Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
basis
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
"basis"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 53 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Common Usage
1
Yaygın Kullanım
basis
i.
temel
General
2
Genel
basis
i.
üs
3
Genel
basis
i.
kök
4
Genel
basis
i.
ilke
5
Genel
basis
i.
köken
6
Genel
basis
i.
dayanak
7
Genel
basis
i.
menşe
8
Genel
basis
i.
mesnet
9
Genel
basis
i.
kaide
10
Genel
basis
i.
kaynak
11
Genel
basis
i.
asliye
12
Genel
basis
i.
prensip
13
Genel
basis
i.
taban
14
Genel
basis
i.
belkemiği
15
Genel
basis
i.
altyapı
16
Genel
basis
i.
esas
17
Genel
basis
i.
kural
18
Genel
basis
i.
pozisyon
19
Genel
basis
i.
statü
20
Genel
basis
i.
konum
21
Genel
basis
i.
mevki
22
Genel
basis
i.
sosyal ilişki
23
Genel
basis
i.
mevki
24
Genel
basis
i.
sabit düzen
25
Genel
basis
i.
(ödeme, tarife vb.) esas
26
Genel
basis
i.
bazında olma
Trade/Economic
27
Ticaret/Ekonomi
basis
i.
baz
28
Ticaret/Ekonomi
basis
i.
bir varlığın gelecek fiyatı ile spot fiyatı arasındaki fark
29
Ticaret/Ekonomi
basis
i.
defter kayıtlarındaki değer
30
Ticaret/Ekonomi
basis
i.
esas
31
Ticaret/Ekonomi
basis
i.
matrah
32
Ticaret/Ekonomi
basis
i.
tahvil yatırımının gerçek getirisi
33
Ticaret/Ekonomi
basis
i.
gelir vergisi için para kazancı veya kaybının hesaplanmasında kullanılan orijinal mülk maliyeti
34
Ticaret/Ekonomi
basis
i.
rayiç değer
35
Ticaret/Ekonomi
basis
i.
yatırım maliyeti
Law
36
Hukuk
basis
i.
esas
37
Hukuk
basis
i.
matrah
Politics
38
Siyasal
basis
i.
kural
Technical
39
Teknik
basis
i.
esas
40
Teknik
basis
i.
temel
Medical
41
Medikal
basis
i.
bazis
Food Engineering
42
Gıda
basis
i.
temel
Gastronomy
43
Mutfak
basis
i.
filipin yerlilerinin hazırladığı fermente içecekler
Math
44
Matematik
basis
i.
(linear cebir) baz
Zoology
45
Zooloji
basis
i.
bazipodit
46
Zooloji
basis
i.
eklembacaklı uzuvlarında proksimal eklem
47
Zooloji
basis
i.
kabukluların belirli uzuvlarının ikinci eklemi
Literature
48
Edebiyat
basis
i.
(bazı eski şiirlerde) serbest ilk ayak
Linguistics
49
Dilbilim
basis
i.
altkatman
50
Dilbilim
basis
i.
taban
Geology
51
Jeoloji
basis
i.
volkanik kaya katılaşmasının son ürünü olan camsı veya felsitik malzeme
Music
52
Müzik
basis
i.
(müzik) bassus
Entomology
53
Böcek Bilimi
basis
i.
kenenin kapitulumunun eklemli proksimal kısmı
"basis"
teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 3 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
basış
tread
i.
2
Genel
basış
printing
i.
3
Genel
basış
pressure
i.
"basis"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 410 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
flat for land basis
i.
kat karşılığı
2
Genel
fare basis
i.
tarife esası
3
Genel
cash basis
i.
peşin para esası
4
Genel
legal basis
i.
hukuki dayanak
5
Genel
payment basis
i.
ödeme esasları
6
Genel
scientific basis
i.
bilimsel dayanak
7
Genel
legal basis
i.
yasal dayanak
8
Genel
daily basis
i.
günlük baz
9
Genel
annual basis
i.
yıllık
10
Genel
annual basis
i.
yıllık baz
11
Genel
yearly basis
i.
yıllık baz
12
Genel
radial basis function
i.
radyal bazlı fonksiyon
13
Genel
radial basis function
i.
radyal temelli fonksiyon
14
Genel
turn-key basis
i.
anahtar teslimi
15
Genel
social basis
i.
sosyal temel
16
Genel
balance sheet basis
i.
bilanço esası
17
Genel
basis and procedures
i.
esas ve usuller
18
Genel
solid basis
i.
sağlam temeller
19
Genel
a sound basis
i.
sağlam bir temel
20
Genel
sound basis
i.
sağlam temel/zemin
21
Genel
voluntary basis
i.
gönüllülük esası
22
Genel
legal basis
i.
yasal zemin
23
Genel
common basis
i.
ortak dayanak
24
Genel
be considered on a preferential basis
f.
öncelikle ele alınmak
25
Genel
have a legal basis
f.
yasal dayanağı olmak
26
Genel
provide a basis for
f.
zemin sağlamak
27
Genel
form a basis for
f.
zemin oluşturmak
28
Genel
be based on basis of
f.
esasına dayanmak
29
Genel
be a basis for
f.
gerekçe oluşturmak
30
Genel
constitute the basis
f.
esas teşkil etmek
31
Genel
form the basis for
f.
kaynak teşkil etmek
32
Genel
form a basis for
f.
kaynak teşkil etmek
33
Genel
have no basis
f.
dayanağı olmamak
34
Genel
constitute a basis
f.
dayanak teşkil etmek
35
Genel
form a basis
f.
dayanak teşkil etmek
36
Genel
be the basis of
f.
baz olmak
37
Genel
be basis
f.
baz olmak
38
Genel
be the basis of
f.
temel teşkil etmek
39
Genel
have basis
f.
temeli olmak
40
Genel
form basis
f.
zemin oluşturmak
41
Genel
provide a basis
f.
zemin hazırlamak
42
Genel
provide basis
f.
zemin oluşturmak
43
Genel
form a basis
f.
zemin hazırlamak
44
Genel
be a basis
f.
temel oluşturmak
45
Genel
form a basis
f.
temel oluşturmak
46
Genel
provide a basis
f.
temel oluşturmak
47
Genel
provide basis
f.
zemin yaratmak
48
Genel
form basis
f.
zemin yaratmak
49
Genel
be employed on a salary basis
f.
maaşla çalışmak
50
Genel
work on a salary basis
f.
maaşla çalışmak
51
Genel
work on a salary basis
f.
maaşlı çalışmak
52
Genel
be employed on a salary basis
f.
maaşlı çalışmak
53
Genel
form basis
f.
dayanak olmak
54
Genel
form basis
f.
dayanak teşkil etmek
55
Genel
form basis
f.
dayanak sağlamak
56
Genel
form basis
f.
dayanak oluşturmak
57
Genel
be a basis
f.
dayanak teşkil etmek
58
Genel
have basis
f.
dayanağı olmak
59
Genel
provide basis
f.
dayanak sağlamak
60
Genel
provide basis
f.
dayanak teşkil etmek
61
Genel
be the basis of
f.
dayanak olmak
62
Genel
have no basis
f.
temeli olmamak
63
Genel
daily basis
f.
günlük
64
Genel
be taken as a basis
f.
baz alınmak
65
Genel
be taken as a basis
f.
esas alınmak
66
Genel
serve as basis
f.
esas oluşturmak
67
Genel
be based on the basis of
f.
esasına dayalı olmak
68
Genel
form a basis
f.
baz teşkil etmek
69
Genel
constitute a basis
f.
baz teşkil etmek
70
Genel
form a basis
f.
baz oluşturmak
71
Genel
build on solid basis
f.
sağlam temeller üzerine kurmak
72
Genel
follow the basis
f.
esaslara uymak
73
Genel
work on project basis
f.
proje tabanlı çalışmak
74
Genel
work on project basis
f.
proje bazlı çalışmak
75
Genel
form a basis
f.
esas olmak
76
Genel
form a basis
f.
esas oluşturmak
77
Genel
be a basis to
f.
esas olmak
78
Genel
be a basis to
f.
esas oluşturmak
79
Genel
comprise a basis for
f.
zemin teşkil etmek
80
Genel
evaluate on a case-by-case basis
f.
olay/vaka bazında değerlendirme yapmak
81
Genel
pay on a timely basis
f.
belirtilen zamanda/zamanında ödemek
82
Genel
have no legal basis
f.
yasal dayanağı olmamak
83
Genel
serve as basis
f.
dayanak teşkil etmek
84
Genel
comprise a basis for
f.
temel oluşturmak
85
Genel
constitute a basis
f.
temel teşkil etmek
86
Genel
forming a basis for
s.
dayanak oluşturan
87
Genel
constituting a basis for
s.
dayanak oluşturan
88
Genel
not having a firm basis or foundation
s.
sağlam temellere dayanmayan
89
Genel
per day basis
zf.
günlük bazda
90
Genel
on a regular basis
zf.
muntazaman
91
Genel
on a regular basis
zf.
düzenli olarak
92
Genel
on the basis
zf.
temeline göre
93
Genel
on project basis
zf.
proje bazında
94
Genel
on a sustainable basis
zf.
sürekli bir tabana oturacak şekilde
95
Genel
on equal basis
zf.
seyyanen
96
Genel
on customer basis
zf.
müşteri bazında
97
Genel
as a basis
zf.
temel olarak
98
Genel
on daily basis
zf.
günlük olarak
99
Genel
on a daily basis
zf.
günlük
100
Genel
on a daily basis
zf.
günlük olarak
101
Genel
on a yearly basis
zf.
yıllık bazda
102
Genel
on a daily basis
zf.
günlük bazda
103
Genel
on a yearly basis
zf.
yıllık olarak
104
Genel
on a monthly basis
zf.
aylık olarak
105
Genel
on a weekly basis
zf.
haftalık olarak
106
Genel
on a weekly basis
zf.
haftalık bazda
107
Genel
on a monthly basis
zf.
aylık bazda
108
Genel
annual basis
zf.
yıllık bazda
109
Genel
(on a) regular basis
zf.
düzenli olarak
110
Genel
on yearly basis
zf.
yıl bazında
111
Genel
on an operational basis
zf.
operasyon bazında
112
Genel
to serve as basis
zf.
esas teşkil etmek üzere
113
Genel
to serve as basis
zf.
esas teşkil etmesi için
114
Genel
on a regular basis
zf.
düzenli biçimde
115
Genel
on space-available basis
zf.
yer kalırsa
116
Genel
on space-available basis
zf.
boş kontenjan dahilinde
117
Genel
on an introductory basis
zf.
giriş niteliğinde
118
Genel
on an introductory basis
zf.
tanıtım babında
119
Genel
on an introductory basis
zf.
tanıtım amacıyla
120
Genel
on an introductory basis
zf.
giriş olarak
121
Genel
on an ongoing basis
zf.
süregiden bir şekilde
122
Genel
on an ongoing basis
zf.
devamlılık arzeden bir biçimde
123
Genel
on an ongoing basis
zf.
devam eden bir şekilde
124
Genel
on an equal basis
zf.
eşit şartlarda
125
Genel
on an equal basis
zf.
eşit oranda
126
Genel
on a regional basis
zf.
bölgesel bazda
127
Genel
in the minimum basis
zf.
asgari bazda
128
Genel
on an anhydrous basis
zf.
susuz olarak
129
Genel
on a legitimate basis
zf.
meşru bir zeminde
130
Genel
on local basis
zf.
yerel bazda
131
Genel
on a volunteer basis
zf.
gönüllülük esasına dayalı
132
Genel
on an individual basis
zf.
tek olarak
133
Genel
on an individual basis
zf.
teker teker
134
Genel
on an individual basis
zf.
ayrı ayrı
135
Genel
on an individual basis
zf.
bireysel olarak
136
Genel
on an individual basis
zf.
ayrı olarak
137
Genel
on an individual basis
zf.
tek tek
138
Genel
on an individual basis
zf.
münferit olarak
139
Genel
on a first-come first-serve basis
zf.
ilk gelene öncelik verilir biçiminde
140
Genel
on a first-come first-serve basis
zf.
ilk gelen önceliği alır şeklinde
141
Genel
on a quarterly basis
zf.
dört dönem olarak
142
Genel
on a daily basis
zf.
her gün
143
Genel
on a quarterly basis
zf.
çeyrek bazlı
144
Genel
on a voluntary basis
zf.
gönüllülük esasına dayalı
145
Genel
on a regular basis
zf.
düzenli aralıklarla
146
Genel
on the basis of
ed.
temeline göre
147
Genel
on the basis of
ed.
dayanılarak
148
Genel
on the basis of
ed.
dayanarak
149
Genel
on the basis of
ed.
bazında
Phrases
150
İfadeler
on a full-time basis
zf.
tam gün esasına dayalı olarak
151
İfadeler
on a full-time basis
zf.
tam gün
152
İfadeler
on a complimentary basis
zf.
bilabedel
153
İfadeler
justice is the basis of property
expr.
adalet mülkün temelidir
154
İfadeler
on a market by market basis
expr.
ayrı ayrı/tek tek piyasa/pazar bazında
155
İfadeler
like for like-basis
expr.
benzer biçimde
156
İfadeler
on this basis
expr.
bu temelde
157
İfadeler
on this basis
expr.
buna dayanarak
158
İfadeler
on a trial basis
expr.
deneme olarak
159
İfadeler
in regular basis
expr.
düzenli aralıklarla
160
İfadeler
on space available basis
expr.
elverişli alan (mekan) temel alınarak
161
İfadeler
on a market by market basis
expr.
her bir pazar/piyasa için ayrı ayrı
162
İfadeler
on sound-by-sound basis
expr.
her biri sesi ayrı ayrı olacak şekilde
163
İfadeler
on a non-exclusive basis
expr.
gayrı münhasır şekilde/olarak
164
İfadeler
on space available basis
expr.
elverişli alan bazında
165
İfadeler
on an as-needed basis
expr.
ihtiyaç duyulduğunda
166
İfadeler
on space available basis
expr.
kalmasına bağlı olarak
167
İfadeler
on space available basis
expr.
mevcut alan bazında
168
İfadeler
on conditional basis
expr.
koşullu olarak
169
İfadeler
on the basis of mutual respect
expr.
karşılıklı saygı çerçevesinde
170
İfadeler
on a complimentary basis
expr.
karşılıksız olarak
171
İfadeler
on a sound basis
expr.
sağlıklı bir zeminde
172
İfadeler
on a first name basis
expr.
senli benli
173
İfadeler
on the basis of
expr.
yola çıkılarak
174
İfadeler
on a country basis
expr.
ülke bazında
175
İfadeler
on the basis of
expr.
yola çıkarak
176
İfadeler
on space available basis
expr.
yer olmasına bağlı olarak
177
İfadeler
on an irregular basis
expr.
nadiren
178
İfadeler
on an irregular basis
expr.
ara sıra
179
İfadeler
on an irregular basis
expr.
düzensiz olarak
180
İfadeler
on an ad hoc basis
expr.
geçici olarak
181
İfadeler
on a first-name basis (with someone)
expr.
(biriyle) senli benli
182
İfadeler
on a first-name basis (with someone)
expr.
(biriyle) iyi arkadaş
183
İfadeler
on a first-name basis (with someone)
expr.
(biriyle) yakın arkadaş
Idioms
184
Deyim
be on a first-name basis with someone
f.
birisiyle iyi arkadaş olmak
185
Deyim
get on a first-name basis with someone
f.
birisiyle iyi arkadaş olmak
186
Deyim
be on a first-name basis with someone
f.
birini çok iyi tanımak
187
Deyim
get on a first-name basis with someone
f.
biriyle senli benli olmak
188
Deyim
get on a first-name basis with someone
f.
birini çok iyi tanımak
189
Deyim
get on a first-name basis with someone
f.
iyi arkadaşı olmak
190
Deyim
be on a first-name basis with someone
f.
iyi arkadaşı olmak
191
Deyim
get on a first-name basis with someone
f.
senli benli olmak
192
Deyim
on an arm's length basis
expr.
içli dışlı/senli benli/sıkı fıkı olmadan/mesafeli
193
Deyim
on a need-to-know basis
expr.
sadece bilinmesi gerektiği kadar (bilgi)
Speaking
194
Konuşma
are you on a first name basis?
expr.
birbirinize adlarınızla mı hitap ediyorsunuz?
195
Konuşma
are you on a first name basis?
expr.
birbirinize adınızla mı hitap ediyorsunuz?
196
Konuşma
are you on a first name basis with him?
expr.
ona ismiyle mi hitap ediyorsun?
197
Konuşma
are you on a first name basis with him?
expr.
ona adıyla mı hitap ediyorsun?
Trade/Economic
198
Ticaret/Ekonomi
basis premium
i.
ana prim
199
Ticaret/Ekonomi
commercial earnings acquired on simple earnings basis
i.
basit usülde ticari kazanç
200
Ticaret/Ekonomi
basis point
i.
baz puan
201
Ticaret/Ekonomi
basis premium
i.
baz prim
202
Ticaret/Ekonomi
basis price
i.
baz fiyat
203
Ticaret/Ekonomi
cost recovery basis
i.
birikmiş amortismanı maliyetten düşürme esası
204
Ticaret/Ekonomi
stand-alone basis
i.
bireysel raporlama temeli
205
Ticaret/Ekonomi
item by item basis
i.
birim bazında kalem
206
Ticaret/Ekonomi
basis of allocation
i.
dağıtım esası
207
Ticaret/Ekonomi
graduated basis
i.
derecelendirilmiş esas
208
Ticaret/Ekonomi
adjusted basis
i.
düzeltme esası
209
Ticaret/Ekonomi
basis value
i.
esas kıymet
210
Ticaret/Ekonomi
basis price
i.
esas fiyat
211
Ticaret/Ekonomi
basis value
i.
esas değer
212
Ticaret/Ekonomi
accrual basis
i.
gerçekleşme esası
213
Ticaret/Ekonomi
lump sum basis
i.
götürü usul
214
Ticaret/Ekonomi
basis for conclusions
i.
gerekçe
215
Ticaret/Ekonomi
unit basis depreciantion method
i.
hizmet birimlerine göre amortisman yöntemi
216
Ticaret/Ekonomi
maturity basis
i.
hisse senedi ve tahvillerin vadeye kadar kıymet ve faizlerinin hesaplanması esası
217
Ticaret/Ekonomi
basis of accounting
i.
izlenen muhasebe sistemi
218
Ticaret/Ekonomi
basis of accounting
i.
işlemlerin kaydedilmesinde esas alınan yöntem
219
Ticaret/Ekonomi
discount basis
i.
ıskonto tabanı
220
Ticaret/Ekonomi
discounted basis
i.
iskonto esası
221
Ticaret/Ekonomi
first-come first-serve basis
i.
ilk gelene ilk hizmet esası
222
Ticaret/Ekonomi
day to day basis
i.
idare-i maslahat
223
Ticaret/Ekonomi
basis of quality
i.
kalite esası
224
Ticaret/Ekonomi
basis of comparison
i.
karşılaştırma bazı
225
Ticaret/Ekonomi
pro-rata basis
i.
kıst usulü
226
Ticaret/Ekonomi
dry based production basis
i.
kuru bazlı üretim esası
227
Ticaret/Ekonomi
consolidated basis
i.
konsolide esas
228
Ticaret/Ekonomi
taxes calculated on the basis of the company's earnings
i.
kurum kazancı üzerinden hesaplanan vergiler
229
Ticaret/Ekonomi
cost basis
i.
maliyet tabanı
230
Ticaret/Ekonomi
cost basis
i.
maliyet esası
231
Ticaret/Ekonomi
financial year-to-date basis
i.
mali yıl esası
232
Ticaret/Ekonomi
accrual basis of accounting
i.
muhasebenin tahakkuk esası
233
Ticaret/Ekonomi
cash basis
i.
nakit esası
234
Ticaret/Ekonomi
cash basis
i.
nakit esasına göre muhasebeleştirme
235
Ticaret/Ekonomi
basis of accounting
i.
muhasebenin temeli
236
Ticaret/Ekonomi
primary basis of accounting
i.
muhasebenin temel esasları
237
Ticaret/Ekonomi
cash basis of accounting
i.
nakit esaslı muhasebe
238
Ticaret/Ekonomi
basis of accounting
i.
muhasebenin esası
239
Ticaret/Ekonomi
pro rata basis
i.
oransal esas
240
Ticaret/Ekonomi
cash basis of accounting
i.
nakit usulü muhasebe
241
Ticaret/Ekonomi
net basis
i.
net esas
242
Ticaret/Ekonomi
equity basis
i.
özsermaye esası
243
Ticaret/Ekonomi
basis of payment
i.
ödeme esası
244
Ticaret/Ekonomi
piece work basis
i.
parça başı
245
Ticaret/Ekonomi
basis risk spot
i.
piyasadaki fiyatların piyasalardaki fiyatlar ile uyuşmama riski
246
Ticaret/Ekonomi
piece work basis
i.
parça hesabı
247
Ticaret/Ekonomi
discounted basis
i.
sigortacının yükümlülük hesaplaması
248
Ticaret/Ekonomi
stand-alone basis
i.
solo bazda
249
Ticaret/Ekonomi
earnings basis
i.
tahakkuk esası
250
Ticaret/Ekonomi
accrual basis
i.
tahakkuk esası
251
Ticaret/Ekonomi
basis of trade
i.
ticaretin esası
252
Ticaret/Ekonomi
accrual basis of accounting
i.
tahakkuk usulü muhasebe
253
Ticaret/Ekonomi
accrual basis of accounting
i.
tahakkuk esasına göre muhasebeleştirme
254
Ticaret/Ekonomi
basis of trade
i.
ticaretin temeli
255
Ticaret/Ekonomi
basis rate
i.
temel oran
256
Ticaret/Ekonomi
default swap basis
i.
temerrüt swap baz puanı
257
Ticaret/Ekonomi
adjusted basis
i.
tespit esası
258
Ticaret/Ekonomi
basis of accounting
i.
tahakkuk esası
259
Ticaret/Ekonomi
accrual basis of accounting
i.
tahakkuk esasına dayanan muhasebe
260
Ticaret/Ekonomi
basis point
i.
temel puan
261
Ticaret/Ekonomi
basis risk
i.
temel oran riski
262
Ticaret/Ekonomi
basis of tax
i.
vergi matrahı
263
Ticaret/Ekonomi
basis of tax assessment
i.
vergi matrahı
264
Ticaret/Ekonomi
basis of tax assessment
i.
vergi tutarının hesaplanmasında esas alınan miktar
265
Ticaret/Ekonomi
basis of assessment
i.
vergi hesaplamasına esas olan matrah
266
Ticaret/Ekonomi
service yield basis
i.
üretime göre amortisman
267
Ticaret/Ekonomi
basis of tax assessment
i.
vergi değerlendirmesinin bazı
268
Ticaret/Ekonomi
reproduction basis
i.
yeniden üretim esası
269
Ticaret/Ekonomi
basis point
i.
baz puan
270
Ticaret/Ekonomi
gold basis
i.
altın esası
271
Ticaret/Ekonomi
50 basis point hike
i.
50 baz puan artış
272
Ticaret/Ekonomi
basis point
i.
tahviller arasındaki kar farklılıklarını ölçmek için kullanılan yüzde birlik dilim
273
Ticaret/Ekonomi
bp (basis point)
i.
tahviller arasındaki kar farklılıklarını ölçmek için kullanılan yüzde birlik dilim
274
Ticaret/Ekonomi
manufacture on order basis
f.
sipariş usulü çalışmak
275
Ticaret/Ekonomi
day to day basis
s.
günlük bazda
276
Ticaret/Ekonomi
constitute the basis
expr.
akde esastır
277
Ticaret/Ekonomi
constitute the basis
expr.
akte esastır
278
Ticaret/Ekonomi
on the basis of balance
expr.
bilanço esasına göre
279
Ticaret/Ekonomi
on dollar basis
expr.
dolar bazında
280
Ticaret/Ekonomi
on a going-forward basis
expr.
ileride
281
Ticaret/Ekonomi
on re-export basis
expr.
ihraç kayıtlı
282
Ticaret/Ekonomi
on a going-forward basis
expr.
ileriye dönük olarak
283
Ticaret/Ekonomi
on item by item basis
expr.
kalem bazında
284
Ticaret/Ekonomi
on net basis
expr.
net esasına göre
285
Ticaret/Ekonomi
on a basis of reciprocity
expr.
karşılıklı olarak
286
Ticaret/Ekonomi
pro rata basis
expr.
oransal esasa göre
287
Ticaret/Ekonomi
on self consignment basis
expr.
kendi kendini sevk esasına göre
288
Ticaret/Ekonomi
on sectoral basis
expr.
sektörel bazda
289
Ticaret/Ekonomi
on the basis of the sector/industry
expr.
sektörel bazda
290
Ticaret/Ekonomi
on sectoral basis
expr.
sektör bazında
291
Ticaret/Ekonomi
on non-risk basis
expr.
risksiz bazda
292
Ticaret/Ekonomi
on the basis of the sector/industry
expr.
sektör bazında
293
Ticaret/Ekonomi
on annual basis
expr.
senelik bazda
294
Ticaret/Ekonomi
on the annual basis
expr.
senelik bazda
295
Ticaret/Ekonomi
on a stand-alone basis
expr.
tekil bazda
296
Ticaret/Ekonomi
on a consistent basis
expr.
tutarlı bir bazda
297
Ticaret/Ekonomi
on the annual basis
expr.
yıllık bazda
298
Ticaret/Ekonomi
on annual basis
expr.
yıllık bazda
Law
299
Hukuk
ad valorem basis
i.
değer esası
300
Hukuk
basis of judgment
i.
hükmün esası
301
Hukuk
legal basis
i.
hukuki zemin
302
Hukuk
basis of calculation
i.
hesaba esas
303
Hukuk
legal basis
i.
hukuki dayanak
304
Hukuk
collapse of the underlying basis of the transaction (geschäftsgrundlage/frustration of contract doctrine)
i.
işlem temelinin çökmesi
305
Hukuk
basis of indictment
i.
iddianamenin esası
306
Hukuk
collapse of the basis of the transaction (geschäftsgrundlage/frustration of contract doctrine)
i.
işlem temelinin çökmesi
307
Hukuk
rule basis
i.
kanun esası
308
Hukuk
statutory basis
i.
kanuni dayanak
309
Hukuk
difference between the declared and weighted and the actual tax-basis
i.
matrah farkı
310
Hukuk
basis of accounting
i.
muhasebenin temeli
311
Hukuk
cash basis of accounting
i.
nakit esasına dayalı muhasebe
312
Hukuk
the copy certified by the notary shall 'constitute a basis for contracting'
i.
notere tasdik ettirilmiş nüshası 'akte esastır'
313
Hukuk
accrual basis
i.
tahakkuk esası
314
Hukuk
accruals basis of accounting
i.
tahakkuk esasına dayalı muhasebe
315
Hukuk
on the basis of
i.
üzerinden
316
Hukuk
tax basis
i.
vergi matrahı
317
Hukuk
basis of tax
i.
vergi matrahı
318
Hukuk
legal basis
i.
yasal altlık
319
Hukuk
moral basis
i.
manevi istinadgah
320
Hukuk
moral basis
i.
manevi dayanak noktası
321
Hukuk
moral basis
i.
istinadgah-ı manevi
322
Hukuk
on the basis of the simple interest rate
expr.
basit faiz oranı üzerinden
323
Hukuk
on an arm's length basis
expr.
tarafların bağımsızlığı ve eşitliği prensibi çerçevesinde
Politics
324
Siyasal
maximum basis for calculation
i.
azami hesaplama bazı
325
Siyasal
basis swaps
i.
baz swap işlemleri
326
Siyasal
immovable purchased on a time share basis
i.
devre mülk esasında satın alınan taşınmaz
327
Siyasal
immovable purchased on a time share basis
i.
devre mülk esasına göre satın alınan taşınmaz mal
328
Siyasal
modified cash basis
i.
düzeltilmiş nakit esası
329
Siyasal
equal basis
i.
eşit temel
330
Siyasal
equitable basis
i.
hakkaniyet temeli
331
Siyasal
social basis
i.
içtimai esas
332
Siyasal
social basis
i.
sosyal temel
333
Siyasal
modified cash basis
i.
uyarlanmış nakit esası
334
Siyasal
membership basis
i.
üyelik temeli
335
Siyasal
on a non-discriminatory basis
expr.
ayrım yapılmaksızın
336
Siyasal
on a non-discriminatory basis
expr.
ayrımcı olmayan temelde
337
Siyasal
on an equitable basis
expr.
hakkaniyet temelinde
338
Siyasal
on a reciprocal basis
expr.
mütekabiliyet esasına dayanarak
339
Siyasal
on a reciprocal basis
expr.
karşılıklılık temelinde
Insurance
340
Sigortacılık
actuarial basis
i.
aktüerya esası
341
Sigortacılık
actuarial basis
i.
aktüerya prensibi
342
Sigortacılık
losses occurring basis
i.
hasar vukuu esası
343
Sigortacılık
actuarial basis
i.
sigorta matematiği prensibi
344
Sigortacılık
losses to extinction basis
i.
zararın itfa edilene kadar müteakip yıllara devri
Technical
345
Teknik
basis metal
i.
ana metal
346
Teknik
basis brick
i.
bazal tuğla
347
Teknik
scientific basis
i.
bilimsel temel
348
Teknik
basis of a space
i.
bir uzayın tabanı
349
Teknik
basis set
i.
doğuran küme
350
Teknik
real time basis
i.
gerçek süre esası
351
Teknik
calculation basis
i.
hesap esası
352
Teknik
canonical basis
i.
kanonik taban
353
Teknik
basis cranii
i.
kranyum tabanı
354
Teknik
mass-basis systematic sampling
i.
kütle esaslı sistematik numune alma
355
Teknik
non-conductive coatings on non-magnetic basis metals
i.
manyetik olmayan ana metaller üzerindeki yalıtkan kaplamalar
356
Teknik
admissible basis
i.
onarır temel
357
Teknik
basis of payment
i.
ödeme şekli
358
Teknik
basis set
i.
temel küme
Computer
359
Bilgisayar
depr basis
i.
amort temeli
360
Bilgisayar
orthonormal basis
i.
birimdik doğuray
361
Bilgisayar
basis of a space
i.
bir uzayın doğurayı
362
Bilgisayar
basis set
i.
doğuran küme
363
Bilgisayar
basis set
i.
temel küme
Informatics
364
Bilişim
basis set
i.
doğuran küme
365
Bilişim
basis set
i.
temel küme
366
Bilişim
basis vectors
i.
taban vektörleri
Telecom
367
Telekom
on a call by call basis
expr.
çağrı bazında
Marine
368
Denizcilik
basis function
i.
temel fonksiyon
369
Denizcilik
basis of production
i.
üretimin temelleri
Medical
370
Medikal
acute or chronic basis
i.
akut veya kronik zemin
371
Medikal
basis anesthesia
i.
başlangıç narkozu
372
Medikal
basis of neurofibromatosis type 1
i.
nörofibromatozis tip 1 zemini
373
Medikal
on a patient by patient basis
zf.
tek tek hasta bazında
Food Engineering
374
Gıda
basis weight
i.
gramaj
Math
375
Matematik
canonical basis
i.
doğal taban
376
Matematik
dual basis
i.
dual tabanı
377
Matematik
basis of a linear space
i.
doğrusal uzay tabanı
378
Matematik
dual basis
i.
eşlek tabanı
379
Matematik
hamel basis
i.
hamel tabanı
380
Matematik
canonical basis
i.
kanonik taban
381
Matematik
schauder basis
i.
schauder tabanı
382
Matematik
basis vectors
i.
taban vektörleri
383
Matematik
basis for a topology
i.
topoloji tabanı
384
Matematik
basis of vector space
i.
vektör uzayının tabanı
Statistics
385
İstatistik
non-uniform rational basis spline (nurbs)
i.
düzgün olmayan rasyonel temelli eğri
Education
386
Eğitim
class-by-class basis
i.
sınıf-sınıf esası
387
Eğitim
on a rolling basis
expr.
devamlı
388
Eğitim
on a rolling basis
expr.
sürekli
Environment
389
Çevre
design-basis phenomena
i.
dizayna esas teşkil eden olaylar
390
Çevre
operating basis earthquake
i.
dizayna esas teşkil eden deprem
391
Çevre
design-basis accident
i.
dizayna temel teşkil eden kaza
392
Çevre
determination of dry matter and water content on a mass basis
i.
kuru madde ve suyun kütle esasına göre tayini
393
Çevre
assessment of basis for the project
i.
proje gerekçesinin değerlendirilmesi
394
Çevre
design-basis accident
i.
tasarıma esas kaza
395
Çevre
determination of soil water content calculated on a volume basis
i.
toprak rutubetinin hacim esasına göre tayini
Military
396
Askeri
meal basis of issue
i.
günlük iaşe dağıtımı
397
Askeri
troop basis accounting
i.
kadro dökümü
398
Askeri
force basis
i.
kadro artırmalı kuvvet
399
Askeri
troop basis
i.
kadro
400
Askeri
troop basis
i.
kuruluş çizelgesi
401
Askeri
troop basis accounting
i.
kuruluş çizelgesi dökümü
402
Askeri
accrual basis
i.
oluşum çıkışı
403
Askeri
accrual basis
i.
oluşum temeli
404
Askeri
meal basis of issue
i.
öğün esasına göre dağıtım
405
Askeri
ration basis issue
i.
rasyon istihkakı
406
Askeri
accrual basis
i.
tahakkuk esası
407
Askeri
ration basis issue
i.
yiyecek istihkakı
408
Askeri
basis of issue
i.
bir kişi, birim, askeri teşkilat veya ekipman için kullanılacak olan malzeme sayısını bildiren makam
Music
409
Müzik
the basis of the libretto
i.
opera metinlerinin temeli
Abbreviation
410
Kısaltma
bp (basis point)
i.
baz puan
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of basis
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy