curious - Turco Inglés Diccionario

curious

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Significados de "curious" en diccionario turco inglés : 30 resultado(s)

Inglés Turco
Common Usage
curious adj. meraklı
The child gave a curious look to the strangers.
Çocuk, yabancılara meraklı gözlerle baktı.

More Sentences
General
curious adj. meraklı
Are you curious to make new discoveries about the past?
Geçmişe dair yeni keşifler yapmaya meraklı mısınız?

More Sentences
curious adj. ilginç
As I said, this is curious.
Dediğim gibi, bu çok ilginç.

More Sentences
curious adj. tuhaf
I have a curious feeling about the new guy.
Bu yeni adamla ilgili içimde tuhaf bir his var.

More Sentences
curious adj. garip
Isn't that curious?
Bu garip değil mi?

More Sentences
curious adj. nadir
curious adj. ilgili
curious adj. soraklı
curious adj. sorakçı
curious adj. görülmemiş
curious adj. mütecessis
curious adj. acayip
curious adj. ender
Librarianship
curious adj. (kitap) erotik
curious adj. (kitap) pornografik
Archaic
curious adj. ustalıkla yapılmış
curious adj. ustalıkla hazırlanmış
curious adj. özenle yapılan
curious adj. narin
curious adj. ince
curious adj. zarif
curious adj. nadide
curious adj. kesin bir şekilde doğru
curious adj. ustaca yapılmış
curious adj. uzman gözüyle olan
curious adj. virtüöz gibi düşünen
curious adj. dikkatli
curious adj. temkinli
curious adj. ihtiyatlı
curious adj. sakıngan

Significados de "curious" con otros términos en diccionario inglés turco: 32 resultado(s)

Inglés Turco
General
curious eyes n. meraklı gözler
Don Genaro examined me with curious eyes.
Don Genaro meraklı gözlerle beni inceledi.

More Sentences
be curious about v. merak etmek
Tom said he was curious about that.
Tom bunu merak ettiğini söyledi.

More Sentences
be curious v. merak etmek
Tom was curious to know what Mary's secret was.
Tom, Mary'nin sırrının ne olduğunu merak ediyordu.

More Sentences
get curious v. meraklanmak
I'm getting curious.
Meraklanıyorum.

More Sentences
curious eyes n. meraklı bakışlar
handful of curious tourists n. bir avuç meraklı turist
curious arts n. sihir
make somebody curious v. meraklandırmak
watch with curious eyes v. merakla izlemek
curious person adj. meraklı
bi-curious adj. heteroseksüel olup kendi cinsine de ilgi duyan kimse
extremely/strongly curious adj. kırkmerak
curious [obsolete] adj. anlaşılması güç
curious [dialect] adj. titiz
curious [dialect] adj. seçkin
curious [dialect] adj. üstün
curious [obsolete] adj. didik didik eden
curious [obsolete] adj. muğlak
curious [dialect] adj. zor beğenen
curious [dialect] adj. mükemmel
Colloquial
a curious coincidence n. garip bir tesadüf
a curious coincidence n. acayip rastlantı
by the way i'm just curious n. bu arada sadece merak ettim
by the way i'm just curious n. bu arada meraktan soruyorum
Idioms
odd and curious adj. tuhaf ve ilginç
odd and curious adj. garip ve merak uyandıran
Speaking
I was curious expr. merak ettim de
what I am curious about is expr. şunu merak ediyorum
I am naturally curious expr. ben doğuştan meraklıyım
so i'm curious... expr. merak ediyorum da...
because I'm curious to learn new information expr. yeni bilgiler öğrenmeye meraklı olduğum için
I am curious about you expr. seni merak ediyorum