Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Geçmiş
march.
"march."
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 2 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Abbreviation
1
Kısaltma
march.
i.
markiz
2
Kısaltma
march.
i.
markinin karısı
"march."
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 405 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Common Usage
1
Yaygın Kullanım
march
i.
yürüyüş (topluca)
2
Yaygın Kullanım
march
i.
mart ayı
3
Yaygın Kullanım
march
i.
marş
4
Yaygın Kullanım
march
i.
mart
5
Yaygın Kullanım
march
f.
yürüyüş yapmak (topluca)
General
6
Genel
march
i.
ilerleme
7
Genel
march
i.
yılın üçüncü ayı
8
Genel
the march of events
i.
olayların seyri
9
Genel
mid march
i.
mart'ın ortası
10
Genel
march past
i.
geçit töreni
11
Genel
forward march!
i.
marş
12
Genel
dead march
i.
cenaze marşı
13
Genel
march
i.
hudut
14
Genel
funeral march
i.
cenaze marşı
15
Genel
march
i.
yürüyüş
16
Genel
protest march
i.
gösteri yürüyüşü
17
Genel
march
i.
gidiş
18
Genel
independence march
i.
istiklal marşı
19
Genel
march
i.
uygun adımla yürüyüş
20
Genel
march
i.
sınır
21
Genel
line of march
i.
yürüyüş hattı
22
Genel
protest march
i.
protesto yürüyüşü
23
Genel
march
i.
askeri yürüyüş
24
Genel
march
i.
yürünen mesafe
25
Genel
early-march
i.
mart başı
26
Genel
ides of march
i.
(roma takviminde) 15 mart
27
Genel
pride march
i.
onur yürüyüşü
28
Genel
death march
i.
ölüm marşı
29
Genel
demonstration march
i.
gösteri yürüyüşü
30
Genel
march
i.
mart ayı
31
Genel
recessional march
i.
tören alayında çalınan marş
32
Genel
march 8 international women's day
i.
8 mart dünya emekçi kadınlar günü
33
Genel
march
i.
bir yürüyüşte kat edilen yol
34
Genel
march
i.
gelişme
35
Genel
march
i.
ilerleme
36
Genel
march
i.
yürüyüş marşı
37
Genel
march
i.
sınır boyunca uzanan toprak parçası
38
Genel
march
i.
hudut çizgisi
39
Genel
march
i.
uzun yürüyüş
40
Genel
march
i.
yorucu yürüyüş
41
Genel
march
i.
bir görevlini yetkili olduğu uzmanlık alanı
42
Genel
march
i.
hareket yönü
43
Genel
march
i.
rota
44
Genel
march
i.
izlenen yol
45
Genel
march
i.
gidişat
46
Genel
march [obsolete]
i.
yabani kereviz
47
Genel
march-past
i.
özellikle askeri birliklerin yer aldığı tören alayı veya geçit töreni
48
Genel
march-ward
i.
sınır bölgelerini koruyan kimse
49
Genel
mid-march
i.
mart ortası
50
Genel
mid-march
i.
mart ayının ortası
51
Genel
grand march
i.
baloda tüm çiftlerin katıldığı törensel yürüyüş
52
Genel
march
f.
yürüyüş yaptırmak
53
Genel
march
f.
yürümek
54
Genel
march
f.
ilerlemek
55
Genel
march with the times
f.
zamana ayak uydurmak
56
Genel
march on
f.
ilerlemek
57
Genel
march on the american embassy
f.
abd büyükelçiliğine yürümek
58
Genel
march forward in time
f.
zamanla gelişmek
59
Genel
march forward
f.
ilerlemek
60
Genel
march
f.
düzenli adımlarla yürümek
61
Genel
march towards record
f.
rekora gitmek
62
Genel
march towards record
f.
rekora yürümek
63
Genel
march towards record
f.
rekora koşmak
64
Genel
steal a march
f.
gizli bir şekilde ilerlemek
65
Genel
steal a march
f.
gizli bir şekilde üstünlük sağlamak
66
Genel
march
f.
yürütmek
67
Genel
march
f.
göndermek
68
Genel
march
f.
resmi geçit yaptırmak
69
Genel
march
f.
resmi geçit yapmak
70
Genel
march
f.
hareket ettirmek
71
Genel
march
f.
istikrarlı ve ritmik ilerlemesini sağlamak
72
Genel
march
f.
bitişik konumda olmak
73
Genel
march
f.
ortak sınıra sahip olmak
74
Genel
march
f.
paralel veya bitişik olarak uzanmak
75
Genel
march
f.
engin bir şekilde uzanmak
76
Genel
march [obsolete]
f.
statüye sahip olmak
77
Genel
march [obsolete]
f.
derecesi olmak
78
Genel
march [obsolete]
f.
rütbesi olmak
79
Genel
march
f.
vakur ve görkemli bir şekilde yürümek
80
Genel
mad as a march hare
s.
zırdeli
81
Genel
march-mad
s.
aşırı tedbirsiz
82
Genel
march-mad
s.
aşırı atılgan
83
Genel
march-mad
s.
delidolu
84
Genel
mid-march
s.
mart ayının ortasında olan
85
Genel
mid-march
s.
mart ayının ortasında gerçekleşen
86
Genel
on the march
zf.
yürüyüş halinde
87
Genel
in march
zf.
mart ayında
88
Genel
in march
zf.
martta
89
Genel
mid-march
zf.
mart ortasında
90
Genel
mid-march
zf.
mart ayının ortasında
Phrasals
91
Öbek Fiiller
march with
f.
(mülk) yaklaşık olarak eşdeğer sınırlara sahip olmak
92
Öbek Fiiller
march against
f.
-e karşı yürümek (protesto amacıyla)
93
Öbek Fiiller
march past someone
f.
(geçit töreninde) birinin önünden geçmek
94
Öbek Fiiller
march alongside
f.
yan yana yürümek
95
Öbek Fiiller
march out
f.
dar bir geçitten çıkıp açıklık bir alana ilerlemek
96
Öbek Fiiller
march against (someone or something)
f.
(birine/bir şeye) karşı yürümek (protesto amacıyla)
97
Öbek Fiiller
march against (someone or something)
f.
(birini/bir şeyi) protesto etmek
98
Öbek Fiiller
march against (someone or something)
f.
(birine/bir şeye) karşı yürüyüş/gösteri yapmak
Phrases
99
İfadeler
beware the ides of march
expr.
mart ayının on beşinden sakın
100
İfadeler
beware the ides of march
expr.
kötü şeylerin habercisi
101
İfadeler
beware the ides of march
expr.
ileride kötü şeylerin olacağını belirtmekte kullanılan deyim
102
İfadeler
beware the ides of march
expr.
martın on beşine dikkat et
103
İfadeler
in the month of march
expr.
mart ayında
104
İfadeler
in the month of march
expr.
martta
Proverb
105
Atasözü
March comes in like lion and goes out like a lamb
mart aslan gibi gelir kuzu gibi gider
106
Atasözü
march comes in like a lion and goes out like a lamb
mart soğuk başlar ama sıcak biter
107
Atasözü
march comes in like a lion and goes out like a lamb
mart kapıdan baktırır kazma kürek yaktırır
Colloquial
108
Konuşma Dili
march past
i.
resmi geçit
109
Konuşma Dili
on the march
expr.
hareket halinde
110
Konuşma Dili
on the march
expr.
yürüyüş halinde
Idioms
111
Deyim
the march of time
i.
zamanın ilerleyişi
112
Deyim
the march of time
i.
zamanın dur durak bilmeden ilerleyişi
113
Deyim
the march of time
i.
zamanın akışı
114
Deyim
the march of time
i.
zamanın su gibi akıp gidişi
115
Deyim
the march of time
i.
zamanın durmadan ilerleyişi/akışı
116
Deyim
the march of time
i.
zamanın durmaksızın akışı/ilerleyişi
117
Deyim
march to a different beat
f.
aykırı olmak
118
Deyim
march to a different beat
f.
marjinal/farklı olmak
119
Deyim
march to a different beat
f.
sıra dışı bir/hayat/yaşam tarzı seçmek
120
Deyim
march to a different beat
f.
farklı/ayrı telden çalmak
121
Deyim
march to a different beat
f.
farklı/ayrı bir yol tutturmak/izlemek
122
Deyim
march to a different drummer
f.
aykırı olmak
123
Deyim
march to a different drummer
f.
