| Englisch | Türkisch | |||
|---|---|---|---|---|
| Common Usage | ||||
| Common Usage | commit v. | işlemek (suç vb) | ||
|
The basic crime which Milosevic committed was to refuse to kow-tow to ÍÁÔÏ. Miloseviç'in işlediği temel suç ÍÁÔÏ'ye boyun eğmeyi reddetmekti. More Sentences |
||||
| Common Usage | commit v. | işlemek | ||
|
I was not there when the crime was committed. Suç işlendiğinde orada değildim. More Sentences |
||||
| General | ||||
| General | commit v. | suç işlemek | ||
|
He was falsely accused of committing arson. Haksız yere kundakçılık suçu işlemekle suçlandı. More Sentences |
||||
| General | commit v. | yapmak | ||
|
Indeed I believe the Commission is committed to such a review. Gerçekten de Komisyonun böyle bir inceleme yapmaya kararlı olduğuna inanıyorum. More Sentences |
||||
| General | commit v. | adamak | ||
|
He committed his new administration to achieve ever-higher "platitudes" of achievement! Yeni yönetimini her zamankinden daha yüksek "basmakalıp" başarılara imza atmaya adadı! More Sentences |
||||
| General | commit v. | söz vermek | ||
|
The new sheriff is committed to reducing crime in the town. Yeni şerif kasabadaki suç oranını azaltacağına söz verdi. More Sentences |
||||
| General | commit v. | teslim etmek | ||
|
They will not commit themselves. Kendilerini teslim etmeyecekler. More Sentences |
||||
| General | commit v. | kalkışmak | ||
|
When Sami left Layla, she tried to commit suicide. Sami, Leyla'yı terk ettiğinde intihara kalkıştı. More Sentences |
||||
| General | commit v. | taahhüt etmek | ||
|
That the European Parliament is now committing to going all out to preserve biodiversity within the European Union. Avrupa Parlamentosu, Avrupa Birliği içerisinde biyoçeşitliliği korumak için elinden geleni yapacağını taahhüt ediyor. More Sentences |
||||
| General | commit v. | bağlanmak | ||
|
Henry thinks it is too soon to commit, but his girlfriend thinks otherwise. Henry bağlanmak için çok erken olduğunu düşünse de kız arkadaşı aksi düşüncede. More Sentences |
||||
| General | commit v. | yatırmak | ||
|
We committed my brother to the hospital last night. Ağabeyimi dün gece hastaneye yatırdık. More Sentences |
||||
| Law | ||||
| Law | commit v. | taahhüt etmek | ||
|
In the next stage, the manufacturers will commit to installing other safety equipment. Bir sonraki aşamada üreticiler diğer güvenlik ekipmanlarını kurmayı taahhüt edeceklerdir. More Sentences |
||||
| Law | commit v. | yapmak | ||
|
They know full well that they should not commit these acts. Bu eylemleri yapmamaları gerektiğini çok iyi biliyorlar. More Sentences |
||||
| General | ||||
| General | commit v. | önermek | ||
| General | commit v. | söz vererek bağlamak | ||
| General | commit v. | emanet etmek | ||
| General | commit v. | vaat etmek | ||
| General | commit v. | tevdi etmek | ||
| General | commit v. | vadetmek | ||
| General | commit v. | görev vermek | ||
| General | commit v. | üstlenmek | ||
| General | commit v. | havale etmek | ||
| General | commit v. | zorunda kalmak | ||
| General | commit v. | resmi olarak bir yere kapatmak (ruh sağlığı tesisi) | ||
| General | commit v. | resmi olarak gözaltında tutmak (ruh sağlığı tesisi) | ||
| General | commit v. | tasfiye etmek üzere bir yere koymak | ||
| General | commit v. | güvende tutmak için bir yere koymak | ||
| General | commit v. | kalıcı bir formda bırakmak | ||
| General | commit v. | saklamak için kaydetmek | ||
| General | commit v. | tehlikeye atmak | ||
| General | commit v. | fikrini ifade etmek | ||
| General | commit v. | görüşünü belirtmek | ||
| General | commit v. | ileride kullanmak üzere ayırmak | ||
| General | commit v. | muhafaza etmek üzere ayırmak | ||
| General | commit v. | irade etmek | ||
| General | commit v. | (zaman, para vb.) ayırmak | ||
| General | commit v. | (suç vb.) işlemek | ||
| General | commit v. | (duruşmaya) çıkarmak | ||
| Trade/Economic | ||||
| Trade/Economic | commit v. | yatırım yapmak | ||
| Law | ||||
| Law | commit v. | ifa etmek | ||
| Law | commit v. | irtikap etmek | ||
| Law | commit v. | ilzam etmek | ||
| Law | commit v. | icra etmek | ||
| Law | commit v. | (kanun teklifini, tasarıyı) komiteye havale etmek | ||
| Computer | ||||
| Computer | commit n. | işleme | ||
| Computer | commit n. | kalıcı değişiklik yapma | ||
| Computer | commit v. | kaydı güncellemek | ||
| Computer | commit expr. | teslim et | ||
| Computer | commit expr. | yap | ||
| Military | ||||
| Military | commit n. | bir veya daha fazla hava önleme füzesinin veya sam filosunun hedef hattını kesmeye tahsis edilmesi | ||
| Military | commit v. | (askeri kuvvetlere) harekete geçmelerini emretmek | ||
| Card | ||||
| Card | commit n. | eski bir fransız kart oyunu | ||
| Card | commit n. | eski bir fransız kart oyunundan türemiş bir amerikan kart oyunu | ||
| Ottoman Turkish | ||||
| Ottoman Turkish | commit v. | irtikap etmek | ||