Geçmiş

stint

"stint" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 38 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	stint i.	limit
2	Genel	stint i.	esirge
3	Genel	stint i.	görev
4	Genel	stint i.	sınır
5	Genel	stint i.	iş
6	Genel	stint i.	had
7	Genel	stint i.	müddet
8	Genel	stint i.	ölçü
9	Genel	stint i.	süre (belirli bir işe ait)
10	Genel	stint f.	az vermek
11	Genel	stint f.	masraftan kaçınmak
12	Genel	stint f.	kısıtlamak
13	Genel	stint f.	kısmak
14	Genel	stint f.	esirgemek
15	Genel	stint f.	bağlamak
16	Genel	stint f.	yeteri kadar vermemek
17	Genel	stint f.	dar tutmak
18	Genel	stint f.	cimrilik etmek
19	Genel	stint f.	(kısrağa) tay doğurtmak
20	Genel	stint f.	(kısrağa) doğum yaptırmak
21	Genel	stint f.	(kısrağı) doğurtmak
Law
22	Hukuk	stint i.	kısıtlı mera hakkı
23	Hukuk	stint i.	sınırlama
24	Hukuk	stint i.	tahdit
Archaic
25	Eski Kullanım	stint f.	sonlandırmak
26	Eski Kullanım	stint f.	durdurmak
27	Eski Kullanım	stint f.	büyümesini önlemek
28	Eski Kullanım	stint f.	gelişimini durdurmak
29	Eski Kullanım	stint f.	büyümesini durdurmak
30	Eski Kullanım	stint f.	durmak
31	Eski Kullanım	stint f.	sonlanmak
32	Eski Kullanım	stint f.	vazgeçmek
Ornithology
33	Kuşbilim	stint i.	küçük kum kuşu
34	Kuşbilim	stint i.	küçük bir çulluk
35	Kuşbilim	stint i.	kara karınlı kum kuşu
36	Kuşbilim	stint i.	sarı bacaklı kum kuşu
37	Kuşbilim	stint i.	uzun parmaklı kum kuşu
38	Kuşbilim	stint i.	küçük yağmur kuşu

"stint" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 28 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	little stint i.	küçük kum kuşu
2	Genel	temminck's stint i.	sarı bacaklı kumkuşu
3	Genel	little stint i.	küçük kumkuşu
4	Genel	stint [obsolete] i.	durma
5	Genel	stint [obsolete] i.	duraklama
6	Genel	stint [obsolete] i.	gecikme
7	Genel	stint [obsolete] i.	erteleme
8	Genel	stint oneself f.	masraftan kaçınmak için kendini mahrum bırakmak
9	Genel	stint on f.	bir konuda cimrilik etmek
10	Genel	without stint s.	bol bol
11	Genel	without stint s.	sınırsız
12	Genel	without stint s.	pek çok
Phrases
13	İfadeler	without stint expr.	esirgemeyerek
14	İfadeler	without stint expr.	sınır koymadan
Idioms
15	Deyim	do something without stint f.	bir şeyi bol bol yapmak
16	Deyim	do something without stint f.	bir şeyi sınırsızca yapmak
17	Deyim	do something without stint f.	bir şeyi esirgemeden yapmak
Zoology
18	Zooloji	little stint i.	küçük çakılkuşu
19	Zooloji	little stint i.	küçük kumkuşu
20	Zooloji	temminck's stint i.	sarıbacaklı kumkuşu
21	Zooloji	temminck's stint i.	temmink kumkuşu
Breeding
22	Hayvancılık	stint [uk] i.	merada otlanabilecek hayvan sayısı
23	Hayvancılık	stint [uk] i.	otlak alanı kapasitesi
24	Hayvancılık	stint [uk] i.	çayır kapasitesi
25	Hayvancılık	stint [uk] i.	(ortak mera alanında) belirli sayıda hayvan otlatma hakkı
26	Hayvancılık	stint [uk] f.	(ortak mera alanını) belirli sayıda sığır ile sınırlandırmak
27	Hayvancılık	stint [uk] f.	(bir araziyi) otlatma alanlarına bölmek
28	Hayvancılık	stint [uk] f.	(çobana) hayvan otlatma sınırı getirmek