becerikli - Türkisch Englisch Wörterbuch

becerikli

Bedeutungen von dem Begriff "becerikli" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 102 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
Common Usage
becerikli skillful adj.
You really are quite a skillful investigator.
Sen gerçekten oldukça becerikli bir araştırmacısın.

More Sentences
becerikli capable adj.
Tom and Mary are so delighted that they found an honest and capable painter.
Tom ve Mary dürüst ve becerikli bir ressam buldukları için çok memnunlar.

More Sentences
becerikli skilful adj.
General
becerikli agile adj.
It was more agile and powerful than its older brother.
Ağabeyine göre daha becerikli ve güçlüydü.

More Sentences
becerikli able adj.
He is clearly an exceptionally talented, able and intelligent central banker.
Kendisinin son derece yetenekli, becerikli ve zeki bir merkez bankacısı olduğu açıktır.

More Sentences
becerikli clever adj.
Lawyer’s clever tricks helped us out of this mess.
Avukatın becerikli numaraları bu karmaşadan kurtulmamıza yardımcı oldu.

More Sentences
becerikli efficient adj.
Tom is very efficient, isn't he?
Tom çok beceriklidir, değil mi?

More Sentences
becerikli handy adj.
Emily is handy with any tools you imagine.
Emily aklınıza gelebilecek her türlü alet edevat konusunda beceriklidir.

More Sentences
becerikli skillful adj.
Skillful diplomacy helps to avert war.
Becerikli diplomasi savaşı önlemeye yardımcı olur.

More Sentences
becerikli ingenious adj.
You're extremely ingenious.
Sen son derece beceriklisin.

More Sentences
becerikli dexterous adj.
I'm very dexterous.
Çok becerikliyimdir.

More Sentences
becerikli resourceful adj.
The first step to being resourceful is to think out of the box.
Becerikli biri olmanın ilk adımı, alışılmış kalıpların dışında düşünmektir.

More Sentences
becerikli adept at adj.
But younger consumers are alarmingly adept at ignoring those.
Ancak genç tüketiciler bunları görmezden gelme konusunda endişe verici derecede beceriklidir.

More Sentences
becerikli capable adj.
Tom and Mary are so delighted that they found an honest and capable painter.
Tom ve Meryem dürüst ve becerikli bir boyacı buldukları için çok memnun.

More Sentences
becerikli practical adj.
My husband is very practical - he built our house without any help.
Kocam çok becerikli biridir; bizim evi hiç yardım almadan inşa etti.

More Sentences
becerikli proficient adj.
Tom is quite proficient, isn't he?
Tom oldukça becerikli, değil mi?

More Sentences
becerikli competent adj.
We are very competent.
Biz çok becerikliyiz.

More Sentences
becerikli hotshot adj.
Hotshot!
Becerikli!

More Sentences
becerikli maven n.
becerikli whiz n.
becerikli virtuoso n.
becerikli mavin n.
becerikli whizz n.
becerikli versatile adj.
becerikli deft adj.
becerikli skilly adj.
becerikli handsome adj.
becerikli pushful adj.
becerikli adroit adj.
becerikli ready adj.
becerikli shrewd adj.
becerikli shifty adj.
becerikli parlous adj.
becerikli lighthanded adj.
becerikli politic adj.
becerikli doughty adj.
becerikli designing adj.
becerikli knowing adj.
becerikli wise adj.
becerikli performing adj.
becerikli neat adj.
becerikli adept adj.
becerikli pushing adj.
becerikli adept in adj.
becerikli gifted adj.
becerikli dextrous adj.
becerikli canny adj.
becerikli smart adj.
becerikli expert adj.
becerikli tricky adj.
becerikli gumptious adj.
becerikli facile adj.
becerikli slick adj.
becerikli proficient at adj.
becerikli proficient in adj.
becerikli daedalian adj.
becerikli skilful adj.
becerikli skilled adj.
becerikli habile (fr) adj.
becerikli habile adj.
becerikli accomplished adj.
becerikli light-handed adj.
becerikli nimble-fingered adj.
becerikli well-versed adj.
becerikli ace adj.
becerikli champion adj.
becerikli wizard adj.
becerikli quaint adj.
becerikli makeshift adj.
becerikli makeshifty adj.
becerikli wise-hearted adj.
becerikli hard adj.
becerikli workmanly adj.
becerikli hende adj.
becerikli hendy [obsolete] adj.
becerikli huswifely adj.
becerikli rounded adj.
becerikli imaginative adj.
becerikli deviceful adj.
becerikli dexterical adj.
becerikli feat [dialect] [uk] adj.
becerikli possible [obsolete] adj.
becerikli fine [obsolete] adj.
becerikli practic [obsolete] adj.
becerikli pragmatical [obsolete] adj.
becerikli scient adj.
becerikli skeely [obsolete] adj.
becerikli sleightful adj.
becerikli sleighty [dialect] adj.
becerikli smooth adj.
becerikli solert adj.
becerikli poignant adj.
becerikli sure-handed adj.
becerikli industrious [obsolete] adj.
becerikli perite [obsolete] adj.
Colloquial
becerikli dab hand n.
becerikli heads up [us] adj.
becerikli snazzy adj.
Idioms
becerikli on the ball expr.
Sport
becerikli aggro adj.
Slang
becerikli ball-busting adj.
becerikli dab [uk] adj.

Bedeutungen, die der Begriff "becerikli" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 132 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
tamirat gibi işlerde becerikli olan kimse handyman n.
becerikli işçi skilled worker n.
becerikli kişi go getter n.
becerikli adam ball of fire n.
yemek sanatında ve sofra sohbetinde becerikli kişi deipnosophist n.
yemek sanatında ve sofra sohbetinde becerikli kişi deipnosofist n.
ufak tefek işlerde becerikli olan kimse odd-job man n.
becerikli işçi handyman n.
arabalar, mekanik araçlar ve bilgisayarlar gibi teknolojiler ve bunların tamiri bakımı gibi konularda meraklı ve becerikli kimse gearhead n.
becerikli simyager adeptist n.
becerikli kimse ace n.
becerikli olmayan kimse unadept n.
bir şirketi becerikli bir şekilde yöneten kimse engineer n.
becerikli yönetici engineer n.
kendisinden daha becerikli bir işçiye yardım eden kimse mate n.
manevra yapma konusunda becerikli kimse manoeuvrer n.
becerikli idare manipulation n.
becerikli operasyon ve uzman fiziki idare içeren yöntem manoeuver n.
becerikli işçi handyperson n.
becerikli kadın handywoman n.
karşılıklı espri yapma konusunda becerikli kimse reparteeist n.
becerikli işçi choreman n.
ufak tefek işlerde becerikli kimse choreman n.
kamptaki becerikli işçi bull cook n.
aşçı yamaklığı yapan ve gündelik işleri halleden becerikli işçi bull cook n.
aşçı yamaklığı yapan ve gündelik işleri halleden becerikli işçi greaser n.
becerikli bahçeci green thumb [us] n.
işini yürüten kurnaz ve becerikli kimse operator [obsolete] n.
becerikli işçi roustabout [australia] n.
becerikli işçi rouseabout [australia] n.
halka bilgi aktarma konusunda becerikli kimse communicator n.
becerikli yönetme practice [obsolete] n.
becerikli yönetme practise [obsolete] n.
hile konusunda becerikli olma prestidigitation n.
becerikli kimse skill n.
becerikli işçi hotshot n.
kamptaki becerikli işçi swamper n.
bitki yetiştirme konusunda becerikli olmak have green fingers v.
çiçek yetiştirme konusunda becerikli olmak have green fingers v.
becerikli olmak skill [obsolete] v.
aşırı becerikli olmak outcrafty v.
çok becerikli adroit adj.
çok becerikli (işçi) highly skilled adj.
çok becerikli adept in adj.
çok becerikli adept at adj.
çok becerikli ingenious adj.
çok becerikli well skilled adj.
aşırı becerikli ultracompetent adj.
becerikli olmayan unadept adj.
becerikli olmayan uncapable adj.
(insanlarla iletişimde) becerikli olmayan undiplomatic adj.
ev işlerinde becerikli olmayan undomestic adj.
becerikli olmayan unperforming adj.
becerikli olmayan unslick adj.
yol bulmada becerikli olan way-wise adj.
çok becerikli hable adj.
iyi bir işçi gibi çevik, yaratıcı ve becerikli olan mechanic adj.
becerikli bir şekilde yapılan clean adj.
bilgili ve becerikli cluey [australia] adj.
hattatlıkta becerikli clerkly adj.
(fiziksel olarak) becerikli coordinated adj.
çok becerikli superslick adj.
becerikli bir şekilde dexterously adv.
becerikli bir halde adeptly adv.
becerikli bir şekilde giftedly adv.
becerikli bir şekilde proficiently adv.
becerikli bir şekilde shiftily adv.
becerikli bir şekilde slickly adv.
becerikli bir şekilde dextrously adv.
becerikli bir şekilde workmanly adv.
becerikli bir işçi gibi workmanly adv.
becerikli bir şekilde huswifely adv.
becerikli bir şekilde devicefully adv.
becerikli bir şekilde cleanly adv.
becerikli bir şekilde featly adv.
Phrasals
(bir şeyde) becerikli olmak know about (something) v.
Colloquial
usta, becerikli kişi hot stuff n.
ufak tefek işlerde becerikli kimse useful [australia] n.
hedeflerine kurnazca veya gayriahlaki manevralarla ulaşma konusunda becerikli kimse operator n.
becerikli olmak be all that [us] v.
zorluklar karşısında kendine güvenen, becerikli can-do adj.
'-de becerikli strong on adj.
daha becerikli better than adj.
Idioms
usta/becerikli/işini bilen avukat legal beagle n.
çalışkan ve becerikli kişi fire-breather n.
becerikli/işe yarar tarla işçisi top hand n.
becerikli/işe yarar çiftlik çalışanı top hand n.
becerikli/işe yarar yardımcı top hand n.
becerikli olduğu alan/konu long suit n.
birinin becerikli olduğu alan/konu one's long suit n.
(bir alanda) çok becerikli kimse an old hand (at something/at doing something) n.
(bir alanda) çok becerikli kimse old hand (at something) n.
(bir alanda) çok becerikli kimse old hand (at doing something) n.
(bir alanda) çok becerikli kimse old hand (at something) n.
(bir alanda) çok becerikli kimse an old hand (at something/at doing something) n.
(bir alanda) çok becerikli kimse old hand (at doing something) n.
becerikli olmak have a good head on one's shoulders v.
becerikli olmak have a head on one's shoulders v.
bir işte becerikli olmak have a knack for v.
(bir konuda) artık eskisi kadar yetenekli/becerikli/iyi olmamak lose touch v.
bir alanda çok becerikli olmak be an old hand v.
(bir şeyde) bilgili/becerikli olmak know (one's) beans v.
çok becerikli olmak be all that v.
(bir konuda) çok becerikli olmak be death on (someone or something) v.
(bir şeyde) çok becerikli olmak be death on (something) v.
becerikli olmak be good with (one's) hands v.
becerikli olmak be at home v.
becerikli olmak be good with your hands v.
güzelliğinin/yakışıklılığının yanında akıllı da, yetenekli de, becerikli de olmak be not just a pretty face v.
becerikli biri olmak have a good head on your shoulders v.
becerikli olmak have a good head on shoulders v.
eskisi kadar yetenekli/becerikli olmamak lose a step v.
(bir konuda) artık eskisi kadar yetenekli/becerikli/iyi olmamak lose your touch v.
(bir şey) konusunda çok becerikli death on (something) adj.
(birinin) becerikli olduğu bir alan/konu değil not (one's) long suit expr.
becerikli olduğun bir alan/konu değil not your long suit expr.
becerikli bir hassasiyetle on a tickey [south africa] expr.
güzelliğinin/yakışıklılığının yanında akıllı da, yetenekli de, becerikli de not just another pretty face expr.
güzelliğinin/yakışıklılığının yanında akıllı da, yetenekli de, becerikli de not just a pretty face expr.
güzelliğinin/yakışıklılığının yanında akıllı da, yetenekli de, becerikli de more than just a pretty face expr.
(birinden/bir şeyden) çok daha hazırlıklı/önde/becerikli two leaps ahead (of someone or something) expr.
'-den çok daha hazırlıklı/önde/becerikli two jumps ahead of expr.
(birinden/bir şeyden) çok daha hazırlıklı/önde/becerikli two jumps ahead (of someone or something) expr.
(birinden/bir şeyden) çok daha hazırlıklı/önde/becerikli two steps ahead (of someone or something) expr.
Trade/Economic
ekonomiyi iş dünyasını ve hükümet ilişklerini yönetip yönlendiren teknik olarak becerikli uzman topluluk technostructure n.
Marine
becerikli denizci able seaman n.
Psychology
becerikli bellek teorisi skilled memory theory n.
Military
savaş sanatı ve tekniklerinde becerikli kimse martialist n.
savaş ve askeri işlerin yürütülmesinde becerikli kimse militarist n.
Sport
(sörf, uçurtma sörfü, su kayağı gibi sporlarda) tekniği zayıf ve az becerikli sporcu kook n.
Art
becerikli bir şekilde artly adv.
Slang
becerikli kimse honcho n.