include - Turkish English Dictionary

include

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Meanings of "include" in Turkish English Dictionary : 34 result(s)

English Turkish
Common Usage
include v. içermek
We welcome the fact that the proposal no longer includes a ban on temporary defence mechanisms.
Teklifin artık geçici savunma mekanizmalarına yönelik bir yasak içermemesini memnuniyetle karşılıyoruz.

More Sentences
include v. kapsamak
First, do these plans for Morocco include Turkey?
İlk olarak Fas'a yönelik bu planlar Türkiye'yi de kapsıyor mu?

More Sentences
include v. katmak
General
include v. saymak
Among the negative developments I would include the disturbing decision of Likud.
Olumsuz gelişmeler arasında Likud'un rahatsız edici kararını da sayabilirim.

More Sentences
include v. dahil etmek
The team decided to include a new player.
Takım yeni bir oyuncuyu dahil etmeye karar verdi.

More Sentences
include v. eklemek
I would therefore urge you to include a paragraph on regions.
Bu nedenle, bölgelerle ilgili bir paragraf eklemenizi tavsiye ederim.

More Sentences
include v. içermek
This legal base will include rules on data protection that will also cover access by private individuals.
Bu yasal temel, özel şahısların erişimini de kapsayacak veri koruma kurallarını içerecektir.

More Sentences
include v. kapsamına almak
However, in our view, pilotage services should be included in the directive.
Ancak bizim görüşümüze göre kılavuzluk hizmetleri de direktif kapsamına alınmalıdır.

More Sentences
include v. kapsamak
Does 'family' include unmarried couples of whatever gender?
Aile' hangi cinsiyetten olursa olsun evli olmayan çiftleri de kapsıyor mu?

More Sentences
include v. kapsama dahil etmek
In drawing up the proposal, the Commission carefully considered which products should be included within its scope.
Teklifi hazırlarken Komisyon, hangi ürünlerin kapsama dahil edilmesi gerektiğini dikkatle değerlendirmiştir.

More Sentences
include v. yer vermek
For that reason, we had to include a lot of detail.
Bu nedenle, çok fazla ayrıntıya yer vermek zorunda kaldık.

More Sentences
Law
include v. dahil olmak
The package includes 20 days' paid holiday a year.
Pakete yılda 20 günlük ücretli izin dahildir.

More Sentences
Technical
include v. dahil etmek
Secondly, because it is going to include it within this campaign.
İkincisi, onu bu kampanyaya dahil edeceği için.

More Sentences
include v. kapsama
Other subjects might include EU enlargement and the development of cooperation under ASEAN+3.
Diğer konular arasında AB genişlemesi ve ASEAN+3 kapsamında iş birliğinin geliştirilmesi yer alabilir.

More Sentences
Computer
include expr. dahil et
Include the chairmen.
Başkanları dahil et.

More Sentences
General
include v. kaplamak
include v. içine almak
include v. kapsama almak
include v. havi olmak
include v. bünyesinde bulundurmak
include v. dercetmek
include v. kapatmak
include v. hapsetmek
include v. sınırlandırmak
include v. çevrelemek
include v. kuşatmak
include v. kıstırmak
include v. dikkate almak
Law
include v. havi olmak
Technical
include n. içine alma
Computer
include expr. ekle
Informatics
include n. başka ögeye dahil edilmek üzere dinamik olarak alınan kaynak kod veya içerik
Ottoman Turkish
include v. tazammun etmek
Archaic
include v. şamil olmak

Meanings of "include" with other terms in English Turkish Dictionary : 70 result(s)

English Turkish
General
include (something) in v. dahil etmek
Finally, two new items relating to the environment are included in the statistics on industrial firms.
Son olarak, sanayi firmalarına ilişkin istatistiklere çevreyle ilgili iki yeni kalem dahil edilmiştir.

More Sentences
not include v. içermemek
The provisions do not include a requirement for any particular API technology or a single API.
Hükümler, belirli bir API teknolojisi veya tek bir API için bir gereklilik içermemektedir.

More Sentences
not include v. (konuşmasında) yer vermemek
I did not include any unnatural solutions in the book.
Kitapta doğal olmayan hiçbir çözüme yer vermedim.

More Sentences
include the labour charges to the invoice v. faturaya işçilik ücretini eklemek
include labour charge v. (ücrete) işçilik eklemek
include in the scope v. kapsama dahil etmek
include in the scope v. kapsama almak
include in the schedule v. programa almak
include in the program v. programa almak
include/incorporate something to its structure v. bünyesine dahil etmek
include risk v. risk içermek
include [obsolete] v. bitirmek
include [obsolete] v. sonlandırmak
Phrasals
include someone out of something v. kapsamdan çıkarmak
include someone out of something v. dahil etmemek
include among v. birini (bir gruba/topluluğa) dahil etmek
include someone among something v. birini (bir gruba/topluluğa) dahil etmek
include in v. içine almak
include (one) in (something) v. (birine bir şeyde) yer vermek
include in v. '-in kapsamına almak
include in v. '-in arasına sokmak/almak
include (one) in (something) v. (birini bir şeye) dahil etmek
include in v. içinde yer vermek
include in v. kapsama almak
include in v. -e dahil etmek
include (someone or something) among (something) v. (birini/bir şeyi bir grubun/topluluğun) arasına dahil etmek
include (one) in (something) v. (birini bir şeye) sokmak/katmak
include (someone or something) among (something) v. (birine/bir şeye bir topluluk/grup) içinde yer vermek
include in v. dahil etmek
include (someone or something) among (something) v. (birini/bir şeyi bir şeyin) arasına sokmak/katmak
include (someone or something) among (something) v. (birini/bir şeyi bir şeyin) içine/kapsamına almak
include (one) in (something) v. (birini bir şeyin) içine/kapsamına almak
Colloquial
include out v. hariç tutmak
include out v. dahil etmemek
include out v. dışında tutmak
include me out expr. beni kapsamdan çıkar
include me out expr. beni sayma
include me out expr. beni dahil etme
include me out expr. beni hariç tut
Idioms
include something in the bargain v. pazarlığa dahil etmek
Speaking
my hobbies include reading, listening to music and playing soccer expr. Hobilerim arasında kitap okumak müzik dinlemek ve futbol oynamak var
Trade/Economic
words importing the singular shall include the plural and vice versa n. tekil ifadeler çoğul ifadeleri, çoğul ifadeler ise tekil ifadeleri de kapsayacak şekilde anlaşılacaktır
our prices include vat expr. fiyatlarımıza kdv dahildir
our prices do not include vat expr. fiyatlarımıza kdv dahil değildir
Politics
include an item v. bir madde eklemek
Computer
include in view n. görünüm kapsamı
page to include n. eklenecek sayfa
include row/col expr. satır/sütun içer
yes, include expr. evet, ekle
files to include expr. içerilecek dosyalar
include linked files expr. bağlantılı dosyaları ekle
include chapter number expr. bölüm numarası ile birlikte
include on page expr. sayfaya ekle
include formatted text in clipboard expr. biçimli metni pano'da bulundur
include col expr. sütun içer
include page expr. sayfa ekle
include footnotes and endnotes expr. dipnotları ve sonnotları say
include subwebs expr. alt web'leri ekle
include time expr. saat içer
include date expr. tarih içer
include row expr. satır içer
include powerpoint viewer expr. powerpoint görüntüleyici'yi ekle
include minutes expr. tutanakları içer
include field names expr. alan adlarını ekle
include subdirectories expr. alt dizinlerle birlikte
include on slide expr. slayda ekle
include for expr. için bulundur
include with document expr. belge ile birlikte
include data expr. verileri içer
your password must be 8-16 characters, and include at least one lowercase letter, one uppercase letter, and a number expr. şifreniz 8 ile 16 karakterden oluşmalı ve en az bir küçük harf, bir büyük harf ve bir de rakam içermeli