sürülmüş - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

sürülmüş



"sürülmüş" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 7 sonuç

Türkçe İngilizce
General
sürülmüş tilled s.
sürülmüş expulsed s.
sürülmüş driven s.
sürülmüş exiled s.
sürülmüş ostracized s.
sürülmüş smeared s.
sürülmüş ostracised s.

"sürülmüş" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 66 sonuç

Türkçe İngilizce
General
üzerine krema sürülmüş (kek) iced i.
sürülmüş tarla tillage i.
tarlaya serpilmiş ve sürülmüş gübre field dressing i.
kuş yakalamak için üzerine ökse sürülmüş ince dal lime rod i.
kuş yakalamak için üzerine ökse sürülmüş ince dal lime twig i.
sürülmüş tohum yatağının sertleştirilmesi veya sıkıştırılması uygulaması packer i.
güneydoğu asya'da yağ sürülmüş cilde bozuk para sürülerek yapılan bir alternatif tıp uygulaması coining i.
sürülmüş arazi plough i.
sürülmüş arazi plow i.
sürülmüş (tarla) plowed s.
domuz yağı sürülmüş larded s.
sürülmüş (bir şeyi bir yere) smeared s.
memleket dışına sürülmüş expatriated s.
saban ile sürülmüş plowed s.
leke sürülmüş endamaged s.
sürülmüş (tarla) farmed s.
izi sürülmüş sleuthed s.
(kutsal yağ) yağ sürülmüş anointed s.
sürülmüş (tarla) ploughed s.
saban ile sürülmüş ploughed s.
piyasaya yeni çıkmış/sürülmüş/sunulmuş newly-introduced s.
katran sürülmüş tar s.
yağ sürülmüş inuncted [obsolete] s.
yalapşap sürülmüş slaistery s.
ileri sürülmüş şekilde assertedly zf.
Proverb
bir övgü sözcüğü yaraya sürülmüş bir merhem gibidir a word of praise is equal to ointment on a sore
Idioms
şerefine sürülmüş leke a blot on one's escutcheon i.
şerefine sürülmüş leke a blot on escutcheon i.
şerefine sürülmüş leke a blot on the escutcheon [uk] i.
şerefine sürülmüş leke a blot on one's escutcheon [uk] i.
kıçına neft yağı sürülmüş gibi sağa sola koşturmak rush around like a blue arsed fly f.
kıçına neft yağı sürülmüş gibi sağa sola koşturmak run around like a blue arsed fly f.
Trade/Economic
piyasaya sürülmüş olmak be released f.
piyasaya sürülmüş released s.
Technical
toprak yol veya sürülmüş tarlaları düzleştirmekte kullanılan kereste, kütük veya demirden yapılmış bir çerçeve dirt drag i.
reçine uygulanmış/sürülmüş rosined s.
vernik sürülmüş varnished s.
Printing
yağ veya gliserin sürülmüş sert baskı kağıdı tympan paper i.
Gastronomy
üzerine yağ sürülmüş buttered s.
Physics
dört temel kuvvete ek olarak öne sürülmüş, newton yasalarına uyumlu olmayan, kütle çekiminin itici bileşeni fifth force i.
Agriculture
sürülmüş tarla plowed field i.
sürülmüş tarla ploughed field i.
sürülmüş toprak tillage i.
sürülmüş toprak ploughland i.
sürülmüş toprak tilled land i.
sürülmüş toprak tilth i.
sürülmüş arsa/tarla plowed land i.
sürülmüş toprak farmland i.
sürülmüş toprak cultivated land i.
sürülmüş toprak plowland i.
kayalık arazide elle sürülmüş küçük arsa lazy bed [uk] i.
tarlanın sürülmüş kısımları arasındaki sürülmemiş şerit hade [uk] [dialect] i.
sürülmüş bakir arazi breaking i.
sürülmüş tarlada sürülmemiş arazinin oluşturduğu sırt rig i.
kısaltılıp sürülmüş arazi hattı butt [obsolete] i.
(sürülmüş tarlada) kalan boşluk oranı dole [dialect] [uk] i.
bir önceki baharda yeni sürülmüş olan çayırı sonbaharda ikinci kez sürmek backset f.
sürülmüş araziye çim tohumu ekmek stock down f.
daha önceden sürülmüş araziyi sürmek cross f.
sürülmüş bir arazi ile ilgili arval s.
Religious
(roma katolik kilisesi'nde) yetkileri sınırlandırılıp ücraya sürülmüş din adamı vicar forane i.
Military
sürülmüş mermi chambered round i.
Art
yeni sürülmüş parlak boya yüzeyindeki bulutlu bölge blush i.
Music
do as ınfinity'nin 2003'te piyasaya sürülmüş 14. single_parçası shinjitsu no uta i.
do as ınfinity'nin 2002'de piyasaya sürülmüş 10. single_parçası fukai mori i.
Slang
adına/namına leke sürülmüş damaged goods i.