fikir - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

fikir



"fikir" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 76 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
fikir idea i.
fikir opinion i.
fikir thought i.
General
fikir assessment i.
fikir view i.
fikir plan i.
fikir position i.
fikir sight i.
fikir inspiration i.
fikir concept i.
fikir wit i.
fikir design i.
fikir reflection i.
fikir estimate i.
fikir estimation i.
fikir verdict i.
fikir conceit i.
fikir counsel i.
fikir hint i.
fikir reason i.
fikir submission i.
fikir voice i.
fikir impression i.
fikir thought i.
fikir attitude i.
fikir mind i.
fikir image i.
fikir reflexion i.
fikir doxy i.
fikir cogitation i.
fikir sentiment i.
fikir thinking i.
fikir understanding i.
fikir doxie i.
fikir observation i.
fikir conception i.
fikir think i.
fikir sense i.
fikir advice i.
fikir notion i.
fikir belief i.
fikir conviction i.
fikir opinion i.
fikir idea i.
fikir impressure i.
fikir cue i.
fikir think-so i.
fikir point i.
fikir take i.
fikir notice [obsolete] i.
fikir theory i.
fikir thing i.
fikir thoft [dialect] i.
fikir thocht [scottish] i.
fikir thowt [dialect] i.
fikir eyes i.
fikir heart i.
fikir hunch i.
fikir mouth i.
fikir musing i.
fikir imputation i.
fikir fancy i.
fikir piece i.
fikir invention i.
fikir cogitation [obsolete] i.
fikir sconce i.
fikir surmise i.
fikir insight i.
Colloquial
fikir wonder [uk] i.
fikir baby i.
fikir clue i.
Trade/Economic
fikir suggestion i.
Law
fikir opinion i.
Technical
fikir opinion i.
Logic
fikir first intention i.
Archaic
fikir censure i.

"fikir" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 500 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
fikir birliği consensus i.
(fikir) sıkı sıkıya bağlı olmak hug f.
General
delice fikir notion i.
parlak fikir brainwave i.
aniden gelen güzel fikir a brain wave i.
ana fikir central theme i.
sabit fikir monomania i.
parlak fikir brain wave i.
fikir savaşı polemic i.
fikir ayrılığı clash of ideas i.
ana fikir heading i.
keskin fikir shrewd idea i.
fikir aşılama instillation i.
fikir birliği oneness i.
sabit fikir fixed idea i.
parlak fikir wheeze i.
söyleme (fikir, düşünce) emitting i.
fikir ayrılığı difference i.
fikir babası founding father i.
fikir ayrılığı conflict i.
fikir adamı highbrow i.
fikir veya ruhun derinliğine doğru inward i.
fikir ayrılığı collision i.
garip fikir whimsy i.
kinik fikir cynicism i.
yanlış fikir misconception i.
fikir (birisi hakkındaki) estimation i.
sabit fikir hobbyhorse i.
ana fikir governing idea i.
fikir işçileri white collar workers i.
ileri sürme (fikir) suggestion i.
fikir fırtınası brainstorming i.
fikir işçileri white collar employees i.
fikir ayrılığı division i.
fikir selameti sanity i.
fikir ayrılığı discord i.
fikir savaşı battle of wits i.
fikir babası originator i.
fikir ayrılığı rent i.
fikir ayrılığı divergency i.
ani fikir notion i.
katiyetle fikir söyleyen dogmatist i.
sabit fikir obsession i.
fikir ve sanat eserleri literary and artistic works i.
fikir birliği unanimity i.
parlak fikir brainchild i.
fikir ayrılığı dissidence i.
fikir ayrılığı divergence i.
parlak fikir brainstorm i.
kilit fikir key idea i.
siyasi fikir political opinion i.
garip fikir kink i.
fikir belirtme representation i.
parlak fikir inspiration i.
ima edilen fikir overtone i.
ana fikir point i.
ana fikir central topic i.
fikir ayrılığına düşme dissenting i.
ana fikir burden i.
parlak fikir brain child i.
fikir birliği concurrence i.
ileri sürülen fikir observation i.
fikir ayrılığı difference of opinion i.
fikir alışverişi exchange of views i.
akıl fikir complete attention i.
yerleşmiş fikir preconception i.
popüler fikir popular opinion i.
ana fikir main theme i.
açık fikir open mind i.
fikir ayrılığı disaccord i.
ileri sürülen fikir suggestion i.
aynı olma (fikir) concurrence i.
fikir aşılama instillment i.
ana fikir root idea i.
ana fikir gist i.
fikir ve sanat eserleri kanunu law of intellectual property rights i.
önceden fikir edinme prefiguration i.
ileri sürülen fikir contention i.
fikir işçisi professional i.
iki fikir arasında gidip gelen wobbler i.
edebiyat ve fikir dergisi review i.
aniden gelen parlak fikir brain wave i.
sabit fikir crank i.
ana fikir subject matter i.
destekleyen fikir pro i.
lehte fikir pro i.
mükemmel fikir great idea i.
dertlere çare olarak birinin ortaya attığı fikir nostrum i.
sabit fikir ideefixe i.
bir fikir ortaya atma voicing i.
akıl fikir common sense i.
akıl fikir plain good sense i.
akıl fikir mother wit i.
akıl fikir horse sense i.
sapmış fikir twisted mind i.
fikir adamı savant i.
fikir adamı intellectual i.
fikir hareketleri movements of thought i.
fikir teatisi exchange of views i.
temel fikir main idea i.
ana fikir main idea i.
yardımcı fikir supporting idea i.
iyi fikir good opinion i.
fikir ayrılıkları disagreements i.
fikir ayrılıkları differences of opinion i.
fikir belirtme representment i.
fikir öncüsü father of i.
fikir öncüsü opinion leader i.
uç fikir extreme opinion i.
hakkında konuşulacak kadar olgunlaşmış fikir a speech-ripe idea i.
dayanaksız fikir ill-thought i.
zayıf fikir ill-thought i.
üzerinde çok fazla düşünülmeden oluşturulmuş fikir ill-thought i.
fikir işçisi white-collar worker i.
yanlış fikir fallacy i.
fikir çatışması debate i.
şahsi fikir personal opinion i.
tahmine dayalı fikir conjecture i.
aniden akla gelen parlak fikir brain wave i.
aniden akla gelen parlak fikir brainwave i.
fikir alışverişi exchange of ideas i.
fikir aşaması gestation i.
genel fikir general opinion i.
ana fikir theme i.
kendini çürüten fikir self-refuting idea i.
sezgisel fikir intuitive idea i.
teknik fikir/görüş technical opinion i.
parlak fikir brilliant idea i.
fikir akımı stream of thought i.
ön-fikir pre-understanding i.
ön-fikir preunderstanding i.
basmakalıp/değersiz fikir pablum i.
fikir alışverişi idea exchange i.
fikir farklılığı difference of opinion i.
fikir akımı movement of thought i.
ana fikir keystone i.
genel bir fikir a general idea i.
fikir dizisi continuity of thought i.
fikir dizisi chain of thought i.
fikir silsilesi trail of thought i.
fikir dizisi stream of thought i.
fikir silsilesi line of thought i.
fikir silsilesi continuity of thought i.
fikir dizisi line of thought i.
fikir silsilesi stream of thought i.
fikir silsilesi string of ideas i.
fikir silsilesi chain of thought i.
fikir dizisi string of ideas i.
fikir dizisi trail of thought i.
fikir çatışması clash of ideas i.
kesin fikir dogma i.
ana fikir distillation i.
kötü bir fikir a bad idea i.
fikir aşılama instilment i.
değer biçen fikir evaluative idea i.
ortak fikir common idea i.
yönlendirici fikir controlling idea i.
hakim fikir controlling idea i.
ödül kazandıran fikir award-winning idea i.
ödüllük fikir award-winning idea i.
ana fikir main point i.
anlaşılması zor fikir complex idea i.
derin fikir complex idea i.
karışık fikir complex idea i.
fikir yayan kişi ideamonger i.
fikir yayan kişi idea monger i.
fikir dünyası world of ideas i.
basmakalıp fikir stereotype i.
ana fikir takeaway i.
kolektif fikir hive mind i.
colloquium sözcüğünün çoğul hali (akademik ortamda fikir alış verişi) colloquia i.
öz fikir core idea i.
esas fikir core idea i.
fikir, inanç yahut inanç sistemi, kültür aracılığıyla yayılan yahut anne babadan geçen kültürel miras, gözlemleme ya da iletişim araçları vasıtasıyla edinilen davranış şekli meme i.
fikir veya konuşma karmaşası babelesque i.
ana fikir take-away i.
temel fikir basic idea i.
fikir alışverişi rap i.
fikir/düşünce ögesi strand of thought/opinion i.
ani bir şekilde (fikir) değiştirme tangent i.
anlam, fikir veya tutumdaki ince fark refinedness i.
anlam, fikir veya tutumdaki ince fark refinement i.
ana fikir veren özet niteliğinde şey thumbnail i.
genel fikir generalisation i.
kişinin karakteri hakkında fikir veren şey trier i.
fikir değişikliği turnabout i.
soyut fikir an abstract idea i.
(bir habere/yazıya ait) fikir angle i.
ana fikir emphasis i.
asıl fikir emphasis i.
fikir danışılan çok deneyimli eski devlet adamı elder statesman i.
fikir danışılan çok deneyimli eski politikacı kadın elder stateswoman i.
fikir birliği içinde olma unanimousness i.
karşıt grup, fikir veya faaliyetlerin dikkatle dengelenmesini gerektiren durum balancing act i.
uçta fikir extremity i.
ana fikir upshot i.
fikir serbestliği liberality i.
gelgeç fikir whimsicality i.
gelgeç fikir whimsicalness i.
bir fikir için yapılan agresif mücadele jihad i.
sabit fikir maggot i.
fikir, gayrimaddi kıymetlerin birbiri ile rekabet ettiği alan marketplace i.
söz, fikir, düşünce silsilesi hail i.
tuhaf fikir whimsey i.
gerçek dışı fikir whimsey i.
gelip geçici fikir whimsey i.
önemsiz fikir whirligig [obsolete] i.
fikir insanı wonk i.
fikir alışverişi engeli blackade i.
ani fikir değişikliği handbrake turn i.
belirli türden fikir veya faaliyetler konusunda öne çıkan kimse merchant i.
ana fikir message i.
fikir, kültürel standart veya benzeri maddi olmayan şeyleri ileten kimse middleman i.
akıllıca fikir wrinkle i.
yeni fikir wrinkle i.
farklı fikir wrinkle i.
devrim niteliğinde fikir bombshell i.
ana fikir head i.
yeni fikir kaynağı mint i.
aykırı fikir heterodoxy i.
muhalif fikir heterodoxy i.
anlayamama sonucu oluşan yanlış fikir veya kanı misappreciation i.
yanlış fikir misbelief i.
yanlış fikir misconceit i.
fikir ayrılığı misguggle i.
yanlış fikir misopinion [obsolete] i.
yanlış fikir misthought i.
kötü tasarlanmış fikir mooncalf i.
ilerleme gösteren fikir mover i.
mantıksız fikir revery i.
gerçek dışı fikir revery i.
gerçekleşmesi olanaksız fikir revery i.
işe yaramaz fikir revery i.
kullanışsız fikir revery i.
(fikir, yöntem) köklü değişiklik revolution i.
canlı fikir alışverişi give and take i.
eşit şartlarda yapılan fikir alışverişi give and take i.
iyi niyetli fikir alışverişi give-and-take i.
rastgele fikir obiter i.
(fikir, his) somut nesne olarak sunma objectification i.
fikir ayrılığı rift i.
(zevk veya fikir) ortalama seviye denominator i.
(fikir, sözcük) türemiş şey derivate i.
fikir veya merakların samimi ve coşkulu ifadesi descant i.
en sevilen fikir hobbyhorse i.
(yalnızca fransızcadan alınan kalıp ifadelerde) fikir ide i.
fikir oluşturma ideation i.
fikir-simge ideogram i.
fikir yürüten kimse opiner i.
fikir açıklayan kimse opinionator i.
fikir savunan kimse opinionator i.
fikir ortaya koyan kimse opinionator i.
bir fikir üzerinde saplantı derecesinde durma rumination i.
yeni bir fikir, kavram, teknoloji veya ideolojinin gücü impact i.
fikir empoze etme implantation i.
fikir dayatma implantation i.
fikir veya politikaları halka açıklamada yetenekli kimse communicator i.
fikir ayrılığı devergence [obsolete] i.
fikir ve görüş alışverişi dialogue i.
fikir ayrılığı dissonance i.
fikir ayrılığı dissonancy i.
kurnazca fikir aşılama insinuation i.
ustaca fikir aşılama insinuation i.
gerçeklikten uzak fikir bee i.
fikir alışverişi commerce i.
fikir veya kavramlar yaratma conception i.
fikir veya kavramları oluşturma gücü conception i.
fikir birliği concurrency i.
fikir ya da inancı ölçüp tartma süreci doubt i.
daha verimli kullanılabilecek kaynakları boşa kullanan yenilikçi fikir drainchild i.
fayda getirmeyen saçma fikir drainchild i.
(fikir, tutum) yavaş ve azar azar ortaya çıkma drizzle i.
yanlış fikir falsehood i.
hayalci fikir fantasm i.
uzlaşmaz fikir veya inançların çatışması irreconcilable i.
değersiz fikir pabulum i.
basmakalıp fikir pabulum i.
banal fikir pabulum i.
(tema, fikir veya motif) örneklendirme paraphrase i.
fikir veya davayla özdeşleşmiş isim pin-up i.
(prensip, fikir, etken) zıt kutup pole i.
fikir birliği consension i.
gülünç fikir kombinasyonlarının oluşturulduğu bir soru cevap oyunu cross purpose i.
soru ve cevapların gülünç fikir kombinasyonları içerdiği bir oyun cross-purpose i.
fikir alışverişi aracı currency i.
antik roma'da savaş uygulamaları, diplomatik müzakereler gibi konularda fikir veren rahipler grubu fecial i.
duygulara dayalı fikir feeling i.
(fikir) ısınma inoculation i.
fikir satıcısı pedler i.
fikir satıcısı pedlar i.
altı boş fikir sandcastle i.
değişken bir fikir conundrum [obsolete] i.
eksantrik bir fikir conundrum [obsolete] i.
garip bir fikir conundrum [obsolete] i.
ana fikir core i.
fikir ayrılığı disagreement i.
fikir uyuşmazlığı divarication i.
derin fikir ayrılığı fissure i.
mantıksız fikir follies i.
fikir veya etkilerin bilinçsizce özümsenmesi osmosis i.
bir grubu veya bir kurumun üyelerini temsil eden ve fikir sunma, kanun yapma vb. faaliyetler için toplanan meclis parliament i.
eski fikir precogitation i.
ön fikir preexistimation i.
önceki fikir presensation [obsolete] i.
bir şeyin gerçek bilgisine sahip olmadan önce oluşan fikir veya görüş presentiment i.
haberlerde fikir birliği şeklinde yapılan eleştiriler press i.
belirli bir hususta verilen fikir sentence [obsolete] i.
duygu ve fikir karışımı sentiment i.
edebiyatta veya sanatta ortaya konan duygusal fikir sentiment i.
vecize, önerme veya nükte olarak ifade edilen duygusal fikir veya dilek sentiment i.
önceden fikir edinme shadow i.
hastalıklı fikir sickie i.
birbirine rakip üç kişi, grup veya fikir arasındaki çatışma truel i.
fikir babası fountainhead i.
alışılmışın dışında kalan fikir free thought i.
saçma fikir fribble i.
iyi fikir nice idea i.
popüler olmayan fikir unpopular opinion i.
derin fikir deep thought i.
alt fikir subidea i.
ikincil fikir subidea i.
fikir koleksiyonu symposium i.
ana fikir system i.
fikir birliği agreement i.
fikir değiştirme turnabout i.
fikir vermek suggest f.
fikir almak get one's opinion f.
aşılamak (fikir) plant f.
ileri sürmek (fikir) submit f.
sokmak (kafasına bir fikir) plant f.
fikir vermek express one's opinion f.
ikide bir fikir değiştirmek chop and change f.
fikir edinmek form an opinion f.
fikir edinmek form an opinion about f.
birinden fikir almak pick one's brain f.
başarılı olmak (plan/fikir) work f.
aşılamak (fikir) imbue with f.
fikir savunmak defend opinion f.
fikir yormak ponder f.
aklına parlak bir fikir gelmek hit on a good idea f.
bulmak (fikir vb) come up with f.
fikir yürütmek put forward an idea f.
(fikir) ileri sürmek suggest f.
önceden fikir vermek prefigure f.
fikir vermek advise f.
aşılamak (fikir) impregnate with f.
aklına bir fikir gelmek have an idea f.
fikir yürütmek opine f.
yanlış fikir edinmek misjudge f.
fikir alışverişinde bulunmak compare notes f.
bir fikir üzerinde düşünüp taşınmak entertain an idea f.
bir fikir edinmek form an opinion f.
bir şey üzerinde fikir ayrılığına düşmek clash over f.
fikir alışverişi yapmak exchange opinions f.
karşılıklı fikir alışverişi yapmak exchange ideas f.
karşılıklı fikir alışverişinde bulunmak exchange ideas f.
karşılıklı fikir alışverişi yapmak exchange ideas with one another f.
karşılıklı fikir alışverişinde bulunmak exchange ideas with one another f.
fikir paylaşmak share idea f.
ortaya bir fikir atmak put forward an idea f.
ortaya bir fikir atmak moot an idea f.
fikir değiştirmek change mind f.
fikir değiştirmek change one's mind f.
fikir üretmek produce an idea f.
fikir belirtmek form a view on f.
fikir gelmek (an idea) occur to someone f.
fikir gelmek (an idea) pop into someone's head f.
fikir gelmek (an idea) come to someone f.
aklına bir fikir gelmek (an idea) hit someone f.
fikir üretmek generate an idea f.
aklına bir fikir gelmek (an idea) come to someone f.
fikir taşımak have an opinion f.
fikir ileri sürmek bring forward an idea f.
fikir gelmek (an idea) come into someone's head f.
fikir gelmek (an idea) hit someone f.
fikir geliştirmek develop an idea f.
fikir geliştirmek generate an idea f.
fikir ileri sürmek put forward an idea f.
aklına bir fikir gelmek (an idea) come into someone's mind f.
fikir gelmek (an idea) strike someone f.
aklına bir fikir gelmek (an idea) strike someone f.
fikir gelmek (an idea) come into someone's mind f.
fikir sahibi olmak have opinion f.
fikir taşımak have an idea f.
aklına bir fikir gelmek (an idea) occur to someone f.
aklına bir fikir gelmek (an idea) come into someone's head f.
aklına bir fikir gelmek (an idea) pop into someone's head f.
fikir sahibi olmak have idea f.
fikir üretmek think up an idea f.
(haber/fikir vb) yaymak disseminate f.
fikir yormak think hard f.
fikir edinmek have an idea f.
fikir yürütmek state one's opinion f.
fikir almak get (someone's) opinion f.
fikir beyan etmek give an opinion f.
fikir vermek suggest a course of action f.
fikir yormak rack one's brains f.
fikir ortaya atmak come up with a new idea for f.
fikir ortaya atmak suggest an idea f.
yeterli kanıt olmaksızın görüş /fikir oluşturmak form opinions without sufficient evidence f.
fikir ortaya atmak bring forward an idea f.
bir fikir belirtmek state an opinion f.
fikir birliğine varmak arrive at a consensus f.
fikir birliği yapmak arrive at a consensus f.
fikir birliğine varmak reach a consensus f.
fikir birliği yapmak make a consensus f.
fikir birliği yapmak reach a consensus f.
(fikir) aşılamak indoctrinate f.
(fikir) aşılamak instil f.
aşılamak (fikir vb) plant in f.
fikir yürütmek express an opinion f.
bir fikir beyan etmek give an opinion f.
bir fikir beyan etmek give a view f.
fikir vermek give an idea f.
fikir beyan etmek express an opinion f.
fikir yürütmek give an opinion f.
fikir değiştirmek change one's opinion f.
fikir sahibi olmak hold a view f.
fikir beyan etmek pass a remark f.
fikir beyan etmek pass an opinion on f.
fikir edinmek estimate f.
yoklamak (düşünce/fikir) sound f.
fikir alışverişinde bulunmak have an exchange of ideas f.
bir fikir edinmek be of opinion f.
fikir teatisinde bulunmak bounce the ideas off each other f.
fikir teatisi yapmak bounce the ideas off each other f.
fikir paylaşmak share an idea/opinion f.
