birincil - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

birincil



"birincil" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 21 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
birincil primary s.
General
birincil prime s.
birincil originary s.
birincil archical [obsolete] s.
birincil in chief s.
birincil first-string s.
birincil primeval s.
birincil primevous [obsolete] s.
birincil prelim (preliminary) s.
birincil prelim. (preliminary) s.
birincil preliminarily s.
birincil preparatory s.
Idioms
birincil the first string i.
birincil bricks and mortar s.
Technical
birincil primitive s.
Construction
birincil major s.
Physiology
birincil protopathic s.
Food Engineering
birincil primary s.
Linguistics
birincil immediate s.
Music
birincil first s.
Slang
birincil prelim (preliminary) s.

"birincil" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 413 sonuç

Türkçe İngilizce
General
birincil metabolit primary metabolite i.
birincil kalibrasyon routine calibration i.
birincil kuruluş primary agency i.
birincil gelir dağılımı primary income distribution i.
birincil boya primary stain i.
birincil analizler primary analysis i.
asli veya birincil politika primary policy i.
birincil/ana kaynak primary source i.
birincil kaynaklar primary sources i.
birincil etmen primary factor i.
birincil sonlanım noktaları primary endpoints i.
ana/birincil sağlayıcı primary provider i.
birincil sonuçlar primary outcomes i.
birincil yön highway i.
birincil alan highway i.
birincil önemi olan öğreti gospel i.
(özellikle abd'nin virginia eyaletinde) ilçe tarafından yönetilmeyen ve devletin birincil düzeyini oluşturan bir şehir independent city i.
birincil gerekçe first cause i.
ön sayfa gibi başlıca sayfalarda birincil önemdeki hikayeleri diğerlerinden ayıran pratik çizgi fold i.
birincil sargı primary i.
(deneyci felsefede) birincil nitelikler primary qualities of bodies i.
birincil prensip fountain heead i.
birincil sindirim sistemi ve süreci protopepsia i.
birincil tip prototype i.
sankhya felsefesine göre prakriti ile birlikte fenomenal varoluşun birincil nedenini oluşturan ruh purusha i.
birincil ahlaki eylem ilkelerine ilişkin doğuştan gelen bilgi synderesis i.
birincil ahlaki eylem ilkelerine ilişkin doğuştan gelen bilgi synteresis i.
(birincil savaş kuvvetine) ikmal desteği vermek support f.
birincil (aminoasit) primary s.
birincil (bitkiler ile ilgili) primary s.
(karakter veya rol) birincil starring s.
birincil olarak elementarily zf.
birincil olarak firstly zf.
birincil olarak primally zf.
birincil olarak preliminary zf.
Phrasals
(bir şeyde) birincil derecede bir rol/görev vermek build into (something) f.
Colloquial
(bir şeyin) başarıya ulaşmasında birincil önem taşıyan key to (something) i.
Trade/Economic
birincil piyasalar primary markets i.
birincil üretici primary producer i.
birincil hedef primary goal i.
birincil bütçe dengesi primary budget balance i.
birincil çıkar sahipleri primary stakeholders i.
birincil piyasa primary market i.
birincil sanayi primary industry i.
birincil standart primary standard i.
birincil olmayan kredi non-prime i.
birincil piyasa işlemleri primary market operations i.
birincil emek piyasası primary labour market i.
birincil piyasa primary market i.
birincil yöntem primary method i.
birincil laboratuvar primary laboratory i.
birincil para primary money i.
birincil istek primary want i.
birincil sermaye benzeri borç primary subordinated debt i.
birincil sektör primary sector i.
birincil referans malzeme primary reference material i.
kredi notu iyi olmayan kişilerin birincil piyasa yerine faiz oranı diğerlerine göre daha yüksek bir imkandan ipotekli konut kredisi edinmesiyle ortaya çıkan kredi türü sub prime i.
kredi notu iyi olmayan kişilerin birincil piyasa yerine faiz oranı diğerlerine göre daha yüksek bir imkandan ipotekli konut kredisi edinmesiyle ortaya çıkan kredi türü subprime i.
ulusal birincil standartlar national primary standards i.
Law
birincil kaynak primary source i.
Politics
birincil parti örgütlenmesi primary party organization i.
birincil haklar primary rights i.
birincil hukuk primary law i.
birincil market primary market i.
birincil mevzuat primary legislation i.
askeri hazırlığın devlet için birincil öneme sahip olduğu politika militarism i.
Institutes
birincil bakım hizmetleri eğitim/öğretim vakfı teaching primary care trust i.
Technical
ateşleme sisteminin birincil devresi primary circuit i.
birincil hadde primary rolling mill i.
birincil stop primary stope i.
birincil boğma primary choke i.
birincil istifleyici prime piler i.
birincil grup primary group i.
birincil meme primer nozzle i.
birincil mineral primary mineral i.
birincil standart primary standard i.
birincil hava primary air i.
birincil çevrim primary cycle i.
birincil sementit primary cementite i.
birincil taneler primary crystals i.
birincil yeniden kristallenme primary recrystallization i.
birincil civatalama primary bolt i.
birincil etki alanı denetleyicisi primary domain controller i.
birincil elektron primary electron i.
birincil fisyon verimi primary fission yield i.
birincil batarya primary battery i.
birincil atalet kuvveti primary inertia force i.
birincil zarf sıcaklığı primary envelope temperature i.
birincil kırıcı primary crusher i.
birincil çökelti primary precipitate i.
birincil soğutma devresi primary coolant circuit i.
birincil bozunum süreci primary deformation process i.
birincil görüntü primary image i.
birincil sürünme primary creep i.
birincil renkler primary colours i.
birincil sargı primary coil i.
birincil aromatik amin ile nitröz asitin tepkimesi diazotization i.
birincil azalma primary extinction i.
birincil evre primary phase i.
birincil grafitlenme primary graphitization i.
birincil kesme primary shear i.
birincil referans yakıt primary reference fuel i.
birincil çöktürme primary settlement i.
birincil soğutma bölgesi primary cooling zone i.
birincil kontaktör master contactor i.
birincil alkol primary alcohol i.
birincil ısıtma primary heating i.
birincil metal primary metal i.
birincil ya da primer primal i.
birincil kaynama primary boiling i.
birincil içyapı bileşeni primary microconstituent i.
birincil çöktürme preliminary settlement i.
birincil test alpha test i.
birincil akım dağılımı primary current distribution i.
birincil çökelme primary precipitation i.
birincil görüntü düzlemi primary image plane i.
birincil çinko primary zinc i.
birincil bağ primary bond i.
birincil faz primary phase i.
birincil ostenit primary austenite i.
birincil soğutma sıvısı primary coolant i.
birincil görünge primary spectrum i.
birincil karbür primary carbide i.
birincil soğutucu primary coolant i.
birincil ferrit primary ferrite i.
birincil lif primary fibre i.
birincil eksicik primary electron i.
birincil sistem primary system i.
birincil güç prime power i.
birincil soğutucu akışkanının direkt kuru genleşmesi direct dry expansion of a primary refrigerant i.
birincil elek primary screen i.
birincil yenilenme primary recrystallization i.
birincil kayma primary slip i.
birincil çözünürlük kısıtı limit of primary solubility i.
birincil yayın alanı primary service area i.
birincil arıtma primary treatment i.
birincil soğutucu akışkan primary refrigerant i.
birincil emisyondan gelen elektron primary electron i.
birincil tufal giderici primary descaler i.
birincil aromatik amin ile nitröz asitin tepkimesi diazotisation i.
birincil koruyucu ekran primary protective barrier i.
birincil renkler primary colors i.
birincil veya primer hava primary air i.
birincil salım primary emission i.
birincil durultucu primary clarifier i.
birincil pil primary cell i.
birincil dışık primary slag i.
birincil sargı primary winding i.
birincil bellek primary storage i.
doğrudan birincil soğutucu direct primary cooler i.
negatif kutbu çinko olan birincil pil dichromatic cell i.
primer/birincil sonlanım noktası primary endpoint i.
primer veya birincil üst ısıtıcı primary superheater i.
birincil ve ikincil bobinlerin tüm veya bazı sarımlarının ortak olduğu dönüştürücü compensator i.
birincil olarak basically zf.
birincil ayrışma ürünü anlamı veren ön ek proto- ök.
Computer
birincil sürüm alpha i.
birincil sürüm alpha software i.
birincil sürüm alpha version i.
birincil kılavuz çizgileri major gridlines i.
birincil sargı primary winding i.
birincil grup primary group i.
birincil yayın alanı radyo primary service area i.
birincil wıns primary wins i.
birincil eksen primary axis i.
birincil bellek primary storage i.
birincil bölge primary zone i.
birincil faks primary fax i.
birincil altbilgi primary footer i.
birincil salım primary emission i.
birincil aygıt primary device i.
birincil dos bellek bölümü primary dos partition i.
birincil röle primary relay i.
birincil anahtar primary key i.
birincil arabellek primary buffer i.
birincil kap primary container i.
birincil görüntü primary display i.
birincil sınama alpha test i.
birincil bellek bölümü primary partition i.
birincil sunucu primary server i.
birincil çince primary chinese i.
birincil üstbilgi primary header i.
birincil ağ primary network i.
birincil telefon primary phone i.
birincil renkler primary colors i.
birincil standart primary standard i.
birincil kütük primary file i.
birincil dns primary dns i.
birincil anahtar identifier i.
birincil anahtar yok no primary key expr.
birincil dosya primary file expr.
yalnızca birincil primary only expr.
Informatics
birincil veriler primary data i.
birincil terminal primary station i.
birincil belge primary document i.
birincil sunucu main server i.
birincil bellek primary storage i.
birincil sunucu primary server i.
birincil veriyolu primary bus i.
birincil anahtar primary key i.
birincil sınama alpha test i.
Telecom
birincil veriyolu primary bus i.
birincil ağ erişimi primary network access i.
birincil erişim primary access i.
birincil veri primary data i.
mobil istasyonun birincil enerji kaynağına veya belirli noktaya yönlenmesi homing i.
birincil arama merkezi class i.
yabancı ülkede veya birincil operatör hizmetinin olmadığı bölgede seyahat ederken başka bir hücresel operatörün hizmetlerini kullanma roaming i.
Electric
birincil salım primary emission i.
birincil röle primary relay i.
birincil sargı primary winding i.
birincil erişim ve kiralanmış hat şebeke arayüzü primary access and leased line network interface i.
birincil gerilim primary voltage i.
birincil sargı primary coil i.
birden fazla birincil veya ikincil bobini bulunan transformatör multiple transformer i.
Textile
birincil çekim primary exhaustion i.
Lighting
birincil renk uyartıları reference colour stimuli i.
birincil ışık kaynağı primary light source i.
ışıkölçümsel birincil ölçün primary photometric standard i.
Automotive
birincil radyo kontrolleri ve tümleşik iletişim araçları (w/o almaç) primary radio controls and integral media (w/o receiver) i.
birincil radyo kontrolleri ve ekran (w/o almaç) primary radio controls and display (w/o receiver) i.
birincil basınç ayar valfi primary regulator valve i.
birincil basınç ayar valf planceri primary regulator valve plunger i.
hidrolik regülatörlerin birincil ve ikincil dengeleyicilerinden herhangi biri compensator i.
Railway
birincil süspansiyon primary suspension i.
