için değiştirmek - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

için değiştirmek



"için değiştirmek" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 1 sonuç

Türkçe İngilizce
Phrasals
için değiştirmek adapt for f.

"için değiştirmek" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 82 sonuç

Türkçe İngilizce
General
yılbaşında bir bireyin belirli türdeki davranışlarını değiştirmek için aldığı karar new year's resolution i.
doğumu mümkün hale getirmek için rahimdeki ceninin pozisyonunu değiştirmek üzere uygulanan hareket manoeuver i.
(krikette) topun yönünü bacak tarafına doğru değiştirmek için eğik sopa ile yapılan vuruş glance i.
saf değiştirmek için rüşvet alma cooptation i.
hizalamak için yerini değiştirmek jump f.
ücretini düşürmek için statüsünü değiştirmek downgrade f.
Phrasals
(bir şeyi bir şey için) değiştirmek/dönüştürmek adapt (something) for (something) f.
(bir şeyi bir şey için) değiştirmek/dönüştürmek adapt something for something f.
yeni bir şey elde etmek/bir şeyi değiştirmek için iki veya daha fazla farklı şeyi birleştirmek splice together f.
yeni bir şey elde etmek/bir şeyi değiştirmek için iki veya daha fazla farklı şeyi birbirine eklemek splice together f.
yeni bir şey elde etmek/bir şeyi değiştirmek için iki veya daha fazla farklı şeyi bir araya getirmek splice together f.
başkalarına yer açmak için (bir şeyin) yerini değiştirmek move up f.
(daha hızlı gitmesi için) araba motorunu değiştirmek hop something up f.
Colloquial
gizli dinleme yapmak veya kişisel bilgilere ulaşmak/kişisel bilgileri değiştirmek için kişinin internete bağlandığı cihaz ile interneti yayan modem arasında oluşturulan gizli bir erişim noktası evil twin i.
gizli dinleme yapmak veya kişisel bilgilere ulaşmak/kişisel bilgileri değiştirmek için kişinin bağlı olduğu güvenli ağdan atılarak tekrar bağlanmak zorunda bırakıldığı ve şifresini çalmaya yarayan gizli/sahte erişim noktası evil twin i.
değiştirmek için bir şey yapmak do something/anything about f.
(bir şey yapmak) için yolunu değiştirmek go out of (one's) way (to do something) f.
Idioms
birinin düşüncesini değiştirmek için yapılan konuşma come to jesus i.
(daha hızlı gitmesi için) araba motorunu değiştirmek hop up f.
olumsuz bir duyguyu/tepkiyi saklamak için yüzündeki ifadeyi değiştirmek rearrange someone's face f.
olumsuz bir duyguyu/tepkiyi saklamak için yüzündeki ifadeyi değiştirmek rearrange (one's) face f.
Politics
devlet kurumunu salt partizan amaçlarla değiştirmek için planlanmış ripper s.
Industry
(özelliklerini istenen şekilde değiştirmek için) mineral yakan işçi burner i.
(özelliklerini istenen şekilde değiştirmek için) mineral yakan işçi burner man i.
Technical
hareketin yönünü değiştirmek için kullanılan manivela bell crank i.
hareketin yönünü değiştirmek için kullanılan manivela bellcrank i.
lastik bileşiğinin karakteristiklerini değiştirmek için uygulanan ısıl işlem vulcanization i.
lastik bileşiğinin karakteristiklerini değiştirmek için uygulanan ısıl işlem vulcanisation i.
uçağın sağa sola yönünü değiştirmek için kullanılan uçuş kumanda yüzeyi rudder i.
akımı değiştirmek veya düzenlemek için elektrik devresine eklenen bir kablo rheochord i.
(araba) standart bir donanımı yenisiyle değiştirmek veya yükseltmek için seçilebilecek parça veya özellik option i.
(maden ocağı girişinde işçilerin kıyafetlerini saklamak ve değiştirmek için kullandığı) baraka doghouse i.
okunabilirliği artırmak veya bir özelliği vurgulamak için (haritadaki gereksiz ayrıntıları) değiştirmek veya ortadan kaldırmak generalise f.
okunabilirliği artırmak veya bir özelliği vurgulamak için (haritadaki gereksiz ayrıntıları) değiştirmek veya ortadan kaldırmak generalize f.
Computer
bu ve diğer pencereleri değiştirmek için komutlar commands for manipulating this and other windows i.
değiştirmek için tıklat click to change expr.
Informatics
istenen sonuca ulaşmak için (verileri, sayıları) değiştirmek jigger f.
(kaynak koddan bir tanıtıcıyı) derleyici veya redaktör kullanımı gibi dahili kullanım için benzersiz bir tanıtıcı oluşturmak üzere değiştirmek mangle f.
Electric
duyarlılığı normal durumuna geri getirmek için değiştirmek decohere f.
Mechanic
aktarılmış hareketin hızını veya yönünü değiştirmek için başka bir dişli mekanizma ile beraber çalışan dişli çark geared wheel i.
Construction
uygun olması için değiştirmek modulation f.
gerçek profille son kat ile kaplanmadan önce ilk sıva katını atmak için (sıva kalıbının) profilini geçici olarak değiştirmek muffle f.
dirençlerini dengelemek için (rayın kıvrımlı bölümlerini) değiştirmek compensate f.
Automotive
lastik bileşiğinin karakteristiklerini değiştirmek için uygulanan ısıl işlem vulcanization i.
lastik bileşiğinin karakteristiklerini değiştirmek için uygulanan ısıl işlem vulcanisation i.
Railway
trenin yönünü değiştirmek için kullanılan üç makaslı ve üç kenarlı ray düzeni wye i.
Aeronautic
hareketin yönünü değiştirmek için kullanılan kol bell crank i.
uçağın sağa sola yönünü değiştirmek için kullanılan kuyruğa monte uçuş kumanda yüzeyi rudder i.
dikey iniş kalkış yapan uçaklarda aniden yön değiştirmek için kullanılan bir teknik viff (vectoring in forward flight) i.
uçağın konumunu değiştirmek için tasarlanmış kanat profili control surface i.
Marine
geminin yerini değiştirmek için kullanılan dik bacaklar spud i.
tiramola (yelkenlinin seyrini değiştirmek için yaptığı) tack i.
geminin enlemini ya da boylamını değiştirmek için dört ana yönden birinde gitme right sailing i.
başka yöne gitmek veya rüzgarın değişimine uyum sağlamak için yelkenlerin yönünü değiştirmek brace around [dated] f.
başka yöne gitmek veya rüzgarın değişimine uyum sağlamak için yelkenlerin yönünü değiştirmek brace round [dated] f.
Medical
mevcut antikoru insanın bağışıklık sistemiyle daha uyumlu hale getirebilmek için insan olmayan bir kaynaktan elde edilen monoklonal antikoru insanın amino asit dizilimleri ile değiştirmek humanize f.
mevcut antikoru insanın bağışıklık sistemiyle daha uyumlu hale getirebilmek için insan olmayan bir kaynaktan elde edilen monoklonal antikoru insanın amino asit dizilimleri ile değiştirmek humanise f.
Anatomy
sinirlerin yapısını değiştirmek için yapılan plastik cerrahi ameliyatı neuroplasty i.
Psychology
algı ve görüşleri değiştirmek için zihinsel imajlar kullanma imaging i.
Gastronomy
rengini değiştirmek için hafifçe ve yüzeysel bir şekilde yakmak blacken f.
Physics
sistem davranışını ya da reaksiyon olasılığını değiştirmek için bağdaşık ışınım kullanımı coherent control i.
Astronomy
uzay aracının hızını değiştirmek için ateşlenen küçük roket retroengine i.
Linguistics
(kelime veya tümceyi) yunanca'nın dil özelliklerine uygun hale getirmek için değiştirmek hellenize f.
(kelime veya tümceyi) yunanca'nın dil özelliklerine uygun hale getirmek için değiştirmek hellenise f.
Environment
(araziyi) yaban hayatına daha uygun hale getirmek için değiştirmek mitigate f.
Military
gizlenmek için kıyafet değiştirmek disguise f.
Hunting
atış yönünü değiştirmek için silahın pivot etrafındaki yanal hareketi traverse i.
Sport
(krikette) topun yönünü bacak tarafına doğru değiştirmek için eğik sopa ile yapılan vuruş glide i.
yön değiştirmek veya durmak için yapılan dönüş christiania i.
yön değiştirmek veya durmak için yapılan dönüş christy i.
yön değiştirmek veya durmak için yapılan dönüş christie i.
yön değiştirmek veya durmak için yapılan dönüş christiana i.
Football
oyunun gidişatını değiştirmek için sonradan oyuna dahil edilen oyuncu fresh leg i.
Music
davul kordonunu gerilimini değiştirmek için kayan deri halka brace i.
trompet veya kornanın perdesini ya da anahtarını değiştirmek için içine yerleştirilen ufak tüp crook i.
bazı üflemeli çalgılarda akordu değiştirmek için ana boruya yerleştirilen boru parçası shank i.
(tınıyı değiştirmek için) farklı yöntemle çalınan prepared s.
Photography
fotoğrafın boyut, şekil veya görünümünü değiştirmek için kullanılan, diyafram açıklığı bulunan mat tabaka mask i.
fotoğrafik bir görüntüyü değiştirmek için kullanılan yardımcı görüntü mask i.
(fotografik negatifi veya pozitifi) detayları veya tonu değiştirmek için ışığa ilaveten maruz bırakmak flash f.
Slang
görünüşünü değiştirmek veya performansını artırmak için bir aracı modifiye etme modding i.
bir nesneyi performansını kişiselleştirmek veya geliştirmek için değiştirmek mod f.