mellower - Türkçe İngilizce Sözlük

mellower

"mellower" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 45 sonuç

İngilizce Türkçe
General
mellow f. yumuşatmak
The homemade wine needs to breathe for a few hours before it mellows out.
Ev yapımı şarapların keskinliği yumuşatmak için birkaç saat havalandırılması gerekir.

More Sentences
mellow f. olgunlaşmak
Most women mellow as they age.
Çoğu kadın yaşlandıkça olgunlaşır.

More Sentences
mellow s. cana yakın
His children were happy with Mr. Burton's mellow personality
Çocukları, Bay Burton'ın cana yakın kişiliğinden memnundu.

More Sentences
mellow s. yıllanmış (şarap)
Nellie ordered herself a bottle of mellow fruit wine.
Nellie, kendine bir şişe yıllanmış meyve şarabı sipariş etti.

More Sentences
mellow s. tatlı
Despite her mellow voice, she seemed to be angry.
Tatlı sesine rağmen sinirli görünüyordu.

More Sentences
mellow s. yumuşak
The comfort of the room is optimized through the mellow lights.
Yumuşak ışıklar kullanılarak odanın konforu optimize edilmiştir.

More Sentences
mellow s. huzur veren
Choir of former prisoners will perform a mellow song Evening Bells.
Eski mahkumlardan oluşan koro, huzur veren veren bir şarkı olan Evening Bells'i seslendirecek.

More Sentences
Slang
mellow s. çakırkeyif
She preferred to go home after feeling a little mellow at the party.
Partide biraz çakırkeyif olduktan sonra eve gitmeyi tercih etti.

More Sentences
mellow s. hoş
Choir of former prisoners will perform a mellow song Evening Bells.
Eski tutuklular korosu "Akşam Çanları" adlı hoş bir şarkıyı icra edecek.

More Sentences
General
mellow f. yumuşamak
mellow f. olgunlaştırmak
mellow s. yumuşaklık
mellow s. tatlı (ses/renk)
mellow s. olgun
mellow s. keyifli
mellow s. yumuşak (toprak)
mellow s. sulu
mellow s. yaşla ve tecrübe ile yumuşaklık, nezaket veya iyiliğe erişmiş
mellow s. gençlik döneminin kabalığından veya sertliğinden arınmış
mellow s. kullanılarak zayıflamış veya zamanla madden değilmiş (kimyasal çözelti)
mellow s. ılımlı sonuçlar elde etmek için ılımlı çözüm içeren (süreç)
mellow s. çakırkeyf
Idioms
mellow i. sevgili
Breeding
mellow s. yumuşak, parlak ve esnek postu olan (besi hayvanı)
Tobacco
mellow s. geçkin
Linguistics
mellow s. boğuk
Slang
mellow i. keyif
mellow i. sakinlik
mellow i. sefa
mellow i. huzur
mellow s. sarhoş
mellow s. kafası iyi
mellow s. kafası güzel
mellow s. kafası kıyak
mellow s. kafası dumanlı
mellow s. kafası yüksek
mellow s. uçmuş
mellow s. rahatlamış
mellow s. gevşemiş
mellow s. tasasız
mellow s. rahat
mellow s. rahat ve geniş
mellow s. hafif sarhoş
mellow s. mükemmel
mellow s. albenili

"mellower" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 25 sonuç

İngilizce Türkçe
Slang
mellow out f. sakinleşmek
Don't tell me to mellow out.
Bana sakinleşmemi söylemeyin.

More Sentences
General
grow more mellow f. daha fazla olgunlaşmak
make mellow f. olgunlaştırmak
grow mellow f. olgunlaşmak
Colloquial
If it's yellow, let it mellow (If it's brown, flush it down) expr. sadece çiş yaptıysan sifonu çekme, (kaka yaptıysan çek)
Idioms
be mellow f. kafası iyi olmak
Slang
mellow yellow i. lsd
mellow yellow i. psikedelik/halüsinasyon gördüren bir uyuşturucu
mellow yellow i. (yakıp içmek için) kurutulmuş muz kabuğu lifi
mellow out f. gevşemek
be mellow f. kafası çok güzel olmak
be mellow f. kafası güzelleşmek
be mellow f. kafası güzel olmak
mellow out f. rahatlamak
mellow out f. rahatlatmak
mellow out f. sakinleştirmek
mellow out f. daha az dikkat çekici hale getirmek
mellow out f. görüntüsünü sadeleştirmek/yumuşatmak
mellow out f. yumuşatmak
mellow out f. keyiflendirmek
mellow out f. yumuşamak
mellow out f. keyiflenmek
mellow out f. yoğunluğunu azaltmak
mellow out f. koyuluğunu azaltmak
mellow out f. keskinliğini düşürmek