nip - Türkisch Englisch Wörterbuch

nip

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Bedeutungen von dem Begriff "nip" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 94 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Common Usage
nip v. kıstırmak
The mother nipped the child's cheeks and kissed him.
Annesi çocuğun yanaklarını kıstırıp öptü.

More Sentences
nip v. çimdik atmak
nip v. çimdiklemek
General
nip n. damla
Just add a nip of absinthe into the cocktail.
Kokteyle bir damla apsent ekle.

More Sentences
nip n. ısırık
The nips of the puppy still have marks on my hand.
Yavru köpeğin ısırıklarının izleri hala elimde duruyor.

More Sentences
nip n. kıstırma
If it were simply a face-lift, a nip and a tuck, and the results would be visible very soon.
Bu sadece bir yüz gerdirme, bir kıstırma ve bir sıkıştırma olsaydı, sonuçlar çok kısa sürede görülebilirdi.

More Sentences
nip v. ısırmak
The cold wind nipped our faces.
Soğuk rüzgar yüzümüzü ısırıyordu.

More Sentences
nip v. bir koşu gitmek
I nipped in the toilets.
Bir koşu tuvalete gittim.

More Sentences
nip n. tırmık
nip n. cimcik
nip n. yudum
nip n. ayaz
nip n. soğuktan yanma
nip n. soğuktan kavrulma
nip n. ısırma
nip n. kesip koparma
nip n. kesme
nip n. iğneli söz
nip n. azıcık içki
nip n. içim
nip n. azıcık alkollü içki
nip n. çimdik
nip n. dondurucu soğuk
nip n. soğuk
nip n. keskin tat
nip n. yakıcı tat
nip n. bir parçacık
nip n. bir zerre
nip n. çarpıcılık
nip n. etkileyicilik
nip n. azarlama
nip n. sert tenkit
nip n. sert eleştiri
nip n. keskin soğuk
nip n. ayaz
nip n. don (soğuk)
nip n. acılık
nip n. (tat) keskinlik
nip n. kırıcı laf
nip n. ufak parça
nip n. küçük lokma
nip n. zerre
nip n. sıvışma
nip n. tüyme
nip n. kaçma
nip n. yankesici
nip v. acele ile gitmek
nip v. yudumlamak
nip v. haşlamak
nip v. budamak
nip v. kırpmak
nip v. kırağı çalmak
nip v. kesmek
nip v. büyümesini engellemek
nip v. yakmak (don/kırağı)
nip v. azıcık içki içmek
nip v. dondurmak
nip v. soğuktan kavrulmak
nip v. sızlatmak
nip v. sızlatmak (soğuk)
nip v. kavurmak
nip v. koparmak
nip v. can yakmak
nip v. iki yüzey arasında sıkıştırmak
nip v. yakalamak
nip v. kapmak
nip v. araklamak
nip v. acı vermek
nip v. çok az farkla yenmek
nip v. atlamak
nip v. sıçramak
nip v. bir koşu gidip gelmek
nip v. sekte vurmak
nip v. davetsiz girmek
Colloquial
nip n. kozmetik nedenlerle yapılan estetik operasyon
Technical
nip v. (kablo veya halatla) emniyete almak
nip v. yapışmayı arttırmak için anlık olarak bastırmak
Marine
nip n. buzda mahsur kalan geminin yarattığı ezme basıncı
nip n. alçak tepecik
Bookbindery
nip v. (deri kaplı kitabın omurgasındaki şeritleri) penseyle şekillendirmek
Archaic
nip n. alaycı söz
Slang
nip v. kesip koparmak
nip v. gelişmesini engellemek
nip v. büyüsünü önlemek
nip v. elini çabuk tutmak
nip v. fırlayıvermek
nip v. sıvışmak
nip v. tüymek
nip v. kapmak
nip v. hırsızlamak
nip v. az miktarlarda ve mütemadiyen içki içmek
nip v. aşırmak
nip v. çalmak
British Slang
nip n. japon

Bedeutungen, die der Begriff "nip" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 100 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
frost nip n. soğuktan kavrulma
nip off v. budamak
nip off v. kesmek
nip off v. sıvışmak
nip off v. kaçmak
nip in v. dalmak
nip in the bud v. başından engellemek
nip in the bud v. daha başlangıçta bir şeyin önünü almak
nip in the bud v. başlangıçta durdurmak
nip something in the bud v. başlangıçta bastırmak
nip something in the bud v. başından engellemek
nip something in the bud v. başlangıçta durdurmak
nip something in the bud v. daha başlangıçta bir şeyin önünü almak
nip in the bud v. başlangıçta bastırmak
be nip and tuck v. kafa kafaya gitmek
be nip and tuck v. başa baş gitmek
be nip and tuck v. başabaş gitmek
nip in the bud v. en başından engellemek
nip in the bud v. yılanın başını küçükken ezmek
nip [obsolete] v. (cam tüpün) ısıtılmış boynunu sıkıştırarak kapatmak
nip-and-tuck adv. kafa kafaya
Phrasals
nip at someone v. ısırmak
nip out v. sıvışmak
nip out v. kaçmak
nip out v. tüymek
nip in v. (elbiseyi) büzdürmek/daralttırmak
nip at v. (ayaz, bir şeyi) dondurmak
nip at v. (soğuk, bir şeyi) ısırmak
nip at v. (bir içkiyi) küçük yudumlarla içmek
nip at v. (bir içkiyi) yudumlamak
nip at v. (bir şeyi) hafif hafif ısırmak
nip at v. (soğuk, yüzü) ısırmak
nip at v. (ayaz, burnu) dondurmak
nip at v. (bir şeyi) hafif hafif dişlemek
nip at v. (bir içkiyi) yudum yudum içmek
nip at v. (yanağı) ayaz kesmek
nip at v. (bir şeyi) ayaz kesmek
nip off v. kırpmak
nip off v. hızlıca gitmek
nip something off v. bir şeyi koparıp bir şeyden ayırmak
nip off v. gidivermek
nip something off (of) something v. bir şeyi kesip bir şeyden ayırmak
nip off v. koparmak
nip something off (of) something v. bir şeyi koparıp bir şeyden ayırmak
nip off v. bir koşu gitmek
nip something off v. bir şeyi kesip bir şeyden ayırmak
nip on v. çimdiklemek
nip on v. küçük yudumlarla içmek
nip on v. küçük ısırıklar atmak
nip on v. yudum yudum içmek
nip on v. küçük küçük yudumlamak
nip on v. ısırık atmak
nip on v. küçük küçük hüpletmek
nip on v. sık sık küçük yudumlar almak
nip on v. ısırmak
nip on v. yudumlamak
Colloquial
nip slip n. meme ucu frikiği
nip slip n. meme ucunun kazara görünmesi
nip to the toilet v. tuvalete gitmek
in the nip [ireland] expr. çıplak
Idioms
nip and tuck n. at başı beraber
a nip in the air n. soğuk hava
a nip and a tuck n. yüz gerdirme
a nip and a tuck n. ufak tefek düzenlemeler/değişlikler
take a nip v. bir iki kadeh atıştırmak
nip in the bud v. yılanın başını küçükken ezmek
nip in the bud v. suyu baştan kesmek
nip in the bud v. daha başlamadan önünü kesmek
nip in the bud v. başından engellemek
nip something in the bud v. başlamadan/şiddetlenmeden/başında bitirmek
nip their own noses off v. kendi ihtiyaçlarını bir kenara bırakmak
nip on (someone's or something's) heels v. sıralamada (birinin/bir şeyin) çok yakınında/hemen arkasında olmak
nip on (someone's or something's) heels v. (birini/bir şeyi) hemen arkasından takip etmek
nip on (someone's or something's) heels v. (birinin/bir şeyin) topuklarını çimdiklemek
nip on (someone's or something's) heels v. (birinin/bir şeyin) topuklarına ısırık atmak
nip on (someone's or something's) toes v. (birini/bir şeyi) hemen arkasından takip etmek
nip on (someone's or something's) toes v. sıralamada, puanlamada, beceride (birinin/bir şeyin) çok yakınında/hemen arkasında olmak
nip on (someone's or something's) toes v. (birinin/bir şeyin) ayak parmaklarını çimdiklemek
nip on (someone's or something's) toes v. (birinin/bir şeyin) ayak parmaklarına ısırık atmak
nip at someone's heels v. (birini/bir şeyi) hemen arkasından takip etmek
nip and tuck adv. az farkla
nip and tuck adv. kıl payı
nip and tuck adv. az kalsın
nip and tuck expr. başabaş
Technical
nip pressure tester n. sıkıştırma basıncı ölçüm cihazı
nip point drafting n. sıkıştırma noktalı çekim
double-nip bolt n. iki tırnaklı cıvata
angle of nip n. kapma açısı
guarding of nip points n. sıkışma noktalarının mahfaza altına alınması
Medical
nip and tuck n. yüz gerdirme
Botanic
nip [dialect] n. kedi nanesi
nip [dialect] n. kedi otu
Sport
nip-up n. sırtüstü pozisyondan dik konuma akrobatik geçiş hareketi
Printery
extended nip press n. genişletilmiş nipli pres
double-felted nip press n. çift keçeli pres
nip loading n. nip yükü
single nip roll n. tek nipli vals
Slang
nip slip n. bilmeden frikik verme
nip slip n. kıyafetin azizliğine uğrama
nip curn [dialect] n. cimri kadın