Aeronautic
birincil gözetim radarı primary surveillance radar i.
hem karada hem de suda yürütülen operasyonlarda helikopter grubu/birlik komutanı için birincil doğrudan kontrol kuruluşu helicopter direction center i.
Mining
birincil delme primary drilling i.
metalin cevherleşmeden önceki birincil formu protore i.
Medical
birincil göze primary cell i.
birincil sklerozan kolanjit primary sclerosing cholangitis i.
birincil akciğer kanseri primary lung cancer i.
birincil travma bakım çalıştayı primary trauma care workshop i.
birincil korunma primary prevention i.
birincil belirtiler primary symptoms i.
birincil ovaryan ektopik gebelik primary ovarian ectopic pregnancy i.
birincil sistemik amiloidoz primary systemic amyloidosis i.
birincil açık açılı glokom tanılı hasta primary open-angle glaucoma patient i.
birincil ambalaj immediate packaging i.
birincil biliyer siroz primary biliary cirrhosis i.
birincil yara örtüleri primary wound dressings i.
birincil farmakodinamik primary pharmacodynamic i.
birincil basamak hekimler primary care physicians i.
birincil ambalaj primary packaging i.
birincil bakıcı primary caregiver i.
birincil açık açılı glokom primary open-angle glaucoma i.
birincil monosemptomatik enürezis primary monosymptomatic enuresis i.
birincil immün yetersizlik sendromları primary immune deficiency syndromes i.
birincil immün yetersizlik primary immune deficiency i.
damarın birincil onarımı primary repair of the vessel i.
tiroid hastalığının birincil tedavisi primary care of thyroid disease i.
Wechsler okul öncesi ve birincil zeka ölçeği wechsler preschool and primary scale of intelligence i.
birincil sonuç ölçümü primary outcome measure i.
birincil ilk yardım evresi first responder phase i.
birincil basamak tedavi hizmeti veren kimse primary care provider i.
birincil tümör veya metastazları ile ilgili (sistemik bozukluk, sendrom) paraneoplastic s.
(ilaç veya tedavi) birincil first-line s.
Anatomy
birincil beyin veziküllerinin üçüncü ve en arka kısmı tritencephalon i.
oksipital korteksin görme için gerekli birincil reseptif bölgeyi içeren kısmı area 17 of brodmann i.
oksipital korteksin görme için gerekli birincil reseptif bölgeyi içeren kısmı striate cortex i.
oksipital korteksin görme için gerekli birincil reseptif bölgeyi içeren kısmı striate area i.
oksipital korteksin görme için gerekli birincil reseptif bölgeyi içeren kısmı first visual area i.
oksipital korteksin görme için gerekli birincil reseptif bölgeyi içeren kısmı brodmann's area 17 i.
Psychology
birincil güdüler primary motives i.
birincil düşünce bozukluğu primary thought disorder i.
birincil nesne primary object i.
birincil sosyopat primary sociopath i.
birincil epilepsi primary epilepsy i.
birincil kuruntular primary delusions i.
birincil mazoşizm primary masochism i.
birincil dejeneratif bunama primary degenerative dementia i.
birincil empati primary empathy i.
birincil işitme korteksi primary auditory cortex i.
birincil semptomlar primary symptoms i.
birincil yaşlanma primary aging i.
birincil kazanç primary gain i.
birincil süreç primary process i.
birincil narsizm primary narcissism i.
birincil orgazm bozukluğu primary orgasmic dysfunction i.
birincil biliş primary cognition i.
birincil pekiştirme primary reinforcement i.
birincil korteks primary cortex i.
birincil bütünleşme primary integration i.
birincil ihtiyaçlar primary needs i.
birincil nitelik primary quality i.
birincil özseverlik primary narcissism i.
birincil bedensel-duyusal korteks primary somatosensory cortex i.
birincil travma primal trauma i.
birincil rahatsızlık primary disorder i.
birincil itki primary drive i.
birincil kişilik primary personality i.
birincil özdeşim primary identification i.
birincil duygular primary emotions i.
birincil bastırma primary repression i.
birincil hareket kası prime mover i.
birincil sadizm primal sadism i.
birincil süreç düşünme primary process thinking i.
birincil duyu korteksi primary sensory cortex i.
birincil beceriler primary abilities i.
birincil dikleşme bozukluğu primary erectile dysfunction i.
birincil döngüsel tepki primary circular reaction i.
birincil sapma primary deviance i.
birincil cinsiyet özellikleri primary sex characteristics i.
birincil değerlendirme primary appraisal i.
birincil görme korteksi primary visual cortex i.
Wechsler okul öncesi ve birincil zeka ölçeği Wechsler preschool and primary scale of Intelligence i.
birincil etki primary effect i.
psikanalizde birincil süreçler primary processes i.
psikolojinin birincil ilgi alanını birbirini izleyen fikir veya zihinsel deneyimler olarak gören atomistic s.
psikolojinin birincil ilgi alanını birbirini izleyen fikir veya zihinsel deneyimler olarak gören atomistical s.
Pathology
frambezi hastalığında birincil lezyon mother yaw i.
Optics
birincil görüntü düzlemi primary image plane i.
odak noktası ile karşılık gelen birincil düzlem arasındaki mesafe focus i.
birincil optik alan poa (primary optical area) kısalt.
Food Engineering
birincil amino asitler primer amino acids i.
birincil üretim primary production i.
Math
birincil matris unitary matrix i.
birincil üye prime implicant i.
birincil tepe noktası predecessor i.
birincil verteks predecessor i.
Logic
birincil algı first intention i.
Physics
birincil ışınım primary radiation i.
yönü birincil akımla aynı olan (ikincil indüksiyon akımı) direct s.
Chemistry
birincil çinkoda demir tayini determination of iron in primary zinc i.
birincil çinko primary zinc i.
serbest halde veya bitki tohum ve meyvelerinin içindeki ester halinde bulunup organik sentez ve parfümlerde kullanılan keskin kokulu bir birincil alkol octanol i.
kürarın birincil alkaloid bileşenlerinden birini içeren ekstre curare i.
ayrışmanın birincil ürünü anlamı veren ön ek prot- ök.
birincil hidroliz ürünü anlamı veren son ek -ose snk.
Biology
birincil verimlilik primary productivity i.
birincil hücre primary cell i.
toplam birincil üretim primary production i.
bir yosun kolonisinin birincil zooidi ancestrula i.
orijinal veya birincil tiple karşılaştırılıp onunla tanımlanan biyolojik bir örnek homotype i.
birincil meristem dermatogen i.
birincil tüketici organizma primary consumer i.
genetik ile belirlenen birincil cinsiyet karakteri primary sex character i.
genetik ile belirlenen birincil cinsiyet karakteri primary sex characteristic i.
genetik ile belirlenen birincil cinsiyet karakteri primary sexual characteristic i.
birincil böbrek kanalı protureter i.
birincil formunu sürdüren monoplastic s.
Biochemistry
protein molekülünün birincil protein türevleri protean i.
Marine Biology
birincil besin kaynağı primary food source i.
birincil tüketici first-level consumer i.
birincil tatlısu balıklar primary freshwater fish i.
birincil tüketici primary consumer i.
birincil erkek primary male i.
birincil kirleticiler primary pollutants i.
birincil üretim primary production i.
Astronomy
birincil evren ışınları primary cosmic rays i.
birincil yıldız primary star i.
Zoology
birincil duygu hücresi primary sensorial cell i.
birincil böbrek pronephron i.
birincil böbrek pronephros i.
birincil böbrek head kidney i.
birincil ağızlılar protostomia i.
birincil zooitlerden tomurcuklanma veya bölünmeyle üreyen ikincil ve genellikle eşeyli zooit deuterozooid i.
