İngilizce | Türkçe | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | deceive oneself f. | kendini kandırmak | ||
Genel | deceive oneself f. | kendini aldatmak | ||
Genel | deceive oneself f. | kendisini kandırmak | ||
Genel | deceive the law f. | adaleti yanıltmak | ||
Phrasals | ||||
Öbek Fiiller | deceive someone with something f. | birisini bir şey ile kandırmak | ||
Öbek Fiiller | deceive someone into something f. | birisini ikna etmek/kandırmak | ||
Öbek Fiiller | deceive someone into something f. | kanına girmek | ||
Öbek Fiiller | deceive into f. | -e ikna etmek | ||
Öbek Fiiller | deceive into f. | kandırmak | ||
Öbek Fiiller | deceive into f. | kanına girmek | ||
Öbek Fiiller | deceive with f. | ile kandırmak | ||
Idioms | ||||
Deyim | flatter to deceive f. | gerçekte olduğundan daha iyi ya da geleceği daha parlak görünmek | ||
Deyim | flatter to deceive f. | göz boyamak | ||
Deyim | flatter to deceive f. | gösterişle aldatmak | ||
Speaking | ||||
Konuşma | don't deceive yourself expr. | kendini kandırma | ||
Football | ||||
Futbol | attempt to deceive the referee i. | hakemi aldatmaya yönelik hareket | ||
Futbol | deceive the referee f. | hakemi aldatmak |