Türkisch - Englisch
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Englisch Synonyme
Synonyme
Über uns
Werkzeuge
Quellen
Kontakt
Einloggen / Registrieren
Licht Ausschalten
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyme
Werkzeuge
Über uns
Quellen
Kontakt
Einloggen / Registrieren
EN-TR
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Spanisch - Englisch
Französisch - Englisch
Englisch Synonyme
Türkisch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Verlauf
evin
Bedeutungen von dem Begriff
"evin"
im Englisch Türkisch Wörterbuch : 3 Ergebniss(e)
Kategorie
Türkisch
Englisch
General
1
General
evin
grain
n.
2
General
evin
kernel
n.
Technical
3
Technical
evin
nucellus
n.
Bedeutungen, die der Begriff
"evin"
mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 170 Ergebniss(e)
Kategorie
Türkisch
Englisch
General
1
General
evin bahçesinde yapılan istenmeyen eşya satışı
yard sale
n.
2
General
bir evin günlük işleri
chores
n.
3
General
evin direği
breadwinner
n.
4
General
evin bir yanında bulunan ve üç yanı camla çevrili çok güneşli oda
solarium
n.
5
General
taraça (evin bitişiğindeki/yakınındaki tabanı döşeli)
terrace
n.
6
General
ufak süslerin oluşturduğu aşırılık (evin iç dekorasyonunda)
froufrou
n.
7
General
evin garajını sokağa bağlayan yol
driveway
n.
8
General
evin arkasındaki bahçe
backyard
n.
9
General
evin önündeki çatılı platform
verandah
n.
10
General
evin bahçesi
yard
n.
11
General
üstü kapalı, üç yanı açık ve evin bir cephesinde boydan boya uzanan balkon
veranda
n.
12
General
evin yanındaki özel araba park yeri
driveway
n.
13
General
evin bulunduğu yer
homestall
n.
14
General
evin değerini arttırmak için yapılan dekorasyon çalışması
home improvement
n.
15
General
evin yolu
way home
n.
16
General
evin hanımı
mistress
n.
17
General
bir evin saçaklarından yere dökülen yağmur suları
eaves-drip
n.
18
General
evin hanımı
the lady of the house
n.
19
General
evin direği
breadwinning
n.
20
General
evin en küçüğü
benjamin
n.
21
General
evin dışındaki tuvalet
outhouse
n.
22
General
evin dışında olan tuvalet
outside toilet
n.
23
General
evin dışında olan tuvalet
outhouse
n.
24
General
evin dışındaki tuvalet
backhouse
n.
25
General
evin dışında olan tuvalet
backhouse
n.
26
General
evin dışındaki tuvalet
outside toilet
n.
27
General
evin temeli
the foundation of the house
n.
28
General
eski zamanlarda evin dışına inşa edilen tuvalet
outhouse
n.
29
General
eski zamanlarda evin dışına inşa edilen tuvalet
earth-closet
n.
30
General
eski zamanlarda evin dışına inşa edilen tuvalet
jakes
n.
31
General
eski zamanlarda evin dışına inşa edilen tuvalet
privy
n.
32
General
evin ana binasının arkasına yapılan bina (dış tuvalet/müştemilat vb)
backhouse
n.
33
General
evin direği
head of household
n.
34
General
evin hanımının hizmetçisi
lady's maid
n.
35
General
musevilikte evin efendisi veya mal sahibi
baalebos
n.
36
General
bir evin arkasında bulunan yeşillik veya bahçe
back green [scotland]
n.
37
General
evin arka bahçesi
backside [dialect]
n.
38
General
evin baş kadını
lady [obsolete]
n.
39
General
(evin hanımının) oda hizmetçisi
ladys maid
n.
40
General
(evin hanımına hizmet eden) özel hizmetçi
ladys maid
n.
41
General
evin dışına inşa edilmiş tuvalet
netty [dialect]
n.
42
General
evin hanımının hizmetçisi
tire-woman [obsolete]
n.
43
General
evin saçaklarından yağmur sularının dökülmesi
eavesdrip
n.
44
General
evin önünde veya arkasında yer alan boş alan
yard [us/canada]
n.
45
General
güney asya'da evin kadınlara ayrılmış bölümü
zanana
n.
46
General
güney asya'da evin kadınlara ayrılmış bölümü
zenana
n.
47
General
evin yüksek kasttan kadınlar için ayrılmış bölümü
zanana
n.
48
General
evin yüksek kasttan kadınlar için ayrılmış bölümü
zenana
n.
49
General
tüm evin işini yapan temizlikçi
maid-of-all-work
n.
50
General
oturulmayan bir evin veya mülkün mülkiyeti
vacant possession
n.
51
General
evin reisi
master
n.
52
General
evin dışındaki tuvalet
biff [dialect]
n.
53
General
bir evin vb. kaynaklarını ve giderlerini kontrol eden kimse
manager
n.
54
General
kayalıklara oyulmuş tarihöncesinden kalma çok sayıda evin bulunduğu, güneybatı kolorado'da yer alan bir ulusal park
mesa verde national park
n.
55
General
evin reisi
mester
n.
56
General
evin bulunduğu bölge
homeland
n.
57
General
evin konumu
homesite
n.
58
General
evin hanımı
missus
n.
59
General
evin alt katına açılan üst kat
gallery
n.
60
General
evin dış odası
but [scotland]
n.
61
General
evin hanımı
goodwife
n.
62
General
iki seyyar evin birbirine cıvatalanmış ve yerleşik halde kullanımı
doublewide
n.
63
General
evin hizmetçileri
downstairs
n.
64
General
evin baş hizmetkarı
butler
n.
65
General
evin çatı sırtı
fastigium
n.
66
General
yaşadığı evin dışında bir eve daha sahip olan kimse
second-homer
n.
67
General
evin yolunu tutmak
make for home
v.
68
General
evin içinde kalmak
stay in
v.
69
General
satış aşamasında evin fiyatını artırmak
gazump
v.
70
General
evin üzerinde üç tane ipotek olmak
get three mortgages on the house
v.
71
General
evin içinde şemsiye açmak
open an umbrella in the house
v.
72
General
evin içinde şemsiye açmak
open an umbrella indoors
v.
73
General
(binanın, evin) çatısını ortadan kaldırmak
deroof
v.
74
General
evin tozunu almak
dust the house
v.
75
General
(evin bölümlerini) uygun ölçülerde belirlemek
precut
v.
76
General
(evin bölümlerini) uygun büyüklükte ayırmak
precut
v.
77
General
prefabrikasyon montajı için (evin) parçalarını kesmek
precut
v.
78
General
evin içinde bulunan
ben [scotland]
adj.
79
General
(evin) çok yakınında olan
inby [scotland]
adj.
80
General
(evin) çok yakınında olan
inbye [scotland]
adj.
81
General
evin içinde
withindoors
adv.
82
General
evin dışında
withoutdoors
adv.
83
General
evin içine doğru
inby [scotland]
adv.
84
General
evin içine doğru
inbye [scotland]
adv.
85
General
evin erkeği
himself [ireland] [scotland]
pron.
Phrasals
86
Phrasals
çalıştığı evin dışında yaşamak
live out
v.
87
Phrasals
hizmetçi/temizlikçi olarak çalıştığı evin dışında ikamet etmek
live out
v.
Phrases
88
Phrases
evin önünde
out front
expr.
Proverb
89
Proverb
evin, yüreğinin olduğu yerdir
home is where your heart is
Colloquial
90
Colloquial
evin dışındaki tuvalet
biffy
n.
91
Colloquial
evin satışı
sale of the house
n.
92
Colloquial
evin erkeği
man of the house
n.
93
Colloquial
evin yaşlı anne babası için ayrılmış olan bölümü
granny pad
n.
94
Colloquial
evin yaşlı anne babası için ayrılmış olan bölümü
granny pod
n.
95
Colloquial
evin hanımı
the madam [south africa]
n.
96
Colloquial
evin dışındaki tuvalet
the necessary
n.
97
Colloquial
evin küçük tuvaleti
powder room
n.
98
Colloquial
genelde evin girişinde bulunan küçük tuvalet
powder room
n.
99
Colloquial
evin yolu
drive home
n.
100
Colloquial
fiyatta anlaşıp satış yapılmadan önce evin fiyatını artırmak
gazumph
v.
101
Colloquial
satış tam gerçekleşmeden önce evin üzerinde anlaşılan fiyatını artırmak
gazumph
v.
102
Colloquial
satışta anlaşılıp işlemler tamamlanmadan evin fiyatını artırmak
gazumph
v.
103
Colloquial
satış işlemleri sırasında evin fiyatını artırmak
gazumph
v.
104
Colloquial
fiyatında anlaştığı evin tam satış işlemlerinden önce fiyatını artırmak
gazumph
v.
105
Colloquial
evin çok güzelmiş
nice place you have here
expr.
Idioms
106
Idioms
evin giriş kapısına koyulan paspas
welcoming mat
n.
107
Idioms
evin bir parçası olan eşyalar
lares and penates
n.
108
Idioms
evin önemli eşyaları
lares and penates
n.
109
Idioms
evin neşesi (yeni doğmuş bebek)
a bundle of joy
n.
110
Idioms
evin neşesi (yeni doğmuş bebek)
bundle of joy
n.
111
Idioms
evin yaşlanan ebeveynlere ayrılmış alanı/bölümü
granny flat
n.
112
Idioms
evin büyük ebeveynler için ayrılmış bölümü
granny flat
n.
113
Idioms
evin yaşlı anne babası için ayrılmış olan bölümü
granny flat
n.
114
Idioms
evin geçimini sağlamak
bring home the bacon
v.
115
Idioms
evde/evin içinde durmak
keep inside of the house
v.
116
Idioms
evin yolunu tutmak
head home
v.
117
Idioms
evin reisi olmak
rule the roost
v.
118
Idioms
evin ekmeğini kazanmak
take home the bacon
v.
119
Idioms
evin geçimini sağlamak
take home the bacon
v.
120
Idioms
(evin) sorumluluğunu üstlenmek
wear the pants (in the house)
v.
121
Idioms
(evin) reisi olmak
wear the pants (in the house)
v.
122
Idioms
evin arkasında
out back
adv.
123
Idioms
işte, evin patronu da geldi!
who died and left you in charge
exclam.
Speaking
124
Speaking
evin dışındaki çöplük
the garbage outside the house
n.
125
Speaking
benim evim senin evin
my house is your house
expr.
126
Speaking
evin içinde
in the house
expr.
127
Speaking
evin/dairen kaçıncı katta?
on which floor is your apartment?
expr.
128
Speaking
evin büyük mü?
is your house big?
expr.
129
Speaking
evin çok güzel
your home is very nice
expr.
130
Speaking
evin/dairen kaçıncı katta?
on which floor is your flat?
expr.
131
Speaking
evin kaçıncı katta?
which/what floor do you live on?
expr.
132
Speaking
evin kaç odalı?
how many rooms are there in your house?
expr.
133
Speaking
evin çok güzelmiş
your home is very nice
expr.
Trade/Economic
134
Trade/Economic
evin satın alınmasından sonra aylık ödemeleri ilk yıllarda düşük daha sonra sonra giderek artan ipotek
graduated payment mortgage
n.
135
Trade/Economic
evin reisi
head of household
n.
136
Trade/Economic
satış aşamasında evin fiyatını artırma
gazump
n.
137
Trade/Economic
satış aşamasında evin fiyatını artırma
gazumping
n.
Law
138
Law
bir eve zorla girme amacıyla evin kapısının açılması
breaking doors
n.
Insurance
139
Insurance
evin onarımını üstüne alan acil hizmet sigortası
homecare
n.
Advertising
140
Advertising
satılık bir evin yoldan bakıldığında alıcıya cazip gelmesi
kerb appeal [uk]
n.
Technical
141
Technical
(evin dış kaplamasında kullanılan) yalı baskı levhası
strake
n.
Computer
142
Computer
evin içindekiler
interiors
n.
Telecom
143
Telecom
doğrudan evin çatısındaki çanak antene yayın yapan uydu televizyonu
dth (direct-to-home)
abrev.
Architecture
144
Architecture
ispanyol veya doğu stilinde inşa edilmiş evin düz çatısı
terrace
n.
145
Architecture
bir evin özellikle kalıcı ve sabit olan iç donanımları
standing finish
n.
146
Architecture
kuzey çin ve mançurya'da evin bir kenarına yapılmış uyumak için kullanılan tuğla platform
kang
n.
147
Architecture
evin üçgen çatısının en üst taşı
crowstone
n.
148
Architecture
(yakın doğu'da) evin bodrum katında yer alan ve yazın serin olan oturma odası
serdab
n.
149
Architecture
(evin) arkasında
retrospective
adj.
Construction
150
Construction
evin ön bahçesi
front deck
n.
151
Construction
evin önündeki giriş
front deck
n.
152
Construction
evin yapısal özellikleri
structural features of the house
n.
153
Construction
evin yapısal özellikleri
structural characteristics of the house
n.
154
Construction
evin temelini ve belirli alanları kuru tutmayı sağlayan delikli boru sistemi
draining tile
n.
155
Construction
(evin, binanın vb.) ön cephesini yenilemek
refront
v.
Psychology
156
Psychology
evin çevresindeki şeylerden korkma
oikophobia
n.
157
Psychology
evin çevresindeki şeylerden korkma
domatophobia
n.
158
Psychology
evin çevresindeki şeylerden korkma
eicophobia
n.
Biology
159
Biology
daimi evin
perisperm
n.
Astrology
160
Astrology
doğum haritasında evin başlangıç noktası
cusp
n.
161
Astrology
evin bir diğer gezegene geçtiği nokta
ingress
n.
162
Astrology
gezegendeki evin etki alanı
orb
n.
Agriculture
163
Agriculture
büyük bir evin ihtiyacını karşılayan çiftlik
home-farm
n.
Social Sciences
164
Social Sciences
annenin evin veya ailenin reisi konumunda olması
matrifocality
n.
History
165
History
antik yunanistan ve roma'da evin kadınlarca kullanılan kısmı
gyneceum
n.
Religious
166
Religious
çinlilerin evin kapısına temsilini boyayarak aileyi kötü ruhlardan korudukları tanrı
menshen
n.
167
Religious
müslümanlara ait evin veya sarayın haremi
serail
n.
Archaic
168
Archaic
evin hanımı
dame
n.
Slang
169
Slang
evin dışındaki tuvalet
craphouse
n.
170
Slang
evin dışındaki tuvalet
shit-house
n.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of evin
×
Term Options
Übersetzung Vorschlagen / Korrigieren
Französisch Englisch Wörterbuch
Spanisch Englisch Wörterbuch
Deutsch Englisch Wörterbuch
Englisch Synonyme Wörterbuch
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy