guard! - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

guard!



"guard!" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 500 sonuç

İngilizce Türkçe
Common Usage
guard i. nöbetçi
guard i. muhafız
guard i. koruma
guard f. korumak
General
face guard i. yüz koruyucu
guard i. nöbetçilik
honour guard i. merasim kıtası
advance guard i. öncü
guard i. gard
guard i. gözetici
guard i. gardiyan
body guard i. koruma
provost guard i. askeri polis karakolu
guard i. uyanıklık
guard i. savunma duruşu
guard i. koruma görevlisi
village guard i. korucu
forest guard i. ormancı
guard i. müdafaa
guard duty i. nöbet hizmeti
guard i. bakıcı
guard i. gözetim
arm guard i. silahlı koruma
guard i. himaye
guard i. biletçi (trende)
coast guard i. sahil koruma
guard i. boks gard
guard i. nöbet
prison guard i. hapishane gardiyanı
guard i. muhafızlar
magneto guard i. manyeto muhafazası
guard hair i. post
guard dog i. bekçi köpeği
guard i. derbent
guard i. muhafızlık
military guard post i. askeri karakol
guard i. kolcu
guard i. kondüktör
guard duty i. nöbet
national guard i. milis
security guard i. güvenlik görevlisi
head guard i. başgardiyan
guard rail i. vardavela
guard i. çavuş
village guard i. köy korucusu
guard i. bekçi
guard post i. korumanın durduğu yer
guard post i. sancak
road guard i. yol bekçisi
a guard of honour i. namus bekçisi
cemetery guard i. mezar bekçisi
cemetery guard i. mezarlık bekçisi
fire guard i. şömine siperi
knee-guard i. dizlik
face-guard i. miğfer
guard i. korkuluk
guard plate i. koruma levhası
guard band i. koruma bandı
guard plate i. siper
guard plate i. kalkan
guard stone i. yol kenarı taşı
guard net i. koruyucu ağ
guard rail i. otokorkuluk
guard i. koruyucu
guard i. koruma
guard rail i. siper demiri
guard band i. güvenlik bandı
guard net i. koruma ağı
guard i. siper
guard wall i. koruma duvarı
guard valve i. kapatma vanası
guard band i. koruyucu bant
guard rail i. vardamana
guard rail i. korkuluk
guard board i. iskele korkuluğu
guard rail i. parmaklık
praetorian guard i. eski roma'da imparatorun muhafız kıtası
door guard i. kapı görevlisi
guard i. karakol
guard i. nöbetçi asker
guard i. korucu
guard tower i. nöbetçi kulesi
life-guard i. cankurtaran
security guard i. güvenlik elemanı
watch guard i. saat kaytanı
border guard i. sınır muhafızı/polisi
head guard i. kask
head guard i. koruyucu başlık
private security guard i. özel güvenlik elemanı
toe guard i. ayak burun koruyucusu
sneeze guard i. camekan
door guard i. kapı kelepçesi
guard box i. bekçi/nöbetçi kulübesi
rat guard i. farelik
coast guard i. sahil koruma görevlisi
cross-guard i. balçak
security guard i. güvenlikçi
guard detail i. koruma ekibi
change of guard i. nöbet değişimi
guard shack i. bekçi kulübesi
guard building i. bekçi kulübesi
guard booth i. bekçi kulübesi
personal security guard i. özel koruma görevlisi
shin guard i. dizlik
death guard i. ölüm bekçisi
guard post i. bekçi kulübesi
arm-guard i. okçuların ok atarken yaralanmamak için kollarına sardıkları koruma
castle-guard i. kale muhafızı
avant-guard i. yenilikçi grup
avant-guard i. ilerici grup
bank guard i. banka güvenlik görevlisi
mail guard i. kamu postalarını korumakla yükümlü memur
royal guard i. kraliyet gardiyanı
grand guard i. 15 ve 16. yüzyılda turnuvalarda kullanılan bir plaka zırh
grand guard i. eskiden kullanılan bir tür askeri kamp karakolu
grand-guard i. turnuvalarda sol omuz ve göğüs için ek koruma sağlayan zırhlı levha parçası
guard i. müdafaa eden kimse
guard i. müdafi
guard i. (körling veya çim topunda) bir diğerini hücumdan koruyacak şekilde hareket ettirilen kuka veya taş
guard i. (futbolda) merkezin her iki yanında bulunan iki oyuncudan biri
guard i. mağlup bir kimseye sadık olan grup
guard i. zamanı geçmiş bir ilkeye sıkı sıkıya bağlı grup
guard [obsolete] i. kumaşın kenarındaki dantel veya nakıştan süs
guard i. (krikette) oyuncunun kaleye ulaşacağı belli olan bir topu durdururken sopasının durdurma noktasında aldığı dik pozisyon
guard i. bir başka yüzüğün kaymasını önleyici yüzük
guard i. tetik mahfazası
guard i. çamurluk
guard i. kaybolmaması için saat veya bileziğe takılan küçük kayış
guard i. değerli bir yüzüğün parmaktan çıkmasını önlemek için üzerine takılan yüzük
guard i. şeref kıtası
guard i. merasim kıtası
guard i. yaklaşan tehlikeleri, zararları veya yaralanmaları önlemek için alınan tedbir
guard chamber i. muhafız koğuşu
guard chamber i. nöbetçi odası
guard chamber i. nöbetçi kulübesi
guard ring i. değerli bir yüzüğün parmaktan çıkmasını önlemek için üzerine takılan yüzük
guard [australia] i. arabanın özellikle ön tekerleklerini kapatan panel
old guard i. tutucu üye
old guard i. köklü bir amaç veya ilke uğruna çalışan grup
old guard i. demode bir amaç veya ilke uğruna çalışan grup
corporal's guard i. küçük grup
corporal's guard i. grupçuk
corporal's guard i. öbek
corporal's guard i. küme
stack-guard i. branda
stack-guard i. koruma brandası
guard f. korunmak
mount guard f. nöbet tutmak
stand guard f. nöbet beklemek
relieve guard f. nöbeti devralmak
guard f. gözetmek
stand guard f. bekçilik etmek
mount guard f. nöbet beklemek
be under guard f. koruma altında olmak
guard f. muhafaza altına almak
guard f. himaye etmek
have one's guard down f. tetikte olmamak
stand guard f. nöbet tutmak
guard one's tongue f. dilini tutmak
keep guard f. nöbet tutmak
be off guard f. tetikte olmamak
be on guard f. nöbet tutmak
keep guard f. korumak
guard one's tongue f. ağzını sıkı tutmak
have one's guard up f. tetikte olmak
be on guard duty f. nöbet tutmak
guard a secret f. sır tutmak
be on one's guard f. dümen kullanmak
relieve guard f. nöbet değiştirmek
be caught off one's guard f. hazırlıksız yakalanmak
guard f. nöbet tutmak
catch someone off guard f. birini gafil avlamak
be on guard f. tetikte olmak
lower one's guard f. gardını indirmek
guard f. beklemek
keep up one's guard f. gardını almak
keep one's guard up f. gardını almak
guard f. bekçi kalmak
guard the border f. sınırı korumak
guard the border f. sınır korumak
keep one's guard f. gardını almak
mount one's guard f. gardını almak
guard against f. -e karşı önlem almak
guard f. kontrol etmek
guard f. denetlemek
guard f. önlem almak
guard f. tedbirli olmak
guard f. gözetim altında tutmak
keep guard f. nöbet beklemek
guard oneself f. sakınmak
guard f. vikaye etmek
guard one's honour f. şerefini korumak
guard someone from someone f. birini birinden korumak
guard f. kenarına süslü bordür veya dantel geçirmek
guard f. oyunlarda kart veya taşı korumak
guard f. korkuluk takmak
guard f. siper takmak (kitap, makine, pencere)
guard f. bağlayarak tutturmak
guard f. sarmak
guard f. kuşatmak
guard f. (cihaz veya objeyi) insanlara zarar vermemesi için belirli bir parça ile teçhiz etmek
guard f. sır gibi saklamak
off guard s. korunaksız
off-guard s. korunaksız
rear-guard s. ekonomik, siyasi, sosyal direniş ile ilgili
off-guard s. hazırlıksız
off-guard s. ihtiyatsız
off her guard s. hazırlıksız
off her guard s. dikkatsiz
off her guard s. tedbirsiz
off his guard s. hazırlıksız
off his guard s. dikkatsiz
off his guard s. tedbirsiz
off your guard s. hazırlıksız
off your guard s. tetikte
off your guard s. ihtiyatlı
off your guard s. dikkatli
off-guard s. hazırlıksız
off-guard s. önceden hazırlanmamış
on guard zf. nöbette
on guard zf. tetikte
off guard zf. beklenmedik şekilde
off guard zf. umulmadık şekilde
off guard zf. ansızın
off guard zf. aniden
off guard zf. habersizce
off-guard zf. beklenmedik şekilde
off-guard zf. umulmadık şekilde
off-guard zf. ansızın
off-guard zf. aniden
off-guard zf. habersizce
Phrasals
guard someone against something f. birini bir şeye karşı korumak
guard someone from something f. birini bir şeyden korumak
guard (someone or something) from (someone or something) f. (birini/bir şeyi birinden/bir şeyden) korumak
guard (someone or something) from (someone or something) f. (birini/bir şeyi birine/bir şeye) karşı korumak
guard against (someone or something) f. (birini/bir şeyi) engellemek/önlemek
guard against (someone or something) f. (birine/bir şeye) karşı önlem almak
guard against (someone or something) f. (birine/bir şeye) karşı koruma sağlamak
guard from f. -'den korumak
Proverb
don't let the fox guard the henhouse. kuzuyu kurda emanet etme
Colloquial
be on one's guard against f. gözünü dört açmak
be on one's guard against f. gardını almak
stand guard f. gözcülük yapmak
be on one's guard against f. tetikte olmak
be on one's guard against f. -e karşı önlemler almak
be on your guard expr. dikkat et
be on your guard expr. gardını al
Idioms
the old guard i. eski kafalı kimse
a guard of honour i. namus bekçisi
a guard of honor i. namus bekçisi
the old guard i. örümcek kafalı
the old guard i. tutucu kimse
the old guard i. yeniliklerden hoşlanmayan kimse
run the guard f. nöbetçiyi atlatmak
put one on one's guard f. alarma geçirmek
drop/lower/let down your guard f. artık kendini riskte hissetmemek
stay on one's guard against someone f. birine karşı tetikte olmak
remain on guard against someone f. birine karşı gözünü dört açmak
keep on one's guard against someone f. birine karşı tetikte olmak
catch one off one's guard f. boş bir anında yakalamak
be on one's guard against someone f. birine karşı tetikte olmak
be on guard against someone f. birine karşı tetikte olmak
stay on guard against someone f. birine karşı gözünü dört açmak
remain on one's guard against someone f. birine karşı tetikte olmak
catch off one's guard f. birinin şaşkınlığından yararlanmak
keep on guard against someone f. birine karşı gardını almak
stay on one's guard against someone f. birine karşı gardını almak
remain on one's guard against someone f. birine karşı gardını almak
catch off one's guard f. birinin dalgınlığından yararlanmak
be on guard against someone f. birine karşı gardını almak
catch someone off guard f. boş bir anında yakalamak
stay on guard against someone f. birine karşı gardını almak
catch someone off guard f. birini hazırlıksız yakalamak
be on one's guard against someone f. birine karşı gardını almak
be on one's guard against someone f. birine karşı gözünü dört açmak
remain on guard against someone f. birine karşı tetikte olmak
catch off guard f. birini hazırlıksız yakalamak
keep on one's guard against someone f. birine karşı gardını almak
keep on one's guard against someone f. birine karşı gözünü dört açmak
keep on guard against someone f. birine karşı tetikte olmak
remain on one's guard against someone f. birine karşı gözünü dört açmak
put one on one's guard f. birini tedirgin etmek
keep on guard against someone f. birine karşı gözünü dört açmak
stay on guard against someone f. birine karşı tetikte olmak
catch one off one's guard f. birini hazırlıksız yakalamak
be on guard against someone f. birine karşı gözünü dört açmak
stay on one's guard against someone f. birine karşı gözünü dört açmak
remain on guard against someone f. birine karşı gardını almak
put one on one's guard f. diken üstünde olmasına neden olmak
put their guard up against f. gardını almak
let one's guard down f. gardını düşürmek
catch one off one's guard f. hazırlıksız yakalamak
lower one's guard f. gardını indirmek
catch somebody off guard f. hazırlıksız yakalamak
catch someone off guard f. hazırlıksız yakalamak
drop one's guard f. gardını indirmek
lower one's guard f. gardı düşmek
take somebody off guard f. hazırlıksız yakalamak
lower one's guard f. gardını düşürmek
drop/lower/let down your guard f. gardını düşürmek
drop one's guard f. gardı düşmek
drop one's guard f. gardını düşürmek
catch someone off guard f. gafil avlamak
catch off guard f. gafil avlamak
catch off-guard f. hazırlıksız yakalamak
off one's guard f. hazırlıksız yakalanmak
catch one off one's guard f. gafil avlamak
let one's guard down f. kendini sakınmayı/korumayı bırakmak
let the fox guard the henhouse f. kuzuyu kurda emanet etmek
drop one's guard f. süngüsünü düşürmek
catch somebody off guard f. şok etmek
take somebody off guard f. şaşırtmak
lower one's guard f. süngüsü düşmek
catch somebody off guard f. şaşırtmak
catch someone off guard f. savunmasız haldeyken şaşırtmak
take somebody off guard f. şok etmek
drop one's guard f. süngüsü düşmek
lower one's guard f. süngüsünü düşürmek
let one's guard down f. tedbiri elden bırakmak
put one on one's guard f. teyakkuza geçirmek
put their guard up against f. tetikte olmak
be on one's guard f. tetikte olmak
be off one's guard f. hazırlıksız olmak
be off one's guard f. gardını indirmek
be off one's guard f. gafil bir durumda olmak
be off one's guard f. boş bulunmak
be on one's guard f. hazırlıklı olmak
be on one's guard f. gardını almak
be on one's guard f. tetikte beklemek
leave (one's) guard down f. gardını düşürmek
leave (one's) guard down f. kendini sakınmayı/korumayı bırakmak
leave (one's) guard down f. tedbiri elden bırakmak
leave (one's) guard down f. tetikte olmamak
leave (one's) guard down f. dikkati elden bırakmak
leave (one's) guard down f. savunmasını düşürmek
leave (one's) guard down f. olası tehlikelere karşı ihtiyatlı olmamak
leave (one's) guard down f. olası tehlikelere karşı tedbirli olmamak
leave (one's) guard down f. olası tehlikelere karşı dikkatli olmamak
be caught off guard f. gafil avlanmak
remain on (one's) guard (against someone or something) f. tetikte olmak
remain on (one's) guard (against someone or something) f. gözünü dört açmak
remain on (one's) guard (against someone or something) f. gardını almak
remain on (one's) guard (against someone or something) f. savunmada kalmak
remain on (one's) guard (against someone or something) f. gardını indirmemek
always be on (one's) guard f. daima dikkatli olmak
always be on (one's) guard f. daima tetikte olmak
always be on (one's) guard f. daima uyanık olmak
always be on (one's) guard f. daima tedbirli olmak
always be on (one's) guard f. daima ihtiyatlı olmak
always be on (one's) guard f. tedbiri elden bırakmamak
always be on (one's) guard f. tehlikelere/sürprizlere hazırlıklı olmak
always be on (one's) guard f. daima dikkatli olmak
always be on (one's) guard f. daima tetikte olmak
always be on (one's) guard f. daima uyanık olmak
always be on (one's) guard f. daima tedbirli olmak
always be on (one's) guard f. daima ihtiyatlı olmak
always be on (one's) guard f. tedbiri elden bırakmamak
always be on (one's) guard f. tehlikelere/sürprizlere hazırlıklı olmak
be caught off (one's) guard f. savunmasız yakalanmak
be caught off (one's) guard f. gafil avlanmak
be caught off (one's) guard f. boşluğuna/dikkatsizliğine gelmek
be caught off (one's) guard f. dikkatsiz/savunmasız bir anında yakalanmak
be caught off (one's) guard f. beklenmedik bir anda yakalanmak
be on guard f. uyanık olmak
be on guard f. dikkatli olmak
be on guard f. gözünü dört açmak
be on guard f. gardını almak
be on guard f. ihtiyatlı/tedbirli olmak
be on guard f. hazırlıklı olmak
be on your guard f. dikkatli olmak
be on your guard f. gardını almak
be on your guard f. tetikte olmak
be on your guard f. hazırlıklı olmak
be on your guard f. hazırlıklı olmak
be on your guard f. gözünü dört açmak
be off your guard f. dalgınlığına gelmek
be off your guard f. gardını düşürmek
be off your guard f. savunmasız olmak
be off your guard f. gafil avlanmak
be off your guard f. hazırlıksız yakalanmak
be off your guard f. boş bulunmak
catch (one) off guard f. (birini) gafil avlamak
catch (one) off guard f. (birini) hazırlıksız yakalamak
catch (one) off guard f. (birini) boş bir anında yakalamak
catch (one) off guard f. (birini) savunmasız yakalamak
catch somebody off (their) guard f. (birini) gafil avlamak
catch somebody off (their) guard f. (birini) hazırlıksız yakalamak
catch somebody off (their) guard f. (birini) boş bir anında yakalamak
catch somebody off (their) guard f. (birini) savunmasız yakalamak
take someone off guard f. birini gafil avlamak
take someone off guard f. birini hazırlıksız yakalamak
take someone off guard f. birini boş bir anında yakalamak
take someone off guard f. birini savunmasız haldeyken şaşırtmak
take someone off guard f. birini savunmasız yakalamak
let down (one's) guard f. gardını düşürmek
let down (one's) guard f. kendini sakınmayı/korumayı bırakmak
let down (one's) guard f. tedbiri elden bırakmak
let guard down f. gardını düşürmek
let guard down f. kendini sakınmayı/korumayı bırakmak
let guard down f. tedbiri elden bırakmak
lower your guard f. gardını indirmek/düşürmek
lower your guard f. artık kendini riskte hissetmemek
drop your guard f. gardını indirmek/düşürmek
drop your guard f. artık kendini riskte hissetmemek
put (one) on guard f. (birini) alarma geçirmek
put (one) on guard f. (birini) birini tedirgin etmek
put (one) on guard f. (birinin) diken üstünde olmasına neden olmak
put (one) on guard f. (birini) teyakkuza geçirmek
remain on guard f. gözünü dört açmak
remain on guard f. tetikte olmak
remain on guard f. gardını almak
remain on guard f. savunmada kalmak
on (one's) guard s. tetikte
on (one's) guard s. hazırlıklı
on (one's) guard s. gardını almış
on (one's) guard s. gözünü dört açmış
on (one's) guard s. tedbirli
on (one's) guard s. dikkatli
on (one's) guard s. ihtiyatlı
on guard expr. hazır
off one's guard expr. hazırlıksız
on one's guard expr. hazır
upon one's guard expr. hazır
on your guard expr. hazır
on guard expr. tetikte
upon one's guard expr. tetikte
on one's guard expr. tetikte
on your guard expr. tetikte
Speaking
guard the door expr. kapıyı gözetlemek
Trade/Economic
guard i. bekçi
customshouse guard i. gümrük muhafaza memuru
security guard i. güvenlik görevlisi
guard i. muhafız
coast guard i. sahil koruma
Law
castle-guard i. (eski ingiltere'de) kaleye belli bir mesafedeki konutu korumanın bedeli olarak alınan vergi
guard i. himaye
guard i. koruma
armed private security guard i. silahlı özel güvenlik görevlisi
unarmed private security guard i. silahsız özel güvenlik görevlisi
cattle guard i. sığır engeli
guard f. himaye etmek
guard f. korumak
Politics
republican guard i. cumhuriyet muhafızları
chief village guard i. korucubaşı
coast guard command i. sahil güvenlik komutanlığı
serbian volunteer guard i. sırp gönüllü muhafızları
national guard i. ulusal muhafızlar
old guard i. siyasi partinin baskın ve muhafazakar üyesi
iron guard i. romanya'da eski bir faşist parti
guard the frontier f. sınırı beklemek
guard the frontier f. sınırı korumak
Institutes
european border and coast guard agency i. avrupa sınır ve sahil güvenlik teşkilatı
european border and coast guard agency i. avrupa sınır ve sahil güvenlik ajansı
united states coast guard (uscg) i. birleşik devletler sahil güvenliği (bdsg)
command of coast guard i. sahil güvenlik komutanlığı
coast guard command i. sahil güvenlik komutanlığı
Technical
foot guard i. ayak koruması
switch guard i. akım koruması
switch guard i. anahtar koruyucu
intermediate guard i. ara koruma
memory guard i. bellek muhafızı
memory guard i. bellek koruyucusu
guard fence i. bariyer
belt guard i. bant koruyucusu
axle guard integral with bogie frame i. boji dingil çatalı
ball guard i. bilye muhafazası
mud guard fender i. çamurluk
sprocket guard i. cer muhafazası
axle guard check-plate i. dingil çatalı pateni
axle guard i. dingil çatalı
flat guard i. düz muhafaza
wheel guard i. disk muhafazası
safety guard i. emniyet muhafazası
door handle guard i. emniyet tutamağı
guard gate i. emniyet kapağı
guard-chain i. emniyet zinciri
angle-iron guard i. emniyet kornişi
toe guard i. etek (ayak koruyucu)
guard lock i. emniyet kapağı
fan guard plate i. fan mahfaza sacı
brush guard i. fırça muhafazası
fan guard i. fan muhafazası
brush guard i. fırça siperi
guard bit i. güvenlik biti
idler guard i. istikamet tekeri muhafazası
guard stake i. işaret kazığı
camshaft guard i. kam mili muhafazası
crankcase guard i. karter muhafazası
cab guard i. kabin muhafazası
interference guard bands i. karışımönler bantlar
fire-guard i. kıvılcım siperi
belt guard i. kayış siperi
guard wire i. kılavuz teli
scuff guard i. kazıma koruması
guard i. korkuluk
guard i. koruyucu
corner guard i. köşe korkuluğu
guard cell i. koruyucu hücre
guard i. korumalık
guard i. koruma tertibatı