Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
spur
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
"spur"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 72 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Common Usage
1
Yaygın Kullanım
spur
i.
mahmuz
General
2
Genel
spur
i.
teşvik eden bir şey
3
Genel
spur
i.
çıkıntı
4
Genel
spur
i.
dürtü
5
Genel
spur
i.
güdü
6
Genel
spur
i.
cumba
7
Genel
spur
i.
saik
8
Genel
spur
i.
çıkıntı (iki koyak arasındaki)
9
Genel
spur
i.
meyve veren kısa dal
10
Genel
spur
i.
dağ kolu
11
Genel
spur
i.
teşvik etme
12
Genel
spur
i.
sırt
13
Genel
spur
i.
zıpkın
14
Genel
spur
i.
saat sarkacının hareketini kolaylaştırmak için duvar saatinin arkasına çakılan çivi
15
Genel
spur
i.
(bas davulun dış çerçevesine takılan) sabitleme klempi
16
Genel
spur
i.
(kurutulmak üzere asılan) kağıt tomarı
17
Genel
spur
i.
dağ sırtı
18
Genel
spur
i.
dağ yükseltisi
19
Genel
spur
i.
su akışının yönünü değiştiren kanat yapı
20
Genel
spur
i.
kavşak
21
Genel
spur
i.
köprülü kavşak
22
Genel
spur
f.
dehlemek
23
Genel
spur
f.
dürtmek
24
Genel
spur
f.
mahmuzlamak
25
Genel
spur
f.
kışkırtmak
26
Genel
spur
f.
teşvik etmek
27
Genel
spur
f.
mahmuzla vurmak
28
Genel
spur
f.
mahmuz takmak
29
Genel
spur
f.
klemp takmak
30
Genel
spur
f.
ayaklık yerleştirmek
31
Genel
spur
f.
çivi eklemek
32
Genel
spur
f.
budamak
33
Genel
spur
f.
kırkmak
34
Genel
spur
f.
kesmek
35
Genel
spur
f.
(mahmuz kullanarak) atını hızlandırmak
36
Genel
spur
f.
acele etmek
37
Genel
spur
f.
panik yapmak
38
Genel
spur
f.
iki ayağını bir pabuca sokmak
39
Genel
spur
f.
tekme atmak
40
Genel
spur
f.
tekme geçirmek
41
Genel
spur
f.
kavgaya tutuşmak
42
Genel
spur
f.
darbe indirmek
Technical
43
Teknik
spur
i.
destek
44
Teknik
spur
i.
payanda
45
Teknik
spur
i.
tırmanma demiri
46
Teknik
spur
i.
çapa tırnağı
47
Teknik
spur
i.
çapa gagası
48
Teknik
spur
i.
fırınlama esnasında seramik gereçleri koruyan ayaklık benzeri aparat
49
Teknik
spur
i.
burgu uçta orta bölüm
50
Teknik
spur
i.
dokuma mekiğinde metal bölüm
51
Teknik
spur
i.
dokuma mekiğinde metal bobin
52
Teknik
spur
i.
düz dişli
Architecture
53
Mimarlık
spur
i.
(kolon tabanında) pençeye benzer kabartmalı süsleme
Railway
54
Demiryolu
spur
i.
barınma hattı
55
Demiryolu
spur
i.
kör hat
56
Demiryolu
spur
i.
rampa hattı
Marine
57
Denizcilik
spur
i.
sintine üzerine sabitlenen kereste parçası
58
Denizcilik
spur
i.
öksüz kemere işlevi üstlenen kavisli kereste parçası
59
Denizcilik
spur
i.
gemiyi rıhtımdan uzak tutan seren
Mining
60
Maden
spur
i.
maden damarı dalı
Anatomy
61
Anatomi
spur
i.
(böcek/kuş kanadı veya bacağında) sivri uçlu omur
62
Anatomi
spur
i.
(horoz ayak kemiği çevresinde oluşan) boynuzumsu deri
Pathology
63
Patoloji
spur
i.
topuk dikeni
Zoology
64
Zooloji
spur
i.
hayvan izi
65
Zooloji
spur
i.
hayvan ayak izi
Botanic
66
Botanik
spur
i.
(yıllık budama sonucu) kısa tutulan dal
67
Botanik
spur
i.
(taç yapraklar veya çanakta gelişen) içi boş çıkıntı
Geography
68
Coğrafya
spur
i.
teksas eyaletinde şehir
Military
69
Askeri
spur
i.
mahmuz
70
Askeri
spur
i.
silah horozu çıkıntısı
Football
71
Futbol
spur
i.
tottenham hotspur fc ile bağlantılı kimse
Ornithology
72
Kuşbilim
spur
i.
sumru
"spur"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 77 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
cock's spur
i.
mahmuz
2
Genel
spur-winged plover
i.
mahmuzlu kızkuşu
3
Genel
spur [obsolete]
i.
tahkimata ait çıkıntılı bölüm
4
Genel
spur [obsolete]
i.
tahkimat üzerinde gerçekleştirilen dış çalışma
5
Genel
spur someone on
f.
birini teşvik etmek
6
Genel
spur somebody on
f.
dürtmek
7
Genel
spur of the moment
f.
anlık karar vermek
8
Genel
spur of the moment
f.
düşünmeden karar vermek
9
Genel
spur [dialect] [uk]
f.
desteklemek
10
Genel
spur [dialect] [uk]
f.
dayamak
11
Genel
spur [dialect] [uk]
f.
güçlendirmek
12
Genel
spur-gall
f.
(atı) mahmuz ile yaralamak
13
Genel
spur-gall
f.
(atı) mahmuz ile çizmek
14
Genel
spur-gall
f.
(atı) mahmuz ile sıyırmak
15
Genel
spur of the moment
s.
düşünmeden verilen bir karar
16
Genel
spur-winged
s.
mahmuz kanatlı
17
Genel
spur of the moment
s.
hazırlanmamış
18
Genel
spur of the moment
s.
anlık karar verilerek yapılmış
19
Genel
spur of the moment
s.
hazırlıksız
20
Genel
spur of the moment
s.
fevri bir biçimde yapılmış
21
Genel
spur-of-the-moment
s.
aniden gelişen
22
Genel
spur-of-the-moment
s.
birden karar verilen
23
Genel
spur-of-the-moment
s.
doğaçlama yapılan
24
Genel
spur-of-the-moment
s.
hazırlıksız söylenen
25
Genel
spur-of-the-moment
s.
birden meydana gelen
26
Genel
on the spur of the moment
zf.
ha deyince
27
Genel
on the spur of the moment
zf.
anında
28
Genel
on the spur of the moment
zf.
evvelden hazırlık yapmadan
29
Genel
whip and spur
zf.
en yüksek hızla
30
Genel
on the spur of the moment
zf.
irticalen
31
Genel
on the spur of the moment
zf.
hemen
32
Genel
on the spur of the moment
zf.
hazırlıksız
Phrasals
33
Öbek Fiiller
spur on somebody
f.
cesaretlendirmek
34
Öbek Fiiller
spur somebody on
f.
cesaretlendirmek
35
Öbek Fiiller
spur on
f.
cesaretlendirmek
36
Öbek Fiiller
spur on
f.
teşvik etmek
Idioms
37
Deyim
whip and spur
expr.
derhal
Trade/Economic
38
Ticaret/Ekonomi
spur rial
i.
(i. james dönemine ait) on beş şilin değerinde altın sikke
39
Ticaret/Ekonomi
spur royal
i.
(i. james dönemine ait) on beş şilin değerinde altın sikke
40
Ticaret/Ekonomi
spur ryal
i.
(i. james dönemine ait) on beş şilin değerinde altın sikke
41
Ticaret/Ekonomi
spur-royal
i.
(ilk olarak iv. edward hükümdarlığında piyasaya sürülen) altın sikke
Technical
42
Teknik
spur gear
i.
alın dişlisi
43
Teknik
spur pinion
i.
dikey ekseni etrafında döndüren dişli
44
Teknik
spur wheel
i.
düz dişli
45
Teknik
spur gear
s.
düz dişli
Mechanic
46
Mekanik
spur gearing
i.
düz dişliler sistemi
47
Mekanik
spur gearing
i.
paralel dönüş eksenli dişliler sistemi
Automotive
48
Otomotiv
spur gear
i.
düz dişli
49
Otomotiv
spur differential
i.
düz dişlili diferansiyel
50
Otomotiv
bevel spur gear
i.
dişleri konik biçimde açılmış dişli
Railway
51
Demiryolu
turning spur
i.
lokomotif veya trenin yönünü değiştirmekte kullanılan yan hat
52
Demiryolu
spur track
i.
sonu yol ayrımına çıkan tren rayı
53
Demiryolu
spur track
i.
demiryolu kavşak yayı
Marine
54
Denizcilik
bow spur
i.
eski devirlerde savaş gemilerinin pruvasına takılan metal mahmuz
55
Denizcilik
spur dike
i.
ırmak akışını kontrol etmekte kullanılan mahmuz
56
Denizcilik
bow spur
i.
pruva mahmuzu
Medical
57
Medikal
scleral spur
i.
skleral spur
58
Medikal
heel spur
i.
topuk dikeni
59
Medikal
bony spur
i.
osteofit
Pathology
60
Patoloji
bone spur
i.
topuk dikeni
Veterinary
61
Veterinerlik
spur vein
i.
mahmuz damarı
Marine Biology
62
Deniz Biyolojisi
spur-shell
i.
trochus cinsi tatlı su yumuşakçası
Zoology
63
Zooloji
greek spur-thighed tortoise
i.
adi tosbağa
64
Zooloji
calcar spur
i.
kireçsi mahmuz
65
Zooloji
spur-thighed tortoise
i.
mahmuzlu akdeniz kaplumbağası
66
Zooloji
spur winged plover
i.
mahmuzlu kışkuşu
Botanic
67
Botanik
spur blight
i.
monilya hastalığı
68
Botanik
spur blight
i.
mumya hastalığı
69
Botanik
spur pepper
i.
acı biber
Apiculture
70
Arıcılık
spur embedder
i.
mahmuz yuvası
Forestry
71
Ormancılık
tree climbing-spur
i.
ağaca tırmanma mahmuzu
Geography
72
Coğrafya
freeman spur
i.
illinois eyaletinde yerleşim yeri
Ornithology
73
Kuşbilim
spur [scotland]
i.
serçe
74
Kuşbilim
spur fowl
i.
galloperdix cinsinden olan tavuksu
75
Kuşbilim
spur-winged goose
i.
mahmuzlu kaz
Entomology
76
Böcek Bilimi
tibial spur
i.
böceklerin kaval kemiğinde sıkça bulunan omurgaları
Star Wars
77
Star Wars
shiritoku spur
i.
shiritoku çıkıntısı
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of spur
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy