atlamak - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

atlamak



Bedeutungen von dem Begriff "atlamak" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 51 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
Common Usage
atlamak jump v.
atlamak skip v.
atlamak vault v.
atlamak leap v.
General
atlamak hop on v.
atlamak leave out v.
atlamak jump at v.
atlamak grasp at v.
atlamak dive v.
atlamak snatch at v.
atlamak leap at v.
atlamak miss out v.
atlamak hop v.
atlamak vault v.
atlamak spring v.
atlamak jump v.
atlamak omit v.
atlamak browse v.
atlamak bypass v.
atlamak dove v.
atlamak nip v.
atlamak jouk v.
atlamak vaut v.
atlamak blip (out) v.
atlamak lowp [scotland] v.
atlamak by-pass v.
atlamak dance v.
atlamak dap v.
atlamak overskip v.
atlamak run v.
atlamak pop v.
atlamak praetermit v.
atlamak sprunt [dialect] [uk] v.
atlamak stoit [dialect] [uk] v.
atlamak supersede [obsolete] v.
Phrasals
atlamak set aside v.
atlamak bog in v.
atlamak bounce around v.
atlamak skip about v.
atlamak jump up v.
atlamak pass over v.
Idioms
atlamak fly beneath the radar v.
atlamak fly beneath someone's radar v.
atlamak leap at v.
atlamak make a dive v.
Computer
atlamak skip v.
atlamak bypass v.
Telecom
atlamak jump v.
Electric
atlamak arc v.
Automotive
atlamak spark-over v.
Slang
atlamak fuck v.

Bedeutungen, die der Begriff "atlamak" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 356 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
Common Usage
(bir konudan diğerine) atlamak skip v.
General
balıklama atlamak jump at something v.
üzerinden atlamak leap v.
haber atlamak miss the news v.
balıklama atlamak dive headfirst v.
ip atlamak skip rope v.
üstünden atlamak jump over v.
bir yerden dışarı atlamak jump out of v.
konudan konuya atlamak wander off v.
paraşütle atlamak (uçaktan) bail out v.
üzerinden atlamak fly v.
sırıkla atlamak vault v.
tur atlamak get through to v.
yüksekten atlamak leap over v.
paraşütle atlamak bale out v.
ip atlamak jump rope v.
yüksekten atlamak jump off v.
üstünden atlamak vault v.
yüksekten atlamak leap off v.
paraşütle atlamak bail out v.
atlamak (konu vb) skip over v.
engel atlamak vault v.
taksiye atlamak hack v.
yanlışlıkla atlamak miss v.
haber atlamak fail to report a news item v.
üzerinden atlamak jump v.
trene atlamak jump a train v.
paraşütle atlamak bale v.
paraşütle atlamak parachute v.
üzerinden atlamak leap over v.
engelden atlamak jump a hurdle v.
yüksekten atlamak jump over v.
farkına varmadan atlamak overlook v.
havuza atlamak plunge into the pool v.
satır atlamak skip a line v.
otobüse atlamak board the bus v.
trene atlamak jump aboard the train v.
otobüse atlamak get onto the bus v.
trene atlamak jump on the train v.
otobüse atlamak get on the bus v.
haber atlamak miss a news scoop v.
haber atlamak fail to print an item v.
balıklama atlamak dive v.
çağ atlamak modernize v.
çağ atlamak move with the times v.
çağ atlamak get up to date v.
çağ atlamak step into new age v.
paraşütle uçaktan atlamak bale out v.
uçurumdan atlamak jump off a cliff v.
-den atlamak jump over v.
-i atlamak leave out v.
sırıkla atlamak pole-jump v.
suya atlamak dive v.
atlamak (bir şeye tutunarak) swing v.
kademe atlamak be promoted (at work) v.
kademe atlamak be raised in rank v.
kademe atlamak go on to the next level v.
sınıf atlamak advance v.
kademe atlamak be upgraded v.
kademe atlamak go on to the next stage v.
denize atlamak jump into the sea v.
üzerinden atlamak vault v.
sınıf atlamak climb the social ladder v.
sınıf atlamak move up the social ladder v.
üstüne atlamak fly at v.
bir şeyin üzerinden atlamak jump over v.
paraşütle atlamak bale out of v.
öğün atlamak skip a meal v.
üzerinden atlamak overleap v.
otobüse atlamak hop on a bus v.
yere atlamak jump to the floor v.
bir uçaktan paraşütle atlamak jump out of an airplane with a parachute v.
uçaktan paraşütle atlamak parachute out of a plane v.
okulda sınıf atlamak promote v.
bir şeyden bir şeye atlamak skip v.
ip atlamak skip v.
(uçaktan) paraşütle atlamak jump v.
balıklama atlamak dove v.
suya atlamak dove v.
çağ atlamak modernise v.
hareket halindeki bir arabadan atlamak jump out of a moving car v.
geriye atlamak jump back v.
havuza atlamak jump into the pool v.
çitten atlamak jump the fence v.
kahvaltıyı atlamak/es geçmek skip breakfast v.
suya atlamak jump into the water v.
ip atlamak skip a rope v.
ödemeyi atlamak skip the payment v.
pencereden atlamak leap out of a window v.
pencereden atlamak jump out of a window v.
uçaktan atlamak jump out of the plane v.
uçaktan atlamak jump out of a plane v.
suya bombalama atlamak cannonball v.
oraya buraya atlamak tittup v.
oraya buraya atlamak titup v.
daldan dala atlamak haw and gee v.
uçaktan atlamak eject v.
havuzun derin tarafına atlamak/girmek go off the deep end v.
havuzun boyunu geçen derinlikteki yerine atlamak/girmek go off the deep end v.
havuzun zeminine ayak basamayacak derinlikteki yerine atlamak/girmek go off the deep end v.
havuzun derin tarafına atlamak/girmek jump off the deep end v.
havuzun boyunu geçen derinlikteki yerine atlamak/girmek jump off the deep end v.
havuzun zeminine ayak basamayacak derinlikteki yerine atlamak/girmek jump off the deep end v.
(harf/hece) atlamak elide v.
(bir şeyin) içine atlamak dive into (something) v.
konudan konuya atlamak jump from topic to topic v.
uçaktan paraşütle atlamak bail v.
(masa oyunlarında) boş bir noktaya atlamak jump v.
bir sütun veya sayfadan bir diğerine atlamak jump v.
üstüne atlamak jump v.
(şahin) kaçmaya çalışırken tüneğinden hızla atlamak bate v.
üzerinden atlamak beleap v.
karın üstü atlamak belly flop v.
karın üstü atlamak belly-flop v.
suya karın üstü atlamak belly-flop v.
(harfleri, sayıları) atlamak jump v.
üstüne atlamak leap (at) v.
kar kayağı faaliyetler sırasında engelin üzerinden atlamak huck v.
engel üzerinden atlamak hurdle v.
engel üzerinden atlamak hurdle v.
(video oyunlarında) kademe atlamak veya bir şey kazanmak için görevi tekrar yapmak grind v.
atlamak (konu overhip [obsolete] v.
aşırı ileriye atlamak overjump v.
çok uzağa atlamak overjump v.
üzerinden atlamak overslip [obsolete] v.
paraşütle atlamak chute v.
suya bombalama atlamak cannon-ball v.
(belirli bir yükseklik veya mesafede) atlamak clear v.
üzerinden atlamak clear v.
(at, binici, tazı) çitten atlamak fence v.
engelden atlamak penetrate v.
balık gibi atlamak porpoise v.
kademe atlamak coronet v.
üzerinden atlamak over v.
yüksekten atlamak over v.
üstünden atlamak over v.
üzerinden atlamak over v.
sudan atlamak prime v.
başka konuya atlamak skip v.
üstüne atlamak sool v.
(konser sırasında) sahneden seyirciye doğru atlamak stage-dive v.
birden üstüne atlamak surprise v.
birden üstüne atlamak surprize v.
(uçaktan paraşütle atlamak için) özel eğitimli anlamına gelen ön ek para- pref.
(uçaktan paraşütle atlamak için) özel teçhizatlı anlamına gelen ön ek para- pref.
(uçaktan paraşütle atlamak için) özel donanımlı anlamına gelen ön ek para- pref.
Phrasals
ileri doğru atlamak spring at v.
sahnede veya konuşurken bocalamak/takılmak/söyleyeceğini unutmak/kaçırmak/atlamak go up v.
sözün/lafın/işin arasına girmek/atlamak burst in v.
adını atlamak/çizmek pass someone up v.
balıklama atlamak jump at v.
birinin üzerine atlamak jump at someone v.
birinin üzerine atlamak spring at someone v.
hop diye atlamak hop on v.
karşıya atlamak jump across v.
karşısına atlamak jump across v.
(araba vb'ye) atlamak hop in v.
(ata/bisiklete) atlamak get up v.
(havuza vb.) atlamak throw oneself into v.
(araba vb'ye) atlamak get into (a vehicle) v.
üzerine atlamak lung at v.
aşağı atlamak jump down v.
bir şeyin içinden aşağı atlamak jump down something v.
bir şey aracılığıyla aşağı atlamak jump down something v.
bir şeyden/yerden aşağı atlamak jump down something v.
dışarı atlamak/düşmek dropout v.
aşağı atlamak/düşmek dropout v.
bir yerden atlamak/düşmek dropout v.
(bir şeyden/şeyden) sallanıp başka bir yere atlamak swing from (something) v.
bir yerden bir yere atlamak/zıplamak swing from (something) v.
bir yerden balıklama atlamak dive off v.
bir yerden tepesi üstü/kafa üstü atlamak dive off v.
balıklama atlamak/dalmak dive in v.
balıklama atlamak/dalmak dive into v.
birinin/bir şeyin üstüne atlamak/zıplamak jump on someone or something v.
üstüne atlamak jump on v.
üstüne atlamak/zıplamak jump on v.
üst üste atlamak pile on v.
üst üste atlamak pile onto v.
-in üstüne atlamak pounce at v.
(bir şeyin) üstüne atlamak pounce on (something) v.
üstüne atlamak pounce on v.
bir şeyin içine atlamak/atlayıvermek vault into something v.
içine dalmak/atlamak wade in v.
içine dalmak/atlamak wade into v.
-in içine atlamak jump in v.
-in içine tereddütsüz/korkusuzca atlamak jump in v.
-in içine paldır küldür atlamak jump in v.
-in içine alelacele dalmak/atlamak jump in v.
-e atlamak leap in v.
(bir şeye) atlamak jump up to (something) v.
üzerinden atlamak slip over v.
-in üstüne sıçramak/atlamak spring on v.
bir şeyin üstünden atlamak jump across something v.
zorunlu bir dersi sınavla atlamak test out v.
zorunlu bir dersi sınavdan belli bir not alarak atlamak test out v.
(bir şeyden aşağı) atlamak jump (down) (from something) v.
-e atlamak plunge in v.
seviye atlamak level up v.
birinin/bir şeyin üstüne atlamak jump at someone or something v.
birine/bir şeye doğru atlamak jump at someone or something v.
oradan oraya atlamak bounce around v.
daldan dala atlamak bounce around v.
çıkıp üstüne atlamak come out at v.
çıkıp birinin/bir şeyin üstüne atlamak come out at someone or something v.
birden birinin/bir şeyin üstüne atlamak come out at someone or something v.
çıkıp birinin/bir şeyin üstüne atlamak come out toward someone or something v.
birden birinin/bir şeyin üstüne atlamak come out toward someone or something v.
çıkıp birinin/bir şeyin üstüne atlamak come out towards someone or something v.
birden birinin/bir şeyin üstüne atlamak come out towards someone or something v.
(birinin/bir şeyin) üstüne atlamak come out toward (someone or something) v.
(birinin/bir şeyin) üstüne atlamak come out towards (someone or something) v.
oradan oraya atlamak dash across v.
bir yerde oradan oraya atlamak dash across something v.
bir şeye sazan gibi atlamak/düşmek fall for something v.
(bir şeye) sazan gibi atlamak/düşmek fall for (something) v.
(bir şeyin) üstüne cumbadak atlamak flop down onto (something) v.
(bir şeye) cumburlop diye atlamak flop down onto (something) v.
(bir şeyin) üstüne cumbadak atlamak flop down on (something) v.
(bir şeye) cumburlop diye atlamak flop down on (something) v.
içine atlamak flop into v.
cumbadak atlamak flop into v.
cumburlop diye atlamak flop into v.
(bir şeyin) içine atlamak flop into (something) v.
(bir şeye) cumbadak atlamak flop into (something) v.
(bir şeye) cumburlop diye atlamak flop into (something) v.
(birinin/bir şeyin) üstüne atlamak fly at (someone or something) v.
inmek/atlamak (bisikletten/attan) hop off v.
birinin/bir şeyin üstüne saldırmak/atlamak go at someone or something v.
(birinin/bir şeyin) üstüne atlamak grasp at (someone or something) v.
(arabaya) atlamak hop into (something) v.
(arabaya) atlamak hop in (something) v.
(bir şeyden) inmek/atlamak hop off (of something) v.
(bir şeye) binmek/atlamak hop onto (something) v.
(bir şeye) binmek/atlamak hop on (something) v.
(bir şeyden/yerden) atlamak jump from (something) v.
(bir şeyden/yerden) aşağı atlamak jump from (something) v.
(bir şeyden bir şeye) atlamak jump from (something) to (something) v.
(bir şeyden/yerden aşağıdaki bir şeye/yere) atlamak jump from (something) to (something) v.
…'den …'e atlamak/sıçramak/hoplamak jump from to v.
(birinin) birden üstüne atlamak jump out at (one) v.
ile atlamak jump with v.
(birinin/bir şeyin) üstüne atlamak/saldırmak lash out against (someone or something) v.
(birinin/bir şeyin) aniden üstüne atlamak/saldırmak lash out at (someone or something) v.
birinin/bir şeyin üstüne atlamak leap at someone or something v.
aşağı atlamak leap down v.
(bir şeyden bir şeye) atlamak leap from (something) to (something) v.
(bir şeyden aşağıdaki bir şeye) hoplamak/atlamak leap from (something) to (something) v.
(bir şeyden) aşağı (bir şeye) atlamak leap from (something) to (something) v.
(birinin/bir şeyin) üzerine atlamak/saldırmak lunge at (someone or something) v.
(birinin/bir şeyin) üzerine atlamak/saldırmak lunge for (someone or something) v.
(birinin/bir şeyin) üstüne atlamak pounce on (someone or something) v.
(bir hayvanın) eyerine/semerine binmek/atlamak saddle up v.
(bir şeyin) üzerine atlamak seize onto (something) v.
(bir şeyin) üzerine atlamak seize on (something) v.
(bir şeyin) üzerine atlamak seize upon (something) v.
(birini/bir şeyi) atlamak skip over (someone or something) v.
(birine/bir şeye) doğru atlamak spring at (someone or something) v.
(birinin/bir şeyin) üzerine atlamak/sıçramak spring at (someone or something) v.
(birinin/bir şeyin) hemen üzerine atlamak spring at (someone or something) v.
(bir yerden çıkıp birinin/bir şeyin) üzerine atlamak spring out at (someone or something) v.
öne doğru atlamak thrust forward v.
üzerinden atlamak vault over v.
Phrases
birinin/bir şeyin üzerinden atlamak vault over someone or something v.
Colloquial
arabaya atlamak jump in the car v.
üzerine atlamak be all up on someone v.
uçaktan atlamak jump out the plane v.
sonrakine atlamak skip it v.
daldan dala atlamak hop v.
bir öğünü atlamak/kaçırmak fly light v.
sınıf atlamak class up v.
(video oyunlarında) level atlamak ding v.
(video oyunlarında) seviye atlamak ding v.
Idioms
konudan konuya atlamak touch and go [obsolete] v.
belanın içine dalmak/atlamak take the bear by the tooth v.
araba sürerken veya kayarken tümseklerden atlamak catch air v.
her lafa atlamak give (one's) two cents v.
her lafa atlamak give (one's) two cents' worth v.
sazan gibi atlamak be caught with chaff v.
atlamak (yapmamak anlamında) give something a miss v.
birinin önüne atlamak get the jump on one v.
biri için kurşunun önüne atlamak take a bullet for someone v.
bir şeye balıklama atlamak lap something up v.
balıklama atlamak jump in at the deep end v.
daldan dala atlamak blow hot and cold v.
fırsata balıklama atlamak leap at the opportunity v.
fırsata balıklama atlamak leap at the chance v.
fırsata balıklama atlamak leap at the chance to do something v.
gözü kapalı atlamak/dalmak/girmek walk blindly into something v.
fırsata balıklama atlamak jump at the chance to do something v.
her lafa atlamak put your two cents worth in v.
fırsata balıklama atlamak jump at the opportunity v.
fırsata balıklama atlamak jump at the opportunity to do something v.
fırsata balıklama atlamak leap at the opportunity to do something v.
fırsata balıklama atlamak jump at the chance v.
son anda atlamak/zıplamak/çekilmek jump clear of something v.
(gereksiz) formaliteyi atlamak cut through red tape v.
üzerine atlamak jump to it v.
üzerine atlamak leap at v.
birbirinin üstünden atlamak crawl (all) over each other v.
karmaşık/zor bir işe tek başına atlamak leap off the deep end v.
(birinin/bir şeyin) önüne atlamak make a dive (for someone or something) v.
(bir şeyi tutmak için) atlamak make a dive (for something) v.
-in içine tereddütsüz/korkusuzca atlamak jump in with both feet v.
-in içine tereddütsüz/korkusuzca atlamak jump into the ring v.
durmadan ip atlamak jump rope v.
(bir araçtan) atlamak catch air v.
(bir araçtan) atlamak catch big air v.
yeni evlendiği eşiyle süpürgenin üzerinden atlamak jump the besom v.
süpürgenin üzerinden atlamak jump the besom v.
daldan dala atlamak blow hot and cold v.
(gereksiz) formaliteyi atlamak cut (through) (the) red tape v.
(bir şeye) sazan gibi atlamak/düşmek fall for (something) hook, line, and sinker v.
(bir işin) üstüne atlamak go like gangbusters [us] v.
konudan konuya atlamak go/fly off at a tangent [uk] v.
zamanda geriye gitmek/atlamak jump back in time v.
son anda atlamak/zıplamak/çekilmek jump clear of v.
önüne atlamak make a dive v.
(bir şey yapma) fırsatının üstüne atlamak seize the opportunity (to do something) v.
(biri için) kurşunun önüne atlamak take a bullet (for someone) v.
(biri için) kurşunun önüne atlamak take the bullet (for someone) v.
Technical
suya atlamak dive v.
suya atlamak dove v.
Computer
level atlamak level up v.
bir programdan diğerine atlamak jump v.
Aeronautic
paraşütle atlamak parachute v.
paraşüt ile atlamak sky dive v.
Education
(öğrenci) büyük sınıfa atlamak skip v.
Military
emercensi atlamak bale out v.
emercensi atlamak bail out v.
paraşütle atlamak bale out v.
paraşütle atlamak bail out v.
Sport
sırıkla atlamak pole-vault v.
kazayı önlemek için sörf tahtasından veya kayaktan atlamak bail out v.
sabit engellerin üzerinden atlamak jib v.
kaykayı hava kaldırarak (bir şeyin) üzerinden atlamak ollie v.
kırsal bölgelerdeki fuarlarda paraşütle atlamak barnstorm v.
sırık üzerinden atlamak pole vault v.
kayak ile atlamak ski jump v.
Archaic
(konuşurken veya yazarken) bir konudan diğerine atlamak glance v.
üzerinden atlamak overbound [rare] v.
daha uzağa atlamak overleap v.
önüne atlamak overleap v.
üzerine atlamak overleap v.
üzerinden atlamak overspring v.
yüksekten atlamak overspring v.
Slang
birinin üstüne atlamak jump someone's bones v.
paraşütle atlamak hit the silk v.
askeri uçaktan atlamak punch out v.
birden üstüne atlamak jump v.
birinin üstüne atlamak/saldırmak jump v.
birine atlamak jump v.
(birinin) üstüne atlamak (cinsel anlamda) jump (one's) bones v.
üstüne atlamak (cinsel anlamda) jump bones v.
(birinin) üstüne atlamak step to (one) [us] v.
orta sınıfa öykündüğü ve sınıf atlamak istediği için işçi sınıfı köklerini reddeden (kimse) lace-curtain adj.