Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
standing
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
"standing"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 65 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Common Usage
1
Yaygın Kullanım
standing
s.
ayakta
General
2
Genel
standing
i.
ayakta durma
3
Genel
standing
i.
statü
4
Genel
standing
i.
saygınlık
5
Genel
standing
i.
konum
6
Genel
standing
i.
durma
7
Genel
standing
i.
durum
8
Genel
standing
i.
pozisyon
9
Genel
standing
i.
yer
10
Genel
standing
i.
mevki
11
Genel
standing
i.
yürürlük
12
Genel
standing
i.
duruş
13
Genel
standing
i.
geçerlilik
14
Genel
standing
i.
şöhret
15
Genel
standing
i.
süreklilik
16
Genel
standing
i.
devam
17
Genel
standing
i.
itibar
18
Genel
standing
s.
dik duran
19
Genel
standing
s.
duran
20
Genel
standing
s.
durgun
21
Genel
standing
s.
ayakta yapılan
22
Genel
standing
s.
her zaman geçerli olan
23
Genel
standing
s.
akmaz
24
Genel
standing
s.
dikilen
25
Genel
standing
s.
sürekli
26
Genel
standing
s.
kalıcı
27
Genel
standing
s.
sabit
28
Genel
standing
s.
daimi
29
Genel
standing
s.
ayakta duran
30
Genel
standing
s.
değişmez
31
Genel
standing
s.
devamlı
32
Genel
standing
s.
daima yürürlükte
33
Genel
standing
s.
değişmeyen
34
Genel
standing
s.
hazır bekleyen
35
Genel
standing
s.
hep aynı kalan
36
Genel
standing
s.
atıl durumda olan
37
Genel
standing
s.
kullanılmayan
38
Genel
standing
s.
boşta duran
39
Genel
standing
s.
öylece bekleyen
40
Genel
standing
s.
çalıştırılmayan
Trade/Economic
41
Ticaret/Ekonomi
standing
i.
devamlılık
42
Ticaret/Ekonomi
standing
i.
eskilik
43
Ticaret/Ekonomi
standing
i.
itibar
44
Ticaret/Ekonomi
standing
i.
süreklilik
45
Ticaret/Ekonomi
standing
i.
şöhret
46
Ticaret/Ekonomi
standing
i.
ticari itibar
47
Ticaret/Ekonomi
standing
i.
ticari şöhret
48
Ticaret/Ekonomi
standing
s.
devamlı
49
Ticaret/Ekonomi
standing
s.
hazır bekleyen
50
Ticaret/Ekonomi
standing
s.
sabit
51
Ticaret/Ekonomi
standing
s.
yürürlükte
Law
52
Hukuk
standing
i.
duruşmaya katılma hakkı
53
Hukuk
standing
i.
taraf ehliyeti
Technical
54
Teknik
standing
s.
halat kolu ile ilgili
55
Teknik
standing
s.
halat kolunu gösteren
Traffic
56
Trafik
standing
i.
duraklama
Marine
57
Denizcilik
standing
s.
yerinden oynamayan
58
Denizcilik
standing
s.
sabit duran
59
Denizcilik
standing
s.
bir yere sabitlenen
Printing
60
Baskı Teknikleri
standing
s.
(harf kalıbı veya baskı yüzeyleri) dik tutulan
61
Baskı Teknikleri
standing
s.
(harf kalıbı veya baskı yüzeyleri) ellenmeyen
62
Baskı Teknikleri
standing
s.
(harf kalıbı veya baskı yüzeyleri) olduğu gibi tutulan
Sport
63
Spor
standing
i.
ayakta durma
64
Spor
standing
s.
(yarış başlangıcı) dik pozisyonda başlayan
65
Spor
standing
s.
(atlama, sıçrama) sabit pozisyonda gerçekleştirilen
"standing"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 395 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Common Usage
1
Yaygın Kullanım
standing committee
i.
daimi komite
General
2
Genel
standing on hind legs
i.
susta
3
Genel
standing order
i.
belirli aralıklarla gönderilen sipariş
4
Genel
special standing committee
i.
özel daimi komite
5
Genel
standing orders
i.
içtüzük
6
Genel
standing rule
i.
tüzük
7
Genel
financial standing
i.
mali durum
8
Genel
standing up
i.
kıyam
9
Genel
free standing
i.
ayaklı ürün
10
Genel
standing orders
i.
içtüzüğün kuralları
11
Genel
standing order
i.
süreli sipariş
12
Genel
standing committee
i.
daimi komisyon
13
Genel
standing orders
i.
yönetmelik
14
Genel
standing orders
i.
hastanedeki hastalar için geçerli olan kurallar
15
Genel
standing order
i.
henüz gönderilmemiş sipariş
16
Genel
standing room
i.
ayakta duracak yer
17
Genel
standing jest
i.
alay konusu
18
Genel
standing ovation
i.
ayakta yapılan alkışlama
19
Genel
a standing dish
i.
temcit pilavı
20
Genel
standing water
i.
durgun ve akmayan su
21
Genel
standing conference
i.
daimi konferans
22
Genel
good standing
i.
itibar sahibi
23
Genel
commercial standing
i.
ticari itibar
24
Genel
long-standing customer
i.
uzun süreli müşteri
25
Genel
long-standing rival
i.
ezeli rakip
26
Genel
payment of gas bill by standing order
i.
otomatik doğalgaz faturası ödemesi
27
Genel
moral standing
i.
ahlaki duruş
28
Genel
social standing
i.
sosyal statü
29
Genel
social standing
i.
sosyal konum
30
Genel
social standing
i.
sosyal duruş
31
Genel
social standing
i.
içtimai mevki
32
Genel
social standing
i.
sosyal durum
33
Genel
standing fan
i.
ayaklı vantilatör
34
Genel
a man of high moral standing
i.
yüksek ahlak değerleri olan bir adam
35
Genel
standing on hind legs
i.
arka ayakları üzerinde durma
36
Genel
free-standing fan
i.
ayaklı fan
37
Genel
free-standing air-conditioner
i.
salon tipi klima
38
Genel
standing force
i.
daimi kuvvet/güç
39
Genel
standing ashtray
i.
ayaklı kültablası
40
Genel
good academic standing
i.
iyi akademik durum
41
Genel
free standing coat hanger
i.
ayaklı elbise askısı
42
Genel
standing stone
i.
dikilitaş
43
Genel
standing ovation
i.
ayakta alkış
44
Genel
standing ovation
i.
ayakta alkışlama
45
Genel
standing height
i.
boy uzunluğu
46
Genel
standing up
i.
ayakta durma
47
Genel
standing up
i.
ayağa kalkma
48
Genel
standing mirror
i.
boy aynası
49
Genel
standing [uk]
i.
park alanı
50
Genel
standing bolt
i.
saplama cıvata
51
Genel
standing bolt
i.
saplama vida
52
Genel
standing crop
i.
kesilmemiş mahsul
53
Genel
standing crop
i.
işlenmemiş mahsul
54
Genel
standing cup
i.
uzun kadeh
55
Genel
standing cup
i.
kapaklı kadeh
56
Genel
standing part
i.
(palangada) rigavo
57
Genel
standing part
i.
halat kolu
58
Genel
standing part
i.
halatta ilmeğin atıldığı yer
59
Genel
standing part
i.
kancanın uç noktaya zıt bölümü
60
Genel
wait standing
f.
ayakta beklemek
61
Genel
remain standing
f.
ayakta kalmak
62
Genel
tauten the standing rigging
f.
armayı doldurmak
63
Genel
have difficulty in standing
f.
ayakta zor durmak
64
Genel
have difficulty in standing
f.
ayakta durmakta zorlanmak
65
Genel
know where one is standing
f.
çizgiyi korumak
66
Genel
get one's hair standing up
f.
saçlarını dik dik yapmak
67
Genel
get one's hair standing up
f.
saçlarını dikmek
68
Genel
be left standing
f.
ayakta kalmak
69
Genel
stay standing (up)
f.
ayakta kalmak
70
Genel
remain standing
f.
ayakta durmak
71
Genel
pee standing up
f.
ayakta işemek/çiş yapmak
72
Genel
receive a standing ovation
f.
ayakta alkışlanmak
73
Genel
receive a standing ovation
f.
ayakta alkış almak
74
Genel
remain standing
f.
ayakta kalmak (fiziki açıdan)
75
Genel
keep standing
f.
ayakta kalmak (fiziki açıdan)
76
Genel
of high standing
s.
çok itibarlı
77
Genel
of lonq standing
s.
çoktan ben bulunan veya muteber olan
78
Genel
of long standing
s.
çok eski
79
Genel
of long standing
s.
çoktan beri bulunan
80
Genel
of long standing
s.
eski
81
Genel
free standing
s.
ayaklı
82
Genel
free standing
s.
solo
83
Genel
long standing
s.
çoktandır devam eden
84
Genel
of high standing
s.
itibarı yüksek
85
Genel
of no standing
s.
itibarsız
86
Genel
of no standing
s.
ehemmiyetsiz
87
Genel
high standing
s.
itibarlı
88
Genel
good standing
s.
itibarı yerinde
89
Genel
long-standing
s.
çoktandır devam eden
90
Genel
long-standing
s.
sürüncemede kalan
91
Genel
long-standing
s.
epeydir devam eden
92
Genel
long-standing
s.
bitmez tükenmez
93
Genel
long standing
s.
uzun süreli
94
Genel
of no standing
s.
önemsiz
95
Genel
of high standing
s.
kredisi yüksek
96
Genel
long standing
s.
uzun zamandır süren
97
Genel
standing on four feet
s.
dört ayak üstünde duran
98
Genel
long-standing
s.
uzun süredir devam eden
99
Genel
long standing
s.
uzun bir geçmişi olan
100
Genel
long-standing
s.
müzmin
101
Genel
of high standing
s.
itibarlı
102
Genel
of high standing
s.
itibarı yüksek
103
Genel
standing back
s.
içerlek
104
Genel
self-standing
s.
(nesne veya yapı) desteksiz ayakta duran
105
Genel
self-standing
s.
(nesne veya yapı) tek başına sabit duran
106
Genel
free-standing
s.
destekleyici birim veya arka plana bağlı olmayan (heykel)
107
Genel
free-standing
s.
kendi başına ayakta duran
108
Genel
free-standing
s.
türünün diğer örnekleriyle bağlantılı olmayan
109
Genel
free-standing
s.
bağımsız
110
Genel
free-standing
s.
otonom
111
Genel
free-standing
s.
özerk
112
Genel
free-standing
s.
müstakil
113
Genel
all standing
zf.
tamamen giyinik halde
Phrases
114
İfadeler
standing on end
expr.
diken diken
Colloquial
115
Konuşma Dili
still standing
i.
hala dimdik ayakta
116
Konuşma Dili
leave standing
f.
daha iyi olmak
117
Konuşma Dili
leave standing
f.
geride bırakmak
Idioms
118
Deyim
a dwarf standing on the shoulders of giants
i.
kendinden önceki ileri gelenlerden güç alma
119
Deyim
standing joke
i.
uzun süre devam eden şaka/espri
120
Deyim
standing joke
i.
sürüp giden şaka/espri
121
Deyim
standing joke
i.
komik olmaya devam eden şaka/espri
122
Deyim
standing joke
i.
sürekli alay konusu
123
Deyim
standing joke
i.
her daim alay/espri konusu
124
Deyim
standing joke
i.
komikliğini yitirmeyen şaka/espri
125
Deyim
standing joke
i.
yerleşmiş şaka/espri
126
Deyim
standing joke
i.
herkesin bildiği şaka/espri
127
Deyim
a dwarf standing on the shoulders of giants
i.
kendinden önceki önemli düşünürlerin bilgilerine dayanarak/buluşlarının üzerinde yükselen kimse
128
Deyim
standing rock
i.
kuzey dakota'daki standing rock sioux kabilesinin kısa adı
129
Deyim
be a standing joke
f.
alay konusu olmak
130
Deyim
give somebody a standing ovation
f.
birini ayakta alkışlamak
131
Deyim
be standing by
f.
ihtiyaç anında yardım etmeye ve harekete geçmeye hazır olmak
132
Deyim
could do something standing on your head
f.
kolayca/zorlanmadan/gözü kapalı yapmak
133
Deyim
could do something standing on your head
f.
kolayca yapmak
134
Deyim
able to do something standing on one's head
f.
(bir şeyi) gözü kapalı yapmak/yapabilmek
135
Deyim
leave somebody standing
f.
yaya bırakmak
136
Deyim
able to (do something) standing on (one's) head
f.
(bir şeyin) uzmanı olmak
137
Deyim
able to (do something) standing on (one's) head
f.
(bir şeyi yapmak) çocuk oyuncağı olmak
138
Deyim
can do something standing on your head
f.
kolayca/zorlanmadan/gözü kapalı yapmak
139
Deyim
can do something standing on your head
f.
kolayca yapabilmek
140
Deyim
can do something standing on your head
f.
gözü kapalı yapabilmek
141
Deyim
could (do something) standing on (one's) head
f.
(bir şeyi) gözü kapalı yapabilmek
142
Deyim
could (do something) standing on (one's) head
f.
(bir şeyi) kolayca/rahatça yapabilmek
143
Deyim
could (do something) standing on (one's) head
f.
(bir şeyi) hiç zorlanmadan yapabilmek
144
Deyim
do (something) standing on (one's) head
f.
(bir şeyi/işi) gözü kapalı yapmak
145
Deyim
do (something) standing on (one's) head
f.
(bir şeyi yapmak) çocuk oyuncağı olmak
146
Deyim
leave (something or someone) standing
f.
(birini/bir şeyi) geçmek
147
Deyim
leave (something or someone) standing
f.
(birini/bir şeyi) geride/arkasında bırakmak
148
Deyim
leave (something or someone) standing
f.
(birini/bir şeyi) yaya bırakmak
149
Deyim
leave (something or someone) standing
f.
(birinden/bir şeyden) daha iyi olmak
150
Deyim
standing in high cotton
s.
başarılı
151
Deyim
standing in high cotton
s.
durumu iyi
152
Deyim
standing in high cotton
s.
yükselişte
153
Deyim
a dwarf standing on the shoulders of giants
expr.
devlerin omzunda yükselen cüceler
154
Deyim
sure as I'm standing here
expr.
iki artı ikinin dört ettiği kadar
155
Deyim
sure as I'm standing here
expr.
kesin
156
Deyim
sure as I'm standing here
expr.
şüphe götürmez
157
Deyim
(as) sure as I'm standing here
expr.
şüphesiz
158
Deyim
(as) sure as I'm standing here
expr.
şüphe götürmez
159
Deyim
(as) sure as I'm standing here
expr.
iki artı ikinin dört ettiği kadar açık
160
Deyim
(as) sure as I'm standing here
expr.
kesin
161
Deyim
(as) sure as you're standing there
expr.
şüphesiz
162
Deyim
(as) sure as you're standing there
expr.
şüphe götürmez
163
Deyim
(as) sure as you're standing there
expr.
iki artı ikinin dört ettiği kadar açık
164
Deyim
(as) sure as you're standing there
expr.
kesin
165
Deyim
(one's) hair is standing up on the back on (one's) neck
expr.
(biri) çok korkmuş
166
Deyim
(one's) hair is standing up on the back on (one's) neck
expr.
(biri) dehşete düşmüş
167
Deyim
(one's) hair is standing up on the back on (one's) neck
expr.
(birinin) tüyleri diken diken olmuş
168
Deyim
(one's) hair is standing up on the back on (one's) neck
expr.
(birinin) ödü kopmuş
169
Deyim
(one's) hair is standing up on the back on (one's) neck
expr.
(birinin) ödü patlamış
170
Deyim
the hair is standing up on the back on (one's) neck
expr.
(biri) çok korkmuş
171
Deyim
the hair is standing up on the back on (one's) neck
expr.
(biri) dehşete düşmüş
172
Deyim
the hair is standing up on the back on (one's) neck
expr.
(birinin) tüyleri diken diken olmuş
173
Deyim
the hair is standing up on the back on (one's) neck
expr.
(birinin) ödü kopmuş
174
Deyim
the hair is standing up on the back on (one's) neck
expr.
(birinin) ödü patlamış
175
Deyim
standing on (one's) head
expr.
çok kolay bir şekilde
176
Deyim
standing on (one's) head
expr.
hiç zorlanmadan
177
Deyim
standing on (one's) head
expr.
gözü kapalı
Speaking
178
Konuşma
he just got dizzy from standing up too fast
expr.
ayağa çok hızlı kalktığından başı döndü
179
Konuşma
stop standing around
expr.
öyle dikilip durma
Trade/Economic
180
Ticaret/Ekonomi
non-standing parts
i.
bekleyen parçalar
181
Ticaret/Ekonomi
standing order
i.
bekleyen emir
182
Ticaret/Ekonomi
standing order
i.
daimi sipariş
183
Ticaret/Ekonomi
standing committee
i.
daimi encümen
184
Ticaret/Ekonomi
standing committee chairman
i.
daimi komisyon başkanı
185
Ticaret/Ekonomi
standing committee president
i.
daimi komite başkanı
186
Ticaret/Ekonomi
standing committee president
i.
daimi komisyon başkanı
187
Ticaret/Ekonomi
standing committee chairman
i.
daimi komite başkanı
188
Ticaret/Ekonomi
standing details
i.
değişmeyen detaylar
189
Ticaret/Ekonomi
standing offer
i.
geçerliliğini koruyan teklif
190
Ticaret/Ekonomi
standing order
i.
geçerli sipariş
191
Ticaret/Ekonomi
certificate of good standing
i.
faaliyet belgesi
192
Ticaret/Ekonomi
standing offer
i.
geçerli teklif
193
Ticaret/Ekonomi
good standing certificate
i.
faaliyet belgesi
194
Ticaret/Ekonomi
standing order
i.
geçerliliğini koruyan sipariş
195
Ticaret/Ekonomi
letter of good standing
i.
iyi hal yazısı
196
Ticaret/Ekonomi
certificate of good standing
i.
iyi hal belgesi
197
Ticaret/Ekonomi
letter of good standing
i.
iyi hal mektubu
198
Ticaret/Ekonomi
letter of good standing
i.
iyi hal kağıdı
199
Ticaret/Ekonomi
good standing certificate
i.
iyi hal belgesi
200
Ticaret/Ekonomi
long-standing past
i.
köklü geçmiş
201
Ticaret/Ekonomi
credit standing
i.
kredi itibarı
202
Ticaret/Ekonomi
credit standing
i.
kredi değerliliği
203
Ticaret/Ekonomi
long-standing background
i.
köklü geçmiş
204
Ticaret/Ekonomi
financial standing
i.
mali durum
205
Ticaret/Ekonomi
standing order
i.
ödeme emri
206
Ticaret/Ekonomi
market standing
i.
pazar konumu
207
Ticaret/Ekonomi
standing charges
i.
sabit giderler
208
Ticaret/Ekonomi
standing data
i.
sabit bilgiler
209
Ticaret/Ekonomi
standing charge
i.
sabit masraf
210
Ticaret/Ekonomi
standing data
i.
sabit veriler
211
Ticaret/Ekonomi
standing expense
i.
sabit masraf
212
Ticaret/Ekonomi
standing expenses
i.
sabit giderler
213
Ticaret/Ekonomi
standing cost
i.
sabit masraf
214
Ticaret/Ekonomi
standing cost
i.
sabit maliyet
215
Ticaret/Ekonomi
standing facilities
i.
sürekli hizmetler
216
Ticaret/Ekonomi
standing interpretation committee
i.
sürekli yorumlama komitesi
217
Ticaret/Ekonomi
standing data
i.
sürekli olarak değişmeyen aynı kalan bilgiler
218
Ticaret/Ekonomi
standing interpretation committee
i.
standartları yorumlama komitesi
219
Ticaret/Ekonomi
standing order
i.
sürekli ödeme emri
220
Ticaret/Ekonomi
certificate of good standing
i.
şirket faaliyet belgesi
221
Ticaret/Ekonomi
standing committee
i.
sürekli komite
222
Ticaret/Ekonomi
commercial standing
i.
ticari güvenirlilik
223
Ticaret/Ekonomi
collateral standing
i.
teminat durumu
224
Ticaret/Ekonomi
commercial standing
i.
ticari şöhret
225
Ticaret/Ekonomi
commercial standing
i.
ticari itibar
226
Ticaret/Ekonomi
standing committee on construction
i.
yapı daimi komitesi
227
Ticaret/Ekonomi
standing to the credit of
i.
(hesabın) alacak hanesindeki (miktar)
228
Ticaret/Ekonomi
in good standing
s.
itibarı olan
229
Ticaret/Ekonomi
self-standing
s.
(firma veya kuruluş) özerk
230
Ticaret/Ekonomi
self-standing
s.
(firma veya kuruluş) bağımsız
Law
231
Hukuk
standing contract
i.
devamlı sözleşme
232
Hukuk
standing to sue
i.
davaya taraf olma ehliyeti
233
Hukuk
standing contract
i.
kesin sözleşme
234
Hukuk
standing order
i.
ödeme emri
235
Hukuk
standing orders
i.
sürekli emirler
236
Hukuk
things thus standing
expr.
koşullar değiştiği takdirde
Politics
237
Siyasal
standing committee on medicinal products for human use
i.
beşeri tıbbi ürünler daimi komitesi
238
Siyasal
standing committee on the approximation of the laws of the member states concerning pressure equipment
i.
basınçlı ekipmana ilişkin üye devlet kanunlarının yakınlaştırılması daimi komitesi
239
Siyasal
united nations standing committee on nutrition
i.
birleşmiş milletler daimi beslenme komitesi
240
Siyasal
standing committee on plant health
i.
bitki sağlığı daimi komitesi
241
Siyasal
standing committee
i.
daimi kurul
242
Siyasal
standing member
i.
daimi üye
243
Siyasal
standing order
i.
devamlı iş düzeni
244
Siyasal
standing order
i.
dahili nizamname
245
Siyasal
standing committees
i.
daimi komiteler
246
Siyasal
standing committee
i.
daimi komite
247
Siyasal
standing operating procedure
i.
devamlı talimat
248
Siyasal
standing order
i.
daima yürürlükte olan emir
249
Siyasal
standing committee
i.
daimi encümen
250
Siyasal
self standing warning signs
i.
dikilebilir ikaz tabelası
251
Siyasal
standing committee for economic and commercial cooperation
i.
ekonomik ve ticari işbirliği daimi komitesi
252
Siyasal
standing committee on the food chain and animal health
i.
gıda zinciri ve hayvan sağlığı daimi komitesi
253
Siyasal
standing committee on approximation of the laws relating to construction products
i.
inşaat ürünlerine ilişkin kanunların yakınlaştırılması daimi komitesi
254
Siyasal
standing committee on administrative cooperation
i.
idari işbirliği daimi komitesi
255
Siyasal
standing provincial committee
i.
il daimi encümeni
256
Siyasal
oic standing committee for scientific and technological cooperation
i.
iit bilimsel ve teknolojik işbirliği daimi komitesi
257
Siyasal
oic standing committee for economic and commercial cooperation
i.
iit ekonomik ve ticari işbirliği daimi komitesi
258
Siyasal
oic standing committee for information and cultural affairs
i.
iit enformasyon ve kültürel işler daimi komitesi
259
Siyasal
standing committee on propagating material and plants of fruit genera and species
i.
meyve cins ve türlerine ait üretim materyali ve bitkileri daimi komitesi
260
Siyasal
standing forestry committee
i.
ormancılık daimi komitesi
261
Siyasal
standing committee on the approximation of the laws of the member states concerning equipment and protective systems intended for use in potentially explosive atmospheres
i.
potansiyel olarak patlayıcı ortamlardaki kullanıma yönelik ekipman ve koruyucu sistemlere ilişkin üye devlet kanunlarının yakınlaştırılması daimi komitesi
262
Siyasal
political standing
i.
politik duruş
263
Siyasal
standing committee on propagating material and ornamental plants
i.
süs bitkileri ve üretim materyalleri daimi komitesi
264
Siyasal
standing operating procedure
i.
sürekli iş talimatı
265
Siyasal
standing committee for agricultural research
i.
tarımsal araştırmalar daimi komitesi
266
Siyasal
standing committee for community protection of plant variety rights
i.
topluluk bitki çeşidi haklarının korunması daimi komitesi
267
Siyasal
standing committee on seeds and propagating material for agriculture horticulture and forestry
i.
tarım bahçecilik ve ormancılık için tohum ve üretim materyali daimi komitesi
268
Siyasal
standing committee for agricultural statistics (scas)
i.
tarımsal istatistikler daimi komitesi
269
Siyasal
unctad standing committee on maritime transport services
i.
unctad deniz taşımacılığı hizmetleri daimi komitesi
270
Siyasal
unctad standing committee on developing services sectors
i.
unctad gelişmekte olan hizmet sektörleri daimi komitesi
271
Siyasal
unctad standing committee on economic cooperation among developing countries
i.
unctad gelişmekte olan ülkeler arası işbirliği daimi komitesi
272
Siyasal
unctad standing committee on poverty alleviation
i.
unctad yoksulluğun azaltılması daimi komitesi
273
Siyasal
standing committee on veterinary medicinal products
i.
veterinerlik tıbbi ürünleri daimi komitesi
274
Siyasal
standing committee on zootechnics
i.
zooteknik daimi komitesi
275
Siyasal
standing committee on traditional specialities guaranteed
i.
geleneksel ürün adlarına ilişkin daimi komite
Institutes
276
Kurum/Kuruluş
standing committee on the food chain and animal health
i.
gıda zinciri ve hayvan sağlığı komitesi
277
Kurum/Kuruluş
standing boards
i.
sürekli kurullar
278
Kurum/Kuruluş
scop (standing committee on public accounts)
kısalt.
(güney afrika) kamu hesapları daimi komitesi
Technical
279
Teknik
free-standing board
i.
ayaklı pano
280
Teknik
free-standing panel
i.
ayaklı pano
281
Teknik
standing-wave ratio
i.
durağan dalga oranı
282
Teknik
method using standing wave ratio
i.
duran dalga oranını kullanma metodu
283
Teknik
standing-water level
i.
durağan su düzeyi
284
Teknik
standing-wave indicator
i.
durağan dalga göstergesi
285
Teknik
standing-off
i.
dinlenme ile işleme arası süresi
286
Teknik
standing-wave detector
i.
durağan dalga detektörü
287
Teknik
standing-wave microscopy
i.
durağan dalga mikroskopisi
288
Teknik
standing seam
i.
dik kıvırma ek
289
Teknik
standing wave
i.
duran dalga
290
Teknik
node of a standing wave
i.
duran dalganın boğumu
291
Teknik
standing panel
i.
dikine levha
292
Teknik
standing water
i.
durgun su
293
Teknik
standing wave ratio
i.
duran dalga oranı
294
Teknik
standing rotator machine
i.
disk rotavatör
295
Teknik
standing wave meter
i.
duran dalga ölçeri
296
Teknik
standing type
i.
dikili tip
297
Teknik
standing water
i.
hareketsiz su
298
Teknik
standing waves
i.
hareketsiz dalgalar
299
Teknik
standing-wave distortion
i.
sabit dalga distorsiyonu
300
Teknik
free standing
i.
serbestçe duran
301
Teknik
free standing
i.
serbest
302
Teknik
hard standing
i.
sert yüzeyli park yeri
303
Teknik
free-standing radiator
i.
serbest radyatör
304
Teknik
free-standing industrial chimney
i.
serbest duran endüstriyel baca
305
Teknik
standing wave ratio
i.
sürekli dalga oranı
306
Teknik
standing water
i.
sükunetteki su
307
Teknik
voltage standing wave ratio
i.
voltaj dalga oranı
308
Teknik
free standing
s.
bağımsız
Informatics
309
Bilişim
standing-wave
i.
duran dalga
Telecom
310
Telekom
voltage standing wave ratio
i.
gerilim duran dalga oranı
Electric
311
Elektrik
standing-wave distortion
i.
durağan dalga bozulması
312
Elektrik
voltage standing wave ratio
i.
voltaj dalga oranı
Architecture
313
Mimarlık
standing finish
i.
bir evin özellikle kalıcı ve sabit olan iç donanımları
314
Mimarlık
a massive free-standing pillar inside a mosque or church
i.
filayağı
315
Mimarlık
a massive free-standing pillar inside a mosque or church
i.
pilpaye
Construction
316
İnşaat
standing ladder
i.
ahşap yerli merdiven
317
İnşaat
standing seam roof
i.
kenet çatı
318
İnşaat
free-standing chimney
i.
müstakil baca
319
İnşaat
free standing roof
i.
oturtma çatı
320
İnşaat
free-standing industrial chimney
i.
serbest duran endüstriyel baca
321
İnşaat
semi-finished hard standing
i.
yarı setleştirilmiş beton zemin
Woodworking
322
Ağaç İşleri
standing tree
i.
kabuğu soyulmamış kütük
Automotive
323
Otomotiv
standing powertrain mounting system
i.
güç aktarma organları yerleştirme monte sistemi
324
Otomotiv
standing start
i.
hareketsiz durumdan kalkış
325
Otomotiv
free standing height
i.
yüksüz yükseklik
Aeronautic
326
Havacılık
standing waves
i.
karşıt yönde hareket eden aynı frekanstaki iki dalganın sonucu olarak bir anten veya transmisyon hat
Marine
327
Denizcilik
standing rigging
i.
ana arma
328
Denizcilik
standing waves
i.
duran dalgalar
329
Denizcilik
standing wave force
i.
duran dalga kuvveti
330
Denizcilik
standing wave pressure
i.
duran dalga basıncı
331
Denizcilik
standing rigging
i.
geminin asıl ana halatları
332
Denizcilik
partial standing waves
i.
kısmi duran dalgalar
333
Denizcilik
standing rigging
i.
sabit arma
334
Denizcilik
standing lug
i.
sabit praçilera yelkeni
335
Denizcilik
standing off
i.
denize açılma
336
Denizcilik
standing off
i.
açılma
337
Denizcilik
standing on
i.
karaya dönme
338
Denizcilik
standing on
i.
karaya doğru açılma
339
Denizcilik
all standing
zf.
son hızla
340
Denizcilik
all standing
zf.
yelkenler fora biçimde
Medical
341
Medikal
difficulty in standing
i.
ayağa kalkmada güçlük
342
Medikal
long-standing untreated hypothyroidism
i.
uzun süre tedavi edilmemiş hipotiroidizm
343
Medikal
long-standing severe untreated hypothyroidism
i.
uzun süreli tedavi edilmemiş şiddetli/ağır hipotiroid
344
Medikal
long-standing untreated hypothyroidism
i.
uzun süreli tedavi edilmemiş hipotiroidizm
345
Medikal
standing orders
i.
rutin talepler
346
Medikal
standing orders
i.
standart talimatlar
347
Medikal
standing orders
i.
düzenli talimatlar
Printing
348
Baskı Teknikleri
standing press
i.
ahtapot serigrafi baskı makinesi
349
Baskı Teknikleri
standing press
i.
basılan kağıt ve kitapların derlenerek preslendiği alet
Gastronomy
350
Mutfak
standing rib roast
i.
kemikli kaburga eti
351
Mutfak
standing rib roast
i.
pirzola
Physics
352
Fizik
standing wave
i.
durağan dalga
353
Fizik
node of a standing wave
i.
duran dalganın boğumu
354
Fizik
standing wave
i.
duran dalga
355
Fizik
standing wave
i.
kararlı dalga
Marine Biology
356
Deniz Biyolojisi
standing water
i.
durgun su
357
Deniz Biyolojisi
standing stock
i.
mevcut stok
358
Deniz Biyolojisi
standing crop
i.
mevcut ürün
Zoology
359
Zooloji
standing [uk]
i.
ahır
360
Zooloji
standing [uk]
i.
ağıl
361
Zooloji
standing [uk]
i.
kapalı ahır
Botanic
362
Botanik
standing cypress
i.
uzun boylu, dik, hem iki yıllık hem de çok yıllık olabilen, yapraklarla örtülü ve saplı bir bitki
363
Botanik
standing cypress
i.
uzun boylu, dik yapraklı, yaprak saplı iki veya çok yıllık bir bitki
Forestry
364
Ormancılık
standing chop [new zealand]
i.
(baltacı yarışmasında) odunun dik durduğu balta hamlesi
Education
365
Eğitim
academic standing
i.
akademik başarı durumu
366
Eğitim
academic standing
i.
akademik durum
367
Eğitim
advanced standing
i.
kredi transferi
368
Eğitim
class standing
i.
öğrencinin aldığı ders kredisine göre bulunduğu akademik seviye
Philosophy
369
Felsefe
standing-by-the-door
i.
kapı eşiğinde durma
Meteorology
370
Meteoroloji
standing wave
i.
durağan dalga
371
Meteoroloji
standing cloud
i.
dikelen bulut
Military
372
Askeri
standing position
i.
ayakta nişan vaziyeti
373
Askeri
standing naval force mediterranean
i.
akdeniz daimi deniz kuvveti
374
Askeri
standing army
i.
daimi ordu
375
Askeri
standing consultative committee
i.
daimi istişare komitesi
376
Askeri
standing order
i.
devamlı emir
377
Askeri
standing defence plan
i.
devamlı savunma emri
378
Askeri
standing committee
i.
daimi kurul
379
Askeri
standing diplomatic clearance
i.
geçerli diplomatik klerans numaraları
380
Askeri
standing defence unit
i.
hazır savunma kuvveti
381
Askeri
counter-intelligence standing operating procedures
i.
ikk devamlı talimatı
382
Askeri
standing signals instructions
i.
muhabere devamlı talimatları
383
Askeri
standing patrol
i.
sabit keşif karakolu
384
Askeri
standing corrections
i.
ruhlu tutarı
385
Askeri
standing group communications security and evaluation agency
i.
sabit grup iletişimi güvenlik ve tespit örgütü
386
Askeri
standing armaments committee
i.
silahlanma daimi komitesi
Sport
387
Spor
free standing exercises
i.
aletsiz alıştırmalar
388
Spor
standing position
i.
ayakta atış pozisyonu
389
Spor
standing wrestling
i.
ayakta güreş
390
Spor
standing techniques
i.
ayakta yapılan teknikler
391
Spor
standing start
i.
ayaktayken yapılan depar
392
Spor
closed standing position
i.
bacaklar kapalı duruş
393
Spor
standing at ease
i.
rahat duruş
394
Spor
free-standing barbell rack
i.
serbest olarak ayakta duran halter askısı
395
Spor
standing long jump
i.
uzun atlama
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of standing
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy