jolly - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

jolly

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


"jolly" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 34 sonuç

İngilizce Türkçe
General
jolly i. eğlence
jolly i. cümbüş
jolly i. bir kadın ismi
jolly i. bir soy isim
jolly f. takılmak
jolly f. neşelendirmek
jolly f. kandırmak
jolly f. eğlenmek
jolly f. alay etmek
jolly f. ikna etmek
jolly f. dalga geçmek
jolly f. alay etmek
jolly s. çakırkeyif
jolly s. şen
jolly s. keyifli
jolly s. kafası kıyak
jolly s. neşe verici
jolly s. neşeli
jolly s. güzel
jolly s. hoş
jolly s. mutlu
jolly s. güler yüzlü
jolly s. sevimli
jolly s. neşe verici
jolly s. mutlu
jolly zf. fazlasıyla
jolly zf. çok
jolly zf. son derece
jolly zf. pek
jolly zf. ziyadesiyle
Marine
jolly i. kıç filikası
jolly i. gemideki denizcilerin genel işlerinde kullandıkları küçük filika
jolly i. ingiliz deniz piyadesi
Wagering
jolly s. favori

"jolly" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 59 sonuç

İngilizce Türkçe
General
jolly boat i. filika
jolly roger i. korsan bayrağı
jolly [uk] i. iyi vakit
jolly [uk] i. gezi
jolly [uk] i. kısa yolculuk
jolly [uk] i. gezinti
jolly jumper® i. hoppala
jolly jumper® i. bebekler için zıpzıp markası
jolly a place up f. bir yeri neşelendirmek
jolly someone along f. birini tatlı sözlerle teşvik etmek
jolly a place up f. bir yere sevimli bir hava vermek
jolly someone into f. tatlı sözlerle birini bir şeye ikna etmek
jolly someone out of f. tatlı sözlerle birini bir şeyden vazgeçirmek
jolly along f. canlandırmak
jolly along f. teşvik etmek
jolly up f. (birini) daha iyi hissettirmek
jolly up f. (birini) neşelendirmek
jolly good s. çok iyi
jolly good s. mükemmel
jolly good s. harika
jolly-looking s. neşeli görünümlü
jolly-looking s. neşeli görünen
Phrasals
jolly along f. (birini) daha iyi hissettirmek
jolly along f. (birini) neşelendirmek
jolly (one) along f. (birini) tatlı sözlerle teşvik etmek/yüreklendirmek
jolly (one) along f. (birinin) hevesini/isteğini artırmak
jolly (someone) into (doing) (something) f. (birini) tatlı sözlerle (bir şey yapmaya) teşvik etmek/yüreklendirmek/ikna etmek
jolly (someone) into (doing) (something) f. (birinin bir şey yapma) hevesini/isteğini artırmak
jolly (someone) into (doing) (something) f. (birine bir şey yapmak) için enerji/cesaret vermek
jolly (someone) up f. (birini) daha iyi hissettirmek
jolly (someone) up f. (birini) neşelendirmek
jolly (someone) up f. (birinin) keyfini yerine getirmek
Phrases
jolly well expr. bal gibi
jolly well expr. iyice
Colloquial
jolly well expr. bir sözü pekiştirmek için kullanılır
(jolly) good show! expr. harika!
(jolly) good show! expr. mükemmel!
Idioms
jolly someone along f. birinin suyuna gitmek
be jolly hockey sticks f. kendini mutluymuş gibi göstermek
be jolly hockey sticks f. olduğundan abartılı biçimde mutlu görünmek
be jolly hockey sticks f. yapmacık olmak
be jolly hockey sticks f. samimiyetsiz olmak
be jolly hockey sticks f. abartılı davranmak
(jolly) good show [uk] expr. iyi iş
(jolly) good show [uk] expr. güzel iş
jolly-well expr. kesinlikle
jolly-well expr. muhakkak
Technical
jolly balance i. jolly terazisi
Marine
jolly-boat i. geminin her işe mahsus kıç filikası
jolly boat i. küçük gemi filikası
jolly boat i. keyif için kullanılan küçük yelkenli tekne
jolly boat i. patalya
jolly-boat i. orta boy gemi filikası
jolly-boat i. patalya
Statistics
jolly-seber model i. jolly-seber modeli
Sport
do jolly well f. çok iyi yapmak
British Slang
jolly [uk] i. ingiliz kraliyet deniz piyadesi
go on a jolly f. geziye çıkmak
jolly good s. çok iyi