community - Turc Anglais Dictionnaire

community

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Sens de "community" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 46 résultat(s)

Anglais Turc
Common Usage
community n. camia
The project has also met with very well-founded criticism from a large part of the research community in Spain.
Proje ayrıca İspanya'daki araştırma camiasının büyük bir bölümünden çok haklı eleştiriler almıştır.

More Sentences
community n. topluluk
The pool serves all members of the community.
Havuz, topluluğun bütün üyelerine hizmet vermektedir.

More Sentences
community n. cemaat
I know of no cases in which human rights are being violated as a result of action by religious communities.
Dini cemaatlerin eylemleri sonucunda insan haklarının ihlal edildiği herhangi bir vaka bilmiyorum.

More Sentences
community n. halk
General
community n. kamu
Tom's sentence was 25 hours of community service.
Tom'un cezası 25 saatlik kamu hizmetiydi.

More Sentences
community n. cemaat
The monks and sisters who live in the religious community of Bethlehem cannot be considered hostages.
Beytüllahim'deki dini cemaatte yaşayan rahip ve rahibeler rehine olarak kabul edilemez.

More Sentences
community n. toplum
Since then the situation has got even worse for the community there.
O zamandan bu yana oradaki toplum için durum daha da kötüleşti.

More Sentences
community n. grup
Our project brings people from various ethnic communities together under the same roof.
Projemiz çeşitli etnik gruplardan insanları aynı çatı altında bir araya getiriyor.

More Sentences
community n. sürü
We are studying fish communities in human-made lakes.
İnsan yapımı göllerdeki balık sürülerini inceliyoruz.

More Sentences
Politics
community n. cemaat
I know of no cases in which human rights are being violated as a result of action by religious communities.
Dini cemaatlerin eylemleri sonucunda insan haklarının ihlal edildiği hiçbir vaka bilmiyorum.

More Sentences
community n. toplum
Community resources are being deployed to improve safety.
Toplum kaynakları güvenliği artırmak için kullanılıyor.

More Sentences
community n. topluluk
The main objective is to incorporate tourism in Community policies and measures favouring an integrated approach.
Temel amaç, turizmi entegre bir yaklaşımı destekleyen Topluluk politikalarına ve önlemlerine dahil etmektir.

More Sentences
General
community n. cemiyet
community n. ortaklık
community n. ahali
community n. ortak mal sahipliği
community n. benzerlik
community n. insan topluluğu
community n. ümmet
community n. umum
community n. müşterek tasarruf
community n. amme
community n. bölge halkı
community n. yöre halkı
community n. benzeyiş
community n. ortak yön
community n. millet
community n. zümre
community n. eşler arasındaki mal ortaklığı
community n. tüzelkişilik
community n. çevre
community n. paylaşım
community n. kardeşlik
community n. bir grup insanın yaşadığı bölge
community n. başka insanlarla yaşama
community n. topluluk olarak yaşama
Trade/Economic
community n. müşterek tasarruf
community n. ortak mal sahipliği
Law
community n. eşler arasında evlilik veya sözleşmeden doğan medeni hukuk ortaklığı
Politics
community n. mahalli örgütlenme
community n. (galler ve iskoçya'da) en küçük yerel yönetim birimi
community n. nahiyenin alt birimi
Biology
community n. komünite
community n. organizma topluluğu
Philosophy
community n. ortaklaşalık
Environment
community n. birbirleriyle etkileşim içinde bulunan canlı grubunun yaşadığı bölge

Sens de "community" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 500 résultat(s)

Anglais Turc
General
community life n. toplum hayatı
We must, once again, inspire citizens with the desire to vote and the desire to become involved in community life.
Vatandaşlarımıza bir kez daha oy kullanma ve toplum hayatına katılma arzusu aşılamalıyız.

More Sentences
autonomous community n. özerk topluluk
The Spanish Reconquista of the Basque Autonomous Community has not succeeded.
İspanya'nın Bask Özerk Topluluğunu yeniden fethetmesi başarılı olmamıştır.

More Sentences
local community n. yerel toplum
This is a major concern of local communities and non-governmental organisations.
Bu, yerel toplumlar ve sivil toplum örgütleri için büyük bir endişe kaynağıdır.

More Sentences
local community n. yerel topluluk
They provide substantial support for local communities.
Yerel topluluklar için önemli bir destek sağlıyorlar.

More Sentences
international community n. uluslararası toplum
I am convinced that the onus is on the international community and especially on the Quartet.
Sorumluluğun uluslararası topluma ve özellikle de Dörtlü'ye ait olduğuna inanıyorum.

More Sentences
community leader n. topluluk lideri
Community leadership and participation (both online and offline) are integral to a Social Media Manager’s success.
Topluluk liderliği ve katılımı (hem çevrimiçi hem de çevrimdışı) bir Sosyal Medya Yöneticisinin başarısının ayrılmaz bir parçasıdır.

More Sentences
community service n. toplum hizmeti
Useful and essential community services cost money.
Faydalı ve temel toplum hizmetleri paraya mal olur.

More Sentences
scientific community n. bilim topluluğu
We focus on areas in which we participate in the international scientific community.
Uluslararası bilimsel topluluğa katıldığımız alanlara odaklanıyoruz.

More Sentences
christian community n. hıristiyan topluluğu
Christian communities too, are under attack on a regular basis.
Hıristiyan topluluklar da düzenli olarak saldırı altında.

More Sentences
scientific community n. bilim camiası
This stand has now been overtaken both by events and by opinion within the scientific community itself.
Bu duruş şimdi hem olaylar hem de bilim camiasının kendi içindeki görüşler tarafından geride bırakıldı.

More Sentences
host community n. ev sahibi topluluk
It has helped host communities to accept and integrate uprooted families.
Ev sahibi toplulukların, yerlerinden edilmiş aileleri kabul etmelerine ve entegre etmelerine yardımcı olmuştur.

More Sentences
open source community n. açık kaynak topluluğu
Finally, there is relatively little deviation from the open source community.
Son olarak, açık kaynak topluluğundan nispeten az sapma var.

More Sentences
primitive community n. ilkel topluluk
The power of this primitive community had to be broken, and it was broken.
Bu ilkel topluluğun gücünün kırılması gerekiyordu ve kırıldı.

More Sentences
build community v. topluluk oluşturmak
Food is a powerful tool for building community.
Yemek, topluluk oluşturmak için güçlü bir araçtır.

More Sentences
community-minded adj. topluluk odaklı
The Europe we need is Community-oriented rather than intergovernmental.
İhtiyacımız olan Avrupa, hükümetler arası olmaktan ziyade Topluluk odaklıdır.

More Sentences
Trade/Economic
community legislation n. topluluk mevzuatı
In addition, it is already a commonly used form of legislation in our Community legislation.
Buna ek olarak, Topluluk mevzuatımızda zaten yaygın olarak kullanılan bir mevzuat şeklidir.

More Sentences
Politics
community instruments n. topluluk araçları
We want to promote stakeholder access to Community instruments, involving also local authorities and the private sector.
Yerel yönetimler ve özel sektörü de kapsayacak şekilde paydaşların Topluluk araçlarına erişimini teşvik etmek istiyoruz.

More Sentences
community framework n. topluluk çerçevesi
In fact, the report is entirely consistent with the Community framework.
Aslında rapor, Topluluk çerçevesiyle tamamen uyumludur.

More Sentences
community legislation n. topluluk mevzuatı
To sum up, a good piece of Community legislation is one which chooses between what is desirable and what is feasible.
Özetle, iyi bir Topluluk mevzuatı, arzu edilen ile uygulanabilir olan arasında seçim yapan bir mevzuattır.

More Sentences
community acquis n. topluluk müktesebatı
It is therefore recommended that harmonisation activities with the Community acquis continue on this basis.
Dolayısıyla, Topluluk müktesebatı ile uyumlulaşma faaliyetlerinin bu temelde sürmesi tavsiye edilir.

More Sentences
jewish community n. yahudi cemaati
His father was an important figure in the Jewish community.
Babası Yahudi cemaatinde önemli bir figürdü.

More Sentences
community service n. toplum hizmeti
Useful and essential community services cost money.
Faydalı ve temel toplum hizmetleri maliyetlidir.

More Sentences
nordic community n. nordik topluluğu
The Ombudsman is a Nordic invention, but we are not the Nordic community; we are the European Community.
Ombudsman bir Nordik icadıdır, ancak biz Nordik topluluğu değiliz; biz Avrupa Topluluğuyuz.

More Sentences
rural community n. kırsal topluluk
That there is particularly deep-seated frustration among rural communities is no secret.
Kırsal topluluklar arasında özellikle derin bir hayal kırıklığı olduğu bir sır değildir.

More Sentences
rural community n. kırsal toplum
I stress that farms are also important employers in our rural communities.
Çiftliklerin de kırsal toplumlarımızda önemli işverenler olduğunu vurgulamak isterim.

More Sentences
community support framework n. topluluk destek çerçevesi
This is one of the major challenges of the Greek government's national action plan and the Community Support Framework.
Bu, Yunan hükümetinin ulusal eylem planının ve Topluluk Destek Çerçevesinin en önemli zorluklarından biridir.

More Sentences
international community n. uluslararası toplum
Why did the international community set up this International Criminal Court?
Uluslararası toplum neden bu Uluslararası Ceza Mahkemesini kurdu?

More Sentences
Telecom
community legislation n. topluluk mevzuatı
There is Community legislation which is not being respected by at least five Member States.
En az beş Üye Devlet tarafından saygı gösterilmeyen Topluluk mevzuatı bulunmaktadır.

More Sentences
General
community europe n. ce
community participation n. toplum katılımı
european economic community n. avrupa ekonomik topluluğu
community of practice n. uğraş topluluğu
community health n. halk sağlığı
city community n. şehir topluluğu
european economic community countries n. aet ülkeleri
community development n. toplum kalkınması
legal community n. yasal topluluk
the community n. halk
teachers and community n. öğretmenler ve toplum
morals of ahi community n. ahilik ahlakı
community and school n. toplum ve okul
convention of european economic community n. roma antlaşması
architects and community n. mimarlar ve toplum
community property n. mal birliği esası
ahi community n. ahi birliği
the community n. devlet
community profile n. çevre profili
imagined community n. hayali cemaat
prepared community n. hazırlıklı toplum
community centers n. halk evleri
european economic community n. aet
community life n. toplum yaşamı
the european community n. avrupa birliği
community antenna television n. müşterek antenli televizyon
community center n. bir bölgede oturan insanların tartışmak veya eğlenmek için bir araya geldikleri yer
elder in a community n. aksakal
community standard n. toplum standartı
ahi community n. ahi teşkilatı
religious community n. ümmet
community involvement activity n. toplumsal katılım faaliyeti
community development n. toplumsal kalkınma
treaty establishing the european economic community n. avrupa ekonomik topluluğu kuruluş anlaşması
community of interest n. mukarada
the european economic community n. avrupa ekonomik topluluğu
contract of community of interest n. mudarabe akdi
community organization n. sosyal eylem
ahi community n. ahilik
community policing n. toplum destekli polislik
community of students n. öğrenci topluluğu
community of interest n. mudarebe
the community n. ahali
community psychiatry n. toplum psikiyatrisi
religious community n. dinsel toplum
community of practice n. uygulayıcı topluluk
city community n. kent topluluğu
european economic community countries n. avrupa ekonomik topluluğu ülkeleri
interpretive community n. yorumlayıcı topluluk
the european economic community n. ortak pazar
convention of european economic community n. avrupa ekonomik topluluğu antlaşması
social community n. sosyal toplum
community centre n. halkevi
sense of community n. kamu vicdanı
autonomous community n. otonom topluluk
community colleges n. halk eğitim merkezleri
community organization n. toplumsal organizasyon
community psychology n. toplum psikolojisi
community power n. toplumsal güç
community education n. toplum eğitimi
yuruk community n. yörük cemaati
good of the community n. amme yararı
local community n. yerel cemiyet
local community n. yerel halk
local community n. bölge halkı
muslim community n. müslüman toplum
community dweller n. bölge sakini
community dweller n. mahalle sakini
community dweller n. mahalleli
community center n. sosyal merkez
community pool n. halka açık yüzme havuzu
community swimming pool n. halka açık yüzme havuzu
police-community relations n. polis-toplum ilişkileri
community center n. şehir kulübü
community leader n. cemaat lideri
community engineer n. toplum mühendisi
community latrine n. umumi tuvalet
a large section of the community n. toplumun geniş kesimi
a large section of the community n. toplumun geniş bir kesimi
community relations n. toplum ilişkileri
community relations programme n. toplum ilişkileri programı
community policing n. zabıta hizmetleri
gated community n. etrafı çevrili güvenlikli site
gated community n. etrafı çevrili güvenlikli yaşam alanı
community-residing persons n. toplumda yaşayan bireyler
community-residing persons n. toplum içinde yaşayan bireyler
scientific community n. bilimsel topluluk
neighbor community n. civar halk
neighbor community n. çevre halk
local community n. çevre halkı
surrounding community n. çevre halkı
community members n. topluluk/cemaat üyeleri
community partners n. topluluk ortakları
community watch patrol n. mahalle devriyesi
community-oriented philosophy n. toplum odaklı felsefe
imagined community n. muhayyel cemaat
imagined community n. hayali topluluk
community interpreting n. toplum çevirmenliği
community college n. mahalle mektebi
community disaster volunteers n. toplum afet gönüllüleri
sense of community n. toplumsallık bilinci
community health center n. sağlık ocağı
world community n. dünya topluluğu
community clinic n. sağlık ocağı
community center n. halkevi
community work n. toplum hizmeti
planned community n. belli bir sınıfa ait insanlar için ayrılan yerleşim bölgesi
community manager n. topluluk yöneticisi
community edition n. topluluk sürümü
community-based organizations n. toplum temelli örgütler
community garden (us) n. insanların üzerinde sebze/meyve veya küçük bitkiler yetiştirmeleri için kiraladıkları küçük toprak parçası
community garden (us) n. hobi bahçesi
assyrian community n. süryani topluluğu
community radio n. topluluk radyosu
climate science community n. iklim bilimi topluluğu
district community health center n. ilçe toplum sağlığı merkezi
host community n. ev sahipliği yapan topluluk
building community n. topluluk oluşturma
building community n. topluluk inşa etme
medical community n. tıp camiası
community pressure n. mahalle baskısı
community of interest n. ortak bir ilgiyi paylaşan insan topluluğu
interest-based community n. ortak bir ilgiyi paylaşan insan topluluğu
faith community n. aynı dini inancı paylaşan insan topluluğu
community [obsolete] n. sık meydana gelme
remote community n. erişim ve ulaşımı kısıtlı toplum
csv (community service volunteer) n. kamu hizmeti gönüllüsü
retirement community n. (banliyö veya kasabada) emekli konutları
retirement community n. emekli mahallesi
act contrary to the faith and practice of the community v. akideyi bozmak
close the community centres v. halkevlerini kapatmak
cast someone out of the community v. toplumdan dışlamak
do community service v. kamu hizmeti yapmak
community-onset adj. toplum kökenli
community-onset adj. toplum kaynaklı
community oriented adj. toplum eğilimli
community oriented adj. toplum yanlı
community oriented adj. topluma yönelik
community-minded adj. topluluk/toplum yararını gözeten/düşünen
community driven adj. topluluk güdümlü
Idioms
a pillar of the community n. toplumun önde gelenlerinden
a pillar of the community n. nüfuzlu kimse
a pillar of the community n. sayılan bir isim
bedroom community n. iş yerlerinin olmadığı daha çok evlerin bulunduğu bölge
bedroom community n. uzak yerlerde çalışıp eve sadece yatıp uyumak için gelme
bedroom community n. banliyö
bedroom community n. yatak odası topluluğu
pillar of the community n. yerel bir topluluğun öne çıkan kişi
pick-up community n. kadınlar nasıl tavlanır topluluğu
pick-up community n. kendilerini kadınları tavlama taktiklerine adamış erkek topluluğu
pillar of the community n. topluluğun direği
bedroom community n. oturdukları yerin dışında çalışıp eve sadece yatmaya gelen insanlardan oluşan topluluk
pillar of the community n. hatırı sayılır kişi
pillar of the community n. itibarlı/hatırlı kişi
pillar of the community n. sözü dikkate alınan kişi
pillar of the community n. saygıdeğer kişi
pillar of the community n. ağırlığı olan kişi
pillar of the community n. sözü geçen kişi
pillar of the community n. toplumda önemli bir yere/konuma sahip kişi
a pillar of the community n. toplumun/topluluğun saygıdeğer bir üyesi
a pillar of the community n. toplumun/topluluğun önemli bir üyesi
Trade/Economic
community property n. evlilikte mal birliği rejimi
community goods n. topluluk eşyası
community investors development agency n. toplum yatırımcıları geliştirme kuruluşu
business community n. iş topluluğu
community of interest n. menfaat grubu
community indifference curves n. toplumsal kayıtsızlık eğrileri
community of interest n. dayanışma grubu
community affairs n. kamu işleri
community of interest n. ilgi grubu
european community n. avrupa ekonomik topluluğu
european economic community (eec) n. avrupa ekonomik topluluğu (aet)
community shopping center n. perakende alışveriş merkezi
economic community n. ekonomik topluluk
community property n. karı kocanın ortak malları
european economic community n. avrupa ekonomik topluluğu
community property n. ortak mülkiyet
multi-national trade community n. çok uluslu ticaret topluluğu
business community n. iş alemi
community labour market n. topluluk işgücü piyasası
business community n. iş çevresi
investment community n. yatırım topluluğu
professional community n. mesleki topluluk
professional community n. meslek topluluğu
professional community n. profesyonel topluluk
Agreement Establishing An Association Between Turkey and the European Economic Community n. türkiye ile avrupa ekonomik topluluğu arasında bir ortaklık yaratan anlaşma
statistical classification of economic activities in the european community n. avrupa topluluğunda ekonomik faaliyetlerin istatistiki sınıflaması
European Community n. avrupa topluluğu
European Coal and Steel Community n. avrupa kömür ve çelik topluluğu
community interest company n. toplum çıkarı güden şirket
community interest company n. gelirlerini ve varlıklarını kamu yararına kullanmak isteyen sosyal girişimler için tasarlanmış şirket türü
Law
community service n. kamu hizmeti cezası
community legal instruments n. topluluk hukuki araçları
community legal order n. topluluk hukuk düzeni
community law n. topluluk hukuku
community property n. ortaklaşa mülkiyet
community of goods n. mal ortaklığı
community of heirs n. miras ortaklığı
marriage community n. evlilik birliği
marriage community n. karı kocalık
conjugal community n. evlilik müessesesi
marriage community n. evlilik müessesesi
conjugal community n. karı kocalık
conjugal community n. evlilik birliği
community property n. karı kocanın ortak malları
community debt n. karı koca müşterek borcu
community property n. müşterek karı koca malları
conjugal community n. evlilik kurumu
community land n. (bir ilçenin/yerleşim yerinin vs.) ortak kullanım alanları
community service n. kamu hizmeti
legal community n. hukuki topluluk
community-service order [uk] n. on yedi yaşından büyük suçluların hapse girmek yerine toplum hizmeti vermesini gerektiren mahkeme emri
community support officer (cso) [uk] n. topluluk destek görevlisi
community support officer (cso) [uk] n. polis teşkilatının üyesi olmayıp polislere yardımcı birtakım yetkileri bulunan üniformalı görevli
maintain the order and safety of the community v. toplumun güvenliğini sağlamak
maintain the order and safety of the community v. asayişi sağlamak
pcso (police community support officer) [uk] abrev. polis teşkilatı destek memuru
Politics
community collective marks n. topluluk ortak markaları
community territory n. topluluk alanı
community bridge n. topluluk geçiş köprüsü
community foundations n. cemaat vakıfları
community powers n. topluluk yetkileri
treaty establishing the european economic community n. avrupa ekonomik topluluğunu kuran antlaşma
monitoring the application of the community law n. topluluk hukukunun uygulanmasının denetimi
community goods n. topluluk malları
energy community n. enerji topluluğu
community financing projects for the environment n. çevre için topluluk finansman projesi
european community civil servants n. avrupa topluluğu memurları
safeguard the interests of the community n. topluluk çıkarlarının korunması
european community funds n. avrupa topluluğu fonları
intra and extra community wars n. topluluk içi ve dışı savaşları
decision making procedure of the european community n. avrupa topluluğu karar alma prosedürü
external responsibilities of the european community n. avrupa topluluğunun dış sorumlulukları
community patent convention n. topluluk patent sözleşmesi
community assistance for reconstruction, development and stabilisation n. yeniden yapılanma kalkınma ve stabilizasyon topluluk yardımı
european community institutions n. avrupa topluluğu örgütleri
treaty establishing the european atomic energy community n. avrupa atom enerjisi topluluğunu kuran anlaşma
european coal and steel community n. avrupa kömür ve çelik topluluğu
programme of community aid to the n. merkezi ve doğu avrupa ülkelerine topluluk
treaty establishing the european coal and steel community n. avrupa kömür ve çelik topluluğunu kuran antlaşma
intra community export n. topluluk içi ihracat
european political community project n. avrupa siyasal topluluğu projesi
european atomic energy community n. avrupa atom enerji kurumu
community market n. topluluk piyasası
priority of the community n. topluluk önceliği
sentence of the court of justice of the european community n. avrupa topluluğu adalet divanı kararı
community organisation n. topluluk örgütü
community politics n. topluluk politikası
inra community trade n. topluluk içi ticaret
european community institutions n. avrupa topluluğu kurumları
non community goods n. topluluk dışı mallar
committee of agricultural organisations in the european community n. avrupa topluluğu tarımsal kuruluşlar komitesi
community guarantee n. topluluk garantisi
decision making procedure of the european community n. avrupa topluluğu karar alma usulü
the european economic community (eec) n. avrupa ekonomik topluluğu
community options n. topluluk için yapısal seçenekler
european community presidency n. avrupa topluluğu dönem başkanlığı
extra community trade n. topluluk dışı ticaret
european community commission directory n. avrupa topluluğu komisyonu rehberi
european community law n. avrupa topluluğu hukuku
community initiative n. topluluk inisiyatifi
community formularies n. topluluk formları
european community of consumer cooperatives n. avrupa tüketici kooperatifleri topluluğu
community financial contribution n. topluluk mali katkısı
convention of european economic community n. avrupa ekonomik topluluğu konvansiyonu
european defence community n. avrupa savunma topluluğu
community instructions n. topluluk talimatları
community rules n. topluluk kuralları
european atomic energy community n. avrupa atom enerjisi topluluğu
european health community n. avrupa sağlık topluluğu
community acts n. topluluk tasarrufları
union of industries of the european community n. avrupa topluluğu sanayi birliği
europe of the community n. topluluk avrupası
treaty establishing the european community n. avrupa topluluğunu kuran antlaşma
programme of community aid to the countries of central and eastern europe (phare) n. orta ve doğu avrupa ülkelerine topluluk yardım programı
community trade mark n. topluluk markası
conference of european community affairs committees n. avrupa işleri komisyonu konferansı
community acts n. topluluk işlemleri
hierarchy of community acts n. topluluk belgelerinin hiyerarşisi
eec (european economic community) n. avrupa ekonomik topluluğu
ec (european community) n. avrupa birliği
community association n. topluluk örgütü
community foundation n. sosyal yatırım vakfı
community program n. topluluk programı
european economic community n. aet
european economic community countries n. aet ülkeleri
european coal and steel community n. avrupa kömür ve çelik birliği
community of states n. devletler topluluğu
bi-community federation n. iki toplumlu federasyon
common-interest community n. ortak ilgi topluluğu
community wage survey program n. mahalli ücret araştırması programı
community development n. toplumsal kalkınma
community health care n. halk sağlığı
community health care n. toplum sağlığı
authority of community n. kamu otoritesi
community volunteers n. toplum gönüllüleri
economic community of west african states n. batı afrika ekonomik topluluğu
caribbean community and common market n. karayipler topluluğu ve ortak pazarı
community service volunteer n. kamu hizmeti gönüllüsü
obligatory community service n. zorunlu kamu hizmeti
european coal and steel community agreement n. avrupa kömür ve çelik topluluğu antlaşması
european coal and steel community agreement n. avrupa kömür ve çelik topluluğu anlaşması
community member n. topluluk üyesi
community member state n. topluluk üyesi devlet
community report n. topluluk raporu
community civil protection mechanism n. (AB) topluluk sivil savunma mekanizması
customs territory of the community n. avrupa birliği gümrük bölgesi
advisory committee for the technical adaptation of the community procedure to improve the transparency of gas and electricity prices charged to industrial end-users n. sanayideki nihai kullanıcılara uygulanan elektrik ve gaz fiyatlarının şeffaflığını geliştirmeye yönelik topluluk prosedürünün teknik adaptasyonu danışma komitesi
european community statistical office n. avrupa topluluğu istatistik ofisi
community fisheries control agency (cfca) n. topluluk balıkçılık kontrol ajansı
community plant variety office (cpvo) n. topluluk bitki çeşitleri ofisi
committee for the implementation of the community programme for employment and social solidarity n. istihdam ve sosyal dayanışma topluluk programının uygulanması komitesi
advisory committee on application of the legislation on access for community air carriers to intra-community air routes n. topluluk hava taşıyıcılarının topluluk içi hatlara girişi hakkındaki mevzuatın uygulanması danışma komitesi
community committee on the farm accountancy data network n. çiftlik muhasebe veri ağı topluluk komitesi
intelligence community n. istihbarat teşkilatı
committee for the implementation of the community action programme on public health n. genel sağlık alanında topluluk eylem programının uygulanması komitesi
committee for community actions in support of consumer policy n. tüketici politikasını destekleyen topluluk eylemleri komitesi
committee on infrastructure for spatial information in the european community n. avrupa topluluğunda konumsal bilgi altyapısı komitesi
advisory committee on the implementation of activities relating to the community market access strategy n. topluluk pazarına giriş stratejisiyle ilgili faaliyetlerin uygulanması danışma komitesi
standing committee for community protection of plant variety rights n. topluluk bitki çeşidi haklarının korunması daimi komitesi
committee of the second programme of community action in the field of health n. sağlık alanında ikinci topluluk eylem programı komitesi
donor community n. bağışta bulunanlar camiası
business community n. iş camiası
official community n. resmi camia
central african economic and monetary community n. orta afrika ekonomik ve parasal topluluğu
community strategic framework n. topluluk stratejik çerçevesi
community strategic guidelines n. topluluk stratejik kılavuz ilkeleri
european community programs n. avrupa topluluğu programları
eurasian economic community n. avrasya ekonomi topluluğu
community management n. topluluk yönetimi
retirement community n. emekli evi
global community n. dünya halkı
global community n. küresel toplum
epistemic community n. epistemik topluluk
epistemic community n. rejimden yana siyasi tutumlar için gerekli teorileri üreten, ve bunların yayılmasını sağlayan entelektüellerden oluşan uzman topluluk
community lisbon programme n. topluluk lizbon programı
community eco-management and audit scheme n. topluluk eko-yönetim ve denetim planı
international islamic community n. uluslararası islam topluluğu
islamic community n. islam topluluğu
european community association agreement n. avrupa topluluğu işbirliği antlaşması (ankara antlaşması)
international community n. uluslararası camia
european economic community n. avrupa ekonomik topluluğu
european community n. avrupa topluluğu
east african community n. doğu afrika topluluğu
economic community of west african states n. batı afrika ülkeleri ekonomik topluluğu
andean community of nations n. and milletler topluluğu
economic community of central african states n. orta afrika ülkeleri ekonomik topluluğu
central african economic and monetary community n. orta afrika ülkeleri ekonomik ve parasal topluluğu
eurasian economic community n. avrasya ekonomik topluluğu
european atomic energy community n. avrupa atom enerjisi topluluğu
caribbean community n. karayipler topluluğu
community of european railway n. avrupa demiryolları birliği
community of portuguese language countries n. portekizce konuşan ülkeler topluluğu
community of latin american and caribbean states n. latin amerika ve karay ip devletleri topluluğu
southern african development community n. güney afrika kalkınma topluluğu
community of latin american and caribbean states n. latin amerika ve karayip devletleri topluluğu
east african community n. doğu afrika topluluğu
european atomic energy community (euratom) n. avrupa atom enerjisi topluluğu
islamic community n. güney asya'da bir islam cemaati
community care n. kendi evlerinde yaşayanlara yapılan yardım
community programme (cp) n. (britanya'da) bir yıldan uzun sürelik işsizlere geçici iş temin eden eski bir devlet planı
community care n. ihtiyaç sahiplerinin sorumluluğunu büyük devlet kurumlarından alıp akrabalarına ve yerel yardım kurumlarına verme politikası
community of sovereign republics n. 1996'da rusya ve belarus'un kurduğu siyasi ve ekonomik birlik
french community n. fransız uluslar topluluğu
community-based adj. toplum kökenli
Institutes
european community joint research centre n. avrupa topluluğu müşterek araştırma merkezi
european political community n. avrupa siyasi topluluğu
european community investment partners programme n. avrupa topluluğu yatırım ortakları programı
community programme in education and training for technology n. teknoloji alanında eğitim ile ilgili olarak üniversiteler ve firmalar arasında işbirliği programı
southern african development community n. güney afrika kalkınma topluluğu
committee of agricultural organizations in the european community n. avrupa topluluğutarımsal örgütler komitesi
conference of european community affairs committees n. ab parlamentolar topluluğu ve avrupa işleri komisyonu konferansı
education information network in the european community n. avrupa topluluğu eğitim bilgi ağı
community plant variety office n. avrupa birliği bitki çeşit ofisi
liberal and radical youth movement of the european community n. avrupa topluluğu liberal ve radikal gençlik hareketi
confederation of family organizations in european community n. avrupa topluluğu aile örgütleri konfederasyonu
handicapped people in the european community living independently in an open society n. avrupa topluluğunun açık toplumunda bağımsızca yaşayan engelli kişiler programı
european community statistical office n. avrupa topluluğu istatistik ofisi
community support framework n. topluluk destek çerçevesi
community research and development service n. topluluk araştırma ve geliştirme bilgi hizmeti
european community humanitarian office n. avrupa topluluğu insani yardım ofisi
the economic community of west african states n. batı afrika ülkeleri ekonomik birliği
community plant variety office n. topluluk bitki çeşitleri ofisi
consultative committee of the bars and law societies of the european community n. avrupa topluluğu barolar ve hukuk kurumları konseyi
community import requirements database n. topluluk ithalat şartları veritabanı
community programme for the vocational training of young people and their preparation for the adult and working life n. gençlerin mesleki eğitimi ve iş hayatına hazırlanmasına ilişkin eylem programı
european community action scheme for the mobility of university students n. üniversite öğrencilerinin hareketliliği için at eylem planı
european system of national and regional accounts in the community n. avrupa topluluğu ulusal ve bölgesel hesaplar sistemi
european coal and steel community n. avrupa kömür ve çelik birliği
committee of agricultural organizations in the european community n. ab tarımsal organizasyonlar komitesi
community volunteers foundation n. toplum gönüllüleri derneği
the community plant variety office n. avrupa topluluğu bitki türleri ofisi
the community plant variety office n. avrupa birliği bitki türleri ofisi
the community plant variety office n. avrupa topluluğu toprak mahsülleri ofisi
multi-purpose community center n. çok amaçlı toplum merkezi (çatom)
directorate general of family and community services n. aile ve toplum hizmetleri genel müdürlüğü
economic community of west african states (ecowas) n. batı afrika devletleri ekonomik topluluğu
ecsc (european coal and steel community) n. avrupa kömür ve çelik topluluğu
united states intelligence community n. abd istihbarat topluluğu
ic (intelligence community) n. abd istihbarat topluluğu
united states intelligence community n. abd'de istihbarat faaliyetlerini yürüten 16 ayrı devlet kurumunun oluşturduğu topluluk
ic (intelligence community) n. abd'de istihbarat faaliyetlerini yürüten 16 ayrı devlet kurumunun oluşturduğu topluluk
Insurance
community fund n. topluluğun özel yardım kurumu ihtiyacını karşılamak üzere bireysel abonelerden toplanan genel fon
community chest n. topluluğun özel yardım kurumu ihtiyacını karşılamak üzere bireysel abonelerden toplanan genel fon
Technical
community television n. kablolu televizyon
community-antenna television n. müşterek antenli televizyon
community reception n. telsiz röle alışı
catv (community antenna television) n. ortak antenli televizyon
catv (community antenna television) n. müşterek antenli televizyon
Computer
snmp community n. snmp topluluğu
community antenna n. kolektif anten
community name n. topluluk adı
community antenna television n. kolektif antenli televizyon
community networking n. topluluk ağı
community-created content n. kullanıcının geliştirdiği içerik
community edition n. topluluk versiyonu
community portal n. topluluk kapısı
community portal n. topluluk portalı
rating community n. kişilerin birbirlerinin fotoğraf ve özelliklerini değerlendirerek üye seçmelerine imkan veren sanal topluluk
Informatics
virtual community n. sanal topluluk
online community n. sanal topluluk
Telecom
local community n. bölge halkı
community legal instruments n. topluluk hukuki araçları
community repeater n. telsiz rölesi
community antenna system n. ortak anten sistemi
community antenna television n. ortak antenli televizyon
community reception n. telsiz röle alışı
community repeater n. telsiz tekrarlayıcısı
Television
community antenna tv system n. ortak anten sistemi
community television n. kablolu televizyon
community antenna television n. kolektif antenli televizyon
community antenna n. kolektif anten
Architecture
architects and community n. mimarlar ve toplum
Construction
community facilities n. sosyal tesisler
community facilities n. tesisler
community facilities n. kentsel donanım
community facilities n. ortak kolaylıklar
community buildings n. toplu konutlar
community council n. mahalle kurulu
community council n. ihtiyar heyeti
gated community n. kapılı topluluk yerleşme
gated community n. kapalı site
Automotive
road vehicles circulating within the community n. ab üye ülkeleri içerisinde dolaşımda olan karayolu taşıtları
Aeronautic
community noise equivalent level n. ortam gürültü eşdeğer seviyesi
Medical
glbt community n. glbt topluluğu
medical community n. doktor topluluğu
community health nursing n. toplum sağlığı hemşireliği
community health aides n. toplum sağlığı yardımcıları
community mental health services n. toplum ruh sağlığı hizmetleri
community health centers n. sağlık ocakları
community mental health centers n. toplum ruh sağlığı merkezleri
community medicine n. toplum hekimliği
community health services n. toplum sağlığı hizmetleri
community psychiatry n. toplum psikiyatrisi
community health education n. toplum sağlığı eğitimi
community hospital n. toplum hastanesi
community hospital n. yerel hastane
community health n. halk sağlığı
patient and community needs n. hasta ve toplum ihtiyaçları
sport community n. spor camiası
medicine community n. tıp camiası
community-dwelling older adults n. toplum içinde yaşayan yaşlılar
community-acquired pneumonia n. toplumdan edinilmiş pnömoni
community-acquired urinary tract infections n. toplum kaynaklı üriner sistem enfeksiyonları
community-acquired pneumonia n. toplumsal kökenli pnömoni
community-acquired pneumonia n. toplum kökenli pnömoni
european community respiratory health survey n. avrupa topluluğu solunum sağlığı çalışması
community-acquired pneumonia in adult population n. erişkin popülasyonda toplum kökenli pnömoni
limited community ambulator n. toplum içinde sınırlı bağımsız yürüyebilen
community-acquired pathogens n. toplum kökenli infeksiyon etkenleri
community acquired urinary tract infection n. toplum kökenli üriner sistem enfeksiyonu
community-acquired methicillin-resistant staphylococcus aureus infection n. toplumdan kazanılmış metisiline dirençli staphylococcus aureus enfeksiyonu