cooking - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

cooking

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Bedeutungen von dem Begriff "cooking" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 16 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Common Usage
cooking n. yemek pişirme
General
cooking n. yemek pişirme sanatı
cooking n. pişim
cooking n. yemek pişirmede kullanılan
cooking n. mutfak
cooking n. yemek yapma
cooking adj. yemeklik
Colloquial
cooking adj. devam eden
cooking adj. ilerleyen
cooking adj. süren
cooking adj. meydana gelen
Gastronomy
cooking n. aşçılık
cooking n. pişirme
cooking n. yemek
cooking n. öğün
cooking adj. kuliner

Bedeutungen, die der Begriff "cooking" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 113 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
cooking butter n. sağyağ
cooking pit n. toprak fırın
cooking quality n. pişme kalitesi
cooking fire n. pişirme ateşi
gas-burning domestic cooking appliances n. gaz yakan ev tipi pişirici cihazlar
cooking oil n. yemeklik yağ
cooking range n. ocak
adequate cooking n. yeterince pişirme
cooking certificate n. aşçılık sertifikası
cooking time n. pişme süresi
cooking pot n. tencere
cooking stove n. kuzine/mutfak sobası/fırınlı ocak
cooking apron n. mutfak önlüğü
glossary of cooking terms n. yemek pişirme terimleri sözlüğü
glossary of cooking terms n. aşçılık terimleri sözlüğü
cooking competition n. yemek yarışması
cooking course n. yemek kursu
cooking show n. yemek programı
cooking boiler n. yemek kazanı
cooking boiler n. pişirme kazanı
cooking vessel n. yemek kazanı
cooking cauldron n. yemek kazanı
cooking vessel n. pişirme kazanı
cooking cauldron n. pişirme kazanı
cooking contest n. yemek yarışması
cooking club n. aşçılık kulübü
cooking tools n. pişirme araçları
slow-cooking n. yavaş pişirme
spoil food by cooking it for too long v. yemeği yakmak
do the cooking v. yemeği pişirmek
for cooking adj. pişirimlik
Colloquial
now you're cooking with gas expr. işte şimdi oldu (yaptın bravo)
Idioms
be cooking with gas v. aşama kaydetmek
be cooking on gas v. aşama kaydetmek
be cooking on gas v. gelişme göstermek
be cooking with gas v. gelişme göstermek
be cooking with gas v. iyiye gitmek
be cooking on gas v. iyiye gitmek
cooking for one v. bir kişiye yemek yapmak
cooking for one v. bir kişilik yemek yapmak
cooking for one v. tek kişiye yemek yapmak
cooking for one v. tek kişilik yemek yapmak
what's cooking? expr. neler oluyor?
what's cooking? expr. neler dönüyor?
what's cooking? expr. ne dolaplar çeviriyor?
now (one's) cooking (with gas) expr. işte şimdi oldu (yaptı bravo)
now (one's) cooking (with gas) expr. işte şimdi bir ilerleme kaydetti
now (one's) cooking (with gas) expr. işte şimdi gerçekten/randımanlı olarak çalışıyor
now you're cooking! expr. işte şimdi oldu (yaptın bravo)!
Speaking
my mom is cooking expr. annem yemek yapıyor
I like cooking expr. ben yemek yapmayı severim
my aunt doesn't like cooking very much expr. halam yemek yapmayı çok sevmez
I'm good at cooking expr. iyi yemek yaparım
I am good at cooking expr. iyi yemek pişiririm
what are you cooking? expr. ne pişiriyorsun?
what's cooking? expr. ne yok?
what's cooking? expr. ne var ne yok?
what's cooking? expr. ne var
my aunt doesn't like cooking very much expr. teyzem yemek yapmayı çok sevmez
I am good at cooking expr. yemek pişirmede iyiyimdir
I like cooking expr. yemek pişirmeyi seviyorum
I'm good at cooking expr. yemek yapmaktan anlarım
are you cooking? expr. yemek mi yapıyorsun?
do you like cooking? expr. yemek yapmaktan hoşlanır mısın?
do you like cooking? expr. yemek yapmayı sever misin?
do you like cooking? expr. yemek yapmaktan hoşlanır mısınız?
do you like cooking? expr. yemek yapmayı sever misiniz?
he likes cooking expr. yemek yapmayı sever
I don't like cooking expr. yemek yapmayı sevmiyorum
she likes cooking expr. yemek yapmayı sever
I don't like cooking expr. yemek yapmayı sevmem
I am good at cooking expr. yemek pişirmekte iyiyimdir
Media
cooking channel n. yemek kanalı
tv cooking show n. yemek programı
Technical
cooking canopy n. aspiratör
vitreous and porcelain enameled cooking utensils n. camsı ve porselen emaye kaplı mutfak eşyaları
electrical cooking table n. elektrikli pişirme ocağı
enamelled cooking utensil n. emayelenmiş mutfak eşyası
enamelled cooking utensils n. emaye kaplı mutfak eşyaları
solar cooking n. güneş enerjisi ile pişirme
heating or cooking applications n. ısıtma ve pişirme uygulamaları
portable cooking appliance n. taşınabilir pişirme cihazı
Food Engineering
cooking media n. pişirme ortamı
Gastronomy
steam cooking pan n. buharlı tencere
cooking canopy n. davlumbaz
cooking pot n. derin tava
home cooking n. ev yemekleri
cooking arts n. kuliner
cooking cream n. krema
cooking stove n. mutfak (ocak)
cooking utensil n. mutfak takımı
cooking range n. mutfak (ocak)
cooking time n. pişirme süresi
a domed round iron plate for cooking n. saç
cooking method n. yemek pişirme metodu
cooking base n. yemek harcı
cooking oil n. yemeklik yağ
art of cooking n. yemek pişirme sanatı
cooking utensil n. yemek pişirme malzemesi
cooking pan n. pişirme kazanı
multi-purpose cooking pan n. çok amaçlı pişirme tavası
cooking apple n. yemeklerde kullanılmaya uygun elma
cooking chocolate n. yemeklerde kullanılan saf ve şekersiz çikolata
cooking pan n. pişirme kazanı
cooking school n. aşçılık okulu
Chemistry
cooking soda n. sodyum bikarbonat
cooking soda n. karbonat
Agriculture
sugar cooking and vacuum boiler n. şeker pişirme ve vakumlama kazanı
Slang
cooking with gas adj. başarılı
cooking with gas adj. gelişme gösteren
cooking with gas adj. iyiye giden
cooking with gas adj. başarı kaydeden
it's cooking expr. hava berbat sıcak