(fikir vb) aşılamak instill f.
bir fikir vermek give an opinion f.
genel bir fikir edinmek get/have a general idea f.
(fikir) aşılamak instill f.
(fikir vb) aşılamak instil f.
fikir üretmek produce ideas f.
fikir vermek provide insight f.
fikir birliği sağlamak build consensus f.
bir şey hakkında fikir sahibi olmak get an idea of something f.
bir şey hakkında fikir sahibi olmak get an idea on something f.
bir konu üzerinde fikir alışverişinde bulunmak exchange views on something f.
bir konu üstünde fikir alışverişinde bulunmak exchange views on something f.
bir şey üzerinde fikir alışverişinde bulunmak exchange views on something f.
bir şey üstünde fikir alışverişinde bulunmak exchange views on something f.
fikir yürütmek formulate an idea/opinion f.
(fikir) benimsemek hug f.
(fikir/düşünce) dört elle sarılmak hug f.
daha sonra fikir yürütmek second-guess f.
katılaşmak(fikir vs) calcify f.
lüzumsuz yere sürekli fikir değiştirmek haw and gee f.
(fikir, düşünce) coşkusuz bir şekilde sunmak undersell f.
(duygu, fikir) dışa vurmak unpen f.
(duygu, fikir) belli etmek unpen f.
(duygu, fikir) göstermek unpen f.
(duygu, fikir) açığa vurmak unpen f.
ortaya fikir atmak spitball f.
(fikir, plan) oluşturmak give birth f.
(fikir, plan) üretmek give birth f.
fikir değiştirmek whiffle f.
(fikir, duygu) yayılmak breathe f.
yanlış fikir edinmek miscomprehend f.
yanlış fikir edinmek misconceit f.
yeni fikir üretmek replan f.
fikir değiştirmek chop f.
karşıt fikir ileri sürmek deprecate f.
fikir üretmek ideate f.
(bir konuda) fikir edinmek opine f.
fikir yürütmek opinion [dialect] f.
(bir konuda) fikir edinmek opinion [dialect] f.
fikir alışverişi yapmak communicate f.
(birini) bir konu veya fikir hakkında eğitmek conscientize f.
(birini) bir konu veya fikir hakkında eğitmek conscientise f.
çalınacak müzik hakkında fikir beyan etmek diskjockey f.
çalınacak müzik hakkında fikir beyan etmek disk-jockey f.
fikir ayrılığı yaratmak dissentiate f.
fikir sahibi olmak command f.
(fikir) bir anda anlaşılmak pierce f.
(fikir) aşılamak inoculate f.
fikir sunmak input f.
(ebeveynlerin fikir veya tavırlarını) farkında olmadan benimsemek introject f.
(ürün, süreç, fikir) geliştirmek iterate f.
(politika, fikir, ürün) özü bozulmaksızın değişmek pivot f.
iki fikir arasında aralıksız geçiş yapmak segue f.
birbiriyle ilişkili fikir ve inançlar bütününü yok etmek devastate f.
birinden fikir almak have consultation with someone f.
(haber, fikir) yaymak propagate f.
fikir ayrışmazlığı yaşamak divide f.
(önceki otoritenin) fikir veya inançlarını kabul etmek follow f.
önceden fikir vermek foreshadow f.
önceden fikir vermek foreshew f.
önceden fikir vermek prefigurate f.
(fikir veya alışkanlık) derinleştirmek screw [obsolete] f.
(fikir veya alışkanlık) iyice yerleştirmek screw [obsolete] f.
(fikir veya alışkanlık) köklendirmek screw [obsolete] f.
fikir beyanından alıkoymak silence f.
önceden fikir vermek pretypify f.
(fikir veya sistem olarak) mümkün olduğunca geliştirmek push f.
(fikir) devşirmek lift f.
yerleşmiş (fikir) preconceived s.
ortadan kalkmak üzere olan (fikir vb) moribund s.
fikir danışmamış unadvised s.
karşıt fikir belirten adversative s.
asıl (fikir) candid s.