aceleyle - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

aceleyle



Bedeutungen von dem Begriff "aceleyle" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 38 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
Common Usage
aceleyle quickly adv.
General
aceleyle urgently adv.
aceleyle in a hurry adv.
aceleyle pell mell adv.
aceleyle in haste adv.
aceleyle hastily adv.
aceleyle cursorily adv.
aceleyle precipitately adv.
aceleyle pell-mell adv.
aceleyle headlong adv.
aceleyle helter-skelter adv.
aceleyle ramstam adv.
aceleyle in a great hurry adv.
aceleyle headforemost adv.
aceleyle headily adv.
aceleyle runningly adv.
aceleyle rushingly adv.
aceleyle in passage adv.
aceleyle incontinent adv.
aceleyle incontinently adv.
aceleyle presto adv.
aceleyle previously adv.
aceleyle summarily adv.
Phrases
aceleyle at a rush adv.
Colloquial
aceleyle like a bandit adv.
aceleyle in a mad rush expr.
Idioms
aceleyle in a hurry adv.
aceleyle in great haste adv.
aceleyle off the cuff adv.
aceleyle in a rush adv.
aceleyle on the fly expr.
aceleyle like the deuce expr.
aceleyle like grant took richmond expr.
aceleyle upon the gad expr.
aceleyle in a whirl expr.
aceleyle before the wind expr.
Archaic
aceleyle hand over head adv.
Slang
aceleyle half-cocked adj.

Bedeutungen, die der Begriff "aceleyle" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 221 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
aceleyle sınava hazırlanan öğrenci crammer n.
aceleyle hareket etme bustle n.
aceleyle kaçma scuttering n.
aceleyle hareket etme whirlabout n.
(bir yerden) aceleyle çıkma breaking away n.
sayfaları aceleyle çevirme riffle n.
(bir yerden) aceleyle ayrılma guy [uk] n.
aceleyle getirmek hurry v.
aceleyle girmek burst into v.
aceleyle hareket etmek bustle v.
aceleyle yapmak rush v.
aceleyle götürmek hurry v.
aceleyle çıkmak flee v.
aceleyle koşmak scuddle v.
aceleyle inşa etmek throw up v.
aceleyle çıkmak hightail v.
aceleyle giyinmek dress quickly v.
aceleyle giyinmek dress hurriedly v.
aceleyle çıkmak fly off v.
aceleyle gitmek fly off v.
bir yerden aceleyle ayrılmak absquatulate v.
gürültülü bir şekilde aceleyle hareket etmek bile [dialect] v.
aceleyle hareket etmek whid v.
aceleyle götürmek whurry v.
aceleyle hareket etmek boil v.
aceleyle ileri atılmak breenge [scotland] v.
aceleyle çıkmak breeze v.
aceleyle ayrılmak breeze v.
aceleyle uzaklaşmak mosey v.
aceleyle hareket etmek yerk [dialect] v.
aceleyle iletmek hustle v.
aceleyle yola çıkmak bundle v.
aceleyle göndermek bundle v.
aceleyle hazırlanmak busk [dialect] [uk] v.
sayfaları aceleyle çevirmek riff [dialect] v.
aceleyle girişmek rip v.
aceleyle bir araya getirmek clamper [scotland] v.
aceleyle planlamak clap v.
aceleyle kullanmak grab v.
gürültülü ve aceleyle yemek gulch [dialect] [uk] v.
gürültülü ve aceleyle içmek gulch [dialect] [uk] v.
aceleyle gerçekleştirmek run v.
aceleyle ayrılmak cut v.
aceleyle çıkmak pooter v.
aceleyle girmek inrush [obsolete] v.
aceleyle tamamlamak dash v.
aceleyle hareket etmek scur [obsolete] v.
aceleyle yapmak skelp [dialect] [uk] v.
aceleyle yürümek skelp v.
aceleyle halledivermek slur v.
aceleyle göndermek rush v.
aceleyle yapılan hurried adj.
aceleyle yapılan precipitate adj.
aceleyle kaçmış scuttered adj.
aceleyle kaçılmış scuttled adj.
aceleyle yapılmış hurried adj.
aceleyle yapılan ramstam adj.
aceleyle yapılan touch-and-go adj.
aceleyle yapılmış whiz-bang adj.
aceleyle yapılmış whizbang adj.
aceleyle yapılmış whizz-bang adj.
aceleyle ve düşüncesizce hareket eden bluffy adj.
aceleyle yapılmış gimcrack adj.
seferde aceleyle toplanmış harp divanında gerçekleşen drumhead adj.
aceleyle yapılmış cursive adj.
aşırı aceleyle overhastily adv.
Phrasals
aceleyle gitmek tear out v.
aceleyle gitmek tear off v.
aceleyle gitmek tear away v.
aceleyle hareket etmek fly around v.
aceleyle götürmek run away with v.
aceleyle gözden geçirmek slight off v.
üzerine aceleyle bir şeyler geçirmek slip on v.
aceleyle içmek toss off v.
aceleyle dalmak fall in [obsolete] v.
aceleyle bitirmek polish off v.
aceleyle çıkıp gitmek dig out v.
aceleyle çıkmak bundle off v.
aceleyle giyinmek cast on v.
aceleyle içeri girmek charge in v.
aceleyle içeri girmek charge into v.
aceleyle içeri girmek charge in (to some place) v.
(bir yerden) aceleyle çıkmak charge off v.
aceleyle ayrılmak zoom off v.
aceleyle ayrılmak hurry away v.
aceleyle ayrılmak hurry off v.
aceleyle ayrılmak/gitmek bustle off v.
aceleyle bir yere girmek/koşmak race into something v.
aceleyle bir yere gitmek rush for something v.
aceleyle bir yere gitmek boogie down to somewhere v.
aceleyle bir yere inmek scoot down to v.
aceleyle çıkmak hurry out v.
aceleyle çıkmak hurry off v.
aceleyle çıkmak hurry away v.
aceleyle geri dönmek rush back v.
aceleyle gitmek rush over v.
aceleyle koşturmak hare off v.
aceleyle uzaklaşmak hurry away v.
aceleyle/hızla aşağıya inmek/gitmek hurry down to somewhere v.
bir şeyi hızla/aceleyle bir yerden geçirmek rush something through v.
bir yerden aceleyle çıkmak/ayrılmak rush off from v.
etrafta aceleyle dolanmak race around v.
bir şeyi aceleyle yemek get down v.
paldır küldür/aceleyle/telaşla soyunmak shuck down [us/canada] v.
aceleyle/hızlıca/çabucak içmek suck down v.
aceleyle yazıp yollamak fire off v.
aceleyle yazıp yollamak fire off v.
bir şeyin aceleyle üstünden geçmek gallop through something v.
bir şeyi aceleyle yapmak gallop through something v.
hızla/aceleyle bir yerden geçmek rush through v.
hızla/aceleyle bir yerden geçirmek rush through v.
aceleyle bitirmeye çalışmak rush through v.
aceleyle yapmaya çalışmak rush through v.
aceleyle tamamlatmaya çalışmak rush through v.
aceleyle yaptırmaya çalışmak rush through v.
aceleyle uygulamak slap on v.
aceleyle uygulamak slap on v.
aceleyle uygulamak slap onto v.
aceleyle servis etmek sling out v.
birini aceleyle/apar topar alıp götürmek swish off v.
bir yerden hızla/aceleyle geçip gitmek tear through (something) v.
(bir şeyi) aceleyle/hızla bitirmek tear through (something) v.
bir yerden hızla/aceleyle geçip gitmek tear through v.
-i aceleyle/hızla bitirmek tear through v.
aceleyle yemek/içmek throw down v.
aceleyle (bir yere) girmek whip into (something) v.
aceleyle ortadan kaldırmak whisk away v.
aceleyle/apar topar alıp götürmek whisk away v.
aceleyle (bir yere) girmek storm into (some place) v.
aceleyle (bir yere) dalmak storm into (some place) v.
aceleyle içeri sokmak rush in v.
aceleyle girmek rush in v.
aceleyle içeri sokmak rush into (something) v.
aceleyle girmek rush into (something) v.
aceleyle/apar topar bir araya getirmek jam together v.
aceleyle gitmeye hazırlanmak pick up v.
(bir yerden) aceleyle çıkmak take off from (some place) v.
aceleyle (bir yere) girmek tear into (some place) v.
aceleyle bir yere girmek tear into a place v.
umursamaz bir aceleyle sürmek plow up (something) v.
aceleyle hareket etmek whirl around v.
aceleyle çıkmak bolt out v.
aceleyle yapıp bitirmek bang out v.
aceleyle yazıp bitirmek bang out v.
aceleyle gitmek boogie down v.
aceleyle (bir yere) gitmek boogie down to (some place) v.
(bir yerden) aceleyle çıkmak charge out (of some place) v.
aceleyle giymek clap on v.
aceleyle yemek/içmek dash down v.
aceleyle (bir yere) gitmek dash off (somewhere) v.
(bir şey için) aceleyle çıkmak dash out (for something) v.
aceleyle/apar topar (bir yere/şeye) gitmek fly to v.
aceleyle ayrılmak rush away v.
aceleyle ayrılmak rush off v.
aceleyle etrafta koşturmak fuss around v.
aceleyle üstünden geçmek gallop through v.
aceleyle yapmak gallop through v.
(birini/bir şeyi) aceleyle/hızlıca (bir yere) sokmak/yetiştirmek hurry (someone or something) in(to some place) v.
aceleyle/hızla aşağıya inmek/gitmek hurry down v.
aceleyle/hızlıca (bir yere) sokmak/yetiştirmek hurry in v.
aceleyle (birine/bir şeye) doğru gitmek make for (somewhere or something) v.
aceleyle bir yere doğru gitmek make for somewhere v.
aceleyle (bir yere) gitmek race for v.
aceleyle (bir şeye) doğru gitmek race for (something) v.
aceleyle (bir yere) girmek/koşmak race into v.
aceleyle (bir yere) girmek/koşmak race into (something) v.
(bir şeyi) aceleyle yapmak race through (something) v.
aceleyle (birine/bir şeye) gitmek race to (someone or something) v.
aceleyle bir yere gitmek race to some place v.
aceleyle (birine/bir şeye) gitmek race up to (someone or something) v.
(bir şeyi) aceleyle söylemek veya yapmak rattle through (something) v.
(bir şeyi) aceleyle baskıya yetiştirmek rush (something) to print v.
(bir şeyi) aceleyle bastırmak rush (something) to print v.
(birine/bir şeye) doğru hızla/aceleyle gitmek/koşmak rush for (someone or something) v.
(birine/bir şeye) doğru hızla/aceleyle gitmek/koşmak rush to (someone, something, or some place) v.
aceleyle (birinin/bir şeyin) yanına gitmek rush up (to someone or something) v.
aceleyle (bir şeyin) karşısına kaçmak scuttle across (something) v.
aceleyle ilerlemek speed through v.
hızlıca/aceleyle üzerinden geçmek speed through v.
aceleyle/telaşla girmek stride in v.
-de aceleyle/hızlı hızlı yürümek stride in v.
(bir yere) aceleyle/telaşla girmek stride into (some place) v.
(bir yerden) aceleyle/telaşla çıkmak stride out of (some place) v.
Phrases
aceleyle söylemek veya yapmak rattle through v.
Proverb
yol yordamsız/aceleyle iş görme don't put the cart before the horse
yol yordamsız/aceleyle iş görme don't set the cart before the horse
Colloquial
aceleyle gitmek hump (along) v.
aceleyle/çabucak bir şey yapmaya çalışmak be in a hurry to do something v.
aceleyle uyduruvermek slapdash v.
Idioms
aceleyle/telaşla hareket etmek hustle (one's) bustle v.
aceleyle dışarı fırlamak dash out v.
aceleyle gitmek do a bunk v.
aceleyle sağa sola koşuşturmak run around like a blue arsed fly v.
aceleyle sağa sola koşuşturmak rush around like a blue arsed fly v.
aceleyle toz olmak cut out for some place v.
aceleyle toz olmak light out for some place v.
aceleyle yapmak clap up v.
aceleyle yapmak slap together v.
aceleyle yapmak clap together v.
bir işe düşünmeden girişmek,bir işe aceleyle girişmek rush headlong into something v.
içki yuvarlamak (aceleyle içmek) belt a drink down v.
aceleyle hareket etmek go off at half-cock v.
aceleyle terk etmek hop the twig [obsolete] v.
aceleyle terk etmek hop the stick v.
(bir şeyi) aceleyle baskıya yetiştirmek rush (something) into print v.
(bir şeyi) aceleyle bastırmak rush (something) into print v.
(hızla/aceleyle) kaçmak beat a (hasty/quick) retreat v.
aceleyle evlenmek marry in haste v.
aceleyle hastaneye gitmek rush to the hospital v.
aceleyle yapılmış down and dirty adj.
büyük bir hızla/aceleyle in a tearing hurry adv.
Speaking
nereye gidiyorsun böyle aceleyle? where are you going in such a hurry? expr.
Literature
aceleyle yazılmış belge subliterature n.
Military
aceleyle serpilen deniz mayınları scatterable mine n.
aceleyle serpilen deniz mayınları jettisoned mine n.
Archaic
(birini) aceleyle göndermek post v.
Slang
aceleyle/telaşla hareket etmek hustle (one's) butt v.
aceleyle gitmek make like a banana and split v.
aceleyle ayrılmak dust v.
aceleyle kaçmak powder v.
aceleyle/ucuz şekilde/kalitesiz üretilmiş schlocky adj.