Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
counsel
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
"counsel"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 48 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
counsel
i.
nasihat
2
Genel
counsel
i.
tedbir
3
Genel
counsel
i.
müşavere
4
Genel
counsel
i.
tavsiye
5
Genel
counsel
i.
fikir
6
Genel
counsel
i.
maksat
7
Genel
counsel
i.
müdafi
8
Genel
counsel
i.
danışman
9
Genel
counsel
i.
avukat
10
Genel
counsel
i.
dava vekili
11
Genel
counsel
i.
öğüt
12
Genel
counsel
i.
görüş
13
Genel
counsel
i.
düşünce
14
Genel
counsel
i.
niyet
15
Genel
counsel
i.
basiret
16
Genel
counsel
i.
hukuk danışmanı
17
Genel
counsel
i.
gaye
18
Genel
counsel
i.
ihtiyat
19
Genel
counsel
i.
danışma
20
Genel
counsel
i.
istişare
21
Genel
counsel
i.
öneri
22
Genel
counsel
i.
içten pazarlık
23
Genel
counsel
i.
gizli niyet
24
Genel
counsel
i.
danışman
25
Genel
counsel
i.
uzman
26
Genel
counsel
f.
öğütlemek
27
Genel
counsel
f.
tavsiye etmek
28
Genel
counsel
f.
salık vermek
29
Genel
counsel
f.
nasihat vermek
30
Genel
counsel
f.
akıl vermek
31
Genel
counsel
f.
öğüt vermek
32
Genel
counsel
f.
nasihat etmek
33
Genel
counsel
f.
önermek
34
Genel
counsel
f.
tavsiye almak
35
Genel
counsel
f.
danışmanlık almak
Trade/Economic
36
Ticaret/Ekonomi
counsel
i.
hukuki danışman
Law
37
Hukuk
counsel
i.
dava vekili
38
Hukuk
counsel
i.
müşavir
39
Hukuk
counsel
i.
müdafi
40
Hukuk
counsel
i.
dava avukatı
41
Hukuk
counsel
f.
danışmak
42
Hukuk
counsel
f.
istişare etmek
43
Hukuk
counsel
f.
müşavere etmek
44
Hukuk
counsel
f.
tavsiye etmek
Religious
45
Dini
counsel
i.
isa'nın tavsiye niteliğindeki tebliği
Archaic
46
Eski Kullanım
counsel
i.
gizli amaç
47
Eski Kullanım
counsel
i.
gizli görüş
48
Eski Kullanım
counsel
i.
sır
"counsel"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 107 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
evacuation counsel for disasters
i.
afet tahliye tavsiyesi
2
Genel
kings counsel
i.
kralın hukuk müşaviri
3
Genel
legal counsel
i.
hukuk müşaviri
4
Genel
plaintiff's counsel
i.
davacı vekili
5
Genel
counsel for the prosecution
i.
davacı avukatı
6
Genel
counsel for the defense
i.
savunma avukatı
7
Genel
counsel for the defense
i.
davalı avukatı
8
Genel
counsel [obsolete]
i.
akıl
9
Genel
counsel [obsolete]
i.
bilgelik
10
Genel
counsel [obsolete]
i.
ihtiyat
11
Genel
keep one's own counsel
f.
fikirlerini kendine saklamak
12
Genel
keep one's counsel
f.
sır saklamak
13
Genel
keep counsel
f.
(düşüncelerini, amaçlarını) gizli tutmak
14
Genel
keep counsel
f.
ketum davranmak
15
Genel
in counsel
zf.
gizlice
Phrasals
16
Öbek Fiiller
counsel someone about something
f.
birisine bir şey hakkında tavsiyede bulunmak
17
Öbek Fiiller
counsel someone against something
f.
birisini bir şeye karşı uyarmak
18
Öbek Fiiller
counsel about
f.
hakkında tavsiyede bulunmak
19
Öbek Fiiller
counsel about
f.
ile ilgili tavsiye vermek
20
Öbek Fiiller
counsel against
f.
-e karşı uyarmak
Phrases
21
İfadeler
take counsel
f.
tartışıp değerlendirmek
22
İfadeler
take counsel
f.
fikir alışverişi yapmak
Proverb
23
Atasözü
a fool may give a wise man counsel
başkalarının dedikleriyle gaza gelme
24
Atasözü
a fool may give a wise man counsel
aptal biri de bilge cümleler kurabilir
25
Atasözü
a fool may give a wise man counsel
başkalarının tavsiyelerine bel bağlama
26
Atasözü
a fool may give a wise man counsel
bilgeler bile yanılır
27
Atasözü
a fool may give a wise man counsel
bilgenin bile yanıldığı zamanlar olur
Idioms
28
Deyim
a counsel of despair
i.
havlu atma
29
Deyim
a counsel of despair
i.
son çare olarak atılan adım
30
Deyim
a counsel of perfection
i.
mükemmeliyetçi beklenti
31
Deyim
a counsel of perfection
i.
mükemmeliyetçi beklenti
32
Deyim
a counsel of despair
i.
yenilgiyi kabullenme
33
Deyim
a counsel of despair
i.
son bir çözüm olarak uygulanan şey
34
Deyim
a counsel of perfection
i.
gerçekçi olmayan beklenti
35
Deyim
a counsel of perfection
i.
gerçekçi olmayan beklenti
36
Deyim
a counsel of despair
i.
pes etme
37
Deyim
a counsel of despair
i.
havlu atma
38
Deyim
a counsel of despair
i.
pes etme
39
Deyim
a counsel of despair
i.
yenilgiyi kabul etme
40
Deyim
a counsel of despair
i.
her şey bitti deme
41
Deyim
a counsel of despair
i.
boyun eğme
42
Deyim
a counsel of despair
i.
pes deme
43
Deyim
a counsel of perfection
i.
ideal ama gerçekçi olmayan talimat ya da tavsiye
44
Deyim
a counsel of perfection
i.
gerçekten uzak beklenti
45
Deyim
a counsel of perfection
i.
gerçekleşmesi güç öneri
46
Deyim
a counsel of despair
i.
umutsuzluk
47
Deyim
a counsel of despair
i.
umudunu yitirme
48
Deyim
a counsel of despair
i.
umutsuzluğa düşme
49
Deyim
a counsel of despair
i.
teslimiyet
50
Deyim
a counsel of despair
i.
son çare
51
Deyim
a counsel of despair
i.
son umut
52
Deyim
a counsel of perfection
i.
ideal fakat uygulanabilir/gerçekleştirilebilir olmayan tavsiye
53
Deyim
keep one's own counsel
f.
ağzı sıkı olmak
54
Deyim
keep one's own counsel
f.
düşüncelerini kendine saklamak
55
Deyim
keep one's own counsel
f.
ketum olmak
56
Deyim
keep own counsel
f.
ağzı sıkı olmak
57
Deyim
keep own counsel
f.
düşüncelerini kendine saklamak
58
Deyim
keep own counsel
f.
ketum olmak
59
Deyim
keep own counsel
f.
fikirlerini kendine saklamak
60
Deyim
keep your own counsel
expr.
fikirlerini kendine sakla
61
Deyim
keep your own counsel
expr.
ketum ol
62
Deyim
keep your own counsel
expr.
(düşüncelerini, planlarını) gizli tut
Trade/Economic
63
Ticaret/Ekonomi
independent legal counsel
i.
bağımsız hukuk müşavirleri
64
Ticaret/Ekonomi
general counsel
i.
baş hukuk müşaviri
65
Ticaret/Ekonomi
general counsel
i.
genel danışman
66
Ticaret/Ekonomi
associate counsel
i.
yardımcı avukat
67
Ticaret/Ekonomi
investment counsel
i.
yatırım danışmanı
Law
68
Hukuk
junior counsel
i.
aşağı dereceli avukat
69
Hukuk
appearance by counsel
i.
avukat aracılığıyla mahkemede temsil edilme
70
Hukuk
chief legal counsel
i.
baş hukuk müşaviri
71
Hukuk
chief counsel
i.
baş hukuk müşaviri
72
Hukuk
defendant's counsel
i.
davalı vekili
73
Hukuk
counsel for the prosecution
i.
davacı avukat
74
Hukuk
junior counsel
i.
genç avukat
75
Hukuk
associate counsel
i.
hukuk müşavir yardımcısı
76
Hukuk
chamber counsel
i.
istişare avukatı
77
Hukuk
counsel for the prosecution
i.
iddia makamı
78
Hukuk
counsel for the prosecution
i.
iddia avukatı
79
Hukuk
in-house counsel
i.
kurum avukatı/danışmanı
80
Hukuk
defense counsel appointed by court
i.
mahkemece tayin edilen müdafi
81
Hukuk
benefit of counsel
i.
mahkemeden avukat tayin edilmesini isteme hakkı
82
Hukuk
defense counsel
i.
müdafaa vekili
83
Hukuk
invitation of defense counsel
i.
müdafii davet
84
Hukuk
chamber counsel
i.
müşavir avukat
85
Hukuk
appointment of defense counsel by court
i.
müdafinin mahkemece tayini
86
Hukuk
counsel for the defendant
i.
müdafaa avukatı
87
Hukuk
defense counsel
i.
müdafi
88
Hukuk
counsel for the defendant
i.
müdafaa vekili
89
Hukuk
defense counsel
i.
savunma vekili
90
Hukuk
counsel for defense
i.
savunma avukatı
91
Hukuk
defense counsel
i.
savunma avukatı
92
Hukuk
defense counsel
i.
sanık vekili
93
Hukuk
counsel for the defendant
i.
savunma vekili
94
Hukuk
benefit of counsel
i.
sanığın bir müdafi tayin edilmesini mahkemeden talep hakkı
95
Hukuk
counsel for defense
i.
savunma vekili
96
Hukuk
judicial committee of the privy counsel
i.
sömürge mahkemelerinin verdikleri kararlara bakan istinaf mahkemesi
97
Hukuk
dereliction of appointed defense counsel
i.
tayin edilen mudafinin görevini yapmaması
98
Hukuk
dereliction of appointed defense counsel
i.
tayin edilen müdafinin görevini yapmaması
99
Hukuk
counsel fee
i.
vekalet ücreti
100
Hukuk
king's counsel
i.
kralın hukuk müşaviri
101
Hukuk
king's counsel
i.
ingiltere'de kral yönetimdeyken kraliyete danışmanlık yapan kimse
102
Hukuk
queen's counsel
i.
ingiltere kraliçesinin hukuk danışmanı
103
Hukuk
opposing counsel [uk]
i.
karşı taraf avukatı
104
Hukuk
counsel to the crown
i.
ingiliz bir yöneticinin danışmanı olarak seçilen avukat
105
Hukuk
duty counsel
i.
hükümet tarafından atanan ücret talep etmeyen avukat
Politics
106
Siyasal
parliamentary counsel
i.
meclis genel kurulu
Military
107
Askeri
trial counsel
i.
askeri savcı
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of counsel
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy