stint - Turc Anglais Dictionnaire

stint

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Sens de "stint" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 38 résultat(s)

Anglais Turc
General
stint n. süre (belirli bir işe ait)
I did my stint in the job for today.
Ben bugünkü süremi tamamladım.

More Sentences
stint v. kısmak
Don't stint on money when you build a house.
Ev inşa ederken masraftan kısmayın.

More Sentences
stint n. limit
stint n. esirge
stint n. görev
stint n. sınır
stint n.
stint n. had
stint n. müddet
stint n. ölçü
stint v. az vermek
stint v. masraftan kaçınmak
stint v. kısıtlamak
stint v. esirgemek
stint v. bağlamak
stint v. yeteri kadar vermemek
stint v. dar tutmak
stint v. cimrilik etmek
stint v. (kısrağa) tay doğurtmak
stint v. (kısrağa) doğum yaptırmak
stint v. (kısrağı) doğurtmak
Law
stint n. kısıtlı mera hakkı
stint n. sınırlama
stint n. tahdit
Archaic
stint v. sonlandırmak
stint v. durdurmak
stint v. büyümesini önlemek
stint v. gelişimini durdurmak
stint v. büyümesini durdurmak
stint v. durmak
stint v. sonlanmak
stint v. vazgeçmek
Ornithology
stint n. küçük kum kuşu
stint n. küçük bir çulluk
stint n. kara karınlı kum kuşu
stint n. sarı bacaklı kum kuşu
stint n. uzun parmaklı kum kuşu
stint n. küçük yağmur kuşu

Sens de "stint" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 29 résultat(s)

Anglais Turc
General
little stint n. küçük kum kuşu
temminck's stint n. sarı bacaklı kumkuşu
little stint n. küçük kumkuşu
stint [obsolete] n. gecikme
stint [obsolete] n. erteleme
stint [obsolete] n. durma
stint [obsolete] n. duraklama
stint on v. bir konuda cimrilik etmek
stint oneself v. masraftan kaçınmak için kendini mahrum bırakmak
without stint adj. pek çok
without stint adj. bol bol
without stint adj. sınırsız
Phrases
without stint expr. esirgemeyerek
without stint expr. sınır koymadan
Idioms
do something without stint v. bir şeyi bol bol yapmak
do something without stint v. bir şeyi esirgemeden yapmak
do something without stint v. bir şeyi sınırsızca yapmak
do a stint v. bir süre çalışmak
Zoology
little stint n. küçük kumkuşu
little stint n. küçük çakılkuşu
temminck's stint n. sarıbacaklı kumkuşu
temminck's stint n. temmink kumkuşu
Breeding
stint [uk] n. (ortak mera alanında) belirli sayıda hayvan otlatma hakkı
stint [uk] n. otlak alanı kapasitesi
stint [uk] n. merada otlanabilecek hayvan sayısı
stint [uk] n. çayır kapasitesi
stint [uk] v. (çobana) hayvan otlatma sınırı getirmek
stint [uk] v. (bir araziyi) otlatma alanlarına bölmek
stint [uk] v. (ortak mera alanını) belirli sayıda sığır ile sınırlandırmak