ikram - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

ikram



Bedeutungen von dem Begriff "ikram" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 15 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
Common Usage
ikram treat n.
General
ikram kindness n.
ikram discount n.
ikram honouring n.
ikram reduction n.
ikram treating with respect and honour n.
ikram gift n.
ikram honoring n.
ikram offering n.
ikram dolly [india] n.
Colloquial
ikram comp n.
Idioms
ikram on the arm expr.
Trade/Economic
ikram compliments of the house n.
ikram rebate n.
ikram allowance n.

Bedeutungen, die der Begriff "ikram" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 74 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
ikram servisi yapan kişi veya kuruluş caterer n.
izazü ikram respect and entertaining n.
ikram etme entreating n.
ikram veren treater n.
ikram hizmeti complimentary food and drink n.
ikram seti cutlery pack n.
ikram servisi yapma catering n.
ikram servis sanayi catering industry n.
ikram servis ticareti catering trade n.
genelde çayın yanında ikram edilen sade bisküvi tea biscuit n.
genelde çayın yanında ikram edilen sade bisküvi teacake n.
ikram yapan kadın cateress n.
teşekkür ifadesi olarak yapılan ikram thank offering n.
barış ve uzlaşma amacıyla verilen ikram archilowe [scottish] n.
aperatif ikram edilen akşamüzeri partisi kettledrum n.
bakkalın müşterinin ayağı alışsın diye fazladan yiyecek vererek yaptığı ikram braata [caribbean] n.
bakkalın müşterinin ayağı alışsın diye fazladan yiyecek vererek yaptığı ikram braatas [caribbean] n.
bakkalın müşterinin ayağı alışsın diye fazladan yiyecek vererek yaptığı ikram broughta [caribbean] n.
bakkalın müşterinin ayağı alışsın diye fazladan yiyecek vererek yaptığı ikram broughtas [caribbean] n.
müşterilere çikolata ikram edilen mekan chocolate house n.
(ayrılan misafire içerisinde şarap ikram edilen) motifli kupa deoch-an-doruis [scotland] n.
(grup üyelerine aynı anda ikram edilen) likör round n.
puding ikram etme puddening [obsolete] n.
(yola çıkmak üzere olan misafire içki ikram edilen) kurt biçimli gümüş kadeh stirrup cup n.
akçaağaç şekeri ikram edilen kış partisi sugar eat n.
akçaağaç şekeri ikram edilen kış partisi sugaring off n.
ikram etmek entertain v.
ikram etmek offer v.
ikram etmek treat to v.
ikram etmek show honour to v.
ikram etmek discount v.
ikram etmek treat v.
ikram etmek help somebody to something v.
çay ikram etmek offer tea v.
şarap ikram etmek wine v.
çay ikram etmek serve someone tea v.
şarap ikram etmek offer wine v.
ardı ardına içecek ikram etmek birle [scotland] v.
(içki) ikram etmek skink [dialect] v.
akşam yemeği ikram etmek sup v.
ikram edilmiş entreated adj.
Phrasals
bir şeyi (herkese) ikram etmek/dolaştırmak serve something around v.
herkese ikram etmek pass something around (to someone) v.
birine bir şey ikram etmek stake someone to something v.
bir şey ikram etmek offer up v.
ikram etmek put before v.
(bir nedenle bir yemek/içecek) ikram etmek serve (something) for (some reason) v.
(birine bir şeye bir yiyecek/içecek) sunmak/ikram etmek serve (something) to (someone or something) v.
(herkese) ikram etmek/dolaştırmak serve around v.
Colloquial
hristiyan lent/büyük perhiz döneminde ikram edilebilecek etsiz yemek lenten fare n.
ikram etmek comp v.
Speaking
size/sana ne ikram edebilirim? what can I get you? expr.
Trade/Economic
fiyattan ikram concession on the price n.
Technical
ikram hizmetleri ve endüstriyel kullanım catering and industrial use n.
Furniture
ikram sofrası snack table n.
Aeronautic
ikram ürünleri catering products n.
ikram servisi catering n.
ikram üretim catering production n.
ikram malzemeleri catering supplies n.
ikram servis hizmeti catering delivery service n.
uçağın sabit teçhizatı, kullanılmayan yakıtı, hidrolik yağları, kokpit dokümanları, galley yapısı ile ekip ve ikram dahil edilmiş ağırlığı dry operating weight n.
yiyeceklerin sıcak tutulmasına yarayan tekerlekli ikram dolabı hostess trolley n.
Food Engineering
ikram kapları catering containers n.
Gastronomy
epifani yortusunda ikram edilen pasta twelfth-cake n.
hristiyanların 6 ocakta kutladığı epifani yortusunda ikram edilen pasta twelfth-night cake n.
ziyafet ikram hizmeti outside catering n.
kırık buz üzerine yerleştirilen servis kasesinde ikram edilen yiyecek supreme n.
History
eskiden noellerde ikram edilen geleneksel bir tatlı yule log n.
eskiden noellerde ikram edilen geleneksel bir tatlı bûche de noël n.
Religious
(musevilikte) bir hizmet sonrasında cemaat üyelerinin davetli olduğu atıştırmalık ve içeceklerin ikram edildiği ve dua okunulan bir kabul töreni kiddush n.
Archaic
alkol ikram eden kimse birler n.
ardı ardına içecek ikram etmek birl [scotland] v.
British Slang
bir misafir geldiğinde ve evde ikram edilecek herhangi bir şey yoksa aile bireylerinin birbirlerine söylediği bir söz family hold back (f.h.b) n.
sigara ikram etmek flash the ash v.