marjinal/farklı olmak
124
Deyim
march to a different drummer
f.
sıra dışı bir/hayat/yaşam tarzı seçmek
125
Deyim
march to a different drummer
f.
farklı/ayrı telden çalmak
126
Deyim
march to a different drummer
f.
farklı/ayrı bir yol tutturmak/izlemek
127
Deyim
march in step with someone
f.
adım uydurmak
128
Deyim
march to a different tune
f.
ayrı telden çalmak
129
Deyim
march to (the beat of) a different drummer
f.
ayrı telden çalmak
130
Deyim
march to a different drummer
f.
ayrı telden çalmak
131
Deyim
steal a march on
f.
baskın çıkmak
132
Deyim
steal a march on somebody
f.
birinden önce davranıp avantaj kazanmak
133
Deyim
steal a march on
f.
erken davranarak avantaj sağlamak
134
Deyim
march to a different tune (brit)
f.
farklı telden çalmak
135
Deyim
steal a march on
f.
erken davranarak ileri geçmek
136
Deyim
march to a different drummer (us)
f.
farklı telden çalmak
137
Deyim
steal a march on
f.
erken davranıp bir adım öne geçmek
138
Deyim
be on the march
f.
revaçta/popüler/yükselişte olmak
139
Deyim
march to the beat of one's own drum
f.
standartlara uymayan bir şekilde hareket etmek
140
Deyim
march to own drum
f.
standartlara uymayan bir şekilde hareket etmek
141
Deyim
march in a single file
f.
tek sıra halinde yürümek
142
Deyim
march in a single line
f.
tek sıra halinde yürümek
143
Deyim
march in single line
f.
tek sıra halinde yürümek
144
Deyim
steal a march over (someone or something)
f.
(birine/bir şeye) baskın çıkmak
145
Deyim
steal a march over (someone or something)
f.
erken davranarak (birine/bir şeye) karşı avantaj sağlamak
146
Deyim
steal a march over (someone or something)
f.
erken davranarak (birinden/bir şeyden) bir adım öne geçmek
147
Deyim
steal a march over (someone or something)
f.
bir hamleyle (birinin/bir şeyin) bir adım önüne geçmek
148
Deyim
steal a march over (someone or something)
f.
bir hamleyle (birinin/bir şeyin) önüne geçmek
149
Deyim
steal a march over (someone or something)
f.
bir hamleyle (birinden/bir şeyden) avantajlı konuma geçmek
150
Deyim
steal a march over (someone or something)
f.
(birine/bir şeye) karşı beklenmedik bir avantaj elde etmek
151
Deyim
steal a march upon (someone or something)
f.
(birine/bir şeye) baskın çıkmak
152
Deyim
steal a march upon (someone or something)
f.
erken davranarak (birine/bir şeye) karşı avantaj sağlamak
153
Deyim
steal a march upon (someone or something)
f.
erken davranarak (birinden/bir şeyden) bir adım öne geçmek
154
Deyim
steal a march upon (someone or something)
f.
bir hamleyle (birinin/bir şeyin) bir adım önüne geçmek
155
Deyim
steal a march upon (someone or something)
f.
bir hamleyle (birinin/bir şeyin) önüne geçmek
156
Deyim
steal a march upon (someone or something)
f.
bir hamleyle (birinden/bir şeyden) avantajlı konuma geçmek
157
Deyim
steal a march upon (someone or something)
f.
(birine/bir şeye) karşı beklenmedik bir avantaj elde etmek
158
Deyim
steal the march over (someone or something)
f.
(birine/bir şeye) baskın çıkmak
159
Deyim
steal the march over (someone or something)
f.
erken davranarak (birine/bir şeye) karşı avantaj sağlamak
160
Deyim
steal the march over (someone or something)
f.
erken davranarak (birinden/bir şeyden) bir adım öne geçmek
161
Deyim
steal the march over (someone or something)
f.
bir hamleyle (birinin/bir şeyin) bir adım önüne geçmek
162
Deyim
steal the march over (someone or something)
f.
bir hamleyle (birinin/bir şeyin) önüne geçmek
163
Deyim
steal the march over (someone or something)
f.
bir hamleyle (birinden/bir şeyden) avantajlı konuma geçmek
164
Deyim
steal the march over (someone or something)
f.
