Türkisch - Englisch
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Englisch Synonyme
Türkisch - Englisch Sätze
Synonyme
Sätze
Werkzeuge
Quellen
Über uns
Kontakt
Einloggen / Registrieren
Licht Ausschalten
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyme
Werkzeuge
Quellen
Über uns
Kontakt
Einloggen / Registrieren
EN-TR
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Spanisch - Englisch
Französisch - Englisch
Englisch Synonyme
Türkisch - Englisch Sätze
Türkisch - Englisch
Verlauf Ausblenden
Velaufsdetails
Verlauf Löschen
Verlauf :
blast-
blast-
Verlauf
Sätze
Bedeutungen von dem Begriff
"blast-"
im Türkisch Englisch Wörterbuch : 2 Ergebniss(e)
Kategorie
Englisch
Türkisch
Biology
1
Biology
blast-
pref.
blastoderm anlamı veren ön ek
Geology
2
Geology
blast-
pref.
metamorfik anlamı veren ön ek
Bedeutungen, die der Begriff
"blast-"
mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 500 Ergebniss(e)
Kategorie
Englisch
Türkisch
General
1
General
blast
n.
şiddetli rüzgar
And weary winter comin' fast and cozy here beneath the
blast.
Yorucu kış,
şiddetli rüzgârla
birlikte hızla ve rahat bir şekilde geliyor.
More Sentences
2
General
blast
n.
patlama
She was hit by a
blast
of emotion.
Bir duygu
patlamasıyla
sarsıldı.
More Sentences
3
General
blast
n.
patlatma
Blast!
Patlat!
More Sentences
4
General
blast
n.
korna veya ıslıktan tek seferde çıkan ses
The taxi driver gave a furious
blast
on his horn.
Taksi şoförü öfkeli bir şekilde
kornaya
bastı.
More Sentences
5
General
blast
n.
püskürme
A
blast
of hot air hit us.
Bir sıcak hava
püskürmesi
bizi vurdu.
More Sentences
6
General
blast
v.
patlatmak
The 2 km railroad was
blasted
through the mountain.
2 km uzunluğundaki demiryolu dağ
patlatılarak
açıldı.
More Sentences
7
General
blast
v.
bangır bangır çalmak
The car radio was
blasting
out pop music.
Arabanın radyosunda
bangır bangır
pop müzik
çalıyordu.
More Sentences
8
General
have a blast
v.
çok eğlenmek
They'll
have a blast.
Çok eğlenecekler.
More Sentences
9
General
blast
v.
patlatarak açmak
The missile
blasted
a huge hole in the building.
Füze binada kocaman bir
delik açtı.
More Sentences
10
General
blast
v.
ateş püskürmek
The people
blasted
the government for high inflation.
Halk, yüksek enflasyon nedeniyle hükümete
ateş püskürdü.
More Sentences
11
General
blast
v.
sertçe vurarak atmak
He
blasted
the ball to left field.
Topa
sertçe vurarak
sol kanada
fırlattı.
More Sentences
12
General
blast
v.
şiddetle esmek
An ice-cold wind was
blasting
through the canyon.
Kanyonda buz gibi bir rüzgar
şiddetle esiyordu.
More Sentences
13
General
blast
v.
hezimete uğratmak
The Knicks were
blasted
103–89 by the Hawks.
Knicks, Hawks tarafından 103-89 skorla
hezimete uğratıldı.
More Sentences
Common Usage
14
Common Usage
blast
n.
büyük patlama
General
15
General
blast effect
n.
patlama etkileri
16
General
blast
n.
infilak
17
General
blast
n.
cümbüş
18
General
blast
n.
köpürme
19
General
blast furnace
n.
maden eritme ocağı
20
General
blast
n.
ani rüzgar
21
General
blast
n.
öfkelenme
22
General
blast
n.
boru sesi
23
General
blast
n.
darbe
24
General
blast
n.
üfleme
25
General
blast
n.
yanma
26
General
blast
n.
soğuktan kavrulma
27
General
blast
n.
patlayıcı miktarı
28
General
blast
n.
alem
29
General
blast
n.
azarlama
30
General
blast
n.
ötme (düdük vb)
31
General
blast
n.
(yaprak) yanma
32
General
blast
n.
kavrulma
33
General
blast
n.
şiddetli hava akımı
34
General
blast-off
n.
uzaya fırlatma
35
General
blast
n.
gürültülü patlama
36
General
blast
n.
esinti
37
General
blast
n.
ani patlama
38
General
full blast
n.
tam hız
39
General
full blast
n.
son hız
40
General
post-blast residue
n.
patlama kalıntısı
41
General
blast wave
n.
patlama dalgası
42
General
a blast of winter
n.
ani/beklenmedik bir soğuk/kar yağışı dalgası
43
General
blast
n.
dinamit
44
General
blast
n.
patlayıcı madde
45
General
blast
n.
düdüklü tencere sesi
46
General
blast
n.
sıkışmış havanın çıkardığı ani ve gürültülü ses
47
General
blast
n.
düdüklü tencere gibi ses çıkarma
48
General
blast
n.
yıkıcı etki
49
General
blast
n.
zarar verici etki
50
General
blast
n.
şok dalgası
51
General
blast
n.
hayvanlar veya bitkiler üzerindeki zararlı etki
52
General
blast
n.
hayvan hastalığı
53
General
blast
n.
bitki hastalığı
54
General
blast
n.
eski bir avcı grubu
55
General
blast
n.
şiddetli rüzgarın taşıdığı şey
56
General
blast
n.
nefes
57
General
blast
n.
solurken verilen nefes
58
General
blast
n.
öksürürken dışarı verilen nefes
59
General
blast
n.
faaliyet
60
General
blast
n.
operasyon
61
General
blast
n.
kapasite
62
General
blast
n.
hız
63
General
blast
n.
zevk veren şey
64
General
blast
n.
neşe veren şey
65
General
blast
n.
heyecan veren şey
66
General
blast
n.
hoş davranış
67
General
blast
v.
kavurmak
68
General
blast
v.
infilak etmek
69
General
blast
v.
yakmak
70
General
blast
v.
tahrip etmek
71
General
blast
v.
havaya uçurmak
72
General
blast
v.
yıkmak
73
General
blast
v.
kavurmak (soğuk/sıcak bitkiyi)
74
General
blast
v.
beddua etmek
75
General
blast off
v.
uzaya fırlatılmak (roket)
76
General
blast
v.
lanet etmek
77
General
blast somebody
v.
topa tutmak
78
General
blast
v.
kavurmak (soğuk)
79
General
blast
v.
yakmak (soğuk)
80
General
blast off
v.
(roket) uzaya fırlamak
81
General
blast off
v.
havalanmak
82
General
blast
v.
bombalamak
83
General
blast off
v.
fırlatmak (roket)
84
General
blast off
v.
havalanmak (roket)
85
General
blast
v.
bas bas bağırmak
86
General
blast a bomb
v.
bomba patlatmak
87
General
blast
v.
itibarını zedelemek
88
General
blast
v.
patlatarak yapmak
89
General
blast
v.
ateş etmek
90
General
blast
v.
ateş ederek yok etmek
91
General
blast
v.
şiddetle eleştirmek
92
General
blast
v.
şiddetle saldırmak
93
General
blast
v.
patlayıcı kullanmak
94
General
blast
v.
büyük bir hızla ilerlemek
95
General
blast
v.
uçarak gitmek
96
General
blast
v.
yüksek ve sert bir ses çıkarmak
97
General
blast
v.
büzüştürmek
98
General
blast
v.
soldurmak
99
General
blast
v.
(üzerine doğru) güçlü bir rüzgar estirmek
100
General
blast [dialect] [uk]
v.
(hayvan) kabarmak
101
General
blast
v.
hızla ilerlemek
102
General
blast
v.
saldırganca ilerlemek
103
General
blast [obsolete]
v.
trompet sesiyle şaşırtmak
104
General
blast
v.
şiddetle kınamak
105
General
blast (down)
v.
ateş ederek öldürmek
106
General
blast (down)
v.
bombalayarak öldürmek
107
General
blast
v.
havaya fırlatmak
108
General
blast out
v.
gürültülü müzik yapmak
109
General
blast
v.
şiddetli patlama veya gürültüyle şaşırtmak
110
General
blast
v.
güvenilmez olduğunu kanıtlamak
111
General
blast
v.
itibarını sarsmak
112
General
in full blast
adv.
tam faaliyette
113
General
at full blast
adv.
tam gazla
114
General
at full blast
adv.
tam kapasiteyle
115
General
in full blast
adv.
bütün kuvvetiyle
116
General
full blast
adv.
köküne kadar
117
General
full blast
adv.
sonuna kadar
118
General
full blast
adv.
tam gaz
119
General
blast you!
interj.
allah belanı versin!
120
General
-blast
suf.
ektoblast anlamı veren son ek
Phrasals
121
Phrasals
blast away
v.
ağır bir dille eleştirmek
122
Phrasals
blast away
v.
bangır bangır bağırmak/çalmak
123
Phrasals
blast away
v.
bangır bangır çalmak
124
Phrasals
blast away
v.
şiddetle eleştirmek
125
Phrasals
blast away
v.
yüksek seste çalmak
126
Phrasals
blast away
v.
üzerine gitmek
127
Phrasals
blast off
v.
(roket) fırlatılmak
128
Phrasals
blast off
v.
(uzay aracı) havalanmak
129
Phrasals
blast off
v.
(roketi) fırlatmak
130
Phrasals
blast off
v.
uzaya göndermek
131
Phrasals
blast off
v.
uzaya gönderilmek
132
Phrasals
blast off
v.
(havai fişek, füze) patlatmak
133
Phrasals
blast off
v.
ateşlemek
134
Phrasals
blast off
v.
ateş etmek
135
Phrasals
blast off
v.
havaya uçurmak
136
Phrasals
blast off
v.
patlatmak
137
Phrasals
blast off
v.
(elini, parmaklarını) uçurmak
138
Phrasals
blast off
v.
hızla kaçmak
139
Phrasals
blast off
v.
fırlayıp gitmek
140
Phrasals
blast off
v.
sıvışmak
141
Phrasals
blast off
v.
kuvvet uygulayarak veya basınçlı su, sıvı ile temizlemek
142
Phrasals
blast off
v.
(bir şeyi) kuvvet uygulayarak veya basınçlı su, sıvı ile temizlemek
143
Phrasals
blast off
v.
(roket) ay'a
144
Phrasals
blast off
v.
uzaya fırlatılmak
145
Phrasals
blast off
v.
(uzay aracı) bir gezegene doğru havalanmak
146
Phrasals
blast off
v.
(roket) fırlatılmak
147
Phrasals
blast off
v.
(uzay aracı) havalanmak
148
Phrasals
blast off
v.
(roketi) fırlatmak
149
Phrasals
blast off
v.
uzaya göndermek
150
Phrasals
blast off
v.
uzaya gönderilmek
151
Phrasals
blast off
v.
çıkmak
152
Phrasals
blast off
v.
gitmek
153
Phrasals
blast off
v.
kaçmak
154
Phrasals
blast off
v.
(roket) fırlatılmak
155
Phrasals
blast off
v.
(uzay aracı) havalanmak
156
Phrasals
blast off
v.
uzaya gönderilmek
157
Phrasals
blast off
v.
(roketi) fırlatmak
158
Phrasals
blast off
v.
uzaya göndermek
159
Phrasals
blast off
v.
(havai fişek, füze) patlatmak
160
Phrasals
blast off
v.
ateşlemek
161
Phrasals
blast off
v.
ateş etmek
162
Phrasals
blast off
v.
(elini
163
Phrasals
blast off
v.
parmaklarını) uçurmak
164
Phrasals
blast off
v.
havaya uçurmak
165
Phrasals
blast off
v.
patlatmak
166
Phrasals
blast off for (somewhere)
v.
hızla (bir yere) doğru uzaklaşmak
167
Phrasals
blast off for (somewhere)
v.
hızla (bir yere) doğru gitmek
168
Phrasals
blast off for (somewhere)
v.
hızla (bir yere) doğru kaçmak
169
Phrasals
blast off for (somewhere)
v.
fırlayıp (bir yere) doğru uzaklaşmak/gitmek
170
Phrasals
blast off for (somewhere)
v.
çabucak (bir yere) doğru uzamak
171
Phrasals
blast away
v.
patlayıcı ile yok etmek
172
Phrasals
blast away
v.
hızla ateş etmeye devam etmek
173
Phrasals
blast (something) off (something else)
v.
(bir şeyi bir şeyden) zorla çıkarmak/silmek
174
Phrasals
blast off (for some place)
v.
kalkmak
175
Phrasals
blast off (for some place)
v.
yola çıkmak
176
Phrasals
blast off (for some place)
v.
kalkışa geçmek
Phrases
177
Phrases
in full blast
expr.
bangır bangır
Colloquial
178
Colloquial
blast
n.
iyi geçirilen zaman
179
Colloquial
blast
n.
eğlenceli zaman
180
Colloquial
blast
n.
eğlenceli parti
181
Colloquial
blast
n.
sözlü saldırı
182
Colloquial
blast
v.
silahla vurmak
183
Colloquial
blast
v.
ateş edip vurmak
184
Colloquial
blast
v.
sözlü saldırıda bulunmak
185
Colloquial
damn and blast [uk]
v.
eleştirmek
186
Colloquial
damn and blast [uk]
v.
kınamak
187
Colloquial
damn and blast [uk]
interj.
lanet olsun
188
Colloquial
damn and blast [uk]
interj.
hay lanet
189
Colloquial
damn and blast [uk]
interj.
kahretsin
190
Colloquial
damn and blast [uk]
interj.
kahrolsun
Idioms
191
Idioms
a blast from the past
n.
bir anda geçmişi hatırlatan (şarkı vb)
192
Idioms
quite the blast
n.
müthiş bir patlama
193
Idioms
quite the blast
n.
şiddetli bir patlama
194
Idioms
a blast from the past
n.
nostalji hissi uyandıran biri/bir şey
195
Idioms
a blast from the past
n.
eskiyi/geçmişi hatırlatan biri/bir şey
196
Idioms
a blast from the past
n.
geçmişten/anılardan bir anda çıkagelen biri/bir şey
197
Idioms
a blast from the past
n.
beklenmedik bir anda geçmişi hatırlatan biri/bir şey
198
Idioms
a blast from the past
n.
nostaljik pop şarkısı
199
Idioms
blast to smithereens
v.
tuz buz etmek
200
Idioms
blast to smithereens
v.
paramparça etmek
201
Idioms
blast to smithereens
v.
un ufak etmek
202
Idioms
blast to smithereens
v.
yerle bir etmek
203
Idioms
have quite the blast
v.
eğlencenin dibine vurmak
204
Idioms
blast somebody to kingdom come
v.
havaya uçurmak
205
Idioms
blast somebody to kingdom come
v.
havaya uçurarak öldürmek
206
Idioms
blast (someone) to kingdom come
v.
(birini) vurarak/havaya uçurarak öldürmek
207
Idioms
blast (someone) to kingdom come
v.
(birini) silahla vurarak öldürmek
208
Idioms
blast (someone) to kingdom come
v.
(birini) havaya uçurmak
209
Idioms
blast (someone) to kingdom come
v.
(birinin) beynini patlatmak
210
Idioms
blast (something) to kingdom come
v.
(bir şeyi) havaya uçurmak
211
Idioms
blast (something) to kingdom come
v.
(bir şeyi) patlatmak
212
Idioms
blast (something) to kingdom come
v.
(bir şeyi) yerle bir etmek
213
Idioms
put (one) on blast
v.
(birini) linç etmek
214
Idioms
put (one) on blast
v.
(birini) rezil etmek
215
Idioms
put (one) on blast
v.
(birine) ağzının payını vermek
216
Idioms
at full blast
expr.
son ses
217
Idioms
at full blast
expr.
son seste
218
Idioms
quite the blast
expr.
tam bir şok
Speaking
219
Speaking
I had a blast
expr.
çok keyif aldım
220
Speaking
I woke up at the sound of the blast
expr.
patlamanın sesiyle uyandım
221
Speaking
I woke up at the sound of the blast
expr.
patlamanın gürültüsüyle uyandım
Politics
222
Politics
suicide blast
n.
intihar saldırısı
Industry
223
Industry
blast
n.
cam üretiminde belirli bir fırında yapılan sezonluk üretim
Technical
224
Technical
abrasive blast-cleaning
n.
aşındırıcı püskürterek temizleme
225
Technical
abrasive blast-cleaning procedure
n.
aşındırıcı ile kumlanarak temizleme işlemi
226
Technical
blast-off
n.
ateşleme
227
Technical
abrasive blast cleaning
n.
aşındırıcı püskürtümlü temizleme
228
Technical
acid blast furnace slags
n.
asit yüksek fırın dışıkları
229
Technical
abrasive blast-cleaned surfaces
n.
aşındırıcı ile kumlanarak temizlenmiş yüzeyler
230
Technical
blast temperature
n.
basınçlı üfleme havası sıcaklığı
231
Technical
blast pressure
n.
basınçlı üfleme havası basıncı
232
Technical
blast
n.
basınçlı üfleme havası
233
Technical
air blast
n.
basınçlı hava üfürümü
234
Technical
blast air
n.
basınçlı üfleme havası
235
Technical
blast velocity
n.
basınçlı üfleme havası hızı
236
Technical
dried blast
n.
basınçlı kuru hava
237
Technical
blast rate
n.
basınçlı üfleme havası oranı
238
Technical
air blast circuit-breaker
n.
basınçlı hava şalteri
239
Technical
hot blast
n.
basınçlı sıcak hava
240
Technical
air blast circuit breaker
n.
basınçlı hava şalteri
241
Technical
blast cleaning
n.
basınçlı havayla temizleme
242
Technical
blast cooler
n.
cebri hava akımlı hava soğutucu
243
Technical
blast heater
n.
cebri hava akımlı ısıtıcı
244
Technical
blast coil
n.
cebri hava akımlı serpantin
245
Technical
blast freezer
n.
cebri hava akımlı dondurma tesisatı
246
Technical
zinc blast furnace
n.
çinko üflemeli fırını
247
Technical
iron blast furnace
n.
demir yüksek fırını
248
Technical
blast-off
n.
füze fırlatılması
249
Technical
gas blast circuit breaker
n.
gaz üflemeli kesici
250
Technical
ferromanganese blast furnace
n.
ferromangan yüksek fırını
251
Technical
blast gate
n.
gaz akımı kapısı
252
Technical
gas-blast circuit breaker
n.
gazlı kesici
253
Technical
expanded blast-furnace slag
n.
genleşmiş yüksek fırın dışığı
254
Technical
granulated blast-furnace slag
n.
granüle cüruf
255
Technical
expanded blast-furnace slag
n.
genleştirilmiş yüksek fırın dışığı
256
Technical
air blast circuit breaker
n.
havalı devre kesici
257
Technical
blast freezer
n.
hızlı dondurucu
258
Technical
air-blast circuit breaker
n.
havalı hızlı kesici
259
Technical
air blast cooling
n.
hava üflemeli soğutma
260
Technical
air blast
n.
hava üfleme
261
Technical
air blast
n.
hava basımı
262
Technical
air blast
n.
hava darbesi
263
Technical
air-blast cooling
n.
hava fanlı soğutma
264
Technical
blast roaster
n.
havalı kavurma
265
Technical
air blast cooling
n.
hava üfürmeli soğutma
266
Technical
on- blast time
n.
hava üfleme süresi
267
Technical
air-blast circuit breaker
n.
havalı kesici
268
Technical
blast heater
n.
hava ısıtıcısı
269
Technical
hot-air blast
n.
kızgın hava üflentisi
270
Technical
blast heater
n.
körüklü ısıtıcı
271
Technical
critical air blast
n.
kritik üfleme havası
272
Technical
lead blast furnace
n.
kurşun yüksek fırını
273
Technical
sand blast
n.
kum püskürtme
274
Technical
blast gate
n.
körük ağzı
275
Technical
surface roughness characteristics of blast-cleaned steel substrates
n.
kumlanarak temizlenmiş çelik taban malzemelerin yüzey pürüzlülük karakteristikleri
276
Technical
blast
n.
madeni eriten güçlü hava akımı
277
Technical
blast powder
n.
lağım barutu
278
Technical
blast hole
n.
lağım
279
Technical
blast furnace
n.
maden eritme ocağı
280
Technical
blast furnace coke
n.
metalurjik kok
281
Technical
oxygen enriched blast
n.
oksijenle zenginleştirilmiş üfleme havası
282
Technical
blast door
n.
nükleer patlamaya dayanıklı kapı
283
Technical
blast wall
n.
patlamalara karşı koruyucu duvar
284
Technical
blast-proof
n.
patlamazlık güvenceli
285
Technical
back-blast
n.
patlama geri basıncı
286
Technical
blast-resistant door
n.
patlamaya dayanır kapı
287
Technical
blast hole drill
n.
patlatma deliği açan uç
288
Technical
portland blast-furnace slag cement
n.
portland yüksek fırın dışığı çimentosu
289
Technical
blast pit
n.
patlama çukuru
290
Technical
blast pattern
n.
patlatma dizaynı
291
Technical
blast hole machine
n.
patlatma deliği makinesi
292
Technical
blast pressure
n.
patlama basıncı
293
Technical
back-blast area
n.
patlama geri basınç sahası
294
Technical
blast cleaning surface preparation method
n.
püskürtmeyle temizleme yoluyla uygulanan yüzey hazırlama metotu
295
Technical
blast
n.
rüzgarın şiddetle esmesi
296
Technical
hot blast valve
n.
sıcak hava valfı
297
Technical
cold blast
n.
soğuk basınçlı hava
298
Technical
hot blast
n.
sıcak üfürme
299
Technical
hot blast stove
n.
sıcak hava fırını
300
Technical
hot blast cupola
n.
sıcak havalı kupol ocağı
301
Technical
blast
n.
sert rüzgar sağanağı
302
Technical
cold blast main
n.
soğuk basınçlı hava hattı
303
Technical
hot-blast stove
n.
sıcak üflemeli soba
304
Technical
cold blast valve
n.
soğuk hava vanası
305
Technical
full blast
n.
tam etkin
306
Technical
sand-blast finish
n.
taşlama (kum püskürtme ile)
307
Technical
granulated blast-furnace slag
n.
taneleştirilmiş yüksek fırın dışığı
308
Technical
granulated blast-furnace slag
n.
tane cüruf
309
Technical
blast air preheating
n.
üfleme havası önısıtması
310
Technical
blast preheater
n.
üfleme havası önısıtıcısı
311
Technical
blast freezing
n.
üflemeli dondurma
312
Technical
lead blast furnace
n.
üfleçli kurşun fırını
313
Technical
blast nozzle
n.
üfleme memesi
314
Technical
blast volume
n.
üfleme hacmi
315
Technical
granulated blast-furnace slag
n.
ufalandırılmış yüksek fırın dışığı
316
Technical
blast gate damper
n.
üfleme çıkış kapağı
317
Technical
blast cooling
n.
üflemeli soğutma
318
Technical
blast-off
n.
uzaya fırlatma
319
Technical
wet blast cleaning
n.
yaş üflemeli temizleme
320
Technical
wet blast cleaning
n.
yaş püskürtmeli temizleme
321
Technical
blast air
n.
yakıt püskürtme havası
322
Technical
wet blast cleaning
n.
yaş püskürtme
323
Technical
alpha coefficient of vitrified blast furnace slag
n.
vitrifiye yüksek fırın cürufunun alfa katsayısı
324
Technical
vitrified blast furnace slag
n.
vitrifiye yüksek fırın cürufu
325
Technical
blast furnace stoves
n.
yüksek fırın sobaları
326
Technical
blast-furnace slag sand
n.
yüksek fırın cürufu kumu
327
Technical
blast furnace product
n.
yüksek fırın ürünü
328
Technical
blast furnace reactions
n.
yüksek fırın tepkimeleri
329
Technical
blast-furnace slag
n.
yüksekfırın cürufu
330
Technical
blast furnace productivity
n.
yüksek fırın üretkenliği
331
Technical
blast furnace burden
n.
yüksek fırın yükü
332
Technical
blast furnace hearth
n.
yüksek fırın haznesi
333
Technical
blast furnace operation
n.
yüksek fırın işletimi
334
Technical
blast furnace top pressure
n.
yüksek fırın tepe basıncı
335
Technical
blast furnace slag cement
n.
yüksek fırın cüruf çimentosu
336
Technical
blast furnace production
n.
yüksek fırın üretimi
337
Technical
blast furnace stockline
n.
yüksek fırın yığım çizgisi
338
Technical
blast furnace tuyeres
n.
yüksek fırın tuyerleri
339
Technical
blast furnace mouth
n.
yüksek fırın ağzı
340
Technical
blast furnace refractories
n.
yüksek fırın tuğlaları
341
Technical
blast furnace plant
n.
yüksek fırın fabrikası
342
Technical
blast furnace gas
n.
yüksek fırın gazı
343
Technical
blast furnace tuyeres
n.
yüksek fırın hamlacları
344
Technical
blast furnace
n.
yüksek fırın
345
Technical
blast furnace stag
n.
yüksek fırın cürufu
346
Technical
metallic blast-cleaning abrasives
n.
(basınçlı) hava ile püskürtülen metalik temizleme aşındırıcılar
347
Technical
blast furnace control
n.
yüksek fırın denetimi
348
Technical
blast furnace coke consumption
n.
yüksek fırın kok tüketimi
349
Technical
blast furnace stack
n.
yüksek fırın bacası
350
Technical
blast furnace flue dust
n.
yüksek fırın baca tozu
351
Technical
blast furnace smelting
n.
yüksek fırın izabesi
352
Technical
blast furnace cement
n.
yüksek fırın dışık çimentosu
353
Technical
high quality blast furnace pellets
n.
yüksek nitelikli yüksek fırın tıkızları
354
Technical
blast furnace hoppers
n.
yüksek fırın siloları
355
Technical
blast furnace coke
n.
yüksek fırın koku
356
Technical
blast furnace cinder
n.
yüksek fırın cürufu
357
Technical
blast furnace cement
n.
yüksek fırın çimentosu
358
Technical
blast furnace charge
n.
yüksek fırın yükü
359
Technical
blast-furnace slag aggregate
n.
yüksek fırın cürufu agrega
360
Technical
blast furnace fusion zone
n.
yüksek fırın erime bölgesi
361
Technical
blast furnace bells
n.
yüksek fırın çanları
362
Technical
blast furnace fuels
n.
yüksek fırın yakıtları
363
Technical
blast furnace slag
n.
yüksek fırın cürufu
364
Technical
blast furnace sinter
n.
yüksek fırın sinteri
365
Technical
blast furnace framework
n.
yüksek fırın iskeleti
366
Technical
blast furnace refractories
n.
yüksek fırın refrakterleri
367
Technical
blast furnace cinder
n.
yüksek fırın dışığı
368
Technical
blast furnace production rate
n.
yüksek fırın üretim hızı
369
Technical
blast furnace cooling
n.
yüksek fırın soğutması
370
Technical
blast furnace top
n.
yüksek fırın tepesi
371
Technical
blast furnace throat
n.
yüksek fırın boğazı
372
Technical
blast furnace height
n.
yüksek fırın yüksekliği
373
Technical
shot blast machine
n.
(yüksek basınçlı) kumlama makinesi
374
Technical
blast furnace stocking method
n.
yüksek fırın yığım yöntemleri
375
Technical
blast furnace charging
n.
yüksek fırın yüklemesi
376
Technical
blast furnace by-products
n.
yüksek fırın yanürünleri
377
Technical
blast furnace pellet
n.
yüksek fırın topağı
378
Technical
blast furnace blower
n.
yüksek fırın körüğü
379
Technical
blast furnace lining
n.
yüksek fırın astarı
380
Technical
cowper blast stoves
n.
yüksek fırın sobaları
381
Technical
blast furnace air
n.
yüksek fırın havası
382
Technical
blast furnace stock distribution
n.
yüksek fırın yığım dağılımı
383
Technical
blast furnace slag
n.
yüksek fırın dışığı
384
Technical
blast furnace campaign life
n.
yüksek fırın çalıştırma ömrü
385
Technical
blast furnace height
n.
yüksek fırın boyu
386
Technical
blast furnace charging gallery
n.
yüksek fırın ağız sahanlığı
387
Technical
blast
n.
(buharlı lokomotif) bacadan yukarıya doğru yönlendirilen kuvvetli buhar akışı
388
Technical
blast
n.
gemi düdüğü ile verilen sinyal
389
Technical
blast
n.
ses kaydı veya iletim sistemini aşırı yükleyecek kadar güçlü ses
390
Technical
blast
n.
motor egzoz gazı
391
Technical
blast draught
n.
üfleyicinin yarattığı hava akımı
392
Technical
blast lamp
n.
patlama yoluyla yanmayı yoğunlaştıran düzenekli lamba
393
Technical
blast lamp
n.
kamineto
394
Technical
blast burner
n.
kamineto
395
Technical
blast lamp
n.
lehim lambası
396
Technical
blast orifice
n.
blast deliği
397
Technical
blast main
n.
blast borusu
398
Technical
seam blast
n.
kayalardaki çatlak ve yarıklara barut koyarak gerçekleştirilen patlama
399
Technical
blast
v.
kumlamak
400
Technical
blast
v.
(bir şeye) zorlamalı çekiş uygulamak
401
Technical
blast
v.
(yüzeyini temizlemek için metal nesneye) aşındırıcı madde püskürtmek
402
Technical
air blast
adj.
hava püskürtmeli
403
Technical
automatically blast cleaned
adj.
otomatik olarak kumla temizlenmiş
404
Technical
blast-proof
adj.
patlamaz
Computer
405
Computer
gas-blast circuit
n.
gaz üflemeli kesici
406
Computer
gas blast circuit breaker
n.
gaz üflemeli kesici
Telecom
407
Telecom
blast
n.
(faks, e-posta) toplu gönderim
Electric
408
Electric
blast
v.
mikrofona veya hoparlöre aşırı yükleme yaparak ses kaydını veya iletimini bozmak
Construction
409
Construction
expanded blast
n.
genleştirilmiş cüruf
410
Construction
ground granulated blast furnace cement
n.
öğütülmüş yüksek fırın çimentosu
411
Construction
portland blast-furnace slag cement
n.
portland yüksek fırın cüruflu çimento
412
Construction
blast furnace slag
n.
yüksek fırın cürufu
413
Construction
blast furnace slag cement
n.
yüksek fırın cüruflu çimento
414
Construction
blast furnace cement
n.
yüksek fırın çimentosu
415
Construction
demolition blast
n.
yıkım patlatması
416
Construction
blast furnace slag aggregate
n.
yüksek fırın cüruf agregası
417
Construction
portland blast furnace cement
n.
yüksek fırın portland çimentosu
418
Construction
blast-furnace cement
n.
portland çimentosu ile yüksek fırın cürufunun karışımından elde edilen bir tür çimento
419
Construction
blast load
n.
patlama yükü
420
Construction
blast proof
adj.
patlamaya dayanıklı
Automotive
421
Automotive
sand blast
n.
püskürtme yoluyla temizleme kumu
422
Automotive
blast
n.
püskürtme
423
Automotive
blast furnace
n.
yüksek fırın
424
Automotive
blast injection
n.
hava püskürtmeli enjeksiyon
Railway
425
Railway
blast pipe
n.
kıvılcım kafesi
Aeronautic
426
Aeronautic
blast screen
n.
blast perdesi
427
Aeronautic
blast pad
n.
blast yastığı
428
Aeronautic
blast protection
n.
blast koruması
429
Aeronautic
blast-off
n.
fırlatma
430
Aeronautic
jet blast
n.
jet blast
431
Aeronautic
pre-manufactured blast fence
n.
önceden imal edilmiş blast kalkanı
432
Aeronautic
blast chamber
n.
patlama odası
433
Aeronautic
custom-design blast fence
n.
sipariş üzerine yapılan blast kalkanı
434
Aeronautic
blast
n.
süratli basınç değişimi
435
Aeronautic
blast chamber
n.
yanma odası
436
Aeronautic
blast pipe
n.
yüksek basınç borusu
Marine
437
Marine
sand blast
n.
kum raspası
438
Marine
portland blast-furnace cement
n.
portland yüksek fırın curufu çimentosu
Mining
439
Mining
air blast
n.
ani rüzgar
440
Mining
air blast
n.
hava üfleme
441
Mining
air blast
n.
havayla patlatma
442
Mining
blast hole
n.
lağım deliği
443
Mining
mine blast
n.
maden patlaması
444
Mining
blast powder
n.
lağım barutu
Medical
445
Medical
blast crisis
n.
blast krizi
446
Medical
blast crisis of chronic myelocytic leukemia
n.
kronik miyelositik löseminin blast krizi
447
Medical
blast lung
n.
patlama akciğeri
448
Medical
blast trauma
n.
patlama yaralanması
Veterinary
449
Veterinary
blast
n.
koyunlarda şişkinlik yapan bir hastalık
Food Engineering
450
Food Engineering
blast chiller
n.
hızlı soğutucu
451
Food Engineering
blast chilling
n.
hızla soğutma
452
Food Engineering
air blast
adj.
hava üflemeli
Gastronomy
453
Gastronomy
drill and blast excavation
n.
dinamitli kazı
Chemistry
454
Chemistry
blast-furnace
n.
izabe fırın
455
Chemistry
blast-furnace
n.
yüksek fırın
Biology
456
Biology
basic local alignment search tool (blast)
n.
temel yerel hizalama arama aracı
457
Biology
blast cell
n.
öncü hücre
458
Biology
blast cell
n.
genç hücre
459
Biology
-blast
suf.
mikrop anlamı veren son ek
460
Biology
-blast
suf.
filiz anlamı veren son ek
461
Biology
-blast
suf.
tomurcuk anlamı veren son ek
462
Biology
-blast
suf.
embriyonik veya formatif hücre anlamı veren son ek
463
Biology
-blast
suf.
hücre katmanı anlamı veren son ek
464
Biology
-blast
suf.
formatif hücre katmanı anlamı veren son ek
465
Biology
-blast
suf.
yaşayan bir canlının formatif bileşeni anlamı veren son ek
Astronomy
466
Astronomy
blast into space
v.
uzaya atmak
467
Astronomy
blast into space
v.
uzaya fırlatmak
Botanic
468
Botanic
blast
n.
bitki yanıklık hastalığı
Agriculture
469
Agriculture
fire blast
n.
bitkilerin yanık görünmesine yol açan bir hastalık türü
470
Agriculture
fire blast
n.
yanıklık hastalığı
Tobacco
471
Tobacco
blast [scotland]
n.
tütün dumanı
472
Tobacco
blast [scotland]
n.
pipo
Environment
473
Environment
avalanche blast
n.
çığ düsmesi
474
Environment
blast wave diffraction
n.
darbe dalgası kırılması
475
Environment
blast loading
n.
darbe yüklemesi
476
Environment
blast wave
n.
darbe dalgası
477
Environment
blast effect
n.
darbe etkisi
478
Environment
blast yield
n.
darbeyi yaratan silahın gücü
479
Environment
blast scaling laws
n.
infilak ölçekleme kanunları
480
Environment
nuclear blast effect
n.
nükleer infilak etkisi
Geography
481
Geography
blast hole
n.
patlatma deliği
Meteorology
482
Meteorology
blast
n.
ani rüzgar
483
Meteorology
blast
n.
sert rüzgar sağanağı
484
Meteorology
blast
n.
şiddetli hava akımı
485
Meteorology
whirl-blast
n.
kasırga
486
Meteorology
whirl-blast
n.
hortum
Geology
487
Geology
-blast
suf.
porfiroblast anlamı veren son ek
Military
488
Military
back-blast
n.
geri tepme
489
Military
blast wave
n.
basınç dalgası
490
Military
blast wave diffraction
n.
basınç dalga kırılması
491
Military
blast wind
n.
basınç rüzgarı
492
Military
massive ordnance air blast
n.
büyük ordonat hava bombası
493
Military
blast line
n.
blast hattı
494
Military
blast effect
n.
blast etkisi
495
Military
high explosive blast bomb
n.
hakem bombası
496
Military
blast effect
n.
infilak tesiri
497
Military
blast
n.
infilak basıncı
498
Military
muzzle blast
n.
namlu ağzı basıncı
499
Military
blast area
n.
namlu ağız konisi
500
Military
powder blast
n.
namlu ağzı basıncı
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of blast-
×
Term Options
Übersetzung Vorschlagen / Korrigieren
Französisch Englisch Wörterbuch
Spanisch Englisch Wörterbuch
Deutsch Englisch Wörterbuch
Englisch Synonyme Wörterbuch
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy