bug - Turco Inglés Diccionario
Historia

bug

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Significados de "bug" en diccionario turco inglés : 90 resultado(s)

Inglés Turco
Common Usage
bug n. böcek
General
bug n. merak
bug n. mikrop
bug n. tutkun
bug n. ayarsızlık
bug n. tutku
bug n. cihaz
bug n. tahtakurusu
bug n. virüs
bug n. delilik
bug n. gizli mikrofon
bug n. çapar
bug n. yanlış
bug n. bozukluk
bug n. böcek
bug n. gizli dinleme aygıtı
bug n. arıza
bug n. dinleme cihazı
bug n. ateşböceği
bug n. önemli kimse
bug n. yüksek sosyal statüye sahip kimse
bug n. asterisk işareti
bug v. canını sıkmak
bug v. kızdırmak
bug v. dinleme cihazı yerleştirmek
bug v. gizli mikrofon yerleştirmek
bug v. gizli dinleme aygıtı yerleştirmek
bug v. rahatsız etmek
bug v. can sıkmak
bug v. başının etini yemek
bug v. büyümek
bug v. pörtlemek
bug v. rahatsız etmek
bug v. içini kemirmek
bug v. (bitki) böcekten arındırmak
bug v. böcek avlamak
bug v. böcek toplamak
bug v. telefon dinlemek
bug adj. meraklı
Irregular Verb
bug v. big - bug
Colloquial
bug n. mikrobiyal hastalık
bug n. sistem arızası/hatası/kusuru
bug n. takıntı
bug n. obsesyon
bug n. çılgınlık
bug n. bir şey delisi
bug n. bir şey meraklısı
bug n. bir şey heveslisi
Idioms
bug v. birini çok kızdırmak
bug v. birisini sıkmak
bug v. çok öfkelendirmek
bug v. gıcık etmek
bug v. küplere bindirmek
bug v. sinirden kudurtmak
bug v. sinirlerini ayağa kaldırmak
Trade/Economic
bug n. ürünün sendika işletmesi tarafından üretildiğini gösteren etiket
Technical
bug n. gizli dinleme aygıtı
bug n. alarm sistemi
bug n. hırsız alarmı
bug v. hırsız alarmı takmak
Computer
bug n. arıza
bug n. böcek
bug n. hata
bug n. yanlış
bug n. yazılım hatası
bug n. internet kullanıcılarını izlemek için kullanılan bir dosya
Telecom
bug n. hata
bug n. yüksek hızlı telgraf anahtarı
Television
bug n. (ekranın köşesinde görülen) televizyon kanalı işareti
Lighting
bug n. liman ışığı
bug n. kanal ışığı
bug n. gemi sinyal ışığı
Automotive
bug n. böcek
bug n. hata
bug n. iki kişilik hafif bir tür araba
Aeronautic
bug n. işaretçi
Pathology
bug n. hastalık üreten mikroorganizma
bug n. hastalık üreten madde
bug n. mikroorganizma veya maddenin neden olduğu hastalık
Zoology
bug n. yarımkanatlı böcek
Fishery
bug n. yapay olta böceği
Geography
bug n. doğu avrupa'da ukrayna ile polonya arasında bir nehir
bug n. ukrayna'da bir nehir
Sport
bug n. yeni bir jokeyin talep edebileceği ağırlık toleransı
Archaic
bug n. kendini beğenmiş kimse
Entomology
bug n. çok ayaklı küçük omurgasız hayvan
Slang
bug n. deli
bug n. manyak
bug n. sayı manipülasyonu
bug n. (lgbt jargonunda) aids virüsü

Significados de "bug" con otros términos en diccionario inglés turco: 430 resultado(s)

Inglés Turco
General
pill bug n. tespihböceği
plant bug n. bitki biti
june bug n. haziranböceği
forest bug n. osurganböceği
true bug n. gerçek virüs
lace bug n. dantel böceği
lightning bug n. yıldızböceği
giant water bug n. dev su böceği
lightning bug n. ateşböceği
lightning bug n. ateş böceği
flu bug n. grip virüsü
bed bug n. tahtakurusu
may bug n. mayıs böceği
big bug n. önemli kimse
leaf bug n. yaprak zararlısı
potato bug n. patatesböceği
water bug n. su böceği
love bug n. aşk böceği
may bug n. mayısböceği
tummy bug n. mide iltihabı
black bug n. kara böcek
bug screen n. tel sineklik
bug invasion n. böcek istilası
pernicious bug n. zararlı böcek
bug hunter n. böcekbilimci
bug hunter n. entomolojist
bug-bear n. öcü
bug-bear n. gulyabani
bug screen n. böceklik
bug screen n. sineklik
bug bounty program n. yazılım hatası bulma ödül programı
cabbage bug n. kötü kokulu ve siyah renge sahip lahana v.b bitki haşeresi
bug [obsolete] n. kötü ruh
bug [obsolete] n. hortlak
bug [obsolete] n. cin
bug word [obsolete] n. korkunç kelime
bug words [obsolete] n. tehditkar konuşma
bug-hunter n. böceklerle ilgilenen kimse
bug-hunter n. böcekbilimci
fire bug n. yangın çıkararak zarar vermeyi amaçlayan vandal
become bug-infested v. böceklenmek
be bitten by a bug v. bir böcek tarafından ısırılmak
bug-infested adj. böcekli
bug-eyed adj. patlak gözlü
bug-free adj. böceksiz
bug [dialect] [uk] adj. kendini beğenmiş
bug [dialect] [uk] adj. kibirli
bug [dialect] [uk] adj. burnu havada
bug-ridden adj. böcekle dolu
Phrasals
bug out v. (eşyalarını) toplanmak
bug out (on) v. sorumluluktan kaçmak
bug out (of) v. sorumluluktan kaçmak
Colloquial
gold bug n. altının en önemli yatırım aracı olduğuna inanan kimse
gold bug n. altın düşkünü kimse
gold bug n. altının zenginlik simgesi olduğunu savunan kimse
bob [bug-out bag] n. afet ve acil durum çantası
bug nut n. vidalı klemens
bug-out bag n. acil durum çantası
bug-out bag n. afet çantası
stomach bug n. mide mikrobu
stomach bug n. mide virüsü
bob (bug-out bag) n. acil durum çantası
bob (bug-out bag) n. afet çantası
fire bug n. kundakçı
fire bug n. kasten yangın çıkaran kimse
potato bug n. tesbih böceği
bug out v. stres yapmak
bug out v. strese girmek
bug out v. çok endişelenmek
bug off! expr. defol!
bug off! expr. defol git!
bug off! expr. kaybol!
let’s bug out exclam. hadi tüyelim
Idioms
big bug n. büyükbaş
big bug n. çok önemli ve etkili kimse
big bug n. ekabir
big bug n. kodaman
slug bug n. bir volkswagen beetle gördüğünde birine yumruk atıp ilk gösteren olmaya çalışılan oyun
have the bug v. can atmak
have the bug v. çok ilgisini çekmek
have the bug v. kapılmak
have the bug v. vurulmak
have the bug v. (bir şey) meraklısı/heveslisi/tutkunu olup çıkmak
have the bug v. (bir şeye) sarmak/merak sarmak
have the bug v. (bir şeye) sardırmak
have the bug v. (bir şeye) merak duymak/heves etmek
have the bug v. (bir şeye) heveslenmek
have the bug v. (bir şey) hevesine/merakına düşmek
have the bug v. sürekli (bir şeyle) ilgilenip durmak
be bitten by the bug v. (bir şey) meraklısı/heveslisi/tutkunu olup çıkmak
be bitten by the bug v. (bir şeye) sarmak/merak sarmak
be bitten by the bug v. (bir şeye) sardırmak
be bitten by the bug v. (bir şeye) merak duymak/heves etmek
be bitten by the bug v. (bir şeye) heveslenmek
be bitten by the bug v. (bir şey) hevesine/merakına düşmek
be bitten by the bug v. sürekli (bir şeyle) ilgilenip durmak
have the bug v. heveslisi/tutkunu olup çıkmak
have the bug v. (bir şeye) sarmak
have the bug v. (bir şeye) merak sarmak
have the bug v. (bir şeye) heves etmek/heveslenmek
have the bug v. (bir şey) hevesine/merakına düşmek
have the bug v. sürekli (bir şeyle) ilgilenip durmak
be bitten by the bug v. heveslisi/tutkunu olup çıkmak
be bitten by the bug v. (bir şeye) sarmak
be bitten by the bug v. (bir şeye) merak sarmak
be bitten by the bug v. (bir şeye) heves etmek/heveslenmek
be bitten by the bug v. (bir şey) hevesine/merakına düşmek
be bitten by the bug v. sürekli (bir şeyle) ilgilenip durmak
be bitten by the same bug v. aynı isteklere veya ihtiyaçlara sahip olmak
put a bug in someone's ear v. birisinin kafasına bir fikir sokmak
put a bug in someone's ear v. birine bir tavsiyede bulunmak
put a bug in someone's ear v. birine ipucu vermek
put a bug in someone's ear v. birine tavsiye vermek
bug someone v. birisini rahatsız etmek
be bitten by the travel bug v. gezip dolaşmayı çok istemek
get bitten by the bug v. ilgisini çekmek
be bitten by the bug v. ilgisini çekmek
get bitten by the bug v. meraktan deliye dönmek
get bitten by the bug v. merakını celbetmek
be bitten by the bug v. merakını celbetmek
be bitten by the bug v. meraktan deliye dönmek
be bitten by the bug v. merakını uyandırmak
get bitten by the bug v. merakını uyandırmak
put a bug in someone's ear v. kulağına kar suyu kaçırmak
be (as) snug as a bug in a rug v. sımsıcak olmak
be (as) snug as a bug in a rug v. keyifli olmak
be (as) snug as a bug in a rug v. rahat olmak
be (as) snug as a bug in a rug v. konforlu olmak
be (as) snug as a bug in a rug v. sıcacık olmak
be bitten by the bug v. meraklısı/heveslisi/tutkunu olup çıkmak
be bitten by the bug v. sarmak/merak sarmak
be bitten by the bug v. sardırmak
be bitten by the bug v. merak duymak/heves etmek
be bitten by the bug v. heveslenmek
be bitten by the bug v. hevesine/merakına düşmek
have the bug v. meraklısı/heveslisi/tutkunu olup çıkmak
have the bug v. sarmak/merak sarmak
have the bug v. sardırmak
have the bug v. merak duymak/heves etmek
have the bug v. heveslenmek
have the bug v. hevesine/merakına düşmek
put a bug in (one's) ear v. (birine) bir tavsiyede bulunmak
put a bug in (one's) ear v. (birine) ipucu vermek
put a bug in (one's) ear v. (birine) tavsiye vermek
put a bug in (one's) ear v. (birinin) kafasına bir fikir sokmak
put a bug in (one's) ear v. (birinin) kulağına kar suyu kaçırmak
put a bug in (one's) ear v. (birine) çıtlatmak
put a bug in ear v. bir tavsiyede bulunmak
put a bug in ear v. ipucu vermek
put a bug in ear v. tavsiye vermek
put a bug in ear v. kafasına bir fikir sokmak
put a bug in ear v. kulağına kar suyu kaçırmak
put a bug in ear v. çıtlatmak
cuter than a june bug adj. şeker gibi
cuter than a june bug adj. çok tatlı
cuter than a june bug adj. hoş
cuter than a june bug adj. sevimli
bitten by the same bug adj. aynı isteklere/ihtiyaçlara sahip
bitten by the same bug adj. ilgi alanı aynı
bitten by the same bug adj. aynı şeyle alakadar
snug as a bug adj. sımsıcak
snug as a bug adj. sıcacık
snug as a bug adj. konforlu
snug as a bug adj. rahat
snug as a bug adj. keyifli
snug as a bug (in a rug) adj. sımsıcak
snug as a bug (in a rug) adj. sıcacık
snug as a bug (in a rug) adj. konforlu
snug as a bug (in a rug) adj. rahat
snug as a bug (in a rug) adj. keyifli
as snug as a bug in a rug expr. sıcacık
as snug as a bug in a rug expr. sımsıcak
I probably picked up some bug expr. sanırım şifayı kaptım
as crazy as a betsy bug expr. zırdeli
crazy as a betsy bug expr. zırdeli
cuter than a june bug expr. sevimli
cuter than a june bug expr. çok tatlı
cuter than a june bug expr. minnoş
cuter than a june bug expr. çok hoş
cuter than a june bug expr. şirin
Speaking
don't bug me expr. beni rahatsız etme
Technical
shellshock bug n. bash komutunda enjeksiyon güvenlik açığı
bug deflector n. böcek deflektörü
bug screen n. böcek kalkanı
welding bug n. elektrikli kaynak cihazı
Computer
bug tracking tool n. hata izleme aracı
bug hunt n. böcek avı
bug fix n. hata düzeltme
bug information n. hata bilgisi
bug bounty n. yazılım hatalarını bulan kişilere verilen para ödülü
year 2000 bug n. 2000 yılı hatası
millennium bug n. milenyum hatası
y2k bug n. y2k hatası
bug-hunter n. yazılım hatası avcısı
bug report n. hata raporu
bug-free adj. hata içermeyen
bug-free adj. hatalardan arınmış/arındırılmış
bug-free adj. hatasız
bug-ridden adj. (bilgisayar programı) hatayla dolu
it's not a bug, it's a feature expr. (bilgisayar programcılığı ile ilgili bir şaka) yazılım hatası değil belirtilmemiş özellik
Informatics
software bug n. yazılım hatası
y2k bug n. 1999 yılı problemi
y2k bug n. 2000 yılı hatası
y2k bug n. eski donanım ve yazılımların 2000'den sonrasına ayarlı olmaması durumu
Lighting
bug light n. liman ışığı
bug light n. kanal ışığı
bug light n. gemi sinyal ışığı
bug light n. böcekleri çekmemesi için sarı ışıkla üretilmiş elektrikli lamba
Automotive
baja bug n. baha bag
bug remover n. böcek temizleyici
bug catcher n. böcek yakalayan
bug deflector n. haşere deflektörü
Medical
bug bite n. böcek ısırığı
24-hour stomach bug n. gastroenterit
24-hour stomach bug n. norovirüs
Parasitology
red bug n. insan piresi
red bug n. insan etine gömülen pire
miana bug n. kümes kenesi
miana bug n. insanlara ve hayvanlara saldıran zehirli bir kene
chinch bug n. tahtakurusu
chinch bug n. tahtakurusu
coffee bug (lecanium coffæa) n. genellikle kahve bitkisine zarar veren bir kabuklu bit
Marine Biology
balmain bug n. bir tür yenilebilir avustralya deniz kabuklusu
bait bug n. hippa cinsine ait kabuklulara verilen ad
bait bug n. emerita cinsine ait, olta yemi olarak kullanılan küçük kabuklu
balmain bug (ibacus peronii) n. scyllaridae familyasına ait yenilebilir bir deniz kabuklusu
balmain bug (ibacus incisus) n. scyllaridae familyasına ait yenilebilir bir deniz kabuklusu
moreton bay bug (thenus orientalis) n. kuzey avustralya sularına özgü tatsız, yenebilir bir kabuklu deniz hayvanı
salve bug (aega psora) n. büyük ve kabuklu bir deniz kenesi
sea bug n. kiton
Zoology
tea bug n. çayın körpe yapraklarına zarar veren bir böcek
thread-legged bug n. örümcek böceği
spider bug n. örümcek böceği
lightning bug n. ateş böceği
dung bug n. bokböceği
cabbage bug n. harlequin bug için kullanılan başka bir isim
june bug n. haziranböceği
assassin bug n. katil böcek
hipster-bug n. köpük böceği
stink bug n. kötü kokulu böcek
boat bug n. küreksi ayakları olan etobur bir böcek
cabbage bug n. lahana ve ilgili bitkilere zarar veren, üstünde sarı ve kırmızı renkler bulunan siyah, kötü kokan bir böcek
cabbage bug n. lahana kokulu böceği
cabbage bug n. lahana böceği
potato bug n. patates böceği
boat bug n. sandal böceği
hipster-bug n. salya böceği
stick bug n. sopa böceği
stink bug n. süne
roly-poly bug n. tespih böceği
bed bug n. tahta kurusu
pill bug n. tespih böceği
scorpion bug n. su akrebi
Botanic
tobacco bug (dicyphus minimus) n. tütün yapraklarının özünü emen küçük siyah bir böcek
wheat bug n. kımıl zararlısı
Agriculture
wheat bug n. buğday böceği
beet leaf bug n. pancar yaprak piresi
Geography
western bug n. doğu avrupa'da ukrayna ile polonya arasında bir nehir
southern bug n. ukrayna'da bir nehir
Military
bug out v. askeri harekattan kaçmak
Card
bug [us] n. (pokerde) kent veya floşu tamamlamak için kullanılan joker
Entomology
tarnished plant bug (lygus lineolaris) n. baklagiller ve meyve ağaçları ile beslenen bir böcek
tarnished-plant bug (lygus lineolaris) n. baklagiller ve meyve ağaçları ile beslenen bir böcek
tea bug n. çay böceği
carpet bug n. halı böceği
carpet bug n. larvaları yün halılar, kürk, deri ve benzeri organik malzemelere zarar veren böcek cinsi
assasin bug n. reduviid böceği
assasin bug n. katil böcek
lace bug (tingidae) n. kanatları ve gövdesi dantele benzeyen, bitkilere zararlı bir böcek familyasının üyelerine verilen ad
negro bug (corimelaena pulicaria) n. ahududu ve böğürtlen üzerinde görülen, meyveye kötü bir tat veren ufak siyah bir böcek
cone-nose bug n. özellikle bazı katil böceklerin dahil olduğu, triatoma ve benzer cinslerdeki çeşitli kan emici böceklere verilen ad
cone-nosed bug n. özellikle bazı katil böceklerin dahil olduğu, triatoma ve benzer cinslerdeki çeşitli kan emici böceklere verilen ad
kissing bug n. özellikle bazı katil böceklerin dahil olduğu, triatoma ve benzer cinslerdeki çeşitli kan emici böceklere verilen ad
toad bug n. gelastocoridae familyasına mensup, geniş ve düz gövdesi olan küçük yırtıcı böcekler
tow bug (lasioderma serricorne) n. sigara böceği
tree bug n. ağaç böceği
trash bug n. yeşil zarkanat familyasından olan, larvaları zar kanatlı fidanbiti
triatomine bug n. triatoma cinsinden olan kan emici böcek
kissing bug n. triatoma cinsinden olan kan emici böcek
cone-nosed bug n. triatoma cinsinden olan kan emici böcek
conenose bug n. triatoma cinsinden olan kan emici böcek
assassin bug n. triatoma cinsinden olan kan emici böcek
true bug n. hemiptera (yarım kanatlılar) takımından olan böcek
overflow bug n. kaliforniya'nın bataklık alanlarında görülen bir karafatma
grease bug n. kaliforniya'nın bataklık alanlarında görülen bir karafatma
alfalfa plant bug (adelphocoris lineolatus) n. eski dünya'ya özgü olmasına karşın yanlışlıkla minnesota'ya taşınarak yoncalara ciddi zararlar vermiş bir böcek
lucerne bug n. eski dünya'ya özgü olmasına karşın yanlışlıkla minnesota'ya taşınarak yoncalara ciddi zararlar vermiş bir böcek
ambush bug n. phymatidae familyasından olan etobur böcekler
squash bug (anasa tristis) n. kabak böceği
squash bug (anasa tristis) n. amerika'da sukabağı familyasından asmalara zarar veren büyük siyah bir böcek
wheel bug (arilus cristatus) n. tekerlek böceği
wheel bug (arilus cristatus) n. kuzey amerika'da bulunan, diğer böceklerin kanını emen büyük ve yırtıcı bir böcek
potato bug n. kudüs cırcır böceği
bed bug (cimex lectularius) n. ev tahtakurusu
rose bug (macrodactylus subspinosus) n. kuzey amerika'ya özgü bir böcek
buffalo bug n. halı kınkanatlısı
croton bug n. alman hamam böceği
croton bug n. küçük hamam böceği
croton bug n. kumral kalorifer böceği
water bug n. alman hamam böceği
water bug n. küçük hamam böceği
water bug n. kumral kalorifer böceği
leaf-foot bug n. yaprak ayaklı böcek
leaf-footed bug n. yaprak ayaklı böcek
maori bug n. yeni zelanda'ya özgü parlak siyah renkte kanatsız büyük bir hamamböceği
boat bug n. yüzerce
boat bug n. geriyüzücü
harlequin bug n. alacalı lahana böceği
harlequin cabbage bug n. alacalı lahana böceği
mealy bug n. pamuklu bit
mealy bug n. unlu bit
mealy bug n. meyve ağaçlarına ve sera bitkilerine zarar veren, pseudococcidae familyasına mensup beyaz pudramsı bir madde ile kaplı çeşitli böceklere verilen ad
milkweed bug n. ipekotunun tohum ve dokusuyla beslenen, hemiptera takımından olan bir böcek
milkweed bug n. ipekotunun özüyle beslenen çeşitli kırmızı ve siyah renkli böceklere verilen ad
harvest bug n. kadife böceği
mirid bug n. bir çeşit yaprak zararlısı
rhododendron bug n. kanatları ve gövdesi dantele benzeyen, bitkilere zararlı bir böcek familyasının üyelerine verilen ad
lygaeid bug n. yarım kanatlılar takımına mensup böcek
lygus bug n. virüs kaynaklı bitki hastalıklarının taşıyıcısı
beneficial bug n. yararlı böcek
beneficial bug n. faydalı böcek
gold bug (charidotella sexpunctata) n. altın kaplumbağa böceği
damsel bug n. nabidae familyasından olup haşere böceklerle beslenen küçük kahverengi veya siyah yırtıcı böceklere verilen ad
debris bug n. sebze atıklarıyla beslenen bir böcek
ground bug n. uzun tahtakurusu
cinch bug n. tahtakurusu
kissing bug (melanolestes picipes) n. siyah korsanböceği
cone–nose bug (panstrongylus megistus) n. chagas hastalığı bulaştıran kan emici büyük bir böcek
cone–nose bug (triatoma megista) n. chagas hastalığı bulaştıran kan emici büyük bir böcek
cone–nosed bug (panstrongylus megistus) n. chagas hastalığı bulaştıran kan emici büyük bir böcek
cone-nosed bug (triatoma megista) n. chagas hastalığı bulaştıran kan emici büyük bir böcek
assassin bug (panstrongylus megistus) n. chagas hastalığı bulaştıran kan emici büyük bir böcek
assassin bug (triatoma megista) n. chagas hastalığı bulaştıran kan emici büyük bir böcek
kissing bug (panstrongylus megistus) n. chagas hastalığı bulaştıran kan emici büyük bir böcek
kissing bug (triatoma megista) n. chagas hastalığı bulaştıran kan emici büyük bir böcek
pinacate bug n. abd'nin batı kıyısındaki kurak bölgelerde yaşayan eleodes cinsi kanatsız böcek
pea bug n. kuru tohumlar üzerinde yaşayan bir böcek
sand bug (hippa talpoidea) n. abd'nin kumlu sahillerinde yuva yapan bir kabuklu keşiş yengeci
coreid bug n. coreidae familyasından olan yarım kanatlı böcek
fire bug [dialect] n. ateş böceği
fire bug n. alev tahta kurusu
fire bug n. pyrrhocoridae familyasından olan böcek
flower bug n. bitkileri istila eden böceklerle beslenen, anthocoridae familyasına mensup çeşitli böceklere verilen ad
rose bug (cetonia aurata) n. altın böceği
rose bug (cetonia aurata) n. avrupa'ya özgü, (gül) bitki yaprakları ve çiçekleriyle beslenen metalik yeşil renkli bir böcek
scale bug n. kırmız böceği
scale bug n. kabuklu bit
scale bug n. eş kanatlılar alt takımına mensup coccidae gibi familyalara ait çok çabuk çoğalan çeşitli küçük böceklere verilen ad
shield bug n. pentamoidea üst familyasına mensup kalkan biçimli otçul ve yarı kanatlı böcek
shield bug n. süne
shore bug n. saldidae familyasına özgü küçük ve yırtıcı bir böcek
four-lined leaf bug n. dört siyah şeridi olan bir yaprak böceği
four-lined plant bug n. dört siyah şeridi olan bir yaprak böceği
snap bug n. takla böceği
soldier bug n. asker böceği
soldier bug n. kalkan böceği
four-lined leaf bug n. sarı veya turuncu renkli bir yaprak zararlısı
four-lined plant bug n. sarı veya turuncu renkli bir yaprak zararlısı
shield bug n. pentatomidae familyasından olan böcek
shield bug n. kalkan böceği
sow bug n. oval gövdeli bir tespih böceği
Slang
bug-fucker n. bamya
bug-fucker n. kürdan
bug-fucker n. bit kadar penis/çük
bug-fucker n. ufaklık
bug-fucker n. çıkıntı
bug-fucker n. fıtık
bug-fucker n. küçük penisli
bug-fucker n. bamya kadar penisi olan
bug-fucker n. kıçı kırık
bug-fucker n. götü boklu
bug-fucker n. hırdavat
bug-fucker n. kıtipiyoz
bug-fucker n. kofti
bug-fucker n. kereviz
bug-fucker n. mantar
bug-fucker n. ot
bug-fucker n. salatalık
bug-fucker n. uyuz
june bug n. cezaevi koğuşunda ayak işlerini yapan tip
june bug n. diğer mahkumların getir götür işlerini gören mahkum
bug-fucker n. beş para etmez herif
bug-fucker n. işe yaramaz herif
bug juice n. gazlı olmayan tatlı içecek
bug juice n. (genellikle sıvı halde) böcek kovucu
bug juice n. ucuz içki
bug juice n. düşük kaliteli içki
bug juice n. köpek öldüren
bug out v. gerilmek
bug out v. kasmak
bug out v. sıkıntılı olmak
bug out v. canını sıkmak
bug out v. tedirgin/rahatsız olmak
bug out v. huzursuz olmak
bug out v. korkmak
bug out v. ürkmek
bug out v. gözleri yuvalarından fırlamak
bug out v. gözleri/göz bebekleri şaşkınlıkla/panikle büyümek
bug out v. gözleri pörtlemek
bug out v. gözleri korkuyla/panikle/şaşkınlıkla açılmak
bug out v. tüymek
bug out v. sıvışmak
bug out v. kaçmak
bug out v. bir yeri hızlıca/çabucak/alelacele terk etmek
bug out v. bir yerden hızlıca/çabucak/alelacele ayrılmak
bug out v. geri çekilmek
bug out v. gerilemek
bug out v. ricat etmek
bug out v. bulunduğu konumu terk etmek
bug out v. bulunduğu konumdan ayrılmak
bug out v. çılgın ve delidolu olmak
bug out v. hızlı kaçmak
bug out v. sıvışmak
bug up one's ass v. pireyi deve yapmak
bug the hell out of (one) v. (birini) çok kızdırmak
bug the hell out of (one) v. (birinin) çok sinirini bozmak
bug the hell out of (one) v. (birini) çileden çıkarmak
bug the hell out of (one) v. (birini) çok sinirlendirmek
bug the hell out of (one) v. (birini) çok sinir/gıcık etmek
bug-eye adj. patlak gözlü
bug off! expr. yürü git!
bug off exclam. git buradan
bug off exclam. defol
bug off exclam. yürü git
bug off exclam. kaybol
bug off exclam. toz ol
bug off exclam. bas git
British Slang
bug-eyed adj. patlak gözlü
Star Wars
kaddyr bug n. kaddyr böceği
razor bug n. razor böceği