prensip - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

prensip



"prensip" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 13 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
prensip principle i.
General
prensip tenet i.
prensip guideline i.
prensip ground i.
prensip rule i.
prensip doctrine i.
prensip basis i.
prensip dictate i.
prensip principle i.
prensip policy i.
Trade/Economic
prensip principle i.
Technical
prensip principle i.
Medical
prensip principle i.

"prensip" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 70 sonuç

Türkçe İngilizce
General
kilise prensip veya usullerine uygun şekilde olma ecclesiasticalness i.
prensip sahibi moral i.
kilise prensip veya usullerine tam bağlılık ecclesiasticum i.
temel prensip basic principle i.
temel prensip fundamental principle i.
prensip değiştiren kimse turncoat i.
yasanın dayandırıldığı prensip legal principle i.
yasanın dayandırıldığı prensip judicial principle i.
yasanın dayandırıldığı prensip judicial doctrine i.
prensip anlaşması agreement-in-principle i.
temel prensip fundamentals i.
temel prensip basics i.
temel prensip bedrock i.
temel prensip essential principle i.
ana prensip core principle i.
prensip ayrılıkları creative differences i.
prensip meselesi matter of principle i.
temel prensip anlage i.
temel prensip ultimate i.
bir sanatın veya bilimin icrasında bağlı kalınan prensip rule i.
bireyin prensip ve çıkarları dışında davranmak zorunda kalması false position i.
(prensip, fikir, etken) zıt kutup pole i.
temel prensip polestar i.
prensip değişikliği policy change i.
prensip değişikliği volte-face i.
birincil prensip fountain heead i.
prensip olarak yapmak act on principle f.
çiğnemek (prensip vb) contravene f.
prensip haline getirmek make something a principle f.
prensip edinmek take as principle f.
prensip edinmek make it a rule f.
prensip olarak kabul etmek accept in principle f.
prensip sahibi principled s.
prensip sahibi olmayan unscrupulous s.
kilise prensip veya usullerine uygun şekilde ecclesiastically zf.
prensip olarak in principle zf.
prensip itibarıyla on principle zf.
prensip olarak as a principle zf.
prensip itibarıyla by principle zf.
prensip olarak as a matter of principle zf.
prensip olarak on principle zf.
prensip gereği on principle zf.
prensip gereği as a matter of principle zf.
Colloquial
bilgisayar programcılığında yazılım geliştirirken kod tekrarına düşmeyi veya gereksiz kodları azaltmak için kullanılan bir prensip dry (don't repeat yourself) expr.
Idioms
(bir şey yapmayı) prensip edinmek make it a rule to (do something) f.
tam amerikayı yansıtan bir değer, inanç, özellik, prensip mom and apple pie expr.
Speaking
prensip sahibi bir adam he's a man of principle expr.
Law
hukuki prensip principle of law i.
prensip kararı leading decision i.
şirketin sahiplerinden bağımsız olmasına dayanan yasal prensip corporate i.
Politics
beş prensip parch sheala i.
devrimsel doktrin ve prensip savunuculuğu revolutionism i.
tüm yunanların veya yunanistan'ın birleşmesini destekleyen prensip panhellenism i.
Mechanic
kristal katılarda reaksiyonların, entropide değişiklikleri de beraberinde getirdiği ve sıcaklık mutlak sıfıra yaklaşırken entropinin sıfırlanmaya meyilli olduğunu ortaya atan prensip nernst heat theorem i.
Logic
temel prensip first principle i.
Physics
holografik prensip holographic principle i.
Education
örgün eğitim prensip ve yöntemleri ile ilgilenen çalışma alanı paedagogy i.
Linguistics
sözcüklerin biçim ve kullanımlarında bağlı kalınan prensip rule i.
Religious
zurvan'ın ilk prensip olduğu inanışı zurvanism i.
vahyi dini prensip olarak kabul eden kimse revelationist i.
ingiltere kilisesi ile anglikan kiliselerine bağlı olmayan protestan kiliseleri arasında büyük farklar olmadığını savunan prensip low churchism i.
ingiltere kilisesi ile anglikan kiliselerine bağlı olmayan protestan kiliseleri arasında büyük farklar olmadığını savunan prensip low-churchism i.
her şeyin özünü oluşturan prensip one i.
tüm budistlerin inandığı prensip ve öğretiler pan-buddhism i.
Philosophy
yaşamın tek bir prensip tarafından kontrol edildiğine ilişkin bir öğreti zoism i.
(çin felsefesinde) sıkı yasal kontrolün benimsendiği, toplumun her kesimi için ödül ve ceza esasına dayanan prensip ve uygulamalar legalism i.
Military
patlayıcı maddelerin kalite özelliklerine ilişkin prensip ve yöntemler principles and methodology for the qualification of explosive materials i.
ortak prensip geliştirme topluluğu joint doctrine development community i.
ortak prensip geliştirme sistemi joint doctrine development system i.
ortak prensip geliştirme topluluğu jddc kısalt.