iş - Turc Anglais Dictionnaire
Historique



Sens de "iş" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 6 résultat(s)

Anglais Turc
General
is n. kastedilen şey
is n. şu anda var olan şey
is n. somut ve güncel olan şey
is v. olmak
is v. -dir
is v. -dır

Sens de "iş" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 161 résultat(s)

Turc Anglais
Common Usage
business n.
job n.
occupation n.
work n.
General
service n.
traffic n.
trouble n.
things to do n.
transaction n.
dealing n.
effect n.
practice n.
doings n.
errand n.
racket n.
office n.
berth n.
industry n.
deed n.
piece n.
appointment n.
workings n.
vocation n.
gig n.
place n.
spindle n.
affair n.
working n.
mission n.
operation n.
piece of work n.
agency n.
pursuit n.
ploy n.
performance n.
undertaking n.
trade n.
avocation n.
shop n.
situation n.
wark n.
calling n.
cause n.
ball game n.
metier n.
doing n.
project n.
matter n.
post n.
works n.
concern n.
show n.
commerce n.
billet n.
stint n.
assignment n.
function n.
employment n.
boom n.
commission n.
establishment n.
handiwork n.
act n.
business n.
work n.
load n.
deal n.
dealings n.
duty n.
hold n.
job n.
enterprise n.
labour n.
line n.
profession n.
position n.
workpiece n.
task n.
action n.
biz n.
labor n.
act n.
acture [obsolete] n.
negoce [obsolete] n.
thing n.
turn [scottish] n.
bidness [dialect] n.
hustle n.
gig n.
graft [dialect] [uk] n.
opifice [obsolete] n.
connection n.
concernment [rare] n.
doorplane n.
ouvrage n.
shooting match n.
shop n.
stuff n.
occupational adj.
job adj.
wk (work) abrev.
Colloquial
caper [australian] n.
beeswax n.
Idioms
grind stone n.
a job of work [uk] n.
salt mines n.
Trade/Economic
employment n.
operation n.
biz (business) n.
commission n.
shirking n.
engagement n.
deed n.
post n.
position n.
profession n.
job n.
labour n.
action n.
traffic n.
duty n.
deal n.
concern n.
dealing n.
bargain n.
transaction n.
performance n.
act n.
dealings n.
vocation n.
labor n.
task n.
trade n.
work n.
function n.
business n.
commerce n.
office n.
Politics
labour n.
labor n.
Technical
activity n.
profession n.
work n.
occupation n.
task n.
Computer
action n.
job n.
bus abrev.
Mechanic
labour n.
labor n.
Construction
work n.
Automotive
job n.
work n.
Linguistics
action n.
Latin
negotium n.
Archaic
werk n.
werke n.
mystery n.
Slang
yakka n.
bizzo n.
dodge n.

Sens de "iş" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 500 résultat(s)

Turc Anglais
Common Usage
iş gücü workforce n.
iş arkadaşı associate n.
iş tulumu overalls n.
iş gücü labor force n.
iş verme employment n.
iş elbisesi overalls n.
iş arkadaşı co-worker n.
iş yeri workplace n.
iş günü weekday n.
iş gücü manpower n.
zorlu iş/görev challenge n.
çok az iş/çalışma/emek lack of work n.
iş günü workday n.
iş gücü labor n.
iş gücü labour n.
elinden her iş gelme versatility n.
başkasına iş yükleyen kimse taskmaster n.
iş birliği collaboration n.
iş birliği cooperation n.
iş yapamaz duruma getirmek incapacitate v.
iş yapmak do business v.
iş yapmak deal v.
iş yapmak work v.
birçok iş yapabilen versatile adj.
General
kıyak iş plum n.
olmuş bitmiş iş fait accompli n.
iş teknesi workboat n.
ağır iş drudge n.
iş kanunu industrial law n.
iş uyuşmazlıkları labor disputes n.
iş çevresinde cinsel rol sex role in the work environment n.
iş ve işçi bulma kurumu employment agency n.
ince iş craftsmanship n.
danışıklı iş collusion n.
büyük iş adamı baron n.
çok kolay iş child's play n.
kolay ve iyi maaşlı bir iş sinecure n.
ağır iş manual labor n.
iş alanı way n.
ticari iş business transaction n.
iş giysisi business attire n.
sağ eliyle iş görme right handedness n.
iş ruhsatı trade licence n.
çok iyi bir iş a plum job n.
iş yazışmaları business writing n.
iş felsefesi business philosophy n.
ağır ve sıkıcı iş drudgery n.
mekanik iş mechanical work n.
kolay iş duck soup n.
iş bilen kimse oracle n.
çalışma ve iş için sözleşmeler contracts for work and labor n.
iş ilişkisi dealings n.
iş bölümü department of labor n.
büyük iş big deal n.
elinden her iş gelme versatility n.
belirli bir süre için ücretli iş engagement n.
kolay iş picnic n.
büyük çaba gerektiren ama sonuçta az kar getiren iş hardscrabble n.
kolay iş snip n.
uydurma iş patchwork n.
gündelik iş journeywork n.
iş birliği cooperativeness n.
hoşa gitmeyen iş disagreeable task n.
iş bulma bürosu employment agency n.
olağan iş matter of course n.
iş listesi docket n.
pakistanlı yabancı iş gücü pakistani alien labor n.
işçi sağlığı ve iş güvenliği health and safety at work n.
götürü iş piecework n.
zahmetli iş slog n.
zevksiz iş chore n.
iş tasarrufu laboursaving n.
hoşa giden iş picnic n.
iş memnuniyeti job satisfaction n.
iş yeri stand n.
kötü yapılan iş botchery n.
çok emek isteyen iş a demanding job n.
tehlikeli iş stunt n.
kolay iş snap n.
birinin asıl işi dışında yaptığı bir iş avocation n.
iş ortağı associate n.
iş bulma kurumu job creating agency n.
iş görüşmesi job interview n.
parça başı iş piecework n.
iş kurma flotation n.
iş teklifi proposition n.
iş analizi task analysis n.
eşya (belirli bir iş için) gear n.
iş molası break n.
iş görme transaction of business n.
ağır iş hard work n.
boş iş bubble n.
iş tanım terms of reference n.
iş arkadaşı collaborator n.
iş piyasası labour market n.
iş tanımı job definition n.
basit iş plain sailing n.
iş kıyafeti business attire n.
iş arkadaşı cooperator n.
iş alışkanlıkları work habits n.
sıkıcı ve monoton iş treadmill n.
tek bir iş yapma (birçok alan veya iş yerine) specialization n.
iş değerlendirmesi labour grading n.
iş kazası occupational accident n.
evden yapılan iş domestic work n.
iş yaparken sarfedilen enerji miktarı ergon n.
ağır iş moil n.
ağır iş plodding n.
ince iş fine work n.
iş organizasyonu working organization n.
ustalıklı iş knack n.
ağır iş burden n.
günlük iş daywork n.
günlük iş darg n.
iş elbisesi fatigue clothes n.
zengin iş adamı tycoon n.
iş görüşmesi yapılan öğle yemeği working lunch n.
iş verimliliği labor productivity n.
uluslararası iş faaliyetleri international labor activities n.
kısa süreli iş gig n.
tahmini iş guesswork n.
dövme iş forging n.
işçi sağlığı ve iş güvenliği workplace safety n.
kot iş tulumu denims n.
iş görüşmesi employment interviewing n.
bir iş için lüzumlu malzemenin vaktinde gelmesini temin eden expediter n.
saçma bir iş a fool's errand n.
herkesin istediği bir iş a plum post n.
zahmetli iş a long way to hoe n.
iş başarı belgesi recommendation n.
iş ilanları job notices n.
iş bölümü division of labor n.
iş bitirici fixer n.
karlı iş job n.
toplu iş sözleşmesi collective agreement n.
bir iş için gönderme errand n.
iş göremezlik ödeneği pension against incapacity to work n.
yabancı iş gücü alien labor n.
iş yazısı business letter n.
iş ilişkileri dealings n.
olağanüstü iş wonderwork n.
külfetli iş taskwork n.
üzerinde çalışılan iş workpiece n.
iş görüşmesi yapılan kahvaltı working breakfast n.
iş stresi job stress n.
iş ve işçi bulma kurumu labor exchange n.
ağır iş gruelling n.
iş kotası darg n.
aletlerle iş yapma instrumentation n.
iş idaresi business management n.
iş başında in harness n.
kolay iş cinch n.
uzun süren zor bir iş a long haul n.
ağır iş yapan kimse drudger n.
iş hanı (büroların bulunduğu) office block n.
çok iş overwork n.
takım (belirli bir iş için) gear n.
sözleşmeli iş contract labor n.
asıl işten farklı ikinci bir gelir kaynağı olan iş sideline n.
mevsimlik iş seasonal labor n.
iş bulma büroları employment agency n.
ince iş elbow grease n.
iş bulma büroları job placement offices n.
bir kuruma ait iş yeri premises n.
iş kadınları businesswomen n.
iş ağları business networks n.
beyaz iş simple white embroidery n.
iş kuruluşu business n.
büyük iş kamyonu bogie n.
iş hukuku industrial law n.
karmaşık iş kettle of fish n.
insana çok sıkıntı çektiren iş ordeal n.
sürekli iş gezisi yapan kimse plier n.
iş disiplini labor discipline n.
karmakarışık iş gallimaufry n.
iş yönetimi business management n.
iş bölümünde cinsiyet sexual division of labor n.
iş ve işçi bulma kurumları employment agencies n.
ağır iş drudgery n.
kolay iş child's play n.
iş veya ticaret maksadıyla on business n.
osmanlı toplu iş sözleşmesi ottoman labor agreement n.
sonucu şüpheli olan önemli ve zor iş enterprize n.
iş hayatında hiç başarı gösteremeyen kimse failure n.
iş sahası walk n.
iş kadını business woman n.
bilgi iş yaprağı data work sheet n.
gönüllü yapılan iş a labor of love n.
iş yerinde sözsüz iletişim nonverbal communication in the workplace n.
iş dışında eğitim off the job training n.
iş güvencesi safeguarding of job n.
başarılan iş accomplishment n.
iş arkadaşı workfellow n.
toplu iş sözleşmeleri collective labor agreements n.
çok iyi bir iş a plum post n.
ısının iş olarak eşdeğeri mechanical equivalent of heat n.
kirli iş monkey business n.
kolay iş shade n.
yorucu iş grind n.
karışık iş imbroglio n.
iş göremezlik incapacity to work n.
zahmetli iş pull n.
hafif iş light duty n.
çok kolay iş snap n.
iş alemi business world n.
kayıp iş lost work n.
başarılmış iş success n.
iş önlüğü smock frock n.
iş mahkemeleri labor courts n.
başarılı bir iş coup n.
tehlikeli iş adventure n.
iş başvurusu job application n.
iş hukuku business law n.
iş kolu manufacturing trade branch n.
zor iş long shot n.
pratik iş görme usulü rule of thumb n.
az yoran ve çok kazandıran iş rocking chair job n.
götürü iş taskwork n.
tek bir alanda çalışma (birçok alan veya iş yerine) specialization n.
iş ilişkileri labor relations n.
bir iş için keşif yapma estimating n.
iş ruhsatı letters of business n.
ince iş (aşk) affair n.
yığılmış iş backlog n.
içinden çıkılmaz iş jigsaw puzzle n.
tehlikeli iş venture n.
ek iş extra n.
zor iş sweat n.
iş elbisesi frock n.
başlangıç aşaması (tasarı/iş vb'nin) infancy n.
el ile yapılan iş hand labor n.
sıkıcı iş slog n.
iş kazası ve meslek hastalıkları sigortası workmen’s compensations insurance n.
gizli iş wave n.
müteahhidin sunduğu iş teklifi tender n.
malzeme (belirli bir iş için) kit n.
iş kazaları occupational accidents n.
iş bitiricilik practicalness n.
iş etüdü work study n.
acemice iş bungle n.
karmakarışık iş muddle n.
elinden her iş gelen jack of all trades n.
yarım kalmış iş loose end n.
iş saatlerini yazan alet timekeeper n.
iyi iş belgesi recommendation n.
alet takımı (belirli bir iş için) kit n.
gizli iş undercover work n.
yapılan iş doing n.
sigortasız iş uninsured employment n.
kuyumculukta telkari iş filigree n.
iş anlaşması bargain n.
iş elbisesi working clothes n.
kirli iş dirty business n.
özel iş firmaları private business firms n.
iş alanı debouche n.
iş kanunu labor law n.
tekdüze iş treadmill n.
inşaatlarda kullanılan iş makinaları ve ekipmanları construction plant and equipment n.
giysi (belirli bir iş için) gear n.
güç ve tatsız iş chore n.
iş gören wage earner n.
iş sözleşmesi labor contract n.
iş hacmi trading n.
iş gününde trafiğin en yoğun olduğu zaman rush hour n.
iş planı rota n.
iş yerinde takımlar teams in the workplace n.
iş durgunluğu slump n.
iş kazalarına karşı genel güvenlik kuralları general safety rules against occupational accidents n.
zahmetli iş a demanding job n.
kolay iş cushy job n.
basit iş pie n.
iş değerleme labour grading n.
başarı ihtimali az olup gerçekleşince kazancı çok olan bir iş a long shot n.
iş yerinde makine machinery in the workplace n.
iş hekimleri occupational physicians n.
iş arkadaşı yokemate n.
iş talebi labor market n.
iş akdi contract of employment n.
iş bölgesi central business district n.
iş saatleri business hours n.
iş psikolojisi working psychology n.
iş veya zorunluluk dışında bir sebeple seyahat eden kimse leisure traveller n.
az ücretli iş sweated labor n.
tabii iş bölümü natural division of labour n.
ince iş yapan marangoz cabinetmaker n.
iş akdinin feshi cancellation of labor contract n.
yorucu iş fag n.
basit iş pushover n.
iş gömleği smock n.
iş analizi work study n.
serbest iş seçimi free choice of employment n.
iş tulumu dungaree n.
iş piyasası employment market n.
ruhsatsız iş unauthorized business n.
kolay iş sitter n.
iş arkadaşı yokefellow n.
herkesin istediği bir iş a plum job n.
iş hukuku labor laws and legislation n.
iş güvenliği mütehassısı expert for job safety n.
ağır iş slavery n.
birinin en iyi yaptığı iş forte n.
harici iş external work n.
iş zamanı labor time n.
(abd'de) iş tulumu overall n.
cinsel iş bölümü sexual division of labour n.
iş hijyenisti expert for labor hygiene n.
hileli bir iş sharp practice n.
soğuk iş cold work n.
dayanıksız iş house of cards n.
parça başı iş anlaşması contract n.
iş kazası industrial accident n.
çok iş bekleyen patron a demanding boss n.
bir iş için lüzumlu malzemenin vaktinde gelmesini temin eden expeditor n.
iş doyumu job satisfaction n.
iş ilanları (gazete'de vb) job ads n.
az zamana çok iş sığdırma zorunluluğu time pressure n.
tezgah (üzerinde iş görülen) workbench n.
iş miktarı work load n.
iadeli iş mektubu business reply mail n.
basit iş picnic n.
iş kazası ve meslek hastalıkları sigortası insurance of occupational accidents and professional diseases n.
ele alınan iş undertaking n.
birikmiş iş backlog n.
bir başkası adına iş gören kişi veya kuruluş agent n.
iş hijyeni labor hygiene n.
iş seyahati business trip n.
küçük bir iş chore n.
iş sahası province n.
türk yabancı iş gücü turkish alien labor n.
iş birlikçilik cooperativeness n.
zahmetli iş plodding n.
iş yönetimi business administration n.
parçabaşı iş piecework n.
mikrobilgisayar iş istasyonları microcomputer workstations n.
ince iş affair n.
sonu belirsiz iş leap in the dark n.
sürekli iş permanent job n.
gizli iş stealth n.
iş eldiveni gauntlet n.
korunmasızlık (özellikle iş hukukunda) vulnerability n.
iş dünyası ve finans ile ilgili konuları içeren aylık amerikan dergisi forbes n.
ayrılış nedeni (iş vb'den) reason for leaving n.
zevk için yapılan iş labor of love n.
zevk için yapılan iş a labor of love n.
laboratuvar iş akış sistemi laboratory work flow system n.
ek iş yapan kişi moonlighter n.
hileli iş sharp practice n.
yeni iş new business n.
yeni iş alanları açma job creation n.
sıkıcı iş dry work n.
sıkıcı iş grind n.
iş arama looking for work n.
iş arama job search n.
iş arama looking for a job n.
iş arama seeking work n.
iş emri work order n.
iş elbisesi work clothing n.
iş hacmi work load n.
iş insanı business person n.
iş yaparak geçirilen tatil busman's holiday n.
iş günü gibi tatil busman's holiday n.
yoğun iş baskısı intense work pressure n.
yoğun iş temposu intense work pressure n.
ek iş sideline n.
büyük iş great task n.
iş kodu work code n.
iş telefonu workphone n.
iş telefonu work phone n.
iş telefonu office phone n.
iş adresi work address n.
iş deneyimi work experience n.
iyi iş good job n.
iş yazışması business n.
toplu iş batch n.
her iş günü every weekday n.
iş telefonu office telephone number n.
iş yeri office n.
iş ahlakı tüzüğü code of business conduct n.
iş sağlığı ve güvenliği occupational health and safety n.
gündelik iş timework n.
hasır altından yürütülüp vergisi ödenmeyen iş nixer n.
iş fazlalığı hyperemployment n.
iş fazlalığı overabundance of jobs n.
iş merkezi trade centre n.
iş değerlendirmesi job evaluation n.
iş gücü arzı labor supply n.
iş ve işçi sınıfları labor and laboring classes n.
iş tatmini job satisfaction n.
iş açığı job vacancies n.
iş piyasası labor market n.
iş denetimi labor inspection n.
iş yaratma job creation n.
iş analizi job analysis n.
protestan iş ahlakı protestant work ethic n.
iş arama job hunting n.
iş zenginleştirme job enrichment n.
iş talebi labor demand n.
iş güvenliği job security n.
ücretler ve iş verimliliği wages and labor productivity n.
iş çevresi business environment n.
zor iş large order n.
iş teklifi job offer n.
gelişen iş flourishing business n.
büyüyen iş flourishing business n.
başarılı iş flourishing business n.
iş teklifi employment proposition n.
iş ortamı workplace environment n.
iş çevresi workplace environment n.
karlı iş profitable business n.
iş çevresi work environment n.
iş çevresi office environment n.
iş çevresi working environment n.
başarılı iş successful business n.
iş ziyareti business visit n.
getirisi az iş thankless job n.
parası yeteresiz iş thankless job n.
iş güç sahibi professional responsible person n.
iş güç sahibi responsible professional person n.
iş güç sahibi professional person n.
kolay iş slice of cake n.
basit iş simple job n.
basit iş slice of cake n.
kolay iş easy task n.
kolay iş bit of cake n.
basit iş bit of cake n.
kolay iş simple job n.
basit iş child's play n.
basit iş easy task n.
kolay iş piece of cake n.
basit iş piece of cake n.
iş yerinde rahat giyim business casual n.
iş tavrı business manner n.
iş tutumu business manner n.
iş yapış usulü business manner n.
iş merkezi business center n.
iş ilişkisi business relationship n.
hiç umulmayan bir iş a bolt from the blue n.
hiç beklenmedik bir iş a bolt from the blue n.
hiç beklenmedik bir iş a bolt out of the blue n.
hiç umulmayan bir iş a bolt out of the blue n.
iş hayatında başarı success in business life n.
iş paylaşımı job sharing n.
ağır iş yükü heavy work load n.
iş faaliyetleri work activities n.
iş olanakları job openings n.
iş olanakları employment opportunities n.
iş faaliyeti business operation n.
iş tehlikesi occupational hazard n.
elinden her iş gelen kimse all rounder n.
iş arayan jobseeker n.
iş yeri place of business n.
eksik iş gücü underemployment n.
iş arkadaşları workmates n.
uygun iş proper job n.
iş tecrübesi work experience n.
iş botu work boot n.
iş ingilizcesi business english n.
iş bitirme belgesi work completion certificate n.
ek iş additional work n.
ilave iş additional work n.
iş miktarı amount of work n.
tahmin edilen iş miktarı amount of estimated work n.
tamamlanmış iş miktarı amount of work completed n.
iş olanağı business opportunity n.
iş olanağı job opportunity n.
iş merkezi central business district n.
iş yeri working place n.
beceriksizce yapılmış iş botch n.
iş merkezi business district n.
iş alanı business space n.
ince iş yapan marangoz cabinet maker n.
iş emniyeti work safety n.
iş emniyeti job safety n.
iş kazası work accident n.
ticari iş commercial affair n.
iş hanı commercial building n.
günlük iş daily task n.
günlük iş day labor n.
günlük ödemeli iş day wage work n.
iş tarifi description of work n.
nakit iş avansı cash advance n.
nakit iş avansı business cash advance n.
iş tatmini work satisfaction n.
iş memnuniyeti work satisfaction n.
etkin iş effective work n.
iş verme employ n.
iş saati working hour n.
iş ayrımı job discrimination n.
iş yükü work load n.
iş zamanı working stroke n.
iş kazası working accident n.
iş yükü workload n.
iş alanı working area n.
iş günü working day n.
iş saatleri working hours n.
iş resmi working drawing n.
iş hayatı business life n.
iş kurmada gereken para finance n.
özenli iş gauged work n.
rizikolu iş gamble n.