|
Kategori |
Türkçe |
İngilizce |
|
General |
|
1 |
Genel |
davul sargı |
drum winding i.
|
|
2 |
Genel |
davul sesi |
drumbeat i.
|
|
3 |
Genel |
davul sesi |
drum i.
|
|
4 |
Genel |
sciaenidae familyasından davul sesi çıkaran bir çeşit balık |
drumfish i.
|
|
5 |
Genel |
davul sopası |
drumstick i.
|
|
6 |
Genel |
tenor davul |
tenor drum i.
|
|
|
7 |
Genel |
davul sesi |
roll i.
|
|
8 |
Genel |
davul çalma |
drumming i.
|
|
9 |
Genel |
davul sesi |
tum i.
|
|
10 |
Genel |
davul tokmağı |
drumstick i.
|
|
11 |
Genel |
çalmak davul |
beat i.
|
|
12 |
Genel |
davul derisi |
drum head i.
|
|
13 |
Genel |
davul sesi |
rub-a-dub i.
|
|
14 |
Genel |
büyük davul |
bass drum i.
|
|
15 |
Genel |
zurna ve davul |
shawm-and-drum i.
|
|
16 |
Genel |
omuza takılan bant şeklinde askı (davul vb taşımak için) |
baldric i.
|
|
17 |
Genel |
davul sesi |
rataplan i.
|
|
18 |
Genel |
hızlı davul sesi |
paradiddle i.
|
|
19 |
Genel |
hızlı davul sesi |
drum roll i.
|
|
20 |
Genel |
davul zarı |
drumhead i.
|
|
21 |
Genel |
davul zarı |
drum skin i.
|
|
22 |
Genel |
davul sesi |
touk i.
|
|
23 |
Genel |
davul sesi |
tuck i.
|
|
24 |
Genel |
davul sesini andıran ses |
tuck i.
|
|
25 |
Genel |
(davul derisi gibi) gergin deri |
tympan i.
|
|
26 |
Genel |
davul derisi |
head i.
|
|
|
27 |
Genel |
davul derisi |
head i.
|
|
28 |
Genel |
gök gürlemesinden daha alçak davul sesi |
ruffle i.
|
|
29 |
Genel |
çelik davul |
pan i.
|
|
30 |
Genel |
pan davul çalışılan kapalı alan |
panyard [caribbean] i.
|
|
31 |
Genel |
bas davul pedalı |
pedal i.
|
|
32 |
Genel |
davul çalmak |
shout something from the rooftops f.
|
|
33 |
Genel |
davul çalmak |
drum f.
|
|
34 |
Genel |
çalmak (davul) |
beat f.
|
|
35 |
Genel |
davul çalmak |
play drums f.
|
|
36 |
Genel |
davul çalmak |
beat the drum f.
|
|
37 |
Genel |
patırtı şeklinde çalmak (davul) |
ruffle f.
|
|
38 |
Genel |
davul ritmiyle işaret vermek |
beat f.
|
|
39 |
Genel |
(davul) vurmak |
beat f.
|
|
40 |
Genel |
davul gibi |
bloated s.
|
|
41 |
Genel |
davul gibi şişmiş |
bloated s.
|
|
42 |
Genel |
davul sesi çıkaran |
tom-tom s.
|
|
43 |
Genel |
gerilmemiş (davul) |
unbraced [obsolete] s.
|
|
44 |
Genel |
gergin olmayan (davul) |
unbraced [obsolete] s.
|
|
45 |
Genel |
teksesli (davul) |
uniphonous s.
|
|
46 |
Genel |
davul biçimli |
drum-like s.
|
|
47 |
Genel |
davul biçimli |
drum-shaped s.
|
|
Phrases |
|
48 |
İfadeler |
davul zurnayla |
with a flourish of trumpets expr.
|
|
Proverb |
|
49 |
Atasözü |
anlayana sivrisinek saz anlamayana davul zurna az |
a word is enough to the wise
|
|
50 |
Atasözü |
anlayana sivrisinek saz, anlamayana davul zurna az |
a word to the wise in enough
|
|
51 |
Atasözü |
anlayana sivrisinek saz, anlamayana davul zurna az |
a word to the wise is enough, and many words won't fill a bushel
|
|
52 |
Atasözü |
anlayana sivrisinek saz, anlamayana davul zurna az |
a word to the wise is enough
|
|
53 |
Atasözü |
anlayana sivrisinek saz anlamayana davul zurna az |
a word to the wise is enough
|
|
54 |
Atasözü |
anlayana sivrisinek saz anlamayana davul zurna az |
a nod is as good as a wink to a blind horse
|
|
55 |
Atasözü |
anlayana sivrisinek saz anlamayana davul zurna az |
a word to the wise is sufficient
|
|
56 |
Atasözü |
davul bile dengi dengine çalar |
birds of a feather flock together
|
|
57 |
Atasözü |
davul bile dengi dengine |
birds of a feather flock together
|
|
58 |
Atasözü |
davul bile dengi dengine vurur |
birds of a feather flock together
|
|
59 |
Atasözü |
anlayana sivrisinek saz anlamayana davul zurna az |
a nod is as good as a wink to a blind man
|
|
60 |
Atasözü |
davul bile dengi dengine çalar |
birds of a feather fly together
|
|
61 |
Atasözü |
davul bile dengi dengine |
birds of a feather fly together
|
|
62 |
Atasözü |
davul bile dengi dengine vurur |
birds of a feather fly together
|
|
63 |
Atasözü |
anlayana sivri sinek saz anlamayana davul zurna az |
a nod is as good as a wink to a blind bat
|
|
Idioms |
|
64 |
Deyim |
davul zurna |
flourish of trumpets i.