(birine/bir şeye) karşı beklenmedik bir avantaj elde etmek
165
Deyim
steal the march upon (someone or something)
f.
(birine/bir şeye) baskın çıkmak
166
Deyim
steal the march upon (someone or something)
f.
erken davranarak (birine/bir şeye) karşı avantaj sağlamak
167
Deyim
steal the march upon (someone or something)
f.
erken davranarak (birinden/bir şeyden) bir adım öne geçmek
168
Deyim
steal the march upon (someone or something)
f.
bir hamleyle (birinin/bir şeyin) bir adım önüne geçmek
169
Deyim
steal the march upon (someone or something)
f.
bir hamleyle (birinin/bir şeyin) önüne geçmek
170
Deyim
steal the march upon (someone or something)
f.
bir hamleyle (birinden/bir şeyden) avantajlı konuma geçmek
171
Deyim
steal the march upon (someone or something)
f.
(birine/bir şeye) karşı beklenmedik bir avantaj elde etmek
172
Deyim
march in time (with someone or something)
f.
(birinin/bir şeyin) ritminde yürümek
173
Deyim
march in time (with someone or something)
f.
(biriyle/bir şeyle) senkronize yürümek
174
Deyim
march in time (with someone or something)
f.
(biriyle/bir şeyle) aynı ritimde yürümek
175
Deyim
march in time (with someone or something)
f.
(biriyle/bir şeyle) aynı zamanlamada yürümek
176
Deyim
march in time (with someone or something)
f.
(birine/bir şeye) ayak uydurmak
177
Deyim
march in time (with someone or something)
f.
(biriyle/bir şeyle) uygun adım yürümek
178
Deyim
march in time (with someone or something)
f.
adımlarını (birine/bir şeye) uydurarak yürümek
179
Deyim
march out of step (with someone or something)
f.
(birinin/bir şeyin) ritmini yakalayamamak
180
Deyim
march out of step (with someone or something)
f.
(birinin/bir şeyin) ritmini tutturamamak
181
Deyim
march out of step (with someone or something)
f.
(birinin/bir şeyin) adımlarını kaçırmak
182
Deyim
march out of step (with someone or something)
f.
(birinin/bir şeyin) zamanlamasını kaçırmak
183
Deyim
march out of step (with someone or something)
f.
(birinin/bir şeyin) zamanlamasını tutturamamak
184
Deyim
march out of step (with someone or something)
f.
(biriyle/bir şeyle) senkronize olamamak
185
Deyim
march out of step (with someone or something)
f.
(biriyle/bir şeyle) senkronu kaçırmak
186
Deyim
march out of step (with someone or something)
f.
(birinin/bir şeyin) ritminin dışına çıkmak
187
Deyim
march out of step (with someone or something)
f.
(birinin/bir şeyin) ritmini kaçırmak
188
Deyim
march out of step (with someone or something)
f.
(birine/bir şeye) ayak uyduramamak
189
Deyim
march out of step (with someone or something)
f.
(birine/bir şeye) uymamak
190
Deyim
march out of step (with someone or something)
f.
(birine/bir şeye) uymayı reddetmek
191
Deyim
march out of step (with someone or something)
f.
(biriyle/bir şeyle) uyumsuz olmak
192
Deyim
march out of step (with someone or something)
f.
(birine/bir şeye) göre hareket etmemek
193
Deyim
march out of step (with someone or something)
f.
(birine/bir şeye) göre hareket etmeyi reddetmek
194
Deyim
march out of step (with someone or something)
f.
(biriyle/bir şeyle) uyumlu olmamak
195
Deyim
march out of step (with someone or something)
f.
(biriyle/bir şeyle) uyumlu olmayı reddetmek
196
Deyim
march out of step (with someone or something)
f.
(birine/bir şeye) aykırı hareket etmek
197
Deyim
march out of step (with someone or something)
f.
(birinin/bir şeyin) dışında hareket etmek
198
Deyim
march out of step (with someone or something)
f.
(birinden/bir şeyden) farklı davranmak
199
Deyim
march out of step (with someone or something)
f.
(birine/bir şeye) ayak uydurmayı reddetmek
200
Deyim
march out of time (with someone or something)
f.
(birinin/bir şeyin) ritmini yakalayamamak
201
Deyim
march out of time (with someone or something)
f.
(birinin/bir şeyin) ritmini tutturamamak
202
Deyim
march out of time (with someone or something)
f.
(birinin/bir şeyin) adımlarını kaçırmak
203
Deyim
march out of time (with someone or something)
f.
(birinin/bir şeyin) zamanlamasını kaçırmak
204
Deyim
march out of time (with someone or something)
f.
(birinin/bir şeyin) zamanlamasını tutturamamak
205
Deyim
march out of time (with someone or something)
f.
(biriyle/bir şeyle) senkronize olamamak
206
Deyim
march out of time (with someone or something)
f.
(biriyle/bir şeyle) senkronu kaçırmak
207
Deyim
march out of time (with someone or something)
f.
(birinin/bir şeyin) ritminin dışına çıkmak
208
Deyim
march out of time (with someone or something)
f.
(birinin/bir şeyin) ritmini kaçırmak
209
Deyim
march out of time (with someone or something)
f.
(birine/bir şeye) ayak uyduramamak
210
Deyim
march out of time (with someone or something)
f.
(birine/bir şeye) uymamak
211
Deyim
march out of time (with someone or something)
f.
(birine/bir şeye) uymayı reddetmek
212
Deyim
march out of time (with someone or something)
f.
(biriyle/bir şeyle) uyumsuz olmak
213
Deyim
march out of time (with someone or something)
f.
(birine/bir şeye) göre hareket etmemek
214
Deyim
march out of time (with someone or something)
f.
(birine/bir şeye) göre hareket etmeyi reddetmek
215
Deyim
march out of time (with someone or something)
f.
(biriyle/bir şeyle) uyumlu olmamak
216
Deyim
march out of time (with someone or something)
f.
(biriyle/bir şeyle) uyumlu olmayı reddetmek
217
Deyim
march out of time (with someone or something)
f.
(birine/bir şeye) aykırı hareket etmek
218
Deyim
march out of time (with someone or something)
f.
(birinin/bir şeyin) dışında hareket etmek
219
Deyim
march out of time (with someone or something)
f.
(birinden/bir şeyden) farklı davranmak
220
Deyim
march out of time (with someone or something)
f.
(birine/bir şeye) ayak uydurmayı reddetmek
221
Deyim
march out of time
f.
ritmini yakalayamamak
222
Deyim
march out of time
f.
ritmini tutturamamak
223
Deyim
march out of time
f.
adımlarını kaçırmak
224
Deyim
march out of time
f.
zamanlamasını kaçırmak
225
Deyim
march out of time
f.
zamanlamasını tutturamamak
226
Deyim
march out of time
f.
senkronize olamamak
227
Deyim
march out of time
f.
senkronu kaçırmak
228
Deyim
march out of time
f.
ritminin dışına çıkmak
229
Deyim
march out of time
f.
ritmini kaçırmak
230
Deyim
march out of time
f.
ayak uyduramamak
231
Deyim
march past
f.
geçip gitmek
232
Deyim
march past
f.
birini geride bırakıp ilerlemek
233
Deyim
march to (one's) own beat
f.
toplumsal normlara uymamak
234
Deyim
march to (one's) own beat
f.
toplumsal normların dışında hareket etmek
235
Deyim
march to (one's) own beat
f.
standartlara uymamak
236
Deyim
march to (one's) own beat
f.
standartların dışında hareket etmek
237
Deyim
march to (one's) own beat
f.
bildiğini okumak
238
Deyim
march to (one's) own beat
f.
kendi bildiği gibi yapmak/davranmak/yaşamak
239
Deyim
march to (one's) own beat
f.
kendi kafasına göre yaşamak
240
Deyim
march to (one's) own beat
f.
topluma ayak uydurmamak
241
Deyim
march to (one's) own beat
f.
aykırı olmak/davranmak
242
Deyim
march to (one's) own beat
f.
marjinal/farklı davranmak
243
Deyim
march to (the beat of) a different drum
f.
aykırı olmak/davranmak
244
Deyim
march to (the beat of) a different drum
f.
marjinal olmak/davranmak
245
Deyim
march to (the beat of) a different drum
f.
farklı olmak/hareket etmek
246
Deyim
march to (the beat of) a different drum
f.
