.
203	Military	16. yüzyılda kullanılan bir ateşli silah	currier n.
204	Military	yağışlı havalarda ateşli silahı ıslanmaktan korumak için alınan bir pozisyon	secure arms n.
205	Military	ateşli silah	shooter n.
206	Military	ateşli silah	shooting iron n.
207	Military	yetkisi olmadığı halde bir ateşli silahla ateş etmek	unauthorized discharge of a firearm v.
208	Military	ateşli silahla ateş etmek	discharge of a firearm v.
209	Military	ateşli silahı ıslanmaktan korumak	secure arms v.
210	Military	seri ateşli	quick-fire adj.
211	Military	yaylım ateşli	rapid fire adj.
212	Military	susturucu takılmış (ateşli silah)	silenced adj.
213	Military	seri ateşli top	qf (quick-firing) abrev.
Hunting
214	Hunting	ateşli silahlar	incendiary weapons n.
215	Hunting	ateşli bir silahta dolgu veya şarjı patlatmak için kullanılan mekanizma	lock n.
216	Hunting	patladıktan sonra yarı sıçrayan horozlu ateşli silah türü	rebounding lock n.
217	Hunting	ateşli silahların geri tepme kuvvetini ölçen alet	recoil dynamometer n.
218	Hunting	arkasında patlayıcısı olan, içine ince bir iğne veya pim sürülerek patlayan ateşli silah	needle gun n.
219	Hunting	gövde (ateşli silahların parçalarının takıldığı kısım)	receiver n.
220	Hunting	ateşli silahın hedefi vurmasını sağlayan görüş düzeneği	zero n.
221	Hunting	ateşleme pozisyonuna otomatik olarak gelen mermiler için bir haznesi bulunan, tüfek gibi taşınabilir bir ateşli silah	magazine gun n.
222	Hunting	eskiden top, misket tüfeği gibi ateşli silahları ateşlemede veya barut zincirini tutuşturmada kullanılan, her tarafı eşit oranda yanması için kimyasal işlem görmüş fitil	match n.
223	Hunting	emniyet kilitli ateşli silah	wheel lock n.
224	Hunting	ateşli silahtan ateşlenen merminin çapı ile namlu çapı arasındaki fark	windage n.
225	Hunting	(ateşli silahta) gez	hindsight n.
226	Hunting	(ateşli silahlarda) harcanan kartuş kovanlarının yeniden kullanılabilmeleri için yeni kapsüller takmaya yarayan donanım	reprimer n.
227	Hunting	ateşli silahın tek seferlik mühimmat dolumu	load n.
228	Hunting	belirli özelliklere sahip ateşli silah fişeği	loading n.
229	Hunting	ateşli silahta namlunun arkasının dayandığı kabzanın omzu	rimbase n.
230	Hunting	geri tepmeyi azaltması için ateşli silahın namlu ucuna takılan alet	compensator n.
231	Hunting	ateşli silah gezindeki geçiş hareketi	click n.
232	Hunting	ateşli silahlarda kama kapanma mekanizması	fermeture n.
233	Hunting	(ateşli silah) döner namlulu	revolving adj.
234	Hunting	(ateşli silah) fişek şarjöründen otomatik dolan	clip-fed adj.
235	Hunting	(ağır veya ateşli silah) geriye çekilmiş	out-of-battery adj.
Music
236	Music	ateşli bir tonda	con fuoco adv.
Abbreviation
237	Abbreviation	alkol, tütün, ateşli silahlar ve patlayıcılar bürosu	atf (bureau of alcohol, tobacco, firearms and explosives) n.
Slang
238	Slang	acayip ateşli kız	smoking hot girl n.
239	Slang	ateşli silah	heat (rap slang) n.
240	Slang	ateşli bir öpücük sonrası cilt üzerinde kalan kızarıklık	hickie n.
241	Slang	ateşli bir öpücük sonrası cilt üzerinde kalan kızarıklık	lovebite n.
242	Slang	ateşli bir öpücük sonrası cilt üzerinde kalan kızarıklık	hickey n.
243	Slang	ateşli olgun kadın	red-hot mama n.
244	Slang	azgın, ateşli kadın	red-hot mama n.
245	Slang	ateşli parça	piece n.
246	Slang	ateşli çevreci	eagle freak n.
247	Slang	ateşli/tutkulu çevreci	eco-freak n.
248	Slang	ateşli/tutkulu çevreci	eco-nut n.
249	Slang	ateşli silah	heat n.
250	Slang	ateşli konuşmacı	stemwinder n.
251	Slang	ateşli konuşmacı	stem-winder n.
252	Slang	dilini kullanarak ateşli/tutkulu bir şekilde öpüşmek	play tonsil hockey v.
253	Slang	ateşli öpüşmek	play tonsil hockey v.
254	Slang	(genellikle ateşli silah ile) birine saldırmak	hose v.
255	Slang	(genellikle ateşli silah ile) birini öldürmek	hose v.
256	Slang	ateşli biçimde öpüşmek	swap spits v.
257	Slang	ateşli biçimde öpüşmek	swap spit v.
258	Slang	ateşli silahla birini vurmak	gat v.
259	Slang	yakıyor/ateşli	phat (pretty hot and tempting) expr.
British Slang
260	British Slang	ateşli öpüşme	tonsil hockey n.
261	British Slang	ateşli öpüşme	tonsil tennis n.
262	British Slang	ateşli biçimde öpüşmek	swap spit v.
Star Wars
263	Star Wars	lasan-malamut ateşli silahlar şirketi	lasan-malamut firearms corporation n.