|
|
65 |
Deyim |
davul zurnayla duyurmak |
beat a drum f.
|
|
66 |
Deyim |
davul gibi gergin |
(as) tight as a drum s.
|
|
|
67 |
Deyim |
davul gibi gergin/gerilmiş |
tight as a drum s.
|
|
Technical |
|
68 |
Teknik |
davul-tampon-ip tekniği |
drum-buffer-rope technique i.
|
|
69 |
Teknik |
ufak davul |
tambour i.
|
|
70 |
Teknik |
uzun davul |
tambourine i.
|
|
71 |
Teknik |
davul derisine benzeyen |
tympaniform s.
|
|
Marine Biology |
|
72 |
Deniz Biyolojisi |
davul şamandıra |
drum buoy i.
|
|
73 |
Deniz Biyolojisi |
sciaenidae familyasına ait davul sesi çıkaran bir balık |
striped drum (equetus pulcher) i.
|
|
74 |
Deniz Biyolojisi |
dik uzun sırt yüzgeci olan siyah-beyaz bir davul balığı |
jackknife-fish (equetus lanceolatus) i.
|
|
75 |
Deniz Biyolojisi |
sciaenidae familyasından olup davul sesi çıkaran bir balık |
organ fish i.
|
|
History |
|
76 |
Tarih |
(geçmişte ingiltere'de) halkın milis kuvvetlerine koşum takımı, davul, boya ve benzeri ürünleri her yıl vergi olarak vermesi |
trophy money i.
|
|
77 |
Tarih |
geçmişte her yıl ingiltere'de halkın milis kuvvetlerine koşum takımı, davul, boya ve benzeri ürünleri vergi olarak vermesi |
trophy tax i.
|
|
Military |
|
78 |
Askeri |
askerleri toplanmaya çağıran davul sesi |
rappel [obsolete] i.
|
|
79 |
Askeri |
davul ya da trampet çalarak düşmanı barış görüşmesine davet etme |
chamade i.
|
|
80 |
Askeri |
gün batımında bayrağın indirilmesine işaret eden borazan veya davul çağrısı |
retreat i.
|
|
81 |
Askeri |
gün batımında bayrak indirme emrini veren davul sesi |
drumbeat i.
|
|
82 |
Askeri |
düşmanla müzakere etmek amacıyla sinyal olarak davul çalmak |
beat a parley f.
|
|
Art |
|
83 |
Sanat |
çerçeveli davul |
frame drum i.
|
|
Music |
|
84 |
Müzik |
baskın davul ritimlerinin yer aldığı reggae müzik türü |
nyahbinghi i.
|
|
85 |
Müzik |
afrika'da bir tür davul |
ngoma [east african] i.
|
|
86 |
Müzik |
meksika'ya özgü aztek kökenli bir davul |
teponaxtle i.
|
|
87 |
Müzik |
meksika'ya özgü aztek kökenli bir davul |
teponaxtli i.
|
|
88 |
Müzik |
endonezya'ya özgü çerçeveli davul veya tef |
terbang i.
|
|
89 |
Müzik |
monoton davul sesi |
tom-tom i.
|
|
90 |
Müzik |
tenor davul |
tom-tom i.
|
|
91 |
Müzik |
bas/perküsyon davul |
trap drum i.
|
|
92 |
Müzik |
samilerin şamanizm veya büyü amaçlarıyla çaldığı davul |
troll-drum i.
|
|
93 |
Müzik |
pirinçten yapılan davul |
tusch i.
|
|
94 |
Müzik |
davul seti |
tymbalon i.
|
|
95 |
Müzik |
davul seti |
timbal i.
|
|
96 |
Müzik |
davul bageti |
tymp stick i.
|
|
97 |
Müzik |
bas davul |
bass drum i.
|
|
98 |
Müzik |
büyüklüğü ve tonu farklılık gösteren, birlikte çalınan bir çift davul |
tabla i.
|
|
99 |
Müzik |
birbirinden farklı boyut ve sese sahip çift davul |
tabla i.
|
|
100 |
Müzik |
çelik davul |
steelpan i.
|
|
101 |
Müzik |
davul derisi |
drumhead i.
|
|
102 |
Müzik |
davul çemberi |
drum circle i.
|
|
103 |
Müzik |
davul veya boru sesi |
tuck i.
|
|
104 |
Müzik |
davul tokmağı |
drumstick i.
|
|
105 |
Müzik |
davul veya trampet çalıcısı |
drummer i.
|
|
106 |
Müzik |
davul derisi |
drum head i.