Botanic
birincil büyüme primary growth i.
oğulcuğun birincil tomurcuğu plume i.
epidermisi meydana getiren birincil meristem protoderm i.
birincil soymuk dokunun en erken oluşan elemanları protophloem i.
hem çeperden hem de merkezden büyüyen (birincil ksilem veya kök) mesarch s.
birincil eksende büyüyen çiçekleri olan monaxial s.
Agriculture
birincil toprak işleme primary tillage i.
birincil toprak işleme aletleri primary tillage equipment i.
Forestry
birincil belirlenmiş fonksiyon primary designated function i.
Social Sciences
birincil mağduriyet primary victimization i.
birincil mağduriyet primary victimisation i.
Education
bilginin birincil kaynaktan doğrudan alındığı araştırma primary research i.
Literature
(ingiliz şiirinde) iki heceli vezinden oluşup bir adet birincil vurgu bir adet de ikincil vurgu içeren bürünsel birim dipody i.
(ingiliz şiirinde) vurgulu-vurgusuz olarak ilerleyen ikili uyak ölçüsünden oluşup bir adet birincil vurgu bir adet de ikincil vurgu içeren bürünsel birim dipody i.
Linguistics
bütün olarak aynı gramer fonksiyonuna sahip başlı bileşik sözcüğün birincil bileşeni nucleus i.
birincil eklemleme first articulation i.
birincil vurgu heavy stress i.
birincil iyelik first possessive i.
birincil bileşik sözcük solid compound i.
birincil sıfat inordinated adjective i.
birincil vurgu primary accent i.
birincil kurucu immediate constituent i.
birincil vurgu veya perde vurgusu sondan bir önceki hecesinde olan kelime barytone i.
birincil vurgu veya perde vurgusu sondan bir önceki hecesinde olan barytone s.
birincil vurgu olan heavy s.
History
birincil tarihi kaynak primary source i.
Philosophy
(deneyci felsefede) birincil nitelikler primary qualities i.
Environment
birincil hava kirleticiler primary air pollutants i.
birincil işlem primary treatment i.
birincil süksesyon primary succession i.
(ekolojide) çıplak toprak aşamasından klimaks toplum aşamasına uzanan birincil gelişim evresi prisere i.
besin zincirindeki birincil tüketicilerle beslenen organizmalar secondary consumer i.
Meteorology
birincil kirleticiler primary pollutant i.
birincil sirkülasyon primary circulation i.
Geology
graptolitin bağlanma diskini birincil mahfazaya bağlayan tübüler bir filaman nema i.
birincil göç primary migration i.
birincil hava kirleticisi primary air pollutant i.
birincil jeokimyasal dağılım primary geochemical dispersion i.
birincil mineral primary mineral i.
birincil konsolidasyon oturması primary consolidation settlement i.
birincil gerilme primary stress i.
birincil porozite primary porosity i.
birincil gözeneklilik primary porosity i.
birincil dalga primary wave i.
birincil dalga p-wave i.
birincil-dalga primary wave i.
birincil akma primary creep i.
birincil jeokimyasal farklılaşma primary geochemical differentiation i.
birincil muamele primary treatment i.
Military
birincil patlatıcılar booster i.
abd deniz piyadeleri hava komuta ve kontrol sisteminin kara muharebe birliğini doğrudan destekleyen hava harekatlarının yönetimi ve denetiminden sorumlu olan birincil hava kontrol dairesi direct air support center i.
(öncü birlik bünyesinde yer alan) birincil alt birlik support i.
(arka birlik bünyesinde yer alan) birincil alt bölüm support i.
abd deniz piyadeleri hava komuta ve kontrol sisteminin kara muharebe birliğini doğrudan destekleyen hava harekatlarının yönetimi ve denetiminden sorumlu olan birincil hava kontrol dairesi dasc (direct air support center) kısalt.
Music
birincil olanla eş zamanlı çalınan ek melodi countermelody i.
eserde öne çıkan birincil ses first i.