sıra dışı bir hayat/yaşam tarzı seçmek
247
Deyim
march to (the beat of) a different drum
f.
farklı/ayrı telden çalmak
248
Deyim
march to (the beat of) a different drum
f.
farklı/ayrı bir yol tutturmak/izlemek
249
Deyim
march to (the beat of) a different drum
f.
toplumsal normlara uymamak
250
Deyim
march to (the beat of) a different drum
f.
toplumsal normların dışında hareket etmek
251
Deyim
march to (the beat of) a different drum
f.
standartlara uymamak
252
Deyim
march to (the beat of) a different drum
f.
standartların dışında hareket etmek
253
Deyim
march to (the beat of) a different drum
f.
topluma ayak uydurmamak
254
Deyim
be on the march
f.
(ordu, topluluk) yürüyüş halinde olmak
255
Deyim
be on the march
f.
(ordu, topluluk) hareket halinde olmak
256
Deyim
be on the march
f.
hızla ilerlemek
257
Deyim
be on the march
f.
yolda olmak
258
Deyim
be on the march
f.
hız/ivme kazanmak
259
Deyim
be as mad as a march hare
f.
çıldırmak
260
Deyim
be as mad as a march hare
f.
delirmek
261
Deyim
be as mad as a march hare
f.
küplere binmek
262
Deyim
march to (the beat of) a different tune (or drum or drummer)
f.
ayrı telden çalmak
263
Deyim
march in step
f.
ayak uydurmak
264
Deyim
march in step
f.
uygun adım yürümek
265
Deyim
march in step
f.
adım uydurmak
266
Deyim
march in step
f.
aynı ritimde yürümek
267
Deyim
march in step
f.
senkronize yürümek
268
Deyim
march in step
f.
uyum sağlamak
269
Deyim
march in step
f.
uygun hareket etmek
270
Deyim
march in step (with someone or something)
f.
(birine/bir şeye) adım uydurmak
271
Deyim
march in step (with someone or something)
f.
(biriyle/bir şeyle) uygun adım yürümek
272
Deyim
march in step (with someone or something)
f.
(biriyle/bir şeyle) aynı ritimde yürümek
273
Deyim
march in step (with someone or something)
f.
(biriyle/bir şeyle) senkronize yürümek
274
Deyim
march in step (with someone or something)
f.
(birine/bir şeye) ayak uydurmak
275
Deyim
march in step (with someone or something)
f.
(birine/bir şeye) uyum sağlamak
276
Deyim
march in step (with someone or something)
f.
(birine/bir şeye) uygun hareket etmek
277
Deyim
steal a march on (someone or something)
f.
(birinden/bir şeyden) baskın çıkmak
278
Deyim
steal a march on (someone or something)
f.
erken davranarak (birine/bir şeye) karşı avantaj sağlamak
279
Deyim
steal a march on (someone or something)
f.
erken davranıp (birinden/bir şeyden) bir adım öne geçmek
280
Deyim
steal a march on (someone or something)
f.
(birinin/bir şeyin) önüne geçmek
281
Deyim
steal a march on (someone or something)
f.
bir hamleyle (birinin/bir şeyin) bir adım önüne geçmek
282
Deyim
steal the march on (someone or something)
f.
(birinden/bir şeyden) baskın çıkmak
283
Deyim
steal the march on (someone or something)
f.
erken davranarak (birine/bir şeye) karşı avantaj sağlamak
284
Deyim
steal the march on (someone or something)
f.
erken davranıp (birinden/bir şeyden) bir adım öne geçmek
285
Deyim
steal the march on (someone or something)
f.
(birinin/bir şeyin) önüne geçmek
286
Deyim
steal the march on (someone or something)
f.
bir hamleyle (birinin/bir şeyin) bir adım önüne geçmek
287
Deyim
as mad as a march hare
expr.
çılgın
288
Deyim
as mad as a march hare
expr.
kaçık
289
Deyim
as mad as a march hare
expr.
küplere binmiş
290
Deyim
mad as a march hare
expr.
küplere binmiş
291
Deyim
as mad as a march hare
expr.
zırdeli
292
Deyim
mad as a march hare
expr.
zırdeli
293
Deyim
on the march
expr.
ilerlemekte
294
Deyim
on the march
expr.
hızlanmakta
295
Deyim
on the march
expr.
hız kazanmakta
296
Deyim
on the march
expr.
ivme kazanmakta
297
Deyim
on the march
expr.
mesafe kat etmekte
298
Deyim
on the march
expr.
iyiye doğru gitmekte
299
Deyim
on the march
expr.
aşama kaydetmekte
300
Deyim
on the march
expr.
ilerleme kaydetmekte/göstermekte
301
Deyim
on the march
expr.
gelişme kaydetmekte/göstermekte
302
Deyim
on the march
expr.
yolda
Speaking
303
Konuşma
what is the weather like in erzurum in march?
expr.
mart ayında erzurum'da hava nasıl olur?
Law
304
Hukuk
hunger march
i.
açlık yürüyüşü
Politics
305
Siyasal
funeral march
i.
cenaze marşı
306
Siyasal
dead march
i.
cenaze marşı
307
Siyasal
march 1st memorandum
i.
1 mart tezkeresi
308
Siyasal
18 march canakkale victory and martyrs' day
i.
18 mart çanakkale zaferi ve şehitleri anma günü
309
Siyasal
march 31 movement
i.
31 mart hareketi
310
Siyasal
peace march
i.
barış protestosu
311
Siyasal
peace march
i.
barış yürüyüşü
312
Siyasal
march in protest
f.
protesto yürüyüşü yapmak
Medical
313
Medikal
allergic march
i.
alerjik yürüyüş
Astronomy
314
Gökbilim
march equinox
i.
mart ekinoksu
315
Gökbilim
march equinox
i.
19-21 mart tarihlerinde gerçekleşen, güneş'in kuzeye doğru yol alırken gök ekvatorunu geçmesi anı
Zoology
316
Zooloji
march fly
i.
marş sineği
317
Zooloji
march hare
i.
çiftleşme mevsiminde agresif davranışlar gösteren yabantavşanı
Botanic
318
Botanik
march lily
i.
güzelavrat otu
319
Botanik
march lily
i.
güney afrika'da genellikle kokulu beyaz-pembe çiçekleri için yetiştirilen bir nergis zambağı
Education
320
Eğitim
march
i.
mimarlık mastırı
321
Eğitim
march
i.
mimarlıkta yüksek lisans derecesi
322
Eğitim
march break
i.
bahar tatili
323
Eğitim
march break
i.
okulların mart ayında yaptığı bir haftalık tatil
History
324
Tarih
the 31 march incident
i.
31 mart olayı
325
Tarih
the 31 march incident
i.
31 mart vakası
326
Tarih
march
i.
markinin yönettiği sınır bölgesi
327
Tarih
long march
i.
uzun yürüyüş
328
Tarih
long march
i.
çinli komünistlerin gerçekleştirdiği yürüyüş
329
Tarih
the long march
i.
uzun yürüyüş
330
Tarih
the long march
i.
çinli komünistlerin gerçekleştirdiği yürüyüş
Religious
331
Dini
March 25
i.
hristiyanlıkta cebrail'in meryem'e gelerek isa'nın dirileceğini haber vermesini kutlayan bir bayram
332
Dini
march 17
i.
aziz patrick günü
333
Dini
march 17
i.
aziz patrick'i anma günü
334
Dini
march 19
i.
aziz yusuf günü
Geography
335
Coğrafya
march
i.
ingiltere'de yerleşim yeri
336
Coğrafya
march
i.
morava nehri
337
Coğrafya
march
i.
doğu çekya'da doğup slovak kenti bratislava'nın yakınında tuna nehri'ne dökülen bir nehir
Meteorology
338
Meteoroloji
march
i.
gidiş
Military
339
Askeri
ease march
i.
adi adım
340
Askeri
slow march
i.
ağır adımlarla yürüyüş
341
Askeri
march in a military fashion
i.
askeri düzende yürü
342
Askeri
military march
i.
askeri yürüyüş
343
Askeri
forced march
i.
cebri yürüyüş
344
Askeri
close march
i.
dirsek teması al! komutu
345
Askeri
close march
i.
dirsek teması marş! komutu
346
Askeri
practice march
i.
eğitim yürüyüşü
347
Askeri
route march
i.
eğitim yürüyüşü
348
Askeri
general's march
i.
general saygı marşı
349
Askeri
orienteering march
i.
hedef tayin yürüyüşü
350
Askeri
administrative march
i.
idari yürüyüş
351
Askeri
ski march
i.
kayaklı taktik yürüyüş
352
Askeri
tactical march
i.
manevra yürüyüşü
353
Askeri
motorized march
i.
motorlu yürüyüş
354
Askeri
motor march
i.
motorlu yürüyüş
355
Askeri
covered approach march
i.
örtülü yaklaşma yürüyüşü
356
Askeri
compass march
i.
pusulalı yürüyüş
357
Askeri
tactical march
i.
taktik yürüyüş
358
Askeri
march in review
i.
tören yürüyüşü
359
Askeri
approach march
i.
yaklaşma yürüyüşü
360
Askeri
lateral march
i.
yan yürüyüş
361
Askeri
approach march formation
i.
yaklaşma yürüyüş düzeni
362
Askeri
flanking march
i.
yan yürüyüşü
363
Askeri
march control point
i.
yürüyüş kontrol noktası
364
Askeri
march discipline
i.
yürüyüş disiplini
365
Askeri
march table
i.
yürüyüş cetveli
366
Askeri
march reconnaissance
i.
yürüyüş keşfi
367
Askeri
march unit
i.
yürüyüş birliği
368
Askeri
security on the march
i.
yürüyüşte emniyet
369
Askeri
march formations
i.
yürüyüş düzenleri
370
Askeri
march serial
i.
yürüyüş grubu
371
Askeri
rate of march
i.
yürüyüş hızı
372
Askeri
march formations
i.
yürüyüş kolları
373
Askeri
march outpost
i.
yürüyüş ileri karakolu
374
Askeri
march
i.
yürüyüş
375
Askeri
march graph
i.
yürüyüş grafiği
376
Askeri
march column
i.
yürüyüş kolu
377
Askeri
march collecting post
i.
yürüyüşte hasta ve yaralı toplanma yeri
378
Askeri
gait of march
i.
yürüyüş hızı
379
Askeri
march schedule
i.
yürüyüş zaman çizelgesi
380
Askeri
security on the march
i.
yürüyüş emniyeti
381
Askeri
march maintenance
i.
yürüyüşte bakım
382
Askeri
march
i.
askerlerin, bandoların ve törene katılanların ritmik, düzenli ve resmi yürüyüşü
383
Askeri
quick march
i.
ileri marş emri
384
Askeri
military march
i.
askeri marş
385
Askeri
military march
i.
geçit töreninde tempolu yürüyüş müziği
386
Askeri
flank march
i.
düşman birliklerini döndürmek veya düşmana yandan saldırmak için düşman konumuna paralel veya dik şekilde yapılan ilerleme
387
Askeri
at ease march
expr.
adi adım! komutu
388
Askeri
forward march!
expr.
ileri marş! komutu
389
Askeri
quick march!
expr.
marş marş!
390
Askeri
left oblique march!
expr.
yarım sola dön marş!
391
Askeri
right oblique march
expr.
yarım sağa dön marş!
392
Askeri
forward march!
expr.
uygun adım marş!
Hunting
393
Silah/Atıcılık
march brown
i.
sarı çizgili kahverengi bir mayıs sineğinin imitasyonu olan olta sineği
Sport
394
Spor
march past
i.
geçit töreni
395
Spor
march
f.
ileriye adım atmak
Card
396
İskambil
march
i.
euchre adı verilen kağıt oyununda puan kazandırması muhtemel beş kartın tümünü aynı takımın alması
397
İskambil
make a march
f.
bir elde bütün hileleri yemek
Music
398
Müzik
funereal march
i.
cenaze marşı
399
Müzik
wedding march
i.
düğün marşı
400
Müzik
march
i.
marş
401
Müzik
triumphal march
i.
zafer marşı
402
Müzik
rogue's march
i.
eskiden bir askerin ordudan çıkarılmasına eşlik etmek için çalınan ingiliz kökenli bir melodi
Entomology
403
Böcek Bilimi
march brown (ecdyurus venosus)
i.
sarı çizgili ve çoğunlukla kahverengi olan bir mayıs sineği
Star Wars
404
Star Wars
shallow march supply depot
i.
sığ marş tedarik deposu
405
Star Wars
tusken march
i.
tusken hudutu
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of march.
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy