stable - Turco Inglés Diccionario
Historia

stable

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Significados de "stable" en diccionario turco inglés : 46 resultado(s)

Inglés Turco
Common Usage
stable n. ahır
stable adj. istikrarlı
stable adj. durağan
stable adj. kararlı
stable adj. değişmez
stable adj. sabit
General
stable n. dam
stable n. ekip
stable n. kadro
stable n. damız
stable n. hara
stable n. (aynı satıcı için çalışan) hayat kadınları
stable n. ahırdakiler
stable n. okul
stable v. ahıra bağlanmak
stable v. ahırda durmak
stable v. oturmak
stable v. ahıra alınmak
stable adj. güvenilir
stable adj. değişmez
stable adj. dengeli (kimse)
stable adj. sarsılmaz
stable adj. kolayca sarsılmaz
stable adj. baki
stable adj. azimli
stable adj. sağlam
stable adj. ölümsüz
stable adj. sebatlı
stable adj. dayanıklı
stable adj. kalıcı
stable adj. sürekli
Trade/Economic
stable adj. istikrarlı
Technical
stable adj. dengeli
stable adj. istikrarlı
stable adj. sabit
Mechanic
stable n. rijit
Construction
stable adj. kararlı
Railway
stable v. raylı taşıt park etmek
Medical
stable adj. dayanıklı
stable adj. sabit
Physics
stable adj. stabil
Biochemistry
stable adj. dayanıklı
stable adj. kalımlı
Geography
stable adj. duraylı
Meteorology
stable adj. kararlı
Sport
stable adj. istikrarlı

Significados de "stable" con otros términos en diccionario inglés turco: 144 resultado(s)

Inglés Turco
General
stable companion n. eküri
stable manure n. ahır gübresi
livery stable n. ahır
stable base n. sabit zemin
stable base n. sağlam zemin
training stable n. talim ahırı
stable boy n. seyis
stable gear n. eyer takımı
bike stable n. bisiklet park yeri
augean stable n. augeas ahırı
augean stable n. ahır gibi yer
augean stable n. pislik içinde yüzen yer
augean stable n. yolsuzlukla dolu yer
stable lad n. seyis
stable lad n. at bakıcısı
become stable v. sabitleşmek
be in stable condition v. hayati riski atlatmak
remain stable v. sabit kalmak
in a stable manner adv. dengeli biçimde
stab (stable) abrev. stabil
Proverb
lock the stable door after the horse is stolen iş işten geçtikten sonra önlem almak
shut the stable door after the horse has bolted iş işten geçtikten sonra önlem almak
It's no use closing the stable door after the horse has bolted atı alan üsküdar`ı geçti
Idioms
lock the stable door after the horse has bolted v. iş işten geçtikten sonra önlem almak
close the stable door after the horse has bolted v. iş işten geçtikten sonra önlem almak
close the stable door after the horse has bolted v. atı alan üsküdar'ı geçtikten sonra harekete geçmek
shut the stable door v. iş işten geçtikten sonra önlem almak
like closing the stable door after the horse has bolted expr. iş işten geçtikten sonra
closing the stable door after the horse has bolted expr. iş işten geçtikten sonra (önlem alma)
shutting the stable door after the horse has bolted expr. iş işten geçtikten sonra (önlem alma)
Trade/Economic
stable money n. değerinde fazla değişkenlik olmayan ulusal para
stable money n. istikrarlı para
stable but adjustable exchange rate n. istikrarlı fakat ayarlanabilir döviz kuru
stable value loan n. indekse bağlanmış tahvil
stable market n. istikrarlı pazar
stable value loan n. indeksli tahvil
stable foreign exchange market n. istikrarlı döviz piyasası
stable market n. istikrarlı piyasa
stable equilibrium n. istikrarlı denge
stable funding rate n. istikrarlı fonlama oranı
stable equilibrium n. kararlı denge
stable amount per share n. sabit tutarda kar payı dağılımı
stable dividend n. sabit tutarda temettü dağıtımı
stable exchange rates n. sabit döviz kurları
stable increase n. stabil artış
Law
livery stable n. kiralık at ahırı
stable stand n. (ormanda) geyik vurma veya çalma teşebbüsünde bulunma
Politics
stable peace n. istikrarlı barış
stable democracy n. istikrarlı demokrasi
stable crisis n. istikrarlı kriz
principles for stable capital flows and fair debt restructuring in emerging markets n. yükselen piyasalarda istikrarlı sermaye akımları ve adil borç yeniden yapılanma prensipleri
Technical
stable arc n. dengeli ark
stable system n. dengeli sistem
stable carbide n. dengeli karbür
stable emulsion cleaner n. dengeli sütsü temizleyici
stable compound n. dayanıklı bileşik
stable system n. dayanıklı sistem
stable phase n. dengeli evre
stable cells n. dengeli gözeler
stable system n. dengeli dizge
thermally-stable poylmers n. ısıl dengeli çoğuzlar
stable state n. kararlı durum
stable system n. kararlı sistem
stable stream n. kararlı akarsu
equilibrium stable n. kararlı denge
stable state n. kalımlı durum
stable linear system n. kararlı doğrusal sistem
absolutely stable system n. mutlak kararlı sistem
absolutely stable system n. mutlak kararlı dizge
stable oscillation n. sabit titreşim
stable road emulsion n. stabil yol emülsiyonları
stable channel n. stabil kanal
stable loaded n. yüklü kararlılık
stable base film n. selüloz asetat film
unconditionally stable adj. koşulsuz kararlı
volume-stable adj. sabit hacimli
Computer
stable linear system n. kararlı doğrusal dizge
stable system n. kararlı dizge
conditionally stable system n. koşullu kararlı dizge
absolutely stable system n. mutlak kararlı dizge
limitedly or marginally stable system n. ucu ucuna kararlı dizge
limitedly or marginally stable system n. ucu ucuna kararlı sistem
Informatics
stable platform n. dengeli platform
stable state n. kararlı durum
stable linear system n. kararlı doğrusal sistem
stable system n. kararlı sistem
Telecom
unconditionally stable adj. koşulsuz kararlı
Electric
bi-stable relay n. darbe akım anahtarı
bi-stable relay n. telerüptör
Architecture
stable door n. hollanda stili kapı
Marine
stable beach n. dengeli kumsal
stable river-mouth cross-section n. dengeli nehir ağzı kesiti
dynamical stable beach n. dinamik dengeli kumsal
statically stable beach n. statik olarak dengeli sahil
Medical
hemodynamically stable patient n. hemodinamisi stabil olan hasta
stable angina pectoris n. kararlı angina pektoris
stable dose n. sabit doz
stable chronic obstructive pulmonary disease n. stabil kronik obstrüktif akciğer hastalığı
stable disease n. stabil hastalık
stable neutrophile n. stabil nötrofil
patient in stable condition n. stabil durumdaki hasta
stable patient n. stabil hasta
stable patient n. durumu kontrol altında olan hasta
medically stable adj. tıbbi olarak istikrarlı
Psychology
bi-stable perceptual events n. çift istikrarlı algısal olaylar
evolutionary stable strategies n. evrimsel açıdan istikrarlı stratejiler
stable attribution n. istikrarlı yüklem
medically stable adj. tıbben istikrarlı
Physiology
stable factor n. k vitamininin etkisiyle böbreklerde oluşan bir pıhtılaşma faktörü
Food Engineering
stable equilibrium n. kararlı denge
stable oxygen isotope ratio n. kararlı oksijen izotop oranı
stable hydrogen isotope ratio n. kararlı hidrojen izotop oranı
stable carbon isotope ratio n. kararlı karbon izotop oranı
shelf stable food n. oda sıcaklığında saklanabilir gıda ürünü
shelf-stable product n. uzun raf ömrüne sahip gıda
meta-stable equilibrium n. yarı kararlı denge
stable-to-table adj. ahırdan masaya
Statistics
generalised stable law n. genelleştirilmiş kararlı yasa
stable paretian distributions n. kararlı pasretian dağılımları
stable distribution n. kararlı dağılım
stable process n. kararlı süreç
stable state n. kararlı durum
stable law n. kararlı yasa
symmetric stable law n. simetrik denge yasası
semi-stable law n. yarı-sabit dengeli yasa
Physics
stable isotope n. duraylı yerdeş
stable isotope n. duraylı izotop
stable isotope n. kararlı izotop
innermost stable circular orbit n. en içteki kararlı dairesel yörünge
gravitationally stable n. kütle çekimsel olarak kararlı
Chemistry
stable foaming n. kalıcı köpüklenme
Biology
biologically stable n. biyolojik kararlılığa sahip
Astronomy
innermost stable circular orbit n. en içteki kararlı dairesel yörünge
Zoology
stable fly n. ahır sineği
stable fly n. at sineği
stable fly n. baldırsokan
Agriculture
open stable n. açık ahır
stable mechanization n. ahır mekanizasyonu
stable lad n. ahır uşağı
stable lad n. at bakıcısı
Environment
stable isotope n. stabil izotop
Meteorology
stable boundary layer n. kararlı sınır tabakası
stable core n. kararlı çekirdek
Star Wars
aerie (stable) n. aerie (ahır)