|
|
107 |
Müzik |
davul derisi |
drum skin i.
|
|
108 |
Müzik |
davul ritim bilgisayarı |
drumcomputer i.
|
|
109 |
Müzik |
davul sopası |
drumstick i.
|
|
110 |
Müzik |
davul çalınması |
drumbeat i.
|
|
111 |
Müzik |
irlanda müziğine özgü bir tür davul |
bodhran i.
|
|
112 |
Müzik |
kalın ses veren büyük davul |
bass-drum i.
|
|
113 |
Müzik |
kasnak vuruş (davul) |
rimshot i.
|
|
114 |
Müzik |
kuzey hindistan'da yaygın olan küçük bir tür davul |
tabla i.
|
|
115 |
Müzik |
kuzey afrika'daki mağribilerin çalınan bir davul |
atabal i.
|
|
116 |
Müzik |
kuzey afrika'da mağribi halkının çaldığı bir davul çeşidi |
attabal i.
|
|
117 |
Müzik |
kuzey afrika'da mağribi halkının çaldığı bir davul çeşidi |
atabal i.
|
|
118 |
Müzik |
1980'li yıllarda elektronik davul aletlerinin kullanıldığı rap veya hip hop müziği |
bass music i.
|
|
119 |
Müzik |
flamenko müziğinde kullanılan davul benzeri bir enstrüman |
zambomba i.
|
|
120 |
Müzik |
martinik adası'na özgü bir davul çalma tarzı |
belair i.
|
|
121 |
Müzik |
davul kordonunu gerilimini değiştirmek için kayan deri halka |
brace i.
|
|
122 |
Müzik |
hint müziğinde kullanılan bir tür davul |
mridang i.
|
|
123 |
Müzik |
çift başlı büyük bir davul türü |
gran casa i.
|
|
124 |
Müzik |
guadeloupe adası'nın davul temelli müzik tarzı |
gwo ka i.
|
|
125 |
Müzik |
ojibva yerlilerinin kullandığı bir davul türü |
onagon i.
|
|
126 |
Müzik |
davul sesi |
ruba-dub i.
|
|
127 |
Müzik |
el ile çalınan davul tipi bir müzik aleti |
conga i.
|
|
128 |
Müzik |
el ile çalınan davul tipi bir müzik aleti |
conga drum i.
|
|
129 |
Müzik |
hindistan'a özgü, özellikle pencap'ta yaygın bir tür çift taraflı davul |
dhol i.
|
|
130 |
Müzik |
bas davul |
gran cassa i.
|
|
131 |
Müzik |
belirsiz bas bir sese sahip büyük bir davul |
gran cassa i.
|
|
132 |
Müzik |
iki tarafına da vurulan büyük bir davul çeşidi |
double drum i.
|
|
133 |
Müzik |
vuruştan önce iki hızlı çarpma notasının çalındığı üçlü davul vuruşu |
drag i.
|
|
134 |
Müzik |
bas gitar ve davul sesi ağırlıklı, yüksek tempolu bir elektronik dans müziği |
drum 'n' bass i.
|
|
135 |
Müzik |
bas gitar ve davul sesi ağırlıklı, yüksek tempolu bir elektronik dans müziği |
drum-and-bass i.
|
|
136 |
Müzik |
davul vuruşu |
drumbeat i.
|
|
137 |
Müzik |
bas gitar ve davul sesi ağırlıklı, yüksek tempolu bir elektronik dans müziği |
drum'n'bass i.
|
|
138 |
Müzik |
kısa davul seslerinin art arda hızla sıralanması |
drumroll i.
|
|
139 |
Müzik |
davul vuruşu |
dub i.
|
|
140 |
Müzik |
dört temel vuruştan oluşan bir davul ritmi |
paradiddle i.
|
|
141 |
Müzik |
ilki çok hızlı çarpma notası olan iki vuruşlu davul temposu |
flam i.
|
|
142 |
Müzik |
davul tokmağı |
beater i.
|
|
143 |
Müzik |
davul sopası |
stick i.
|
|
144 |
Müzik |
bir davul sopası kullanma yöntemi |
sticking i.
|
|
145 |
Müzik |
(davul çalarken) baget kullanımı |
stickwork i.
|
|
146 |
Müzik |
(davul çalarken) sopa kullanımı |
stickwork i.
|
|
147 |
Müzik |
davul çalmak |
tympanize [obsolete] f.
|
|
148 |
Müzik |
davul derisi haline getirmek |
tympanize [obsolete] f.
|
|
149 |
Müzik |
kısa vuruşla davul çalmak |
roll f.
|
|
150 |
Müzik |
hızlı davul vuruşlarıyla ses çıkarmak |
dub f.
|
|
151 |
Müzik |
davul çalmak |
play the drums f.
|
|
Theatre |
|
152 |
Tiyatro |
genellikle komedyenin yaptığı şakayı vurgulamak için kasnak vuruşundan veya zil sesinden sonra kullanılan hızlı ve kesik davul sesi |
rimshot i.
|
|
Archaic |
|
153 |
Eski Kullanım |
alçak davul sesi |
ruff i.
|
|