|
Kategori |
Türkçe |
İngilizce |
|
Phrasals |
|
1 |
Öbek Fiiller |
alanında çalışmak |
work in f.
|
|
I work in advertising and marketing now.
Şu anda reklam ve pazarlama alanında çalışmaktayım.
More Sentences
|
General |
|
2 |
Genel |
istatistik alanında kullanılan önemli bir yazılım |
sas i.
|
|
3 |
Genel |
alanında uzman |
leading expert i.
|
|
4 |
Genel |
alanında uzman |
acknowledged expert i.
|
|
5 |
Genel |
alanında uzman |
a specialist in one's field i.
|
|
6 |
Genel |
alanında profesyonel |
professionalist i.
|
|
7 |
Genel |
alanında uzman |
professionalist i.
|
|
8 |
Genel |
alanında uzman kişiler |
experts in one's field i.
|
|
9 |
Genel |
alanında uzman kişiler |
specialists in their field i.
|
|
10 |
Genel |
alanında uzman |
self-proclaimed expert i.
|
|
11 |
Genel |
psikoaktif ilaçlar alanında çalışmalar yapmış ünlü bir psikolog |
leary i.
|
|
12 |
Genel |
bir uzmanlık alanında eğitim görme |
majoring i.
|
|
13 |
Genel |
alanında uzman olduğunu düşünen kimse |
self-proclaimed expert i.
|
|
14 |
Genel |
eğitim almadan bir bilim alanında uzmanlaşmış kimse |
lay scholar i.
|
|
15 |
Genel |
(istasyonda/hava alanında) emanet |
luggage storage i.
|
|
16 |
Genel |
bilim ve sanat alanında engin bilgilere sahip kadın |
renaissance woman i.
|
|
17 |
Genel |
alanında uzman |
connoisseur in one's field i.
|
|
|
18 |
Genel |
çalışma alanında aktif olan genç |
youth leader i.
|
|
19 |
Genel |
herhangi bir sanat, zanaat veya ticaret alanında usta olan erkek |
master workman i.
|
|
20 |
Genel |
miazma alanında çalışma yapmış kimse |
miasmatist i.
|
|
21 |
Genel |
insani bilimler alanında okuyan öğrenci |
humanist i.
|
|
22 |
Genel |
ilahiler alanında yazan kimse |
hymnographer i.
|
|
23 |
Genel |
kas bilimi alanında çalışan kimse |
myologist i.
|
|
24 |
Genel |
demonoloji alanında bilgili ve tecrübeli kimse |
demonologer i.
|
|
25 |
Genel |
alanında saygı duyulan kadın |
grande dame i.
|
|
26 |
Genel |
düşünce kaynağı ve özü alanında çalışan öğrenci |
ideologist i.
|
|
27 |
Genel |
(inşaat alanında yapı işlerini ilerletmek için) boştaki araziyi kullanma |
infill i.
|
|
28 |
Genel |
bilişim alanında çalışan kimse |
informatician i.
|
|
29 |
Genel |
bilişim alanında eğitim gören kimse |
informatician i.
|
|
30 |
Genel |
alanında uzman kimse |
crackajack i.
|
|
31 |
Genel |
havadan malzeme atma alanında yetişmiş uzman |
dropmaster i.
|
|
32 |
Genel |
(eskiden) orduda ve savaş alanında trampet çalmış genç oğlan |
drummer boy i.
|
|
33 |
Genel |
alanında öncü kimse |
pacer i.
|
|
34 |
Genel |
alanında öne çıkan kadın |
first lady i.
|
|
35 |
Genel |
parçacığın kuvvet alanında hareket ederken enerji, açısal momentum gibi faktörler tarafından belirlenen durumu |
orbit i.
|
|
36 |
Genel |
(eczacılık alanında kullanılan) scruple ölçü birimi |
scr. (scruple) i.
|
|
37 |
Genel |
üretim alanında bulunan ve sulama sisteminden gelen suyu tahliye eden gider |
scupper i.
|
|
|
38 |
Genel |
şövalyeye savaş alanında eşlik eden yaver |
sergeant [obsolete] i.
|
|
39 |
Genel |
(oyun alanında) sallanma |
shuggy [dialect] i.
|
|
40 |
Genel |
spor alanında yazma |
sportswriting i.
|
|
41 |
Genel |
(kat veya çatı alanında) yüz fit kareye denk bir alan birimi |
square i.
|
|
42 |
Genel |
alanında lider kadın |
stateswoman i.
|
|
43 |
Genel |
alanında kıdemli kadın |
stateswoman i.
|
|
44 |
Genel |
uygulama alanında gereksiz genişleme |
stretch i.
|
|
45 |
Genel |
alanında önde gelen kimse |
superhero i.
|
|
46 |
Genel |
alanında iyi olmak |
be good at f.
|
|
47 |
Genel |
alanında iyi olmak |
be good in field of f.
|
|
48 |
Genel |
alanında söz sahibi olmak |
have a say in a field f.
|
|
49 |
Genel |
alanında söz sahibi olmak |
be an expert on one's field f.
|
|
50 |
Genel |
alanında lider olmak |
rank foremost among its competitors f.
|
|
51 |
Genel |
çok kısa zamanda alanında en üste/tepeye çıkmak/ulaşmak |
get to the top of one's field in a very short time f.
|
|
52 |
Genel |
savaş alanında onurlu bir şekilde ölmek |
die in the war field with honour f.
|
|
53 |
Genel |
yenilik alanında fark atmak |
out-innovate f.
|
|
54 |
Genel |
...tedavisi alanında çalışmak |
work in the field of treatment f.
|
|
55 |
Genel |
bir uzmanlık alanında eğitim görmek |
major f.
|
|
56 |
Genel |
yargılama yetkisinin alanında olmak |
handle f.
|
|
57 |
Genel |
alanında uzman olmak |
overmaster [obsolete] f.
|
|
58 |
Genel |
birisine bir şeyin her alanında destek olmak |
support someone in all aspects of something f.
|
|
59 |
Genel |
birisine bir şeyin her alanında yardım etmek |
support someone in all aspects of something f.
|
|
60 |
Genel |
bilim alanında ilerletmek |
science f.
|
|
61 |
Genel |
alanında uzman |
specialist in the field of s.
|
|
62 |
Genel |
alanında uzman |
expert in one's field s.
|
|
63 |
Genel |
alanında uzman |
connoisseur in the field of s.
|
|
64 |
Genel |
alanında uzman |
expert in the field of s.
|
|
65 |
Genel |
alanında uzman |
specialist in one's field s.
|
|
66 |
Genel |
alanında son derece yetenekli |
crackerjack s.
|
|
67 |
Genel |
alanında uzmanlaşmış |
expert in his/her field s.
|
|
68 |
Genel |
alanında uzman |
expert in his/her field s.
|
|
69 |
Genel |
bir uzmanlık alanında eğitim gören |
majoring s.
|
|
70 |
Genel |
alanında en iyi |
record s.
|
|
71 |
Genel |
belirli alanda, faaliyette, araştırma alanında, vb. uzmanlaşmayan |
nonspecialist s.
|
|
72 |
Genel |
üç farklı faaliyet alanında uzman olan |
triple-threat s.
|
|
73 |
Genel |
birden fazla uzmanlık alanında eğitim görmüş |
multi-skilled s.
|
|
74 |
Genel |
sinema filmi veya televizyon kamerası alanında |
on-air s.
|
|
75 |
Genel |
alanında köklü yenilik yapan/öncü (kültür-sanat, edebiyat, siyaset gibi alanlarda) |
avant-garde s.
|
|
76 |
Genel |
alanında uzman |
crackajack s.
|
|
77 |
Genel |
geminin halat takımının erişim alanında olan |
shipside s.
|
|
|
78 |
Genel |
(eğitim alanında) gerçek zamanlı meydana gelen |
synchronous s.
|
|
79 |
Genel |
(eğitim alanında) anlık gelişen |
synchronous s.
|
|
80 |
Genel |
faaliyet alanında yer alan |
upon the spot s.
|
|
81 |
Genel |
yetki alanında |
within one's province zf.
|
|
82 |
Genel |
tasarım alanında |
in the design field/area zf.
|
|
83 |
Genel |
tasarım alanında |
in the field of design zf.
|
|
84 |
Genel |
veterinerlik alanında |
in veterinary field zf.
|
|
85 |
Genel |
bilim ve teknoji alanında |
technologically zf.
|
|
86 |
Genel |
faaliyet alanında |
upon the spot zf.
|
|
87 |
Genel |
-e alanında |
in the realm of ed.
|
|
88 |
Genel |
görüş alanında olan uzak yer |
yonder zm.
|
|
89 |
Genel |
alanında en üstün anlamına gelen bir ön ek |
super- ök.
|
|
Phrasals |
|
90 |
Öbek Fiiller |
yetki alanında olmak |
rest with f.
|
|
91 |
Öbek Fiiller |
alanında ilerlemek |
improve on f.
|
|
92 |
Öbek Fiiller |
basketbolda faul alanında dışarı çıkacak olan topa havada vurup rakip oyuncunun eline geçirmek |
foul out f.
|
|
Phrases |
|
93 |
İfadeler |
hayatın her alanında |
in every sphere of life expr.
|
|
94 |
İfadeler |
hayatın her alanında |
in all fields/branches of life expr.
|
|
95 |
İfadeler |
hayatın her alanında |
in every part/aspect/facet of life expr.
|
|
96 |
İfadeler |
hayatın her alanında |
in every division in life expr.
|
|
97 |
İfadeler |
tıp alanında |
in the field of medicine expr.
|
|
98 |
İfadeler |
yaşamın her alanında |
in every sphere of life expr.
|
|
99 |
İfadeler |
yaşamın her alanında |
in every division in life expr.
|
|
100 |
İfadeler |
yaşamın her alanında |
in every part/aspect/facet of life expr.
|
|
101 |
İfadeler |
yaşamın her alanında |
in all fields/branches of life expr.
|
|
Proverb |
|
102 |
Atasözü |
kendi alanında olmayan bir olaya müdahale etme |
let the cobbler stick to his last
|
|
103 |
Atasözü |
kendi alanında olmayan bir olaya müdahale etme |
the cobbler should stick to his last
|
|
Colloquial |
|
104 |
Konuşma Dili |
tarım alanında eğitim veren üniversite |
cow college i.
|
|
105 |
Konuşma Dili |
tarım alanında eğitim veren üniversite |
cow college i.
|
|
106 |
Konuşma Dili |
golf alanında sağa veya sola keskin dönüşten sonraki delik |
dogleg i.
|
|
107 |
Konuşma Dili |
sağlık ve ilaçlar alanında takipçileri/hayranları üzerinde pazarlama etkisi olan kimse |
patient influencer i.
|
|
108 |
Konuşma Dili |
sağlık ve ilaç alanında fenomen kimse |
patient influencer i.
|
|
109 |
Konuşma Dili |
görüş alanında olmak |
be in view f.
|
|
110 |
Konuşma Dili |
görüş alanında olmak |
be in sight f.
|
|
111 |
Konuşma Dili |
görüş alanında olmak |
be within sight f.
|
|
112 |
Konuşma Dili |
görüş alanında olmak |
be in sight f.
|
|
113 |
Konuşma Dili |
alanında söz sahibi |
clued-in s.
|
|
114 |
Konuşma Dili |
alanında söz sahibi |
clued-up s.
|
|
115 |
Konuşma Dili |
alanında uzman |
clued-in s.
|
|
116 |
Konuşma Dili |
alanında uzman |
clued-up s.
|
|
Idioms |
|
117 |
Deyim |
bilim ve sanat alanında engin bilgilere sahip erkek |
renaissance man i.
|
|
118 |
Deyim |
alanında hızla en iyi/en yetkin olan |
number one with a bullet i.
|
|
119 |
Deyim |
tarım alanında eğitim veren üniversite |
cow college i.
|
|
120 |
Deyim |
bilim ve sanat alanında engin bilgilere sahip kişi |
a renaissance man i.
|
|
121 |
Deyim |
alanında başı çeken teknoloji |
leading edge i.
|
|
122 |
Deyim |
alanında başı çeken uygulama/faaliyet |
leading edge i.
|
|
123 |
Deyim |
alanında başı çeken çalışma |
leading edge i.
|
|
124 |
Deyim |
alanında lider teknoloji |
leading edge i.
|
|
125 |
Deyim |
alanında lider uygulama/faaliyet |
leading edge i.
|
|
126 |
Deyim |
alanında lider çalışma |
leading edge i.
|
|
127 |
Deyim |
alanında önde gelen teknoloji |
leading edge i.
|
|
128 |
Deyim |
alanında önde gelen uygulama/faaliyet |
leading edge i.
|
|
129 |
Deyim |
alanında önde gelen çalışma |
leading edge i.
|
|
130 |
Deyim |
acil müdahale olarak savaş alanında yapılan ameliyat |
meatball surgery i.
|
|
131 |
Deyim |
savaşa alanında yaralının hayatını kurtarmak için acil ve hızlı şekilde uygulanan cerrahi işlem/müdahale |
meatball surgery i.
|
|
132 |
Deyim |
genç ve alanında iyi kimse |
a whizz-kid i.
|
|
133 |
Deyim |
genç ve alanında iyi kimse |
a whiz-kid i.
|
|
134 |
Deyim |
alanında saygıdeğer kimse |
any (one) worth (one's) salt i.
|
|
135 |
Deyim |
stadyumda, konser alanında yüksekte kalan ve sahaya/sahneye en uzak bölüm |
nosebleed seat i.
|
|
136 |
Deyim |
alanında lider/önde olmak |
lead the field f.
|
|
137 |
Deyim |
alanında öncü olmak veya liderlik/önderlik yapmak |
lead the field f.
|
|
138 |
Deyim |
görüş alanında bulunmak |
get within sight f.
|
|
139 |
Deyim |
(nişancının) görüş alanında olmak |
have someone in one's sights f.
|
|
140 |
Deyim |
oyuna girmek için ısınmak/ısınma alanında olmak |
be in the bullpen f.
|
|
141 |
Deyim |
görüş alanında olmak |
be in sight f.
|
|
142 |
Deyim |
görüş alanında olmak |
be within sight f.
|
|
143 |
Deyim |
birini kendi alanında yenmek |
beat someone at his or her own game f.
|
|
144 |
Deyim |
birini uzmanlık alanında yenmek |
beat someone at his or her own game f.
|
|
145 |
Deyim |
birini kendi alanında yenmek |
beat someone at their own game f.
|
|
146 |
Deyim |
birini uzmanlık alanında yenmek |
beat someone at their own game f.
|
|
147 |
Deyim |
kendi alanında çalışmak/iş üretmek |
stick to (one's) last f.
|
|
148 |
Deyim |
kendi alanında çalışmak/iş üretmek |
stick to your last [old-fashioned] [uk] f.
|
|
149 |
Deyim |
alanında başı çeken |
leading edge s.
|
|
150 |
Deyim |
alanında lider olan (konum, teknoloji, uygulama) |
leading edge s.
|
|
151 |
Deyim |
alanında önde gelen (konum, teknoloji, uygulama) |
leading edge s.
|
|
152 |
Deyim |
üretim yerinde/bölümünde/alanında |
on the factory floor expr.
|
|
153 |
Deyim |
kendi alanında |
on one's home ground expr.
|
|
154 |
Deyim |
(birinin) kendi alanında |
on (one's) home patch expr.
|
|
155 |
Deyim |
(birinin) kendi alanında |
on (one's) home patch expr.
|
|
156 |
Deyim |
(birinin) kendi alanında |
on (one's) home turf expr.
|
|
157 |
Deyim |
(birinin) kendi alanında |
on (one's) home turf expr.
|
|
158 |
Deyim |
(birinin) konfor alanında |
in (someone's) wheelhouse expr.
|
|
159 |
Deyim |
(birinin) kendi ilgi, yetenek, bilgi alanının içinde, (birinin) kendi alanında |
in (someone's) wheelhouse expr.
|
|
160 |
Deyim |
(birinin) en güçlü vuruş alanında |
in (one's) wheelhouse expr.
|
|
161 |
Deyim |
(birinin) kendi alanında |
in (one's) wheelhouse expr.
|
|
162 |
Deyim |
(birinin) görüş alanında |
in (one's) cross hairs expr.
|
|
163 |
Deyim |
kendi sınıfında/kulvarında/alanında en iyi |
in a class by (oneself) expr.
|
|
164 |
Deyim |
alanında tek |
in a class by (oneself) expr.
|
|
165 |
Deyim |
kendi sınıfında/kulvarında/alanında en iyi |
in a class of its own expr.
|
|
166 |
Deyim |
alanında tek |
in a class of its own expr.
|
|
167 |
Deyim |
kendi sınıfında/kulvarında/alanında en iyi |
in a class of one's own expr.
|
|
168 |
Deyim |
alanında tek |
in a class of one's own expr.
|
|
169 |
Deyim |
kendi sınıfında/kulvarında/alanında en iyi |
in a league of its own expr.
|
|
170 |
Deyim |
alanında tek |
in a league of its own expr.
|
|
171 |
Deyim |
kendi sınıfında/kulvarında/alanında en iyi |
in a league of one's own expr.
|
|
172 |
Deyim |
alanında tek |
in a league of one's own expr.
|
|
173 |
Deyim |
konfor alanında |
in wheelhouse expr.
|
|
174 |
Deyim |
kendi alanında |
in wheelhouse expr.
|
|
175 |
Deyim |
en güçlü vuruş alanında |
in wheelhouse expr.
|
|
176 |
Deyim |
(birinin) kendi alanında |
on (one's) own ground expr.
|
|
177 |
Deyim |
kendi alanında |
on (your) home ground expr.
|
|
178 |
Deyim |
kendi alanında |
on own ground expr.
|
|
179 |
Deyim |
kendi alanında |
on your own ground expr.
|
|
180 |
Deyim |
(birinin) çekim alanında |
under (one's) spell expr.
|
|
Trade/Economic |
|
181 |
Ticaret/Ekonomi |
alanında lider |
pacesetter i.
|
|
182 |
Ticaret/Ekonomi |
alanında lider |
pacemaker i.
|
|
183 |
Ticaret/Ekonomi |
alanında öncü |
pacesetter i.
|
|
184 |
Ticaret/Ekonomi |
alanında öncü |
pacemaker i.
|
|
185 |
Ticaret/Ekonomi |
finansal yönetim alanında eğitilmiş işadamı |
man of affairs i.
|
|
186 |
Ticaret/Ekonomi |
sanayi alanında örgütlü sendika |
vertical labor union i.
|
|
187 |
Ticaret/Ekonomi |
sözleşme eğrisi (üretim alanında) |
production contract curve i.
|
|
188 |
Ticaret/Ekonomi |
güney afrika pazarlama birliği tarafından reklamcılık ve pazarlama alanında verilen ödüllerin ortak adı |
lourie i.
|
|
189 |
Ticaret/Ekonomi |
telefonla pazarlama alanında çalışmak |
telemarket f.
|
|
Law |
|
190 |
Hukuk |
bilişim alanında cürümler |
felonies on informatics i.
|
|
191 |
Hukuk |
hukuk alanında yetkili kimse |
attorney i.
|
|
192 |
Hukuk |
yabancı bir idari organın yetki alanında olup genellikle bu organ tarafından çıkarılan menkul kıymet |
foreign i.
|
|
Politics |
|
193 |
Siyasal |
bilgi teknolojisi alanında standartlaşma danışma komitesi |
advisory committee on standardisation in the field of information technology i.
|
|
194 |
Siyasal |
genel sağlık alanında topluluk eylem programının uygulanması komitesi |
committee for the implementation of the community action programme on public health i.
|
|
195 |
Siyasal |
hayat boyu öğrenme alanında entegre eylem programı komitesi |
committee of the integrated action programme in the field of lifelong learning i.
|
|
196 |
Siyasal |
sağlık alanında ikinci topluluk eylem programı komitesi |
committee of the second programme of community action in the field of health i.
|
|
197 |
Siyasal |
tarım alanında işbirliği |
agricultural cooperation i.
|
|
198 |
Siyasal |
toplumsal yaşamın her alanında en kötü şartların meydana gelmesi |
kakotopia i.
|
|
199 |
Siyasal |
başka bir siyasi birimin yetki alanında olan |
foreign s.
|
|
Institutes |
|
200 |
Kurum/Kuruluş |
ar-ge alanında bilgi teknolojilerine ilişkin avrupa stratejik programı |
european strategic programme of research and development in information technology i.
|
|
201 |
Kurum/Kuruluş |
adalet ve içişleri alanında işbirliği |
cooperation in the fields of justice and home affairs i.
|
|
202 |
Kurum/Kuruluş |
avrupa bilimsel ve teknik araştırma alanında işbirliği |
european cooperation in the field of scientific and technical research i.
|
|
203 |
Kurum/Kuruluş |
bilgi işlem alanında çok uluslu program |
multinational programme in the field of data processing i.
|
|
204 |
Kurum/Kuruluş |
bilimsel ve teknik araştırma alanında avrupa işbirliği |
european cooperation in the field of scientific and technical research i.
|
|
205 |
Kurum/Kuruluş |
teknoloji alanında eğitim ile ilgili olarak üniversiteler ve firmalar arasında işbirliği programı |
community programme in education and training for technology i.
|
|
Industry |
|
206 |
Sanayi |
tasarım ve üretim alanında uzmanlaşmış bağımsız firma |
packager i.
|
|
207 |
Sanayi |
matbaa alanında faaliyet gösteren ingiliz işçi sendikası kolu |
sogat (society of graphical and allied trades) i.
|
|
Tourism |
|
208 |
Turizm |
istiridye alanında uzman restoran |
oyster bar i.
|
|
Media |
|
209 |
Medya |
televizyon sanat ve bilimleri akademisinin tv programcılığı alanında verdiği ödüller |
emmy® i.
|
|
210 |
Medya |
abd'de müzik alanında faaliyet gösteren bir meslek birliği |
bmi (broadcast music incorporated) kısalt.
|
|
Technical |
|
211 |
Teknik |
zaman tanım alanında hesap yöntemi |
time history analysis i.
|
|
Computer |
|
212 |
Bilgisayar |
windows nt etki alanında oturum başlat |
log on to windows nt domain expr.
|
|
Construction |
|
213 |
İnşaat |
(kazı alanında) toprak birikintisi |
ditch [ireland] i.
|
|
Woodworking |
|
214 |
Ağaç İşleri |
depo alanında kurumuş kereste |
yard-dried lumber i.
|
|
Transportation |
|
215 |
Ulaştırma |
kapıdan kapıya taşıma alanında bütünleme yöntemi vasıtasıyla en az iki farklı ulaşım biçimi kullanılmasını öneren taşımacılık sistemi |
intermodality i.
|
|
216 |
Ulaştırma |
(kırsal ücretsiz kargo alanında) kargo sevkiyat güzergahı |
rural route i.
|
|
217 |
Ulaştırma |
(kırsal ücretsiz kargo alanında) kargo sevkiyat güzergahı |
rural delivery route i.
|
|
Aeronautic |
|
218 |
Havacılık |
görüş alanında başka bir uçak yok (askeri havacılık) |
no joy i.
|
|
Marine |
|
219 |
Denizcilik |
manevra alanında çalışan işçi |
yardman i.
|
|
220 |
Denizcilik |
liman alanında deniz parkı |
seaside park in port area i.
|
|
221 |
Denizcilik |
(gemi, kara) ufuk ile sahil orta hattı arasında kalan deniz alanında bulunan |
in the offing s.
|
|
222 |
Denizcilik |
rıhtım alanında bulunan |
dockside s.
|
|
Mining |
|
223 |
Maden |
(maden alanında) tünel girişi |
stall i.
|
|
Medical |
|
224 |
Medikal |
sinir anatomisi alanında uzman kimse |
neurotomist i.
|
|
225 |
Medikal |
sinir anatomisi alanında ameliyat yapan cerrah |
neurotomist i.
|
|
226 |
Medikal |
arka serebral arter alanında enfarkt |
posterior cerebral artery infarct i.
|
|
227 |
Medikal |
ön serebral arter alanında enfarkt |
anterior cerebral artery infarct i.
|
|
228 |
Medikal |
sağlık alanında insangücü |
health manpower i.
|
|
229 |
Medikal |
belirli bir hijyen alanında uzmanlaşmış kimse |
hygienist i.
|
|
230 |
Medikal |
iyatromatematik alanında çalışan kimse |
iatromathematician i.
|
|
231 |
Medikal |
sağlık alanında uygun teknoloji programı |
program for appropriate technology in health (path) i.
|
|
232 |
Medikal |
stetoskop kullanma alanında deneyimli kimse |
stethoscopist i.
|
|
233 |
Medikal |
alanında bir numara cerrah |
supersurgeon i.
|
|
234 |
Medikal |
sifiliz alanında uzman doktor |
syphilologist i.
|
|
235 |
Medikal |
tıbbi bulguların etki alanında olan hukuka ait |
medico-legal s.
|
|
236 |
Medikal |
tıbbi bulguların etki alanında olan hukukla ilişkili |
medico-legal s.
|
|
237 |
Medikal |
tıp alanında çalışmaya başlayanlarca geleneksel olarak verilip hipokrat ve onun eserlerinden esinlenen bir dizi mesleki ve etik taahhütle ilgili |
hippocratic s.
|
|
238 |
Medikal |
tıp alanında çalışmaya başlayanlarca geleneksel olarak verilip hipokrat ve onun eserlerinden esinlenen bir dizi mesleki ve etik taahhüde ait |
hippocratic s.
|
|
Psychology |
|
239 |
Psikoloji |
munsell renk sisteminde yer alan ve psikofizik alanında kullanılan renk tonu |
hue i.
|
|
Physiology |
|
240 |
Fizyoloji |
kinezyoloji alanında çalışan kimse |
kinesiologist i.
|
|
Pathology |
|
241 |
Patoloji |
onkojenez alanında tıp uzmanı |
oncogeneticist i.
|
|
242 |
Patoloji |
onkoloji alanında çalışan |
oncologic s.
|
|
243 |
Patoloji |
onkoloji alanında çalışan |
oncological s.
|
|
Optics |
|
244 |
Optik |
görüş alanında çizgi ve kenar yokken oluşan bulanık görünüm |
film colour i.
|
|
Veterinary |
|
245 |
Veterinerlik |
doğum alanında uzmanlaşmış veteriner |
obstetrician i.
|
|
Gastronomy |
|
246 |
Mutfak |
çorba, et suyu ve bulyon alanında uzman aşçı |
potager i.
|
|
247 |
Mutfak |
sos ve çorba alanında uzman şef |
saucier i.
|
|
Logic |
|
248 |
Mantık |
mantık alanında bilimse derleme |
logic i.
|
|
249 |
Mantık |
mantık alanında yorumlama |
logic i.
|
|
Statistics |
|
250 |
İstatistik |
biyoistatistik alanında çalışan kimse |
biostatistician i.
|
|
Physics |
|
251 |
Fizik |
hidrostatik alanında eğitimli kimse |
hydrostatician i.
|
|
252 |
Fizik |
aktarım alanında değişiklik |
disturbance i.
|
|
Biology |
|
253 |
Biyoloji |
doğa tarihi alanında eğitim gören kimse |
naturalist i.
|
|
254 |
Biyoloji |
elektrik alanında bulunan bitkinin bükülmesi |
electrotropism i.
|
|
255 |
Biyoloji |
biyosistematik alanında çalışan kimse |
biosystematist i.
|
|
256 |
Biyoloji |
ilk invajinasyon alanında toplanan doku kesiti |
dorsal lip i.
|
|
Biochemistry |
|
257 |
Biyokimya |
immünohistokimya alanında antijenler ve antikorlarının işaretlenmesi için kullanılan bir enzim |
horseradish peroxidase i.
|
|
Astronomy |
|
258 |
Gökbilim |
astronomi alanında yazılmış eser |
phantasmatography i.
|
|
Zoology |
|
259 |
Zooloji |
dünya veya ay yüzeyinin incelenmesi alanında uzman kimse |
crustalogist i.
|
|
Agriculture |
|
260 |
Tarım |
tarım alanında girişimci |
agropreneur i.
|
|
Breeding |
|
261 |
Hayvancılık |
ortak üreme alanında toplanan hayvan kolonisi |
rookery i.
|
|
262 |
Hayvancılık |
(ortak mera alanında) belirli sayıda hayvan otlatma hakkı |
stint [uk] i.
|
|
Forestry |
|
263 |
Ormancılık |
bir bitki örtüsü alanında yaklaşan büyük bir yangını engellemek için oluşturulan yangın şeridi |
escape fire i.
|
|
264 |
Ormancılık |
odun taşıma alanında görevli polis |
fire warden i.
|
|
265 |
Ormancılık |
odun taşıma alanında görevli polis |
forest fire fighter i.
|
|
Education |
|
266 |
Eğitim |
belirli bir araştırma alanında özetleri yayınlayan süreli yayın |
abstracting journal i.
|
|
267 |
Eğitim |
hukuk alanında doktora öğrencisi |
j.d. student i.
|
|
268 |
Eğitim |
kendi alanında ders veren öğretmen |
in-field-teacher i.
|
|
269 |
Eğitim |
müzik alanında doktora derecesi |
amusd i.
|
|
270 |
Eğitim |
müzik alanında doktora yapmış kimse |
doctor of musical arts i.
|
|
271 |
Eğitim |
eğitim alanında doktora |
edd i.
|
|
272 |
Eğitim |
tasarım alanında yeni akımlar yaratmış bir alman okulu |
bauhaus i.
|
|
273 |
Eğitim |
uygulamalı sanatlar alanında yüksek lisans derecesi |
maa (master of applied arts) i.
|
|
274 |
Eğitim |
tarım ekonomisi ve işletmeciliği alanında yüksek lisans derecesi |
mabe (master of agricultural business and economics) i.
|
|
275 |
Eğitim |
eğitim alanında yüksek lisans derecesi |
mae (master of arts in education) i.
|
|
276 |
Eğitim |
eğitim alanında yüksek lisans derecesi |
maed (master of arts in education) i.
|
|
277 |
Eğitim |
eğitim alanında yüksek lisans derecesi |
ma ed (master of arts in education) i.
|
|
278 |
Eğitim |
ziraat alanında yüksek lisans derecesi |
magr (master of agriculture) i.
|
|
279 |
Eğitim |
halkla ilişkiler alanında yüksek lisans derecesi |
master in public affairs i.
|
|
280 |
Eğitim |
kütüphanecilik çalışmaları alanında yüksek lisans derecesi |
master of arts in library science i.
|
|
281 |
Eğitim |
eğitim programları ve öğretim alanında yüksek lisans derecesi |
master of arts in teaching i.
|
|
282 |
Eğitim |
ilahiyat alanında yüksek lisans derecesi |
master of divinity i.
|
|
283 |
Eğitim |
kütüphanecilik çalışmaları alanında yüksek lisans derecesi |
master of library science i.
|
|
284 |
Eğitim |
edebiyat alanında yüksek lisans derecesi |
master of literature i.
|
|
285 |
Eğitim |
alanında uzman bir kişinin yetenekli öğrencilere halka açık olarak veya televizyondan verdiği özel ders |
masterclass i.
|
|
286 |
Eğitim |
(sanat, bilim alanında) uzmanlaşma |
mastery i.
|
|
287 |
Eğitim |
ikinci bir uzmanlık alanında okuyan kimse |
minor i.
|
|
288 |
Eğitim |
insani bilimler alanında çalışma |
humanism i.
|
|
289 |
Eğitim |
oxford üniversitesi'nde klasikler veya matematik alanında lisans için açılmış halka açık sınav |
moderations i.
|
|
290 |
Eğitim |
(sosyal bilimler alanında) bir tür lisans derecesi |
determinant i.
|
|
291 |
Eğitim |
(eskiden) ingiliz üniversitelerinin sosyal bilimler alanında lisans derecesini yeni tamamlamış öğrencilerin yüksek lisansın ön şartı olarak yaptıkları münazara |
determination i.
|
|
292 |
Eğitim |
(irlanda tarihi alanında) bilim insanı |
ollamh i.
|
|
293 |
Eğitim |
(irlanda tarihi alanında) öğretim elemanı |
ollamh i.
|
|
294 |
Eğitim |
akademik bir çalışma alanında uzman kimse |
ologist i.
|
|
295 |
Eğitim |
akademik bir çalışma alanında öğrenci olan kimse |
ologist i.
|
|
296 |
Eğitim |
okul ve işverenler arasında satış ve pazarlama alanında gerçekleştirilen bir mesleki program |
distributive education i.
|
|
297 |
Eğitim |
çalışma alanında genel ilerleme veya yeterliliği ölçen kapsamlı sınav |
comprehensive i.
|
|
298 |
Eğitim |
çalışma alanında genel ilerleme veya yeterliliği ölçen kapsamlı sınav |
comprehensives i.
|
|
299 |
Eğitim |
çalışma alanında genel ilerleme veya yeterliliği ölçen kapsamlı sınav |
comprehensive examination i.
|
|
300 |
Eğitim |
1859 yılında peter cooper'ın sanat ve bilim alanında ücretsiz ders vermek amacıyla kurduğu bir üniversite |
cooper union i.
|
|
301 |
Eğitim |
1859 yılında peter cooper tarafından sanat ve bilim alanında ücretsiz ders vermek amacıyla kurulan bir üniversite |
cooper union for the advancement of science and art i.
|
|
302 |
Eğitim |
beşeri bilimler veya sosyal, davranışsal veya abstre bilimler alanında doktora |
doctor of philosophy i.
|
|
303 |
Eğitim |
alanında doktora derecesine sahip kimse |
ph.d. i.
|
|
304 |
Eğitim |
(beşeri ve genel bilimler alanında yürütülen) çalışmalar ile ilgili |
classical s.
|
|
305 |
Eğitim |
liberal çalışmalar alanında yüksek lisans derecesi |
mals (master of arts in liberal studies) kısalt.
|
|
306 |
Eğitim |
kütüphanecilik çalışmaları alanında yüksek lisans derecesi |
mals (master of arts in library science) kısalt.
|
|
307 |
Eğitim |
uygulamalı bilimler alanında yüksek lisans derecesi |
masc (master of applied science) kısalt.
|
|
308 |
Eğitim |
ekonomi alanında yüksek lisans derecesi |
mecon (master of economics) kısalt.
|
|
309 |
Eğitim |
beşeri bilimler alanında doktor unvanı bulunan kimse |
lhd kısalt.
|
|
310 |
Eğitim |
mühendislik alanında doktora derecesi bulunan kimse |
deng. (doctor of engineering) kısalt.
|
|
311 |
Eğitim |
eğitim alanında verilen diploma |
diped [uk] kısalt.
|
|
312 |
Eğitim |
katolik kilisesi'ne bağlı papalık üniversitesi'nde teoloji alanında verilen en üst akademik derece |
dst (doctor of sacred theology) kısalt.
|
|
313 |
Eğitim |
teoloji alanında doktora sahibi kimse |
dth (doctor of theology) kısalt.
|
|
Literature |
|
314 |
Edebiyat |
anlatıbilim alanında uzman kişi |
narratologist i.
|
|
315 |
Edebiyat |
profesyonel organizasyonların bilim kurgu alanında önemli başarılar elde etmiş yazarlara her yıl verdiği çeşitli ödüller |
hugo i.
|
|
316 |
Edebiyat |
ibrani edebiyatı alanında yüksek lisans derecesi |
mhl (master of hebrew literature) kısalt.
|
|
Linguistics |
|
317 |
Dilbilim |
hiyeratik yazı alanında çalışan kimse |
demotist i.
|
|
318 |
Dilbilim |
sentaks alanında uzman dilbilimci |
syntactician i.
|
|
History |
|
319 |
Tarih |
antik yunan ve roma alanında yetkin olan |
classical s.
|
|
Archaeology |
|
320 |
Arkeoloji |
kazı alanında iki hendek arasındaki kazılmamış alan |
balk i.
|
|
321 |
Arkeoloji |
(kazı alanında) arkeolojik kalıntının bulunduğu katman |
stratum i.
|
|
Religious |
|
322 |
Dini |
bir kilisenin yetki alanında olan şapel |
chapellany i.
|
|
Philosophy |
|
323 |
Felsefe |
evrenin bilimi alanında tecrübeli |
universologist i.
|
|
324 |
Felsefe |
yaşamın her alanında yöntem ve prosedürlerin detaylarına büyük bir itina gösterilmesi gerektiği vurgusu |
martinetism i.
|
|
325 |
Felsefe |
felsefe alanında doktor |
dphil kısalt.
|
|
326 |
Felsefe |
felsefe alanında doktora derecesi |
dphil kısalt.
|
|
Environment |
|
327 |
Çevre |
yerleşim alanında sel hasarı |
flood damage in an urbanized area i.
|
|
328 |
Çevre |
torf alanında çıkan yangın dumanı |
peat reek i.
|
|
329 |
Çevre |
torf alanında çıkan yangın dumanı |
peat–reek i.
|
|
Meteorology |
|
330 |
Meteoroloji |
hava tahmini sırasında tehlike alanında belirlenen yüzey rüzgar altı hızı ortalaması |
representative downwind speed i.
|
|
Geology |
|
331 |
Jeoloji |
bir bölgede meydana gelen jeolojik süreçler sebebiyle dünya'nın çekim alanında oluşan küçük değişim |
microgravity i.
|
|
332 |
Jeoloji |
petroloji alanında yetkin jeoloji uzmanı |
petrologist i.
|
|
333 |
Jeoloji |
sedimanter kayaçların gözenek alanında bulunan |
connate s.
|
|
Military |
|
334 |
Askeri |
savaş alanında hava sahası kontrolü |
airspace control in the combat zone i.
|
|
335 |
Askeri |
bizzat muharebe alanında olan kara kuvvetleri |
boots on the ground i.
|
|
336 |
Askeri |
harekat alanında olduğu bilindiği halde yeterli süre içinde yeri belirlenemeyen acil hedefler |
unplanned immediate targets i.
|
|
337 |
Askeri |
abd ordusu ve deniz piyade teşkilatı'nda tüfek kullanım yeterliliği alanında verilen üç dereceden en düşüğünün oluşturduğu kategori |
marksman i.
|
|
338 |
Askeri |
muharip komutanının yetki alanında bulunan kuvvet |
in-place force i.
|
|
339 |
Askeri |
savaş alanında kullanılacak denli hafif toplar |
field artillery i.
|
|
340 |
Askeri |
savaş alanında kullanılan top veya hobüs |
fieldpiece i.
|
|
341 |
Askeri |
havai fişek alanında uzman topçu subayı |
fire master i.
|
|
342 |
Askeri |
savaş alanında roket benzeri silahların atıldığı askeri üs |
firebase i.
|
|
343 |
Askeri |
(harekat alanında) muharip komutanı tarafından görevlendirilen hizmet birimi |
single integrated theater logistic manager i.
|
|
344 |
Askeri |
kale yerine harp alanında savaşan |
fielded [obsolete] s.
|
|
345 |
Askeri |
savaş alanında |
afield zf.
|
|
346 |
Askeri |
(harekat alanında) muharip komutanı tarafından görevlendirilen hizmet birimi |
sitlm (single integrated theater logistic manager) kısalt.
|
|
Hunting |
|
347 |
Silah/Atıcılık |
tüfek atış alanında başarısız olmak |
bolo f.
|
|
Sport |
|
348 |
Spor |
savunma alanında yapılan faul |
back court foul i.
|
|
349 |
Spor |
(buz hokeyinde) topa kendi defans alanında sahip olan rakip oyuncu ile mücadele etme |
fore-checking i.
|
|
350 |
Spor |
(buz hokeyinde) defans oyuncusunun topu hücum alanında tutmak için golün sağ veya sol tarafında yer aldığı pozisyon |
point i.
|
|
351 |
Spor |
pata alanında kullanılan sopa |
putting iron i.
|
|
352 |
Spor |
(yarış alanında) başlangıç noktası |
starting grid i.
|
|
353 |
Spor |
(buz hokeyi) savunma alanında top hakimiyetini sürdürmek |
cycle f.
|
|
354 |
Spor |
araba yarışında servis alanında durmak |
pit f.
|
|
355 |
Spor |
(buz hokeyinde) rakibin defans alanında rakibin hücumunu veya ilerlemesini bloke etmek |
fore-check f.
|
|
356 |
Spor |
(buz hokeyinde) rakibin defans alanında rakibe pres yapmak |
fore-check f.
|
|
357 |
Spor |
hücum alanında kural dışı bir şekilde topun önünde olarak |
offside zf.
|
|
358 |
Spor |
hücum alanında kural dışı bir şekilde pakın önünde olarak |
offside zf.
|
|
Baseball |
|
359 |
Beysbol |
oyun alanında kalan beyzbol topu |
fair ball i.
|
|
Art |
|
360 |
Sanat |
(sanat alanında) popüler olmayan ama önemli başarı |
succès d'estime i.
|
|
Latin |
|
361 |
Latince |
eczacılık alanında doktor |
pharmd (pharmaciae doctor) kısalt.
|
|
362 |
Latince |
felsefe alanında doktor |
phd (philosophiae doctor) kısalt.
|
|
363 |
Latince |
felsefe alanında doktora derecesi |
phd (philosophiae doctor) kısalt.
|
|
Engineering |
|
364 |
Engineering |
jeofizik alanında kullanılan bir ölçüm cihazı |
doorstopper i.
|
|
Slang |
|
365 |
Argo |
alanında uzman |
jimdandy i.
|
|
366 |
Argo |
alanında uzman |
crackerjack i.
|
|
367 |
Argo |
alanında uzman |
jimhickey i.
|
|
368 |
Argo |
tüfek atış alanında başarısız asker |
bolo i.
|
|