Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
predicate
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
"predicate"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 46 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
predicate
i.
yüklem
2
Genel
predicate
i.
haber
3
Genel
predicate
i.
(önermede) doğrulanan şey
4
Genel
predicate
i.
(önermede) reddedilen şey
5
Genel
predicate
i.
(özellik veya ilişki belirten) terim
6
Genel
predicate
i.
argümanlara ait önerme işlevi
7
Genel
predicate
i.
unvan
8
Genel
predicate
i.
san
9
Genel
predicate
f.
göstermek
10
Genel
predicate
f.
dayandırmak
11
Genel
predicate
f.
ifade etmek
12
Genel
predicate
f.
belirtmek
13
Genel
predicate
f.
beyan etmek
14
Genel
predicate
f.
ima etmek
15
Genel
predicate
f.
… anlamını vermek
16
Genel
predicate
f.
… izlenimini yaratmak
17
Genel
predicate
f.
ima etmek
18
Genel
predicate
f.
kastetmek
19
Genel
predicate
f.
dokundurmak
20
Genel
predicate
s.
ifade edilmiş
21
Genel
predicate
s.
beyan edilen
22
Genel
predicate
s.
ileri sürülen
23
Genel
predicate
s.
iddia edilen
Law
24
Hukuk
predicate
f.
kaziyede hüküm ve isnad etmek
25
Hukuk
predicate
s.
müsnet
Technical
26
Teknik
predicate
f.
doğrulamak
27
Teknik
predicate
f.
teyit etmek
28
Teknik
predicate
f.
teyid etmek
Computer
29
Bilgisayar
predicate
i.
dayanak
30
Bilgisayar
predicate
i.
karşılaştırma belirtimi
31
Bilgisayar
predicate
i.
ön biçimleme programları
32
Bilgisayar
predicate
i.
ön edit programları
33
Bilgisayar
predicate
i.
operatör
34
Bilgisayar
predicate
i.
fonksiyon
Logic
35
Mantık
predicate
i.
eylem ifadesi
36
Mantık
predicate
i.
cümleden ismin çıkarılması ile türetilen ifade
37
Mantık
predicate
i.
doğruluk değerli fonksiyon
38
Mantık
predicate
f.
önermeyi doğrulamak
39
Mantık
predicate
f.
(bir terimi) yüklem haline getirmek
Linguistics
40
Dilbilim
predicate
i.
yüklem
41
Dilbilim
predicate
s.
yüklemle ilgili
Archaic
42
Eski Kullanım
predicate
f.
vaaz vermek
43
Eski Kullanım
predicate
f.
öğütlemek
44
Eski Kullanım
predicate
f.
tahmin etmek
45
Eski Kullanım
predicate
f.
önceden söylemek
46
Eski Kullanım
predicate
f.
haber vermek
"predicate"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 44 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
predicate thinking
i.
yüklemli
2
Genel
predicate something on something
f.
isnat etmek
3
Genel
predicate on
f.
baz almak
4
Genel
predicate something on
f.
esas kabul etmek
5
Genel
predicate something on
f.
esas almak
6
Genel
predicate something on another
f.
dayandırmak
7
Genel
predicate something on something
f.
temele dayandırmak
8
Genel
predicate [obsolete]
f.
salık vermek
9
Genel
predicate [obsolete]
f.
saygılarını sunmak
10
Genel
predicate [obsolete]
f.
methetmek
11
Genel
predicate [obsolete]
f.
övmek
Phrasals
12
Öbek Fiiller
predicate something upon
f.
esas almak
13
Öbek Fiiller
predicate something upon
f.
esas kabul etmek
14
Öbek Fiiller
predicate (something) on (something else)
f.
(bir şeyi bir şeyin) üzerine kurmak/inşa etmek
15
Öbek Fiiller
predicate (something) on (something else)
f.
(bir şeyi bir şeye) dayandırmak
16
Öbek Fiiller
predicate (something) on (something else)
f.
(bir şeyi bir şeye) isnat etmek
17
Öbek Fiiller
predicate (something) on (something else)
f.
(bir şey) için (bir şeyi) baz/esas almak
18
Öbek Fiiller
predicate (something) upon (something else)
f.
(bir şeyi bir şeyin) üzerine kurmak/inşa etmek
19
Öbek Fiiller
predicate (something) upon (something else)
f.
(bir şeyi bir şeye) dayandırmak
20
Öbek Fiiller
predicate (something) upon (something else)
f.
(bir şeyi bir şeye) isnat etmek
21
Öbek Fiiller
predicate (something) upon (something else)
f.
(bir şey) için (bir şeyi) baz/esas almak
Law
22
Hukuk
predicate crime
i.
öncül suç
23
Hukuk
predicate offense [us]
i.
öncül suç
24
Hukuk
predicate offence [uk]
i.
öncül suç
25
Hukuk
predicate offence
i.
öncül suç
Politics
26
Siyasal
predicate offences
i.
ferdi suçlar
Computer
27
Bilgisayar
quantified predicate
i.
çoklu karşılaştırma belirtimi
28
Bilgisayar
predicate sql
i.
karşılaştırma belirtimi
29
Bilgisayar
basic predicate
i.
tekli karşılaştırma belirtimi
Informatics
30
Bilişim
predicate logic
i.
yüklem mantığı
Psychology
31
Psikoloji
predicate thinking
i.
yüklemli düşünme
Logic
32
Mantık
predicate calculus
i.
sembolik mantıkta bir sistem
Linguistics
33
Dilbilim
one place predicate
i.
bir adlı yüklem
34
Dilbilim
post predicate constituents
i.
devrik dizim
35
Dilbilim
verb of predicate
i.
ek eylem
36
Dilbilim
predicate noun
i.
yüklemcil ad
37
Dilbilim
predicate attraction
i.
yüklemsel çekim
38
Dilbilim
predicate adjective
i.
yüklem konumundaki sıfat
39
Dilbilim
predicate adjective
i.
yüklemcil sıfat
40
Dilbilim
predicate nominative
i.
yüklem konumundaki isim
41
Dilbilim
predicate nominative
i.
yüklemcil isim
42
Dilbilim
post-predicate
s.
devrik
43
Dilbilim
pred (predicate)
kısalt.
yüklem
44
Dilbilim
pred. (predicate)
kısalt.
yüklem
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of predicate
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy